Netflix'in zirvedeki yeni dizisi ikinci sezon onayını alacak mı?

Baş yapımcıdan temkinli cevap

18 yaşından küçükler için uygun olmadığı belirtilen dizi, Türkiye'de en çok izlenenler listesinin zirvesinde (Netflix)
18 yaşından küçükler için uygun olmadığı belirtilen dizi, Türkiye'de en çok izlenenler listesinin zirvesinde (Netflix)
TT

Netflix'in zirvedeki yeni dizisi ikinci sezon onayını alacak mı?

18 yaşından küçükler için uygun olmadığı belirtilen dizi, Türkiye'de en çok izlenenler listesinin zirvesinde (Netflix)
18 yaşından küçükler için uygun olmadığı belirtilen dizi, Türkiye'de en çok izlenenler listesinin zirvesinde (Netflix)

The Gentlemen'ın baş yapımcısı Marc Helwig, yeni dizinin ikinci sezon şansıyla ilgili temkinli ama umutlu bir açıklama yaptı. 

Netflix dizisi, yönetmen Guy Ritchie'nin 2019 yapımı aynı adlı filminin bir spinoff'u. 

55 yaşındaki Ritchie, babasının mirasının kenevir imparatorluğuna dönüştüğünü keşfeden Eddie Horniman'ı merkeze alan dizinin yönetmenliğini de üstleniyor.

Netflix dizisi prömiyerini henüz yapmış olsa da yaratıcı ekibi şimdiden ikinci sezonu bekliyor.

Netflix, Theo James, Kaya Scodelario, Giancarlo Esposito, Daniel Ings, Vinnie Jones ve Joely Richardson gibi isimlerin başrolleri paylaştığı suç komedisinin konusunu şöyle özetliyor:

Aristokrat Eddie, kendine miras kalan aile mülkünün dev bir esrar imparatorluğuna yataklık ettiğini keşfeder. Üstelik bu imparatorluğun sahipleri bir yere gitmek istememektedir.

Deadline'a verdiği röportajda Helwig, The Gentlemen'ın ikinci sezonu için umutlu olduğunu dile getirdi. 

"Şimdiden aktif bir tartışma yürütülüyor"

Helwig, ikinci sezon şansının büyük ölçüde ilk bölümlerin izleyiciler tarafından nasıl karşılandığına bağlı olduğunu belirtti. 

Bununla birlikte, ekibin yeni bir sezon çekmekle ilgilendiğini ve Ritchie'yle planlama ve görüşmelerin ilk aşamalarına çoktan başladıklarını doğruladı. 

"Bu süreci başlattık" diyen yapımcı, sözlerini şöyle sürdürdü: 

Konuştuğumuz bazı yazarlar var, Guy'la ikinci sezonda neler yapmak isteyebileceği, nelere odaklanılacağı konusunda kesinlikle çok fazla görüştük. Önce birinci sezonun işlemesi gerekiyor, ondan sonra daha fazla bilgi sahibi olacağız ama ikinci sezonun nasıl olacağı konusunda şimdiden aktif bir tartışma yürütülüyor.

8 bölümlük diziyle ilgili ilk eleştiriler son derece olumlu. İlk sezon, eleştiri derleme sitesi Rotten Tomatoes'da 45 eleştirmenin yorumuna göre 100 üzerinden 71 gibi sağlam bir puan almayı başardı. Dizinin izleyici skoru bundan epey yüksek: 100 üzerinden 84. 

Televizyon yazarları, The Gentlemen'ın aldığı olumlu eleştiriler ve ilgi çekici hikayesinin ikinci sezon planlarını gerçeğe dönüştürmek için yeterli olabileceğini düşünüyor.

Independent Türkçe, ScreenRant, Deadline, Rotten Tomatoes



İlk kuşların nasıl uçmaya başladığı tartışması noktalandı

UV ışığı altında incelenen fosil, daha önceki Arkeopteriks örneklerinde görülmeyen yumuşak dokuları açığa çıkardı (Delaney Drummond/Field Müzesi)
UV ışığı altında incelenen fosil, daha önceki Arkeopteriks örneklerinde görülmeyen yumuşak dokuları açığa çıkardı (Delaney Drummond/Field Müzesi)
TT

İlk kuşların nasıl uçmaya başladığı tartışması noktalandı

UV ışığı altında incelenen fosil, daha önceki Arkeopteriks örneklerinde görülmeyen yumuşak dokuları açığa çıkardı (Delaney Drummond/Field Müzesi)
UV ışığı altında incelenen fosil, daha önceki Arkeopteriks örneklerinde görülmeyen yumuşak dokuları açığa çıkardı (Delaney Drummond/Field Müzesi)

Dinozorlar ve kuşlar arasındaki bağlantıyı ortaya koyan Arkeopteriks cinsine ait fosil, uzun zamandır devam eden bir tartışmayı noktaladı. Bilim insanları Arkeopteriks'in uçabildiğini tespit etti. 

İlk örnekleri 1861'de Almanya'da keşfedilen Arkeopteriks, tüyleri nedeniyle ilk başta kuş sanılmıştı. Ancak keskin dişlere sahip çenesi ve uzun kemikli kuyruğu gibi dinozorlara benzeyen özellikleri de vardı. 

"İlk kuş" diye de bilinen bu cins, kuşlar ve dinozorlar arasındaki bağlantıyı ortaya çıkarmasıyla tanınıyor. 

Öte yandan yaklaşık 150 milyon yıl önce yaşayan Arkeopteriks'in uçup uçamadığı uzun zamandır tartışma konusuydu. Bilim insanları bu dinozora ait fosilleri inceleyerek kuşların ilk nasıl uçmaya başladığını anlamaya çalışıyordu. 

ABD'nin Şikago kentindeki Field Müzesi'nde tutulan son derece iyi korunmuş fosil örneği, bu soru işaretinin giderilmesini sağladı. Yıllarca özel koleksiyoncuların elindeki örnek 2022'de müze tarafından alınmıştı. 

Müzede çalışan Dr. Jingmai O'Connor ve ekip arkadaşları, bilgisayarlı tomografiyle fosili tarayarak iskeletin dijital bir haritasını oluşturdu. Araştırmacılar UV ışığı kullanarak yumuşak doku kalıntılarını açığa çıkarmayı da başardı.

Diğerlerinin aksine bu örnekteki kemiklerin üç boyutlu olarak korunması sayesinde hayvanın kafatası daha detaylıca incelendi. Ekip böylece tarih öncesi kuşların kafatasından modern kuşlarınkine geçişin ilk işaretlerini saptadı.

Önde gelen hakemli dergi Nature'da dün (14 Mayıs) yayımlanan çalışmadaki en kritik bulguysa Arkeopteriks'in kanatlarında gizliydi. 

Cinsin önceki örneklerinde sadece iki kat kanat tüyü varken, bu örnekte üç kat vardı. Üst kol kemiği üzerindeki bu tüyler kanattan vücuda doğru düzgün bir aerodinamik hat oluşturarak modern kuşların uçmasını sağlıyor. 

Bilim insanları uçamayan tüylü dinozorlarda olmayan bu tüylerin, Arkeopteriks'in uçmasını sağladığını belirtiyor. 

Dr. O'Connor "Arkeopteriks tüyleri olan ilk dinozor ya da 'kanatları' olan ilk dinozor değil. Ancak tüylerini uçmak için kullanabilen bilinen en eski dinozor olduğunu düşünüyoruz" diyerek ekliyor:

Kuşlarla yakın akraba olan ancak tam olarak kuş olmayan tüylü dinozorlarda bu tüyler eksik. Onların kanat tüyleri dirsekte bitiyor. Bu da bize kuş olmayan bu dinozorların uçamadığını, ancak Arkeopteriks'in uçabildiğini gösteriyor.

Öte yandan hayvanda göğüs kemiğinin olmamasından dolayı çok iyi uçamadığı düşünülüyor. Araştırmacılar Arkeopteriks'in tavuklar gibi kısa süren uçuşlar yaptığını ancak çoğunlukla yerde kaldığını tahmin ediyor.

Bilim insanları iyi korunmuş son örnek üzerine çalışmayı sürdürerek Arkeopteriks hakkında daha fazla bilgi edinmeyi planlıyor.

O'Connor "Vücudun koruduğumuz hemen hemen her parçasından heyecan verici ve yeni bir şeyler öğreniyoruz. Ve bu çalışma gerçekten de buzdağının sadece görünen kısmı" diyor.

Independent Türkçe, Science Alert, New York Times, Guardian, Nature