Yaygın anksiyete bozukluğu nedir? Siz bu durumdan ne kadar şikayetçisiniz?

Yaygın anksiyete bozukluğunun belirtileri psikolojik kökenlidir ancak panik atak gibi çok fiziksel şekillerde de ortaya çıkabilirler (Reuters)
Yaygın anksiyete bozukluğunun belirtileri psikolojik kökenlidir ancak panik atak gibi çok fiziksel şekillerde de ortaya çıkabilirler (Reuters)
TT

Yaygın anksiyete bozukluğu nedir? Siz bu durumdan ne kadar şikayetçisiniz?

Yaygın anksiyete bozukluğunun belirtileri psikolojik kökenlidir ancak panik atak gibi çok fiziksel şekillerde de ortaya çıkabilirler (Reuters)
Yaygın anksiyete bozukluğunun belirtileri psikolojik kökenlidir ancak panik atak gibi çok fiziksel şekillerde de ortaya çıkabilirler (Reuters)

Herkes bazen endişeli hissedebilir ve bu duygu koronavirüs salgınından bu yana daha da arttı. Telegraph gazetesinin haberine göre Britanya Ulusal İstatistik Ofisi, yaklaşık dört kişiden birinin 2022 ile 2023 arasında yüksek düzeyde kaygı bozukluğu yaşadığını kaydetti.

Bir miktar kaygı hissetmek normal olsa da fazlası günlük yaşamınızı etkileyebilir ve sorun haline gelebilir. Peki ne zaman daha ciddi bir şeye dönüşür? Daha karmaşık bir zihinsel sağlık durumu olan yaygın anksiyete bozukluğuna (GAD) sahip olup olmadığınızı nasıl anlarsınız?

Kaygı nedir?

Kaygı, günlük hayatımızdaki sorunları düşünmekten farklıdır. Şu anda hipnoterapist olarak çalışan, 30 yıldan fazla deneyime sahip emekli Dr. Mike Capek, “Kaygı öncelikle bir gerginlik ve beklenti duygusudur” diyor.

Bu duygunun genellikle büyük olaylar, değişiklikler veya belirsizlik dönemlerinde hissedildiğini ancak elbette büyük bir sınav öncesi düşünmek veya düğün öncesi stres gibi olumlu şeyleri de içerebileceğini belirtiyor. Capek, “Bu tamamen normal bir duygu, ancak genel olarak halkın kaygıyı anormal olarak görme eğiliminde olduğunu düşünüyorum” dedi.

Kaygı olumlu olabilir mi?

Kraliyet Psikiyatristler Koleji’nden Dr. John Van Niekerk'e göre kaygı iyi bir şey olabilir. Niekerk, “Meslekten olmayanların ifadesiyle, stresten bahsediyoruz... Bazen biraz gergin veya endişeli hissetmek çok faydalıdır çünkü ihtiyacınız olduğunda sizi tetikte tutar” açıklamasında bulundu.

Örneğin önemli bir sınav veya iş sunumu durumunda kaygı iyi bir motivasyon kaynağı olabilir. Niekerk, aynı şekilde pandemi sırasındaki kaygının bizi el yıkamak, maske takmak gibi konularda daha dikkatli hale getirdiğini belirterek, bunun kendimizi ve başkalarını korumaya yardımcı olduğunu kaydetti.

Ne zaman sorun haline gelir?

Van Niekerk, bunun günlük işleyişinizi etkilemeye başladığında sorun haline geldiğini söylüyor. Capek, anormal kaygı düzeylerinin birçok farklı durumun belirtisi olabileceğini açıklayarak şunları söylüyor:

“Yaygın anksiyete bozukluğu ya da panik bozukluğu gibi başlı başına bir durum ya da tanı olarak değerlendirilebilir. Bu, örneğin hipertiroidizm gibi fiziksel bir hastalığın belirtisi olabilir veya travma sonrası stres bozukluğu gibi başka bir psikolojik durumun belirtisi olabilir.”

Yaygın anksiyete bozukluğu (GAD) nedir?

Yaygın anksiyete bozukluğu bir zihinsel sağlık durumudur. Capek, genellikle diğer tüm olası nedenler ortadan kaldırıldıktan sonra bu teşhisin konulduğunu söylüyor.

Yaygın anksiyete bozukluğunun belirtileri şunlar:

Uykusuzluk veya halsizlik

Yaklaşan bir kıyamet hissi ya da korkunç bir şeyin olmak üzere olduğu hissi

Çok kolay yorgun ve bitkin hissetmek

Zayıf konsantrasyon

Sinir

Kas gerginliği

Uyku bozuklukları (ya uyumakta zorluk ya da yatakta sık sık dönüp durmak)

Nasıl teşhis edilir?

Capek, “Birisi bu özelliklerden üçüne sahipse, daha iyi bir teşhis olamaz” diyor. Ayrıca yaygın anksiyete bozukluğu tanısı konulabilmesi için bu semptomların altı aydan uzun sürmesi ve çoğu gün mevcut olması gerektiğini ekleyerek “Altı ay biraz keyfi bir çizgi ama bu, kaygının bir süredir mevcut olduğunu ve acil bir sıkıntı kaynağına verilen bir tepki olmadığını gösteriyor” açıklamasında bulundu.

Van Niekerk ise “Genelleştirilmiş kaygı bozukluğu aşırı, kalıcı ve mantıksız bir kaygı durumudur... Yaygın anksiyete bozukluğu tanısı alan kişiler sıklıkla birçok farklı korkuyu aynı anda yaşarlar. Bu korkuları kontrol etmekte zorlanabilirler… İşinizi yapabilmeniz gibi günlük hayatınızı etkiler” diyor.

Yaygın kaygının diğer türlerden farkı nedir?

Van Niekerk, yaygın anksiyete bozukluğunu (GAD) diğer durumlardan ayıran şeyin, anksiyetenin belirli bir durumsal tetikleyicisinin olmaması olduğunu ekliyor. Diğer kaygı türleri arasında genellikle belirli bir nesneyle (örümcekler gibi) veya belirli bir deneyimle (uçmak gibi) ilişkilendirilen fobiler veya sosyal ortamlarda tetiklenen sosyal kaygı yer alır. Bunun yerine, yaygın anksiyete bozukluğu olan kişiler, birden fazla durumda her türlü farklı şey hakkında endişelenebilirler. Bu korkular yaşadıkları durumla da orantısız olabilir.

Yaygın anksiyete bozukluğunun semptomları psikolojik kökenli olsa da panik atak veya mide-bağırsak semptomları gibi çok fiziksel şekillerde de ortaya çıkabilir.

Van Niekerk, “Bazı kişilerde kalp atışlarında artış, hızlı nefes alma ve hatta panik atak yaşanabilir. Bu çok korkutucu ve gerçek gibi görünebilir. Yani bu durumdaki kişiler kalp krizi veya felç geçirmiş gibi hissedebilirler” dedi.

Van Niekerk, “Panik atakları yaygın anksiyete bozukluğuna bağlı olabileceği gibi panik bozukluğunun da belirtisi olabilir. Bazen ikisi bir arada bulunabilir, ancak yaygın anksiyete bozukluğunu teşhis etmeden önce panik bozukluğu taraması yapma eğilimindeyiz. Bunun amacı, kişinin en uygun tedaviyi alabilmesini sağlamak” dedi.

Sindirim semptomlarının yeme alışkanlıklarındaki değişikliklerle ilişkili olabileceğini de ekleyerek, “Örneğin, birisi kaygısıyla başa çıkmanın bir yolu olarak yemeği kullanıyorsa bu da kaygı bozukluğu belirtisi olabilir” diyor.

Yaygın anksiyete bozukluğundan en çok kimler etkilenir?

Araştırmalar, yaygın anksiyete bozukluğunun en çok 35 ila 55 yaşları arasında görüldüğünü ve kadınları erkeklerden daha fazla etkilediğini gösteriyor. Ancak Van Niekerk, bunun kısmen erkeklerdeki yetersiz teşhisten kaynaklanabileceğini söylüyor. Niekerk, bunu şöyle açıklıyor:

“Bazı rakamlar bu hastalığın kadınlarda erkeklere göre iki kat daha yaygın olduğunu gösteriyor, ancak erkeklerde teşhis edilmediğine dair endişeler var.”

Niekerk “Hastalığın kendini gösterme şeklindeki farklılıklarla da ilgili olabilir. Erkeklerde daha fazla öfke görebilirsiniz. Kaygıdan ziyade sırt ağrısı veya kas ağrısı gibi fiziksel semptomlardan daha fazla şikayet etme eğilimindedirler. Ayrıca alkol veya diğer yardımcı olmayan başa çıkma mekanizmalarını kullanarak kendilerini de sakinleştirebilirler” dedi.

Bu başa çıkma mekanizmaları ek sorunlara da yol açabilir. Van Niekerk, “Anksiyeteyi alkol, aşırı sigara kullanımı ve hatta bazen uyuşturucu kullanımı gibi şeylerle kendi başınıza tedavi etmeye çalışmak elbette zihinsel ve fiziksel sağlığınız üzerinde kendi etkilerini gösterebilir” ifadelerini kullandı.

Yaygın anksiyete bozukluğuna ne sebep olur?

Niekerk, bunun muhtemelen genetik ve çevresel faktörlerin bir kombinasyonu olduğunu söyleyerek, “Ailenizde yaygın anksiyete bozukluğu olan bir üyeniz varsa, sizde de bu bozukluğun ortaya çıkma ihtimalinin dört ila altı kat daha fazla olduğuna dair bazı kanıtlar var. Bu yüzden aynı aile içinde yayılma eğilimi yüksektir” dedi.

Capek'in deneyimine göre, yaygın anksiyete bozukluğu genellikle uzun süre sakinleşmeden devam eden stresten ya da bir dizi stres etkeninin birbiri ardına gelmesinden kaynaklanıyor. Capek bununla ilgili olarak, “Bu genellikle çocukluktan kaynaklanıyor olabilir. Çünkü davranış kalıplarımızın çoğunun bulunduğu yer burasıdır” diyor.

Tedaviler

Kraliyet Pratisyen Hekimler Koleji Başkanı Profesör Camilla Hawthorn, anksiyetesi olan kişilerin genellikle ilk önce pratisyen hekime başvurduklarını söylüyor ve “Genel pratisyenler, hastalar kendilerini kaygılı hissettiklerinde veya genel zihinsel sağlıklarıyla ilgili endişeleri olduğunda onlarla samimi ve hassas konuşmalar yapmak konusunda oldukça eğitimlidirler” dedi.

Yaygın anksiyete bozukluğu olan hastalar bir dizi farklı semptom gösterebilir ve onların bireysel koşullarına bağlı olarak çeşitli uygun tedaviler var. Hawthorn, bu tedavilerin pratisyen hekim tarafından hastayla görüşerek semptomların ciddiyetine, tıbbi geçmişine ve aldıkları diğer ilaçlara göre belirleneceğini kaydediyor.

Tedavi seçenekleri arasında anksiyete önleyici ilaçlar, danışmanlık veya bilişsel davranışçı terapi (CBT) gibi konuşma terapileri yer alır.



Çin'deki kurban çukurlarında 3 bin yıllık ipek kalıntısı keşfedildi

Asya'daki ipekböceği yetiştiriciliği binlerce yıl önceye dayanıyor (Pexels)
Asya'daki ipekböceği yetiştiriciliği binlerce yıl önceye dayanıyor (Pexels)
TT

Çin'deki kurban çukurlarında 3 bin yıllık ipek kalıntısı keşfedildi

Asya'daki ipekböceği yetiştiriciliği binlerce yıl önceye dayanıyor (Pexels)
Asya'daki ipekböceği yetiştiriciliği binlerce yıl önceye dayanıyor (Pexels)

Çin'deki 3 bin yıllık kurban çukurlarında ipek kalıntıları tespit edildi. Araştırmacılar değerli lifin, dini ritüellerde kullanıldığını düşünüyor. 

Asya ülkesinin Siçuan eyaletinde yer alan arkeolojik kazı alanı Sanxingdui'de binlerce yıllık kuban çukurları ortaya çıkarılyor.

Bugüne kadar çukurlarda altın ve tunç gibi maddelerden yapılan eserlerin yanı sıra çeşitli hayvanların kalıntıları da bulunuyor.

Shang Hanedanı (MÖ 1600 - MÖ 1100) dönemine ait 6 çukurda, tunç ve yeşim taşı gibi maddelerden yapılan yanmış eserler ve kül katmanları saptanmıştı. Bazı eserlerde kumaş izleri gören bilim insanları bunun ipek olup olmadığını araştırdı.

İpek Yolu'na adını veren lif, kapsamlı ticaret yollarının kurulmasında önemli bir yere sahipti. Ayrıca eski kayıtlarda Çinlilerin ipekböceği yetiştirdiği geçse de ipeğin kolay bozunması nedeniyle geçmişi net bir şekilde belirlenemiyordu.

Bulgularını hakemli dergi Scientific Reports'ta 25 Kasım Pazartesi günü yayımlayan ekip, gelişmiş tekniklere başvurarak maddenin ipek olduğunu doğruladı.

Bilim insanları yaklaşık 3 bin yıl önceye tarihlenen çukurlarda bulunan eserlerin yanma belirtileri taşımasını dini ritüellere bağlıyor. Ekip, bunların tapınaklarda kullanıldıktan sonra "bilinmeyen nedenlerden dolayı" yer altına gömüldüğünü söylüyor.

Tunç ve yeşim taşından yapılan, "ızgara benzeri bir eşya" üzerinde tespit edilen ipek de muhtemelen ritüellerde kullanılıyordu. 

Araştırmacılar, ipeğin dini törenlerde "Cennet ve Dünya arasında iletişim kurmak için bir malzeme taşıyıcı" görevi görmüş olabileceğini öne sürüyor. 

Bu teori, ipeğin genellikle ölülerin öteki dünyayla bağlantı kurmasını sağlama amacıyla cenaze giysilerinde kullanıldığıni ifade eden tarihi metinlerle de örtüşüyor.

Bulgular, Tunç Çağı'nın ilk dönemlerinde ipeğin önemli bir yer edindiği düşüncesini destekliyor. Araştırmacılar makalede şöyle yazıyor:

Sanxingdui arkeolojik kazı alanında ipek izlerinin ve kalıntılarının ilk kez keşfedilmesi, ipeğin ritüel bağlamında kullanımına dair arkeolojik kanıtlar sunuyor ve 3 bin yıl önceki antik Shu halkının dinlerini nasıl ifade ettiğine dair daha fazla bilgi sağlıyor.

Independent Türkçe, IFL Science, Phys.org, Scientific Reports