Hayranları "tüm zamanların en iyisi" diyor: Dizinin yıldızından yeşil ışık

1993 ve 2018 arasında ekranlara gelen dizi, 16 Emmy ödülü kazanmıştı (Fox)
1993 ve 2018 arasında ekranlara gelen dizi, 16 Emmy ödülü kazanmıştı (Fox)
TT

Hayranları "tüm zamanların en iyisi" diyor: Dizinin yıldızından yeşil ışık

1993 ve 2018 arasında ekranlara gelen dizi, 16 Emmy ödülü kazanmıştı (Fox)
1993 ve 2018 arasında ekranlara gelen dizi, 16 Emmy ödülü kazanmıştı (Fox)

Ünlü oyuncu Gillian Anderson, meşhur bilimkurgu The X-Files'ın yeniden başlayacağı iddialarının ardından Dana Scully rolünde geri dönüp dönmeyeceği hakkında konuştu.

1993-2002'de 9 sezon boyunca devam eden The X-Files, iki film ve bir spinoff'un yanı sıra 2016 ve 2018'de iki sezonla geri dönmüştü. 

Mart 2023'te orijinal dizinin yaratıcısı Chris Carter, Black Panther'ın yönetmeni Ryan Coogler'la diziyi farklı bir oyuncu kadrosuyla yeniden çekme planları hakkında konuştuğunu açıklamıştı.

Yakın zamanda Today Show'a katılan Anderson'a The X-Files'la ilgili söylentiler hatırlatıldı. 55 yaşındaki oyuncuya dizinin yeniden başlaması halinde Scully rolünü tekrar canlandırmayı düşünüp düşünmeyeceği soruldu. 

Amerikalı aktris, daha önce karakteri bir daha asla canlandırmayacağını belirtmiş olsa da Coogler'ın yeni projede yer alması fikrinin ilgisini çektiğini itiraf etti. 

Anderson, Coogler'ın projeyi yönetmesi halinde teklife "hayır demeyeceğini" ve "küçük bir şey için uğrayabileceğini" öne sürdü.

"Yaptığım her röportajda soruyorlar"

"Bu çok komik" diye söze başlayan aktris ekledi: 

Çünkü insanlar hayatımın büyük bölümünde, The X-Files'ı bitirdiğimden beri yaptığım her röportajda soruyor ve her zaman 'Hayır, olmayacak' diye cevaplıyorum. Şimdiyse Black Panther'ın yönetmeni ve müthiş bir sinemacı olan Ryan Coogler, Chris Carter'a bunu çekmek istediğini söyledi.

Anderson, yönetmene övgüler yağdırarak şöyle dedi:

Dizinin yeniden çekilmesi için daha iyi bir yol düşünemiyorum, bence o bir dahi.

Ünlü oyuncu sözlerini şöyle sürdürdü:

Bunun gerçekleşme ihtimali var, benim dahil olup olmamamsa bambaşka bir şey. Ama 'hayır' demiyorum çünkü bence o gerçekten harika biri. Eğer yaparsa, muhtemelen inanılmaz iyi bir iş çıkar. Belki küçük bir şey için uğrarım.

"Tüm zamanların en iyi dizisi"

2023'te 30. yaşını kutlayan The X-Files, toplam 11 sezon yayımlanmıştı. Dizide David Duchovny'yle Gillian Anderson, paranormal ve doğaüstü olaylarla ilgili çözülmemiş vakaları araştıran FBI ajanları Mulder ve Scully'yi canlandırıyordu. 

ABD'nin Şikago kentindeki DePaul İletişim Fakültesi'nde Medya ve Popüler Kültür Profesörü olan ve hayran çalışmaları konusunda uzmanlaşan Paul Booth, "X-Files teriminin kendisi, 'Işınla beni Scotty' gibi bir şey haline geldi" demişti:

Gizli belgelerden X-Files olarak bahsetmek popüler kültürün bir parçası oldu.

Dizinin sadık hayranları, The X-Files için "tüm zamanların en iyi dizisi" yorumunu yapıyor.

Independent Türkçe, CNN, ScreenRant, Today



Kardiyologlardan uyarı: Yüksek protein diyeti tansiyon ve kolesterolü etkiliyor

Mevcut beslenme kılavuzları genellikle proteinin günlük alınan kalorinin yüzde 10 ila 35'ini oluşturmasını öneriyor (AFP)
Mevcut beslenme kılavuzları genellikle proteinin günlük alınan kalorinin yüzde 10 ila 35'ini oluşturmasını öneriyor (AFP)
TT

Kardiyologlardan uyarı: Yüksek protein diyeti tansiyon ve kolesterolü etkiliyor

Mevcut beslenme kılavuzları genellikle proteinin günlük alınan kalorinin yüzde 10 ila 35'ini oluşturmasını öneriyor (AFP)
Mevcut beslenme kılavuzları genellikle proteinin günlük alınan kalorinin yüzde 10 ila 35'ini oluşturmasını öneriyor (AFP)

Yeni bir çalışma, özellikle günlük kalorinin yüzde 22'sinden fazlasının proteinden geldiği yüksek proteinli beslenme biçimlerinin, ateroskleroz gelişimine yani atardamarların sertleşmesine katkıda bulunarak kalp sağlığı sorunlarına yol açabileceği uyarısında bulunuyor.

Pittsburgh Üniversitesi'nden araştırmacılar hem hayvan hem de küçük ölçekli insan deneylerini kullanarak fazla proteinin, özellikle de et ve yumurta gibi hayvansal kaynaklarda bulunan lösin adlı amino asidin, arteriyel plak oluşumunda rol oynayan temel bağışıklık hücreleri makrofajlarda mTOR sinyalini tetiklediğini keşfetti.

Hakemli dergi Nature Metabolism'de çarşamba günü yayımlanan çalışmanın başyazarı Dr. Babak Razani, "Yaklaşık yüzde 22 kilokalori protein içeren yemekler yemek, protein ve lösinin riski artırdığı eşik noktasına denk geliyor" diyor.

Ancak tüm uzmanlar aynı fikirde değil. Razani'nin ekibinin 2020'de yaptığı bir çalışma, yüksek proteinli beslenme biçimlerini kardiyovasküler hastalık riskinin artmasıyla ilişkilendirmişti.

2023'te insanlar üzerinde yapılan daha büyük bir çalışmada, yüksek ve standart seviyede protein içeren diyetler arasında kardiyovasküler çıktılar açısından istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunmamıştı.

Araştırmada yer almayan kardiyolog Dr. Stephen Tang, çalışmanın herhangi bir sonuca varılamayacak kadar küçük ölçekli olduğunu iddia ediyor. Yine de bu çalışmanın, kalp uzmanlarının bitki ağırlıklı beslenme biçimlerine giderek daha fazla yöneldiğine dair artan kanıtlara işaret ettiğine değiniyor.

Medical News Today'e konuşan Tang, "Ben olsam farklı bir şey yapmazdım" diyor. 

Ancak bu çalışma, yüksek proteinin doğru yol olmadığına dair daha fazla kanıt sunuyor. Kardiyologlar genellikle proteine değil, kolesterol ve yüksek tansiyona odaklanır. Bu çalışma, bitki temelli beslenmenin kalp sağlığına iyi geldiğini doğruluyor.

1984'te yapılan bir çalışmada ekmek, sebze, meyve, kuruyemiş, fasulye ve makarna gibi gıdalardan elde edilenler bitkisel protein diye tanımlanmıştı. Bunlardan daha fazla tüketen kadınların sağlıklı yaşlanma olasılığı yüzde 46 daha fazlayken, hayvansal proteinlere bel bağlayanların yaşlandıkça sağlıklı kalma ihtimali yüzde 6 daha azdı.

Mevcut beslenme kılavuzları genel olarak proteinin günlük kalorinin yüzde 10 ila 35'ini oluşturmasını tavsiye ederken, alt sınırı vücut ağırlığının bir kilogramı başına yaklaşık 0,8 gram (enerjinin yaklaşık yüzde 11'i) olarak belirlemek çoğu yetişkin için yeterli.

Amerikan Kalp Derneği de protein niteliğinin kritik olduğunu belirtiyor. Fasulye, mercimek, kuruyemiş, tohumlar ve omega-3 bakımından zengin yağlı balıklar gibi bitki bazlı proteinleri tercih edip kırmızı ve işlenmiş etlerle doymuş yağ tüketimini sınırlandırmayı öneriyor.

Harvard araştırmacıları da aşırı proteinin doğası gereği zararlı olmadığını ancak hayvansal proteine fazla bel bağlamanın bitkisel proteine kıyasla kolesterolü ve ölüm riskini artırabileceğini ifade ediyor.

Independent Türkçe