Japonya, Fuji Dağı tırmanışlarına günlük sınır getiriyor

Japonya ünlü yanardağa tırmananlardan kişi başı 2 bin yen giriş ücreti almaya başlıyor

Reuters
Reuters
TT

Japonya, Fuji Dağı tırmanışlarına günlük sınır getiriyor

Reuters
Reuters

Japonya, Fuji Dağı'na yürüyüşe çıkanların sayısını sınırlamak amacıyla ünlü yanardağa tırmananlardan kişi başına 2 bin yen (yaklaşık 430 TL)  giriş ücreti almaya başlayacak.

Yamanashi tarafında bulunan ve 3 bin 776 metre yükseklikteki Fuji Dağı'nın 5. istasyonu diye de bilinen Yoshida Yolu'nun girişine bir kapı yerleştirilecek.

Kapı, bu yılki tırmanış sezonunun başlangıcı olan 1 Temmuz'dan itibaren dağcılardan ücret toplamaya başlayacak.

Yamanashi Bölge Meclisi, bu ücret toplama uygulamasının dağın zirvesi yakınlarındaki aşırı kalabalığı kontrol altına almayı amaçladığını söyledi.

Dağcıların tırmanışları için kişi başına 3 bin yen (yaklaşık 646 TL) kadar bir meblağ ayırmaları gerekecek. Bu ücret, UNESCO Dünya Mirası olarak kabul edilen dağın koruma çalışmalarına adanmış bin yenlik (yaklaşık 215 TL) gönüllü katkı payı da içerecek.

Yeni kurulan kapı, 2024 sezonunda eylül ortasına kadar sınırlı saatlerde çalışacak; Japonya yerel saatiyle 16.00'da kapanacak ve ertesi gün 03.00'te yeniden açılacak.

Yetkililer ayrıca günlük dağcı akınının 4 bini aşması halinde giriş sınırlamalarının uygulanacağını da sözlerine ekledi. Ancak dağ kulübelerinde rezervasyon yaptıran dağcılar bu kısıtlamalara tabi olmayacak.

Japonya Çevre Bakanlığı'na göre, Yamanashi ve Shizuoka bölgelerinin sınırında yer alan Fuji Dağı, geçen yaz yaklaşık 221 bin dağcıyı cezbetti. Bu sayı 2019'dakiyle hemen hemen aynı seviyede.

Bu dağcıların yaklaşık yüzde 60'ı Yoshida Yolu'nu tercih etti. Dağın Shizuoka tarafında üç yol bulunuyor: Subashiri, Gotemba ve Fujinomiya.

Dağcı sayısındaki artış, “mermi tırmanışı” uygulamasını da yeniden canlandırdı. Bu yöntemde, dağcılar zirveden gün doğumuna tanıklık etmek için gece yürüyüşe başlıyor ve gece dağ evlerinde konaklamadan inişe geçiyor. 

Yerel bir vakıf olan Fuji-Yoshida Turizm Tanıtım Hizmetleri'nin genel müdürü Yoshiro Sanada, geçen yıl Asahi Shimbun'a yaptığı açıklamada şunları söylemişti: 

Dağ tırmanışının risklerini hafife almak yaralanmalara, sağlık durumunun kötüleşmesine, dağlarda kaybolmaya ve hatta hayati tehlikeye yol açabilir.

Karanlıkta tırmanmak, düşen kayalarla karşı karşıya kalma ve ayak bileği kırılması yaşama tehlikesini artırıyor. Uzmanlar ayrıca mermi tırmanışı yapanların mide bulantısı ve baş ağrısı gibi semptomlar da dahil yüksek irtifa hastalığı yaşama riskinin daha yüksek olduğunu belirtiyor. Bu durum, vücutlarının daha düşük basınç ve yüksek irtifalardaki oksijen seviyelerine alışması için daha az fırsat tanıyarak hızlı bir şekilde tırmanma nedeniyle gerçekleşir.

Yamanashi Valisi Kotaro Nagasaki bu yaz 4 bin tırmanıcı sınırlaması hakkında daha önce şunları söylemişti:

Bu, yol üzerindeki sıkışıklığı hafifletmek için bir önlem. Önceki araştırmalar, dağcı sayısı 4 bini aştığında zirve yakınlarında aşırı kalabalık oluştuğunu göstermişti.

Independent Türkçe



Volkanın yakınından çıkan metal eşyalar, 3 bin 400 yıl öncesine ışık tutuyor

Somló Tepesi'nden Erken Demir Çağı metal buluntuları (Laszlo Gyorgy/Antiquity)
Somló Tepesi'nden Erken Demir Çağı metal buluntuları (Laszlo Gyorgy/Antiquity)
TT

Volkanın yakınından çıkan metal eşyalar, 3 bin 400 yıl öncesine ışık tutuyor

Somló Tepesi'nden Erken Demir Çağı metal buluntuları (Laszlo Gyorgy/Antiquity)
Somló Tepesi'nden Erken Demir Çağı metal buluntuları (Laszlo Gyorgy/Antiquity)

Macaristan'da volkanik bir tepenin yakınlarında ortaya çıkarılan metal eşya yığını, 3 bin 400 yıl önce Avrupa'da yaşamış eski bir nüfusun gizemlerinin çözülmesini sağladı.

Macaristan'ın batısındaki Somló volkanik tepesinde yapılan kazılarda, MÖ 1450'yle MÖ 800 arasındaki Geç Tunç Çağı ve MÖ 800'le MÖ 450 arasındaki Erken Demir Çağı'na tarihlenen mücevherler, silahlar ve süslemeler de dahil yüzlerce eser keşfedildi.

Kazılarda ayrıca deri kalıntıları ve kehribar boncukların yanı sıra yaban domuzu ve evcil domuz dişleri de dahil başka kadim malzemeler de ortaya çıkarıldı.

Antiquity adlı akademik dergide yayımlanan çalışmaya göre, bu eserlerin en eskilerinden bazıları MÖ 1400'le MÖ 1300 arasına tarihleniyor.

Bulgular, MÖ 13. ve 6. yüzyıllar arasında Batı Macaristan'da önemli bir insan varlığına işaret ediyor.

Son yıllarda Avrupa'nın pek çok yerinde erken dönem şehirciliğine yönelik araştırmalar artmış olsa da tepe yerleşimleri üzerine yapılan çalışma sayısı az.

Yaklaşık 431 metre yüksekliğindeki ve taşocakçılığı nedeniyle el değmemiş Macar tepesi yakınlarında daha önce yapılan bir kazıda, anıtsal mezar höyüklerinde Erken Demir Çağı'na ait mezar eşyaları bulunmuş ve bu da Somló gibi simgesel yapıların seçkin bir savaşçı lider sınıfının güç merkezleri olduğunu göstermişti.

Yeni çalışmada araştırmacılar, Geç Tunç Çağı ve Erken Demir Çağı'nda insanların yoğun olarak yaşadığı bir alan bulmak için havadan lazer tarama ve metal dedektörü araştırmaları yaptı.

MÖ 13. ve 6. yüzyıllar arasında burada yaşayan insanların seçkin savaşçılar tarafından yönetilen kabile veya klan temelli toplumlar olduğu sonucuna vardılar.

Son kazıda tepenin güneydoğu kesiminde 900 kadar metal obje bulundu. Bunlardan biri, Batı Macaristan'da bulunan, Geç Tunç Çağı'nın sonlarına ait ilk seramik kap örneği.

"Seramik kapların içindeki birikme bu döneme işaret etmiş ancak bu hiç belgelenmemişti" diyen araştırmacılar, bazı kaplarda Geç Tunç Çağı ve Erken Demir Çağı geçimlik gıdaları olarak bilinen mercimek ve parçalanmış küçük tohumlu tahıl birikintileri bulduklarını da sözlerine ekledi.

Çalışmada, "Ortaya çıkarılan zulalar, Somló Tepesi'nde kasıtlı ve karmaşık bir istifleme geleneğine tanıklık ediyor" diye yazdılar.

Büyük miktarlarda bronz topaklar, damlacıklar, döküm fıskiyeleri ve bir tarafı kavisli, bir tarafı düz olan parçalanmış külçeler, platoda tunç işleme atölyelerinin varlığına işaret ediyor.

Bulgular ayrıca bölgenin Geç Tunç Çağı'ndan Erken Demir Çağı'na nasıl geçtiği hakkında da fikir veriyor.

Araştırmada, "Erken Demir Çağı'na geçiş sırasında tepede yerleşim kesintisiz devam etmiş gibi görünüyor" dendi.

Independent Türkçe