Polisten kaçarken 36 saat boyunca kanalizasyonda mahsur kaldı

Queensland polisi adamın iki kazaya karışan arabada yolcu olduğunu söyledi

(Unsplash/Temsili)
(Unsplash/Temsili)
TT

Polisten kaçarken 36 saat boyunca kanalizasyonda mahsur kaldı

(Unsplash/Temsili)
(Unsplash/Temsili)

Avustralya'da yetkililer, telefonunu almaya çalıştığı kanalizasyonda 36 saat mahsur kaldığını iddia eden 38 yaşındaki Brisbaneli bir adamın aslında polisten kaçtığını söyledi.

Adam Brisbane'in drenaj sisteminde bir buçuk gün geçirdikten sonra Queensland polisi, adını paylaşmadıkları kişinin yaşanan iki kazanın ardından kendilerinden kaçtığını açıkladı.

Yetkililer pazartesi günü yaptıkları açıklamada, telefonunu almaya çalışırken drenaj sistemine sıkışan bir adama yardım ettiklerini belirtmişti. Ancak salı günü polis, söz konusu adamın pazar sabahı 4.20 sularında iki kazaya karışan bir araçta yolcu olduğunu belirten bir güncelleme yayımladı.

Bir polis devriyesi Kangaroo Point'te bir Ford Falcon'u takip etmeye çalışırken araç geri geri gelerek polis aracına çarptı ve Ford'da ciddi, polis aracındaysa orta derecede hasar oluştu. Polis memurları yara almadı. Polise göre olayın ardından Ford kaçtı ve kısa süre sonra Shafston Bulvarı'nda başka bir kazaya karıştı.

Daha önceki haberlerde, acil durum görevlilerinin pazartesi sabahı 11.00 sularında Brisbane Nehri yakınlarındaki Kangaroo Point'te cıvatalı bir tahliye kapağının altından adamı kurtardığı belirtilmişti.

Yakınlardaki sakinlerin onu duyması ve nihayetinde yardım çağırması üzerine dikkat çeken olay, Avustralya'nın Brisbane kentindeki Lambert Caddesi yakınındaki Castlebar Caddesi'nde meydana geldi.

İtfaiyeciler, daha sonra hastaneye kaldırılan ve durumu stabil olan adamı başarılı bir şekilde kurtardı. Adamın sıyrıklar ve soğuğa maruz kalma nedeniyle tedavi gördüğü bildirildi.

Adam halihazırda soruşturmada polise yardımcı oluyor.

Queensland ambulans servisinin bir sözcüsü daha önce şunları söylemişti: 

36 saat boyunca orada olduğunu ve telefonunu almaya gittiğini bildirdi.

Queensland itfaiye ve acil servisinin bir sözcüsü, itfaiyecilerin kanalizasyondaki cıvatalı kapağı çıkarıp adamı kurtardıklarını aktardı.

Salı günü, adamın pazar günü kurtarma teklifini reddettiği ancak aynı kişinin pazartesi günü geri döndüğü ve yardım için 000'a acil çağrı yaptığı anlaşıldı.

Komiser Vekili Steve Gollschewski şunları söyledi: 

İnsanların bazen neler yapabileceği ve neler yaşanabileceği hayret verici, bu yüzden evet, her zaman sürprizler vardır. Ama ben gerçekte neler olduğunu anlamaya çalışmayı seviyorum. O yüzden gerçeklere gelelim. Henüz ne olduklarını bilmiyorum. Bırakın soruşturma kendi seyrinde ilerlesin ve biz de oradan nereye gideceğine karar verelim.

Independent Türkçe



Depremlerin ardındaki sebep, Ay'ı oluşturan çarpışma olabilir

Dünya'yla çarpışan Theia'nın kalıntılarının yerin altında olduğu iddia ediliyor (NASA)
Dünya'yla çarpışan Theia'nın kalıntılarının yerin altında olduğu iddia ediliyor (NASA)
TT

Depremlerin ardındaki sebep, Ay'ı oluşturan çarpışma olabilir

Dünya'yla çarpışan Theia'nın kalıntılarının yerin altında olduğu iddia ediliyor (NASA)
Dünya'yla çarpışan Theia'nın kalıntılarının yerin altında olduğu iddia ediliyor (NASA)

Ay'ın oluşmasına yol açan çarpışmanın, levha tektoniğinin de meydana gelmesine zemin hazırlamış olabileceği öne sürüldü. Bilim insanlarına göre aşağı yukarı Mars kadar bir cismin yaklaşık 4,5 milyar yıl önce Dünya'ya çarpması sadece uyduyu yaratmakla kalmadı, ardında devasa bloklar da bıraktı. Deprem ve yanardağlara yol açmanın yanı sıra Dünya'da yaşamı mümkün kıldığı düşünülen levha tektoniğini, bu blokların tetiklediği düşünülüyor.

Biri Büyük Okyanus'un derinliklerinde, diğeri de Afrika kıtasının altındaki iki blok 1980'lerde keşfedildiğinden beri gizemini büyük ölçüde koruyor. Her biri Ay'ın iki katı büyüklüğündeki bu blokların etraflarındaki mantodan farklı bir maddeden oluşması, nereden geldiklerine dair sorulara yol açıyor. 

Geçen yıl yayımlanan bir araştırmada, düşük kesme hızlı büyük bölgeler (large low-velocity provinces / LLVP) diye bilinen blokların 4,5 milyar yıl önce Dünya'ya çarptığı düşünülen Theia adlı gezegenin kalıntıları olduğu öne sürülmüştü. Çalışmaya göre Theia'nın büyük bir kısmı Dünya tarafından emilirken, kalan kısmı da Ay'ı meydana getirdi. 

Geophysical Research Letters adlı hakemli dergide dün yayımlanan araştırmada buradan yola çıkan ekip, su altındaki blokların bu çarpışmadan 200 milyon yıl sonra manto yükselmesini tetiklemiş olabileceğini buldu. Bilgisayar modellemesi kullanan bilim insanları manto yükselmesinin yol açtığı yitim zonu denen süreçle Dünya'nın düz kabuğunun kırılarak yuvarlak levhaların aşağıya indiğini düşünüyor. 

Makalenin yazarlarına göre bu süreç modern levha tektoniğinin yükselişinin yanı sıra Dünya'da bulunan en eski mineraller olan zirkon kristallerinin neden en az 4 milyar yıl önce yitim zonuna maruz kalmış gibi göründüğünü de açıklayabilir. 

Kaliforniya Teknoloji Enstitüsü'nden yerbilimci Qian Yuan, ortak yazarı olduğu çalışma hakkında şöyle diyor:

Eğer durum buysa, devasa çarpışma sadece Ay'ımızın oluşmasını sağlamakla kalmadı, aynı zamanda Dünya'mızın başlangıç koşullarını da belirledi.

Öte yandan bazı bilim insanları bu sürecin, modern levha tektoniğine yol açtığı veya Dünya'nın bütün kabuğunun bir yenilenme sürecine girmesini tetiklediği düşüncesine şüpheyle yaklaşıyor. Maryland Üniversitesi'nden yerbilimci Michael Brown, 2,5 ila 4 milyar yıl öncesine kadar süren Arkeen dönemdeki tektonik duruma dair yeterince veri olmadığını söyleyerek şöyle ekliyor: 

Yani felsefi açıdan bakıldığında, bilinmediği ve bilinemez olduğu neredeyse kesin. Bence bu nokta bazen gözden kaçıyor.

Dünya'daki iklimi yaşanabilir kılan karbon döngüsünü sağladığı düşünülen levha tektoniği, bu nedenle pek çok bilim insanı tarafından yaşamın olmazsa olmaz bir parçası olarak görülüyor. Fakat geçen yıl yayımlanan bir araştırmada Dünya'daki yaşamın ilk izlerinin ortaya çıktığı yaklaşık 3,9 milyar yıl öncesinde levha tektoniği hareketinin gerçekleşmediği öne sürülmüştü.

Kaliforniya Üniversitesi'nden T. Mark Harrison, levha tektoniğinin yaşamın oluşumuna katkı sağladığını belirtse de şöyle ekliyor: 

Benim neslim bilimde geriye kalan belki de en ilginç soruyu, yaşamın nasıl ve hangi koşullar altında ortaya çıktığını çözemedi.

Independent Türkçe, Washington Post, Popular Science, Geophysical Research Letters


Aralıklı orucun kronik karaciğer iltihaplanmasını önlediği görüldü

Aralıklı oruç, genellikle kilo vermek isteyenler tarafından uygulanıyor (Pexels)
Aralıklı oruç, genellikle kilo vermek isteyenler tarafından uygulanıyor (Pexels)
TT

Aralıklı orucun kronik karaciğer iltihaplanmasını önlediği görüldü

Aralıklı oruç, genellikle kilo vermek isteyenler tarafından uygulanıyor (Pexels)
Aralıklı oruç, genellikle kilo vermek isteyenler tarafından uygulanıyor (Pexels)

Aralıklı orucun karaciğer iltihaplanması ve kanserinin önüne geçebildiği bulundu. 

Genetik özellikler ve aşırı kilo gibi sebeblerden kaynaklanan, alkole bağlı olmayan karaciğer yağlanması tedavi edilmediğinde nonalkolik steatohepatit (NASH) gibi daha ileri bir seviyeye taşınabiliyor. Karaciğerin iltihaplandığı NASH, kansere de neden olabiliyor. 

Alman Kanser Araştırma Merkezi ve Tübingen Üniversitesi'nden araştırmacılar, son yıllarda popülarite kazanan aralıklı orucun bu hastalıklar üzerindeki etkisini inceledi. 

Cell Metabolism adlı bilimsel dergide dün yayımlanan çalışma kapsamında fareler 32 hafta boyunca yağ ve şeker ağırlıklı beslendi. Ardından bir grup fare bu şekilde beslenmeye devam ederken diğer gruba 5-2 aralıklı oruç uygulandı: Haftanın 5 günü boyunca yemek yiyen fareler, peş peşe olmayan iki gün bir şey yemeden sadece su içti. 

Oruç tutmadıkları günlerde yüksek kalorili gıdalarla beslenen fareler kilo almadı, daha az karaciğer hastalığı belirtisi gösterdi ve karaciğer hasarını gösteren biyobelirteç seviyeleri daha düşüktü. Bu hayvanların NASH'e karşı direnç gösterdiği kaydedildi. 

Öte yandan sınırsızca beslenen ilk gruptaki fareler kilo aldı, vücut yağları arttı ve kronik karaciğer iltihabına yakalandı. 

Bu bulguları aralıklı oruca bağlayan araştırmacılar 5-2 diyetin, 6-1'e göre; 24 saatlik orucun da 12 saate göre daha iyi sonuç verdiğini saptadı. 

Bilim insanları ayrıca NASH görülen farelerin 4 ay boyunca aralıklı oruç tuttuktan sonra kan değerlerinin iyileştiğini, karaciğerlerindeki yağlanma ve iltihaplanmanın azaldığını kaydetti. 

Araştırmanın yazarlarından Mathias Heikenwälder, bulguları şöyle değerlendiriyor:

Bu bize 5-2 aralıklı orucun hem NASH ve karaciğer kanserinin önlenmesinde hem de yerleşik kronik karaciğer iltihabının tedavisinde büyük bir potansiyele sahip olduğunu gösteriyor.

Bu değişimlere yol açan mekanizmayi inceleyen araştırmacılar, bu beslenme biçiminin yarattığı koruyucu etkiden iki proteinin sorumlu olduğunu tespit etti: PPAR-alpha ve PCK1. Yağ asitlerinin parçalanmasını artırmak ve yağ birikimini engellemek için beraber çalışan bu proteinler farelerde devre dışı bırakıldığında, aralıklı oruç iltihaplanmayı da fibrosisi de engelleyemedi. 

Bu proteinler NASH'li insanlardan alınan doku örneklerinde de düşük seviyelerde görülüyor. PPAR-alpha'nın etkilerini taklit eden bir ilaç farelere verildiğinde, aralıklı orucun metabolizma üzerindeki etkilerinin bir kısmını yaratmayı başardı. Öte yandan PCK1 etkilerini taklit eden bir ilaç henüz yok. 

Heikenwälder, "Uzun vadede sıkı bir diyete sadık kalamayan insanlar her zaman olacak" diyerek şöyle ekliyor:

Bu nedenle orucun koruyucu etkilerini tam olarak taklit etmek için hangi ilaç kombinasyonlarını kullanabileceğimizi araştırmaya devam etmek istiyoruz.

Independent Türkçe, New Atlas, Science Daily, Cell Metabolism


İspermeçet balinalarının karmaşık "alfabesi" ortaya çıktı

En büyük beyinli hayvan olan ispermeçet balinalarının boyu 18 metreye ulaşabiliyor (AP)
En büyük beyinli hayvan olan ispermeçet balinalarının boyu 18 metreye ulaşabiliyor (AP)
TT

İspermeçet balinalarının karmaşık "alfabesi" ortaya çıktı

En büyük beyinli hayvan olan ispermeçet balinalarının boyu 18 metreye ulaşabiliyor (AP)
En büyük beyinli hayvan olan ispermeçet balinalarının boyu 18 metreye ulaşabiliyor (AP)

İspermeçet balinalarının karmaşık bir "alfabeye" sahip olduğu ortaya çıktı. Okyanusun derinlerindeki bu canlıların iletişim kurma biçimi insanların dillerine benzer özellikler taşıyor.

Son derece sosyal canlılar olan ispermeçet balinaları birlikte yüzüp avlanmanın yanı sıra birbirlerinin yavrularına da bakıyor. Bütün bunları karanlıkta yapan hayvanlar güçlü iletişim yollarına ihtiyaç duyuyor. 

İspermeçet balinaları koda denen tıklama sesleriyle iletişim kuruyor. Mors alfabesine benzeyen bu seslerin en az 9 bin örneğini inceleyen araştırmacılar, bu memeli türünün esasen "fonetik bir alfabe" kullandığını ortaya koydu.

Massachusetts Teknoloji Enstitüsü'nden (MIT) bilim insanları, CETI Projesi (Deniz Memelileri Çeviri Girişimi) adlı girişimle işbirliği yaparak Dominika İspermeçet Balinası Projesi'nin Karayipler'de kaydettiği 60'dan fazla balinanın sesini makine öğrenimiyle analiz etti. Balinaların çıkardığı tıklama sesinin sayısı, ritmi ve temposunun değiştiği ve farklı farklı kodalar oluşturduğu bulundu. 

Kodaların süresinin de değiştiği görülürken balinaların, kelimelerin sonuna gelen ekler gibi bazen fazladan bir tıklama sesi çıkardığı kaydedildi. Nature Communications adlı hakemli dergide dün yayımlanan araştırmada kodaların, insan dilindeki kelimelere benzer bir yapıya sahip olduğu da tespit edildi. 

MIT ve CETI Projesi'nden Jacob Andreas, ortak yazarı olduğu çalışma hakkında "Gördüğümüz tüm bu farklı kodalar aslında nispeten basit bir dizi küçük parçanın birleştirilmesiyle oluşturuluyor" diyor. 

İnsanlar anlamsız seslerden kelimeler, kelimelerden de cümleler oluşturduğu iki seviyeli bir kombinasyonla iletişim kuruyor. Araştırmacılar ispermeçet balinalarının da böyle bir mekanizmayla önce kodaları, ardından da bu kodalarla farklı kombinasyonları oluşturduğunu söylüyor. 

Dominika İspermeçet Balinası Projesi'nden biyolog Shane Gero, "İnsan dili pek çok açıdan benzersiz, evet" diyerek şöyle ekliyor:

Fakat bilim ilerledikçe balinalar da dahil diğer türlerde insanlara özgü olduğu düşünülen birçok kalıp, yapı ve unsurun yanı sıra hayvanların iletişiminde belki de insanların sahip olmadığı özellik ve unsunlar bulacağımızdan şüpheleniyorum.

Araştırmanın ortak yazarı Gero, balinaların ya savunma amaçlı ya da yiyecek bulma ve yavrulara bakma gibi işler için iletişim kurduğunu düşünse de bu canlıların birbirine ne dediği henüz bilinmiyor. CETI Projesi halihazırda daha fazla kayıt toplayarak hayvanların davranışlarıyla sesler arasında bağlantı kurmaya çalışıyor.

Fakat bu çalışmalarda bağlam büyük önem taşırken Gero bunu "Eğer Kuzey Amerika'nın İngilizce konuşan toplumunu sadece dişçi muayenehanesinde inceleseydik, iletişim sistemlerinin en önemli parçasının 'kanal tedavisi' ifadesi olduğu sonucuna varırdık" diye açıklıyor: 

Karşımızda kapsamlı bir resim olmadığı için yanılırdık.

Araştırmacılar bu çalışmaların sadece ispermeçet balinaları veya diğer hayvanlarla değil, insanların bir gün uzaydaki farklı yaşam formlarıyla karşılaşması haline onlarla da iletişim kurmasına zemin hazırladığını düşünüyor. 

Makalenin başyazarı Pratyusha Sharma, "Mesele, insan normlarından son derece farklı bir şekilde etkileşime giren, tamamen farklı bir çevreye ve iletişim protokollerine sahip bir türü anlamakla ilgili" diyor: 

Çalışmamız esasen 'yabancı (uzaylı) bir uygarlığın' nasıl iletişim kurabileceğini deşifre etmeye temel oluşturarak tamamen yabancı iletişim biçimlerini anlamaya yarayacak algoritma veya sistemler kurmaya yönelik fikirler sağlayabilir.

Independent Türkçe, Popular Science, Reuters, NPR, Nature Communications


27 yıllık gerilim nasıl gelmiş geçmiş en iyi film ilan edildi?

Kim Basinger, Los Angeles Sırları'ndaki başarılı performansıyla En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu dalında Oscar'ın sahibi olmuştu (Warner Bros)
Kim Basinger, Los Angeles Sırları'ndaki başarılı performansıyla En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu dalında Oscar'ın sahibi olmuştu (Warner Bros)
TT

27 yıllık gerilim nasıl gelmiş geçmiş en iyi film ilan edildi?

Kim Basinger, Los Angeles Sırları'ndaki başarılı performansıyla En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu dalında Oscar'ın sahibi olmuştu (Warner Bros)
Kim Basinger, Los Angeles Sırları'ndaki başarılı performansıyla En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu dalında Oscar'ın sahibi olmuştu (Warner Bros)

Eleştiri derleme sitesi Rotten Tomatoes, geçen günlerde Tüm Zamanların En İyi 300 Filmi listesini paylaştı. 

Neredeyse 30 yıllık bir gerilim olan Los Angeles Sırları (L.A. Confidential), Kazablanka (Casablanca) ve Baba (The Godfather) gibi onlarca klasik filmi geride bırakmayı başararak Rotten Tomatoes tarafından sürpriz bir şekilde tüm zamanların en iyi filmi ilan edildi. 

Romanın yazarı filmden nefret etti

Curtis Hanson'ın 1997 yapımı neo-noir suç filmi Los Angeles Sırları, James Ellroy'un 1990 tarihli aynı adlı romanından uyarlanmıştı. Yazar Ellroy, ironik bir şekilde filmden nefret etmişti

Hikaye 1953 Los Angeles'ında geçiyor ve polis yolsuzluğuyla Hollywood şöhretinin kesiştiği noktada Melekler Şehri'ni merkeze alıyor.

1950'lerin başında Los Angeles polisi, bir dizi yolsuzluk skandalının ardından umutsuzca imajını temizlemeye ve halkın güvenini yeniden kazanmaya çalışıyor. 

Polisler Los Angeles'ın köhne yeraltı dünyasında gezinirken gangsterlerle, Hollywood yıldızlarıyla ve milyoner iş insanlarıyla karşılaşıyor.

Polislerin kendileri de çoğu zaman peşlerine düştükleri suçlular kadar kirli. 

Yozlaşma, şiddet, cinsellik ve baştan çıkarma

Filmde yozlaşma, şiddet, cinsellik ve baştan çıkarma var. Bu denge, Los Angeles Sırları'nı Rotten Tomatoes'un listesinde üst sıralara taşımayı başardı.

Rotten Tomatoes, sıralamasını belirlemek için titiz bir metodoloji kullandı. Hem sinema yazarları hem de izleyiciler tarafından büyük beğeni kazanan filmler arasında sıralama yapıldı. Bu seçimde, yapımların eleştirmenlerden aldığı yorum sayısı, izleyici puanı oylarının sayısı ve vizyon yılı gibi faktörler incelendi.

Bol yıldızlı kadro

Los Angeles Sırları, En İyi Film de dahil olmak üzere 9 Akademi Ödülü'ne aday gösterilmiş ve bunlardan iki tanesini kazanmayı başarmıştı.

Filmin oyuncu kadrosunda Kevin Spacey, James Cromwell, Russell Crowe, Kim Basinger ve Guy Pearce gibi yıldızlar yer alıyordu.

Rotten Tomatoes'a göre tüm zamanların en iyi 10 filmi şöyle sıralanıyor:

1. Los Angeles Sırları (1997)
2. Baba (1972)
3. Kazablanka (1942)
4. Yedi Samuray (Seven Samurai, 1954)
5. Parazit (Parasite, 2019)
6. Schindler'in Listesi (Schindler's List, 1993)
7. Top Gun: Maverick (2022)
8. Oyuncak Hikayesi 2 (Toy Story 2, 1999)
9. Çin Mahallesi (Chinatown, 1974)
10. Rıhtımlar Üzerinde (On The Waterfront, 1954)

Independent Türkçe, ScreenRant, Rotten Tomatoes


Hiç kimsenin beğenmediği film Netflix'te zirveye oynuyor

Yimou Zhang'ın yönettiği film, gösterime girdiğinde eleştirmenler tarafından yerden yere vurulmuştu (Universal Pictures)
Yimou Zhang'ın yönettiği film, gösterime girdiğinde eleştirmenler tarafından yerden yere vurulmuştu (Universal Pictures)
TT

Hiç kimsenin beğenmediği film Netflix'te zirveye oynuyor

Yimou Zhang'ın yönettiği film, gösterime girdiğinde eleştirmenler tarafından yerden yere vurulmuştu (Universal Pictures)
Yimou Zhang'ın yönettiği film, gösterime girdiğinde eleştirmenler tarafından yerden yere vurulmuştu (Universal Pictures)

2017'de gişede fiyaskoyla sonuçlanan canavar filmi, Netflix'te en çok izlenen yapımlar arasına girdi. 

Başrolünde Matt Damon'ın yer aldığı Amerika-Çin ortak yapımı Çin Seddi (The Great Wall), ABD'nin Netflix listesinde 4. sırada yer alıyor.

Oyuncu kadrosu yıldızlarla dolu

Damon, Çin Seddi'nin ardındaki ürkütücü sırları keşfeden bir paralı askeri canlandırıyor. Filmde ayrıca Pedro Pascal, Willem Dafoe, Andy Lau ve Kenny Lin rol alıyor.

Netflix, 16 yaşından küçüklere uygun olmadığını belirttiği filmin konusunu şöyle özetliyor:

Song hanedanı döneminde Çin'de barut arayışı içinde olan Avrupalı tüccarlar, ülkenin kahramanları ile zalim canavarlar arasında efsanevi bir savaşın yaşandığını keşfeder.

Çin Seddi, 1 Mayıs'tan bu yana Netflix'te izlenebiliyor. Canavar filmi, eleştiri derleme sitesi Rotten Tomatoes'daki yüzde 35'lik puanına rağmen dünya çapında gişede yaklaşık 335 milyon dolar kazanmıştı. Ancak bu hasılat, filmin fiyaskoyla sonuçlanmasını engelleyemedi.

335 milyon dolar kurtarmaya yetmedi

Deadline, Çin Seddi'nin 150 milyon dolarlık yüksek bütçesi nedeniyle gişe performansının yeterli gelmediğini yazmıştı. Haberde, filmin hayal kırıklığı yaratan gişesinin Legendary ve Universal'a 75 milyon dolara mal olduğu öne sürülmüştü.

Çin Seddi, 2015'te Yeni Zelanda ve Çin'in Quindao kentinde çekildi. Film, ne eleştirmenleri ne de sinemaseverleri mutlu edebildi. 

Matt Damon'ın filmi, Rotten Tomatoes'daki 238 yoruma göre 100 üzerinden yalnızca 35 puan alabildi. 

Filmin izleyici skoru da farklı olamadı. 10 binden fazla izleyicinin yorumlarına göre sadece 42 puan elde etti.

Bazı eleştirmenler, Damon'ın rolünün Çin kökenli birine verilmesi gerektiğine inandıkları için oyuncu seçimini eleştirmişti.

Damon ise Pekin'de düzenlediği bir basın toplantısında William rolünün "her zaman Avrupalı olması gerektiği" konusunda ısrar etmişti.

"Irkçı efsaneyi sürdürmeyi bırakmalıyız"

Hustlers'ın yıldızı Constance Wu, filmin fragmanının yayımlanmasının ardından "Dünyayı sadece beyaz bir adamın kurtarabileceğine dair ırkçı efsaneyi sürdürmeyi bırakmalıyız" şeklinde tweet atarak sosyal medyada bir çılgınlığa neden olmuştu.

Rolling Stone'dan Peter Travers, "Çinli usta Zhang Yimou ve Hollywood yıldızı Matt Damon'ın ortaya çıkardığı tek şeyin ihtişam hayalleri kuran B seviyesinde bir yaratık filmi olması ne kadar kötü" diye yazmıştı.

Vox yazarı Alissa Wilkinson da eğlenceli bulmadığı film için sert bir eleştiri kaleme alarak şöyle demişti:

Büyük. Göz kamaştırıcı. Çin hakkında. Ve kesinlikle bir efsane hakkında. Ayrıca kafasında tek bir düşünce yok ama dişlek canavarlardan oluşan orduları var.

Independent Türkçe, Daily Mail, Vox, Rolling Stone, Deadline, Rotten Tomatoes


Oscarlı isim, Rocky'nin yapım aşamasını anlatan filmi yönetecek

Rocky, 1 milyon doların altındaki bütçesiyle gişede 225 milyon dolar kazanmayı başarmıştı (United Artists)
Rocky, 1 milyon doların altındaki bütçesiyle gişede 225 milyon dolar kazanmayı başarmıştı (United Artists)
TT

Oscarlı isim, Rocky'nin yapım aşamasını anlatan filmi yönetecek

Rocky, 1 milyon doların altındaki bütçesiyle gişede 225 milyon dolar kazanmayı başarmıştı (United Artists)
Rocky, 1 milyon doların altındaki bütçesiyle gişede 225 milyon dolar kazanmayı başarmıştı (United Artists)

Oscar ödüllü Yeşil Rehber'in (Green Book) yönetmeni Peter Farrelly, Sylvester Stallone'un 1976 yapımı çığır açan boks hikayesi Rocky'yi nasıl çektiğini anlatan bir film yönetmeye hazırlanıyor.

Stallone'un aksiyon kahramanı olmadan önceki günlerine odaklanacak filmin adının I Play Rocky olması planlanıyor. 

Stallone'un adının doğrudan geçmediği resmi sinopsise göre film, "yüzü kısmen felçli ve konuşma güçlüğü çeken bir aktörün, büyük bir film stüdyosunun satın almak istediği bir senaryo yazmasını ancak başrolde oynamadığı sürece senaryoyu satmayı reddetmesini" anlatıyor.

10 dalda Oscar adaylığı

Rocky, gösterime girdiği 1976'nın en büyük gişe başarısını elde etmiş, 10 dalda Oscar'a aday gösterilmiş ve En İyi Film ödülünü kazanmıştı.

Stallone'u ya da en azından Stallone'dan esinlenen karakteri canlandıracak kişi için "oyuncu seçimleri devam ediyor" ve film, gelecek Cannes Film Festivali pazarında alıcılara sunulacak. 

Farrelly, Warner Bros.'un eski yöneticilerinden Toby Emmerich ve Christian Baha'yla birlikte yapımcılığı üstlenirken, filmin senaryosunu Peter Gamble kaleme alıyor.

Farrelly, Yeşil Rehber'in yanı sıra Ah Mary Vah Mary (There's Something About Mary), Salak ile Avanak (Dumb and Dumber) ve The Greatest Beer Run Ever gibi filmlerle de tanınıyor.

"Kendimizi şanslı hissediyoruz"

Emmerich, "Peter Farrelly'nin hem yönetmen hem de insan olarak Salak ile Avanak'ın müziklerinde onunla çalıştığımdan beri hayranıyım" diyerek ekledi:

Ama bu ilham verici senaryo için Pete'i düşünmemi sağlayan Yeşil Rehber oldu. Christian Baha ve ben, bu filmin dümeninde Pete olduğu için kendimizi şanslı hissediyoruz.

1962'de geçen Yeşil Rehber, ünlü siyah bir piyanistle beyaz şoförünün, bir turne kapsamında New York'tan ırkçı güney eyaletlerine yolculuklarını anlatıyordu.

Independent Türkçe, Variety, IndieWire 


İtibarını düzeltmek isteyen Marvel, yeni planını açıkladı

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

İtibarını düzeltmek isteyen Marvel, yeni planını açıkladı

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Disney CEO'su Bob Iger, şirketin her yıl yayımladığı Marvel Sinematik Evreni (MCU) filmlerinin ve TV dizilerinin miktarını yavaş yavaş azaltmayı planladığını açıkladı.

Geçen yıl Marvel, Ant-Man ve Wasp: Quantumania ve The Marvels dahil olmak üzere neredeyse tüm filmlerinin gişede beklentilerin altında performans gösterdiğini görmüştü. Bunun ardından eleştirmenler, son yıllardaki içerik akışının hayranları soğutarak "süper kahraman yorgunluğuna" neden olup olmadığını sorgulamaya başladı.

7 Mayıs Salı günü yaptığı şirketin üç aylık kazanç açıklaması sırasında Iger, Disney'in nicelikten ziyade niteliğe odaklanmaya yönelik genel planlarına değindi ve bunun "özellikle Marvel için geçerli" olduğunu ekledi.

Variety'ye göre Iger, "Yavaş yavaş hacmi azaltacağız ve yılda 4 TV dizisinden muhtemelen iki diziye indireceğiz ve film üretimimizi yılda belki 4'ten ikiye veya en fazla üçe düşüreceğiz" dedi.

Iger, "Bu yolun ne olacağına dair sıkı bir çalışma yapıyoruz" dedi ve önümüzdeki yıl "son derece heyecanlı olduğumuz daha fazla Avengers filmlerine yönelmeden önce" "birkaç iyi filmin" geleceğini sözlerine ekledi.

Genel olarak, planlamadan çok memnunum. Bu, üzerinde giderek daha fazla zaman harcamayı taahhüt ettiğim bir şey. Ekibimize son derece güveniyorum ve yaptığımız tüm devam filmleri de dahil çıkardığımız fikri mülkiyet rakipsiz.

TV açısından Disney CEO'su, yeni WandaVision spinoff'u Agatha gibi yakında yayımlanacak dizilerin çoğunun "esasen geçmişteki hacim artırma arzusunun bir kalıntısı" olduğunu söyledi.

Iger açıklamanın başka bir yerinde şirketin devam filmleri ve orijinal filmler arasında bir denge kurma planlarından bahsetti.

Iger, "Devam filmleriyle orijinal yapımları dengeleyeceğiz" dedi.

Özellikle animasyonda, hem Disney hem de Pixar olarak orijinal filmlerimizin ve animasyonlarımızın baskın olduğu bir dönem geçirdik. Şimdi devam filmlerine ağırlık vermek için biraz geri çekiliyoruz.

The Batman'in yıldızı Paul Dano geçen ay The Independent'a verdiği bir röportajda, halkın süper kahraman yorgunluğunun dengesiz bir film endüstrisinin ürünü olduğunu savunmuştu

Dano, "Bu, herkesin 'Peki, şimdi ne olacak?' diye düşünmesi gereken ilginç bir an. Umarım bundan sonra ya birileri [çizgi roman filmlerine] yeni bir soluk getirir ya da süper kahraman olmayan başka bir şey filizlenir" demişti.

Hâlâ iyi filmler geleceğinden eminim ama bunun doğru bir an olduğunu düşünüyorum.

Bu yaz Marvel, yılın ilk filmi Deadpool & Wolverine'i 26 Temmuz'da izleyici karşısına çıkararak 5. Aşama'nın başlangıcını yapacak. Deadpool'un devam filminde Ryan Reynolds'ın canlandırdığı süper kahraman, Hugh Jackman'ın hayat verdiği X-Men karakteriyle ortak bir düşmanı yenmek üzere bir araya gelecek.
Independent Türkçe


Iron Man'in yıldızı bu sonbaharda bir ilke imza atacak

Jon Favreau'nun yönettiği Iron Man 2'de Robert Downey Jr.'a Gwyneth Paltrow, Don Cheadle ve Scarlett Johansson eşlik etmişti (Paramount Pictures)
Jon Favreau'nun yönettiği Iron Man 2'de Robert Downey Jr.'a Gwyneth Paltrow, Don Cheadle ve Scarlett Johansson eşlik etmişti (Paramount Pictures)
TT

Iron Man'in yıldızı bu sonbaharda bir ilke imza atacak

Jon Favreau'nun yönettiği Iron Man 2'de Robert Downey Jr.'a Gwyneth Paltrow, Don Cheadle ve Scarlett Johansson eşlik etmişti (Paramount Pictures)
Jon Favreau'nun yönettiği Iron Man 2'de Robert Downey Jr.'a Gwyneth Paltrow, Don Cheadle ve Scarlett Johansson eşlik etmişti (Paramount Pictures)

Ünlü oyuncu Robert Downey Jr. bu sonbaharda bir ilke imza atmaya hazırlanıyor.

Iron Man serisinin yıldızı, Pulitzer ödüllü Ayad Akhtar'ın yeni bir oyunuyla Broadway'de ilk kez sahneye çıkacak.

Yetenekli bir yazarı canlandıracak

McNeal adlı oyunda Downey Jr., yeni bir roman, parçalanmış bir aile hayatı ve "yapay zekaya karşı sağlıksız bir hayranlık"la boğuşan yetenekli bir yazarı canlandıracak. 

Resmi sinopsis, oyunun konusunu şöyle özetliyor: 

İyi yazarlar ödünç alır, büyük yazarlar çalar. Jacob McNeal (Downey) büyük bir yazar, en büyüklerimizden biri, Nobel Edebiyat Ödülü için daimi bir aday. Ancak McNeal'ın aynı zamanda yabancılaşmış bir oğlu, yeni bir romanı, öğütülecek eski baltaları ve Yapay Zeka'ya karşı sağlıksız bir hayranlığı var.

Oyunun yönetmenliğini, Bülbülü Öldürmek'le (To Kill a Mockingbird) de tanınan Bartlett Sher üstlenecek. 

New York Times, onu "sadece Amerikan tiyatrosunun değil, uluslararası opera dünyasının da en özgün ve heyecan verici yönetmenlerinden biri" diye tanımlıyor.

59 yaşındaki Robert Downey Jr.'ın yapım şirketi Team Downey, Lincoln Center Theater'la birlikte yapımcılığı üstleniyor. 

Oyuncu kadrosunun tamamı ileriki bir tarihte açıklanacak. 

McNeal, 30 Eylül'deki açılış gecesinden önce 5 Eylül'de New York'taki Vivian Beaumont Tiyatrosu'nda ön gösterimlere başlayacak. Sınırlı gösterim 24 Kasım'da sona erecek.

Bu yıl ilk Oscar'ına uzandı

Robert Downey Jr. bu yıl Christopher Nolan imzalı tarihi drama Oppenheimer'daki Lewis Strauss performansıyla ilk Oscar'ına uzanmayı başarmıştı. 

Aktörün yeni projeleri arasında Viet Thanh Nguyen'ın çok satan romanı The Sympathizer'ın (Sempatizan) HBO ve A24 uyarlaması yer alıyor. Ayrıca Paramount Pictures'ın Hitchcock klasiği Vertigo'yu yeniden çekme projesinde de rol alması planlanıyor.

Independent Türkçe, Variety, Hollywood Reporter, New York Times


Big Bang Theory yıldızları, Young Sheldon için yeniden bir arada

Fotoğraf: CBS/Warner Bros
Fotoğraf: CBS/Warner Bros
TT

Big Bang Theory yıldızları, Young Sheldon için yeniden bir arada

Fotoğraf: CBS/Warner Bros
Fotoğraf: CBS/Warner Bros

CBS, The Big Bang Theory oyuncuları Jim Parsons ve Mayim Bialik'in de yer alacağı ve yakında gösterime girecek Young Sheldon finalinin ilk bakış görsellerini paylaştı.

Sheldon Cooper'la Amy Farrah Fowler'ı canlandıran Parsons ve Bialik, The Big Bang Theory spinoff'unun bu ay sonunda yayımlanacak final bölümünde yer alacaklarını daha önce doğrulamışlardı.

Daha önce her iki oyuncu da Iain Armitage'ın canlandırdığı nöroçeşitli fizikçi Sheldon'ın gençliğindeki maceralarına odaklanan Young Sheldon'ın bölümlerinin anlatıcılığını üstlenmişti. 

Ancak hayranlar finalde, The Big Bang Theory'nin 2019'da sona ermesinin ardından Sheldon ve Amy'nin birlikte yaşadıkları hayatı ilk kez görecek.

İlk bakış fotoğraflarında Sheldon ve Amy, karakterlerin en son 5 yıl önce The Big Bang Theory'de göründükleri hallerinden daha yaşlı.

Fotoğraflarda Sheldon'ın ofisinde Amy'yle birlikte dizüstü bilgisayarındaki bir şeye gülümsedikleri görülüyor.

Sheldon'ın ofisinin duvarlarını, The Big Bang Theory'nin final sezonunda kazandığı Nobel Fizik Ödülü de dahil sayısız ödül süslüyor.

Hayranlar bu görüntülerin yakında izleyiciyle buluşacak bölümde Amy ve Sheldon'ın ebeveyn olacaklarına işaret edebileceğini düşünüyor.

Ne yazık ki Sheldon henüz zaman yolculuğunu icat etmedi, bu yüzden önümüzdeki perşembe gününe kadar #YoungSheldon finalinin yayın öncesi görüntüsünün tadını çıkarmamız gerekecek...

X/Twitter'da bir kişi "Sheldon ve Amy'nin ebeveyn olmasıyla ilgili yeni bir spinoff başlatabileceğimiz kadar uzun zaman geçtiğini hissediyorum!" dedi.

Young Sheldon görüntülerini gören ikinci bir hayransa "Evet, Baba Sheldon'ın yakında geleceği doğrulandı" diye belirtti. 

Young Sheldon'ın baş yapımcısı Steve Holland şubatta, Sheldon'ın gençlik yıllarında yaşanacak olaylar nedeniyle diziyi 7. sezondan sonra bitirmeye karar verdiklerini açıklamıştı.

Gazetecilere konuşan Holland, "Dizinin geleceği ve neye benzediği hakkında konuşmaya başladık" demişti.

14 yaşında Caltech'e (Kaliforniya Teknoloji Enstitüsü) gideceğini bildiğimizden hikayenin sona ermesi için doğru zaman bu. Zirvedeyken güçlü bir şekilde bitirmek için doğru zaman olduğunu düşündüm.

Armitage da basın toplantısına katılmış ve şöyle demişti:

Şöyle diyemez miyiz: Uzun ve havalıyım, artık Jim [Parsons] gibi görünüyorum.

Bu gelişme, Young Sheldon'ın ortak yaratıcısı Chuck Lorre'nin, Armitage'ın diziye adını veren başrolü için gönderdiği video kaydını görmeseydi dizinin neredeyse çekilmeyeceğini açıklamasının ardından geldi.

Lorre, "Bu çocuk harikalar yarattı. Eğer bu olmasaydı, ilerleyemezdik" demişti.

Bu, Young Sheldon'ın oyuncu seçimindeki mucize. Muhtemelen gerçekleşmeyeceğini bildiğimiz bir şeydi ama gerçekleşti. Bu aile onun etrafında çiçek açtı.

Independent Türkçe


Güneş paneli dünya rekoru, yenilenebilir enerjileri coşturdu

Fotoğraf: Pexels
Fotoğraf: Pexels
TT

Güneş paneli dünya rekoru, yenilenebilir enerjileri coşturdu

Fotoğraf: Pexels
Fotoğraf: Pexels

Bilim insanları, bir önceki rekorun kırılmasının üzerinden 6 ay geçmeden güneş paneli verimliliğinde dünya rekorunu kırdı.

Dünyanın en büyük güneş paneli tedarikçisi Çinli LONGi Green Energy Technology firmasından bir araştırma ekibi, yüzde 27,3'lük verimlilik seviyesine ulaşarak kasımda kırılan yüzde 27,1'lik bir önceki rekoru kırdı.

Son rekor, laboratuvar koşullarında kristal silikon güneş pili kullanılarak elde edildi. Şirket aynı zamanda yüzde 24,43'lük dönüşüm verimliliği oranına sahip ve ticari amaçlara uygun yeni bir pili de tanıttı. LONGi, yeni teknolojinin temiz enerji kaynaklarına küresel geçiş için büyük bir destek sağlayacağını belirtti.

dsfvebrth

LONGi Green Energy Technology Başkan Yardımcısı Dennis She, "Dahası, modül en yüksek güvenilirlik standartlarına göre tasarlandığı için bu performansı kullanım ömrü boyunca koruyor" dedi.

Enerji santrali sahipleri, HiMO 9 modülünden inşa edilen bir santralin arazilerini en verimli şekilde kullanmalarını ve güneş ışığından en yüksek faydayı elde etmelerini sağlayacağından emin olabilir.

Son rekor, laboratuvarda yüzde 33'ün üzerinde verimlilik oranlarına ulaşan perovskiti kullanan yeni nesil güneş pillerinin kırdığı rekordan hâlâ çok uzak. Ancak bu, güneş enerjisinin elektrik üretim kapasitesini küresel ölçekte artırmak için iyiye işaret.

Yeni rekor, çarşamba günü yayımlanan ve yenilenebilir enerjinin 2023'te ilk kez dünya elektriğinin yüzde 30'undan fazlasını oluşturduğunu ortaya koyan bir raporla aynı zamana denk geldi.

İklim düşünce kuruluşu Ember tarafından yayımlanan Küresel Elektrik İncelemesi'ne göre, temiz enerji kullanımındaki ani artış büyük ölçüde güneş enerjisi teknolojilerinin benimsenmesinden kaynaklanıyor.

u6kk87

Ember'ın küresel içgörü direktörü Dave Jones, "Yenilenebilir enerji geleceği geldi" dedi.

Özellikle güneş enerjisi, herkesin düşündüğünden çok daha hızlı bir ivme kazanıyor.

Güneş enerjisi 30'u aşkın ülkede yıllık elektrik üretiminin yüzde 10'undan fazlasını karşılarken, küresel elektrik üretimi 2022'de yüzde 4,6 seviyesinden artış göstererek 2023'te yüzde 5,5 oldu. 

Ember'ın raporunda, "Güneş, rüzgarla birlikte gelecekteki elektrik sisteminin belkemiğini oluşturacak ve 2050'ye kadar küresel elektriğin yaklaşık yüzde 70'ini sağlayacak" diye belirtildi. 

Güneş ve rüzgar enerjisi, batarya depolama, elektrikli araçlar ve diğer kilit teknolojiler için devam eden maliyet düşüşleri, temiz bir enerji geleceğinin aynı zamanda daha ucuz bir enerji geleceği olduğunu gösteriyor.

Independent Türkçe