Netflix'in beklenen dizisine ilk bakış: Meşhur romandan uyarlandı

Gerilim ve aldatmaca dolu hikaye, 1999'da gişe canavarı filmle hayat bulmuştu

Tom Ripley rolündeki İrlandalı aktör, 2023 yapımı All of Us Strangers'daki performansıyla pek çok ödülün sahibi oldu (Netflix)
Tom Ripley rolündeki İrlandalı aktör, 2023 yapımı All of Us Strangers'daki performansıyla pek çok ödülün sahibi oldu (Netflix)
TT

Netflix'in beklenen dizisine ilk bakış: Meşhur romandan uyarlandı

Tom Ripley rolündeki İrlandalı aktör, 2023 yapımı All of Us Strangers'daki performansıyla pek çok ödülün sahibi oldu (Netflix)
Tom Ripley rolündeki İrlandalı aktör, 2023 yapımı All of Us Strangers'daki performansıyla pek çok ödülün sahibi oldu (Netflix)

Ödüllü aktör Andrew Scott, 4 Nisan'da prömiyerini yapmaya hazırlanan Netflix'in yeni mini dizisi Ripley'de kötü şöhretli Tom Ripley rolünde.

Merakla beklenen diziden ilk fragman dün yayımlandı.

Aldatma, dolandırıcılık ve cinayet

Patricia Highsmith'in 1955 tarihli çok satan romanlarından uyarlanan dizi, zengin bir adamın İtalya'daki serseri oğlunu eve dönmeye ikna etmesi için Ripley'yi tutmasıyla başlıyor. 

Ripley'nin işi kabul etmesiyle birlikte, "aldatma, dolandırıcılık ve cinayetle dolu karmaşık bir hayatın ilk adımı" atılmış oluyor.

Meşhur filmde Ripley'yi Matt Damon canlandırmıştı 

Yine Highsmith'in gerilim romanından uyarlanan 1999 yapımı Oscar adayı Yetenekli Bay Ripley'de (The Talented Mr. Ripley) Tom Ripley rolünde Matt Damon, Dickie Greenleaf rolünde Jude Law ve Marge Sherwood rolünde Gwyneth Paltrow yer almıştı.

Filmin yönetmen koltuğunda, 54 yaşında hayatını kaybeden Oscarlı sinemacı Anthony Minghella oturmuştu.

Highsmith'in meşhur romanı, 1960'ta da Kızgın Güneş (Plein soleil) adıyla beyazperdeye uyarlanmıştı. René Clément'ın senaryosunu yazıp yönettiği filmin başlıca rollerini Alain Delon, Maurice Ronet ve Marie Laforêt paylaşmıştı. 

Netflix dizisinde Marge Sherwood rolünde Dakota Fanning ve Dickie Greenleaf rolünde Johnny Flynn yer alıyor. Oyuncu kadrosunu Eliot Sumner, Maurizio Lombardi, Margherita Buy ve usta aktör John Malkovich tamamlıyor.

8 bölümü de yazıp yönetti

Fleabag'de seksi rahip, Sherlock'taysa Jim Moriarty rollerini üstlenen 47 yaşındaki Scott, dizide aynı zamanda yapımcı olarak da görev yapacak. 

Yapımcılar arasında da bulunan Steven Zaillian, 8 bölümün tamamını kaleme aldı ve yönetti.

Fragman, Netflix'in merakla beklenen Ripley uyarlaması hakkında, genel estetik yaklaşımı da dahil olmak üzere pek çok şeyi ortaya koyuyor. 

Video, dizinin tamamen siyah-beyaz çekildiğini ve bu sayede dönem kurgusunu daha da güçlendirdiğini gösteriyor. 

Romana sadık uyarlama

Highsmith'in eserinin çoğu uyarlamasında olduğu gibi, dizi de geçmişte geçiyor. Ancak yeni dizideki olaylar, 1950'lerin ortalarındaki orijinal zaman diliminden ziyade 1960'larda cereyan ediyor.

Ripley'nin fragmanı, romana son derece sadık bir uyarlama olduğunu gözler önüne seriyor. Ayrıca, tematik olarak Dickie Greenleaf'i çok az göstererek kitabı çağrıştırırken Ripley'nin, onun kimliğini ve hayatını tamamen ele geçirme arzusunu yansıtıyor. 

Independent Türkçe, Variety, ScreenRant, Daily Mail



Samanyolu'nun kalbinde yeni bir karanlık madde adayı mı saklanıyor?

Samanyolu'nun merkezinde açıklanamayan bir durumun arkasında karanlık madde olabileceği düşünülüyor (Pexels)
Samanyolu'nun merkezinde açıklanamayan bir durumun arkasında karanlık madde olabileceği düşünülüyor (Pexels)
TT

Samanyolu'nun kalbinde yeni bir karanlık madde adayı mı saklanıyor?

Samanyolu'nun merkezinde açıklanamayan bir durumun arkasında karanlık madde olabileceği düşünülüyor (Pexels)
Samanyolu'nun merkezinde açıklanamayan bir durumun arkasında karanlık madde olabileceği düşünülüyor (Pexels)

Bilim insanları gizemli karanlık maddenin, mevcut teorilerde varsayılandan daha hafif olduğunu ve parçacıkları çarpışınca birbirlerini yok ettiğini öne sürdü.

Evrendeki maddenin yüzde 85'ini oluşturduğu kabul edilen karanlık madde, ışıkla etkileşime girmediği için gözlemlenemiyor. Ancak astrofizikçiler, karanlık maddenin kütleçekimle etkileşime girdiğini ve böylece ışık ve görülebilen maddeyi etkilediğini tahmin ediyor.

Bu gizemli "madde" için önde gelen adaylardan biri de zayıf etkileşimli büyük kütleli parçacık (WIMP). WIMP'lerin tek başlarına görülebilen maddeyi etkilemeden onun içinden geçebildiği fakat büyük kümeler halinde evreni şekillendirecek kadar kütleye sahip olduğu düşünülüyor.

Bilim insanları karanlık maddenin yapısını daha iyi anlamaya çalışırken, hakemli dergi Physical Review Letters'ta dün (10 Mart) yayımlanan makalede, sanılandan daha hafif parçacıkların sözkonusu olabileceği iddia edildi.

Araştırmacılar, Samanyolu Galaksisi'nin merkezindeki Merkezi Moleküler Bölge'ye (Central Molecular Zone/CMZ) odaklandı. 

Bu bölgede yüksek miktarda iyonize, yani negatif yüklü elektronları koparılmış gaz var. Ancak bu süreç için gereken muazzam seviyedeki enerjinin nereden geldiği anlaşılamıyor.

King's College London'dan çalışmaya liderlik eden Shyam Balaji "Galaksimizin merkezinde pozitif yüklü hidrojenden oluşan devasa bulutlar var. Bu durum bilim insanları için onlarca yıldır gizemini koruyor çünkü normalde gaz nötrdür" diyor.

Balaji ve ekibine göre iki karanlık madde parçacığı birbirlerini yok ederek negatif yüklü bir elektron ve onun pozitif yüklü eşdeğeri olan pozitron yaratıyor olabilir. Bu sürecin CMZ'deki iyonize gazın oluşması için gereken enerjiyi sağlayabileceğini öne sürüyorlar.

"Samanyolu'nun merkezinde görülen olağandışı bir etkiden, protondan daha hafif karanlık maddenin sorumlu olabileceğini savunuyoruz" diyen Balaji ekliyor: 

Genellikle kütleçekim etkileriyle incelenen çoğu karanlık madde adayının aksine karanlık maddenin bu formu, gazı iyonize ederek, esasen CMZ'deki atomlardan elektronları sıyırarak kendini gösteriyor olabilir.

Araştırmacılar bu sürecin sorumlusu olabileceği söylenen kozmik ışınların, CMZ'de gözlemlenen seviyede iyonlaşmayı açıklayamayacağını belirtiyor. 

Ekibe göre CMZ'den gelen iyonlaşma sinyali, diğer birçok karanlık madde adayından daha hafif ve kozmik ışınlardan daha yavaş hareket eden bir kaynağa işaret ediyor.

Ayrıca galaksi merkezindeki ortamdan kozmik ışınlar sorumlu olsaydı, gama ışınlarının da salınması gerektiğini ekliyorlar. Ancak CMZ üzerinde yapılan gözlemlerde böyle bir şeye rastlanmadı. Sadece galaksinin merkezinden gelen, açıklanamayan soluk bir gama ışını parıltısı var.

Balaji, "Eğer iyonlaşmayla bu gama ışını salımı arasında doğrudan bir bağlantı bulursak, bu karanlık madde  teorisini destekleyebilir" diyerek ekliyor: 

Bu iki sinyal arasında biraz korelasyon var ancak şu aşamada güçlü bir şey söylemek için daha fazla veriye ihtiyacımız var.

Son çalışma, bir yandan Samanyolu'nun merkezindeki gizeme açıklama sunması bir yandan da karanlık madde adaylarına yenisini eklemesiyle öne çıkıyor. CMZ'deki iyonlaşmaya dair daha kapsamlı veriler ve farklı ihtimallerin elenmesi, bu teorinin güçlenmesine katkı sunabilir. 

Balaji "Eğer bu teori doğruysa, karanlık maddeyi sadece kütleçekimle değil, galaksimizin dokusunu şekillendirme biçimiyle de incelemek üzere, tamamen yeni bir yol açabilir" ifadelerini kullanıyor.

Independent Türkçe, Space.com, BBC Sky at Night Magazine, Physical Review Letters