Tony Soprano sürekli diziden çıkmak istemiş

Fotoğraf: AP
Fotoğraf: AP
TT

Tony Soprano sürekli diziden çıkmak istemiş

Fotoğraf: AP
Fotoğraf: AP

The Sopranos'un başrol karakteri Tony Soprano'yu canlandıran James Gandolfini'nin diziyi sürekli bırakmaya çalıştığı bildirildi. 

HBO dizisinin yaratıcısı David Chase ve Silvio Dante karakterini canlandıran Steven Van Zandt, Birleşik Krallık'ın tanınmış film dergilerinden Empire'a verdikleri söyleşide, Gandolfini'nin yoğun çalışma temposundan bunaldığını söyledi. 

Gandolfini için "Her gün diziden ayrılmaya çalışıyordu" diyen Van Zandt, sözlerini şöyle sürdürdü: 

Televizyonda 06.00'dan 22.00'ye kadar çalışıyorsunuz. O film sektöründen geliyordu, orada bir günde senaryodan iki sayfa fakan çekiyorlardı. Bizse burada 5,6 hatta 7 sayfalık bölüm çekiyorduk. Bunlardan 4'ü Dr. Melfi'nin ofisinde Lorraine'le olan sahnelerdi. Bunlar da ağır sahneler. Bu yüzden sık sık 'Bunu yapamam, bunu yapamam' diyordu.

Amerikalı oyuncu Loraiine Bracco, Tony Soprano'nun dizideki psikoloğu Dr. Jennifer Melfi'yi canlandırıyor. 

Chase ise Gandolfini'nin bir gün her şeyden bıkıp kendisine "Ben tesisatçı olmalıydım. Yapmam gereken buydu, tesisatçılık" dediğini söyledi. 

Gandolfini, The Sopranos'un kadrosuna katılmadan önce 1993 yapımı Çılgın Romantik ve 1995 yapımı Denizde İsyan gibi filmlerde yer almıştı. 

The Sopranos'un yıldızı, İtalya'nın başkenti Roma'da 2013'te yaptığı seyahat sırasında kalp krizi geçirerek 51 yaşında hayatını kaybetmişti.

Independent Türkçe, Screen Rant, CNN



Uzmanlara göre annelerin mental yükünü azaltmanın yolları

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Uzmanlara göre annelerin mental yükünü azaltmanın yolları

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Araştırmalar, annelerin ev işlerinden kaynaklanan zihinsel yükün çok büyük bir kısmını üstlendiğini gösteriyor ancak bu yükü hafifletmenin yolları var.

Her aile farklı olsa da araştırmalara göre yemek planlamak, öğretmenlerin adlarını akılda tutmak ve çocukları futbol antrenmanına götürmek gibi görevler çoğunlukla kadınlara düşüyor.

CBS Mornings'in yakın zamandaki bir bölümde atıfta bulunduğu, Aralık 2024'te Journal of Marriage and Family adlı akademik dergide yayımlanan araştırma, annelerin ev işlerini yürütmenin getirdiği zihinsel yükün yüzde 71'ini üstlendiğini ortaya koydu.

Kurul sertifikalı psikiyatrist Dr. Sue Varma, CBS Mornings'e "Bence bu rakam daha yüksek olmalı" diye konuştu.

Araştırmacılar, annelerin "aile refahıyla ilgili" temel günlük görevlerin çoğunu üstlenirken, babaların "bakım ve finansla ilgili ara sıra ortaya çıkan görevleri" üstlendiğini buldu.

Varma, çiftlerle çalışırken annelerden duyduklarını anlattı.

Kadınlar şöyle diyor: 'Sadece organize etmek, planlamak ve yönetmekle kalmıyorum, aynı zamanda ters gidebilecek her şeyi önceden tahmin ediyorum çünkü bunların sonuçlarıyla bilin bakalım kim uğraşacak. Ben.'

Varma, kadınların "duygusal aşırı yük" de yaşayabileceğini söyledi.

Çoğu durumda, heteroseksüel bir çift olduğunu varsayarsak, çocuk genellikle rahatlamak için annesini ister, çocuk hastalandığında okul annesini arar ve işten kim izin alır? Yani her şey genellikle kadına geri döner.

Peki, annelerin zihinsel yükünü hafifletmek için ne yapılabilir? Her şey eşlerinden başlıyor.

Varma, annelerin zihniyetini şöyle açıkladı:

Sana görevleri delege etmek için bir liste vermek istemiyorum, senin de bu konuşmanın bir parçası olmanı istiyorum. Örneğin okul yılı başladığında, düzenli olarak yapılması gereken şeyler neler?

CBS Mornings'in haberine göre, zihinsel yükü paylaşmak için babalar bu yükü kabul etmeli, ev işlerine başlamalı, düzenli ve açık iletişime katkıda bulunmalı, planlama ve karar verme süreçlerine katılmalı.

Varma, "Bu yüzden [annelerle] iletişim halinde olduğumuzdan emin olmak istiyoruz ve sadece 'Sana nasıl yardımcı olabilirim? Bana yaşadıklarınızı anlatın ve bunu bir ekip olarak nasıl önleyebiliriz?' demek bile bu, benimle birliktesin, benim tarafımdasın hissi veriyor. Kadınlar bana sık sık 'Bir partnerim olduğunu hissetmiyorum' diyor" diye konuştu.

Varma, kadınlara zihinsel yükleri hakkında partnerleriyle iletişim kurmaya dair tavsiyelerde bulundu.

Eşinizden daha fazla yardım isteyecekseniz, ona mutfak lavabosunu fırlatamazsınız.

Psikiyatrist, kadınların eşlerine şöyle demelerini önerdi:

Tüm bunları yaptığında, bana nasıl hissettiğimi sorduğunda, günümün nasıl geçtiğini sorduğunda, oraya gidip kolları sıvadığında ve bulaşıkları yıkadığında, 'Biliyor musun, bugün ben çocukları okuldan alacağım' dediğinde çok mutlu oluyorum.

Independent Türkçe