Yeme bozukluğu olanlar için Ramazan’da oruç tutmaya yardımcı olacak 5 ipucu

Tunus’ta Ramazan ayı boyunca yoksul Tunuslu ailelere iftar yemeği dağıtılıyor (AFP)
Tunus’ta Ramazan ayı boyunca yoksul Tunuslu ailelere iftar yemeği dağıtılıyor (AFP)
TT

Yeme bozukluğu olanlar için Ramazan’da oruç tutmaya yardımcı olacak 5 ipucu

Tunus’ta Ramazan ayı boyunca yoksul Tunuslu ailelere iftar yemeği dağıtılıyor (AFP)
Tunus’ta Ramazan ayı boyunca yoksul Tunuslu ailelere iftar yemeği dağıtılıyor (AFP)

Dünyanın dört bir yanındaki Müslümanlar inanç ve umutla mübarek Ramazan ayında oruç tutarak, bir ay boyunca ruhsal gelişime ve ibadete odaklanır.

Pek çok kişi kolay ve rahat bir şekilde oruç tutabilir. Ancak yeme bozukluğu çeken kişiler için bazı zorluklar ortaya çıkabilir.

Şarku’l Avsat’ın ‘Healthline’ sitesinden aktardığı habere göre yeme bozuklukları fiziksel ve zihinsel sağlığı etkileyen ciddi sağlık durumlarıdır.

Bu koşullar, insanların yemek yeme ve kilo alma hakkındaki düşünceleriyle ve yeme davranışlarıyla ilgili sorunları içerir.

Bu semptomlar sağlığı, duyguları ve yaşamın önemli yönlerindeki pratik yetenekleri etkileyebilir.

Bu davranışların vücudun ihtiyaç duyduğu yemek yeme yeteneğini önemli ölçüde etkilemesi muhtemeldir.

Yeme bozuklukları kalbe, sindirim sistemine, kemiklere, dişlere ve ağza zarar verebilir.

Aynı zamanda depresyon, anksiyete, kendine zarar verme ve intihar düşünceleriyle de ilişkilidir.

edrgvfe
İftar davetleri yeme bozukluğu çekenler için zorluk oluşturabilir (Reuters)

Uzmanlara göre yeme bozukluğu olanların kolay bir şekilde oruç tutması için 5 ipucu şunlar;

1-Sınırları belirlemek

Müslümanlar, Ramazan’da sık sık yakınlarını iftara davet eder ve iftar sosyal bir etkinliğe dönüşür.

Birçok Müslüman sevdiklerini iftarda ağırlar, aile ve arkadaşları için yemekler hazırlar.

Bu anlamda sınır koymak, iftar davetlerine katılmamayı gerektirebilir.

Ancak bunu yapmak, mübarek ayın sosyal etkinliklerinden uzak durmak gerektiği anlamına gelmez.

Sevdiklerinizle teravih namazı için camiye gidebilir veya yerel bir yardım etkinliğinde birlikte gönüllü olabilirsiniz.

2-Sahura odaklanın

Oruç tutanların, gün boyunca enerjilerini korumaları için sahurda yeterli yemek yemesi önemlidir.

Protein içeriği yüksek, sağlıklı yağlar ve kompleks karbonhidratlar içeren yemekler yenilebilir.

Bu gıdalar gün içinde kendinizi yorgun veya halsiz hissetme olasılığını azaltabilir.

Her gün ne yiyeceğinize karar verirken, bunalmış hissetme olasılığınızı azaltmak için yemeklerinizi önceden planlamanız da yararlı olabilir.

3-Ramazan’ın etkileri için bir günlük tutun

Ramazan’da oruç tutmak bazıları için çok fazla güç ve kararlılık gerektirebilir ve yeme bozukluğunuz varsa bu durum daha da yoğun olabilir.

Günlük tutmak, Ramazan boyunca nasıl hissettiğinizi takip etmenin harika bir yolu olabilir.

Günlük tutarken şu soruların yanıtlarına odaklanılabilir;

Bugün yemekle ilgili ne hissettim?

Kaygılı düşünce veya duyguları harekete geçiren herhangi bir durum oldu mu?

Bu durumlarla nasıl başa çıktım veya bir dahaki sefere bunları nasıl yönetebilirim?

Mutluluk hissettiğim anlar oldu mu?

Yarın nasıl daha iyi olabilir?

4-Namazı zihinsel uyanıklık için bir fırsat olarak görün

Namaz kılmak manevi anlamının ötesinde, günlük görevlerinize ara vermek ve zihinsel odaklanmaya zaman bulmak için harika bir fırsat sağlayabilir.

2017 yılında yapılan bir araştırmada, farkındalığı dahil ederek düzenli olarak namaz kılan kişilerin, farkındalığı dahil etmeyenlere göre daha güçlü bir zihinsel sağlığa sahip oldukları görüldü.

wef
Namaz kılan bir Müslüman (AP)

5- Önleyici bir plan hazır olmalı

Ramazan ayının yeme bozukluğu belirtilerinizi kötüleştirebileceğini veya istenmeyen davranışları tekrarlamanıza neden olabileceğini düşünüyorsanız, mübarek ayın başlamasından önce veya ayın herhangi bir zamanında bunların tekrarını önleyecek bir plan geliştirmeniz yararlı olabilir.

Plan aşağıdakileri içerebilir;

-Bilinen tetikleyicilerinizden kaçınma yolları.

-İşinize yarayan ve tekrar kullanabileceğiniz başa çıkma stratejileri.

-Tekrarlama olasılığını azaltmak için uygulayabileceğiniz yeni araçlar.

-Zor durumlarda sevdikleriniz veya terapist gibi güvenebileceğiniz kişilerle görüşmek.

Uzmanlar, yeme bozukluğu çeken bir kişinin oruç tutmamaya karar vermesi halinde, mübarek ayın maneviyatından başka şekillerde de yararlanabileceğe dikkat çekti.

Los Angeles’ta lisanslı bir evlilik ve aile terapisti olan, yeme bozuklukları konusunda uzman Rachel Goldberg, Ramazan’ın manevi yönlerine odaklanmanın, odak noktasını yemekten uzaklaştırmaya yardımcı olabileceğini vurguladı.

fgb
Ramazan’da Malezya’nın Kuala Lumpur kentindeki bir camide Kur’an okuyan bir kişi (AP)

Healthline sitesinde uzman görüşlerine dayanan haberde, Ramazan ayında oruç tutmayanlara hayır amaçlı gönüllü çalışmalara katılmak, ibadetleri artırmak ve İslam hakkında daha fazla bilgi edinmeleri tavsiye edildi.



Büyük keşfin ardından bilim insanlarından "yoga hapı" adımı

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Büyük keşfin ardından bilim insanlarından "yoga hapı" adımı

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Çığır açan bir beyin devresi keşfi, anksiyete ve stres bozuklukları için yeni tedavilere ve potansiyel olarak yoganın faydalarını sağlayan bir hapa önayak olabilir.

ABD'deki Salk Enstitüsü'nden araştırmacılar, farelerin beyinlerinde istemli nefes alma ve duygusal düzenlemenin arkasındaki yolu keşfetti.

Nature Neuroscience adlı akademik dergide kısa süre önce yayımlanan çalışmalarında, beynin daha karmaşık bölgeleriyle nefes almanın duygusal durumla koordinasyonunu sağlayan ilkel beyin sapının nefes alma merkezi arasındaki bağlantıları ortaya çıkardılar.

Nefes almak çoğunlukla otomatik olsa da insanlar ve bazı hayvanlar soluk almayı yavaşlatarak kendi kendilerini sakinleştirebiliyor. Bu yaklaşım farkındalık ve yoga gibi uygulamaların ana parçalarından biri.

Beynin nefes almayı tam olarak nasıl düzenlediği ve bunun anksiyeteyi ve kişinin duygusal durumunu nasıl etkilediği çok az anlaşılmış durumda. Bilim insanları şimdiye kadar sadece beyin sapındaki bilinçaltı nefes alma mekanizmalarının tam olarak anlaşıldığını söylüyor.
 

cyju
Fare beyninde nefes almayı düzenleyen nöronlar (Salk Enstitüsü)

Yeni çalışmada araştırmacılar, duygusal düzenleme ve nefes almayı birbirine bağlayan, bilinçli yukarıdan aşağıya mekanizmaları bulmak için yola çıktı.

İlk olarak farklı beyin bölgeleri arasındaki bağlantıları araştırmak için bir beyin bağlantı veri tabanını değerlendirdiler. Analiz, anterior singulat korteks adı verilen frontal bir bölgeyi, daha sonra hemen altındaki medullaya bağlanan bir ara beyin sapı bölgesine bağlayan potansiyel bir solunum devresini ortaya çıkardı.

Önceki çalışmalar, medullanın aktif olduğunda nefes almayı başlattığını ancak beyin sapı bölgesinden gelen sinyallerin bu aktiviteyi engellediği ve nefes almayı yavaşlattığını ortaya koymuştu.

Araştırmacılar, belirli duyguların veya davranışların beyin sapı bölgesinin aktivasyonuna yol açabileceğini, bunun da medulladaki aktiviteyi azaltabileceğini ve nefesi yavaşlatabileceğini varsaydı.

Teoriyi test etmek için, farelerde koklama, yüzme ve içme gibi aktivitelerin yanı sıra korku ve endişe uyandıran koşullar sırasında nefes alış verişleri değiştiğinde beyin aktivitesini kaydettiler.

Araştırmacılar, korteks ve beyin sapı bölgesi arasındaki bağlantı aktive edildiğinde, farelerin daha sakin olduğunu ve daha yavaş nefes aldığını buldu.

Kaygı uyandıran durumlardaysa bu iletişim azaldı ve nefes alma hızları arttı.

Araştırmacılar bu yolu takip ederek, farelerin beyninin ön korteksinde beyin sapına bağlanan ve nefes alma gibi temel işlevleri yöneten bir grup nöron keşfetti.

Araştırmacılar, bu bağlantının farelerin nefes alış verişlerini mevcut davranışları ve duygusal durumlarıyla koordine etmelerini sağladığını söylüyor.

Bağlantının daha ileri analizleri, bilim insanlarının ilaçlarla hedeflenebileceğine inandığı yeni bir dizi beyin hücresi ve molekülü ortaya çıkardı.

Araştırmacılar bulguların anksiyete, stres ve panik bozukluğu olan insanlar için uzun vadeli çözümlere yol açabileceğini söylüyor.

Çalışmanın ortak yazarı Jinho Jhang, "Bulgularımız beni düşündürdü: Bu nöronları aktive edecek ve panik bozukluğunda nefesimizi kendi kendimize yavaşlatacak veya hızlı solumayı önleyecek ilaçlar geliştirebilir miyiz?" dedi.

Çalışmanın başka bir yazarı Sung Han, "Bu bulguları bir yoga hapı tasarlamak için kullanmak istiyorum. Kulağa aptalca gelebilir ve çalışmamızın pazarlanabilir bir ilaca dönüştürülmesi yıllar alacak ancak artık nefes almayı anında yavaşlatabilecek ve huzurlu, meditatif bir durumu başlatabilecek ilaçlar üretmek için potansiyel olarak hedeflenebilir bir beyin devresine sahibiz" dedi.

Independent Türkçe