Çakal sanılan hayvanın DNA testinden sürpriz çıktı

Keşif, bu hayvanın Aşağı Yarımada'daki varlığına ilişkin araştırma başlatılmasına sebep oldu

Gri kurtlar Michigan'ın Aşağı Yarımadası'nda yaygın görülmüyor (AFP)
Gri kurtlar Michigan'ın Aşağı Yarımadası'nda yaygın görülmüyor (AFP)
TT

Çakal sanılan hayvanın DNA testinden sürpriz çıktı

Gri kurtlar Michigan'ın Aşağı Yarımadası'nda yaygın görülmüyor (AFP)
Gri kurtlar Michigan'ın Aşağı Yarımadası'nda yaygın görülmüyor (AFP)

ABD'nin Michigan eyaletindeki bir avcı ocakta yakaladığı hayvanın, normalde görülen en yüksek ağırlıkların iki katında da olsa, bir çakal olduğunu düşünmüştü ancak bu büyük hayvanın cinsi beklenenden biraz farklı çıktı.

Michigan Gölü'nün doğusundaki Calhoun County'de yasal bir çakal avına çıkan adam, 38 kg ağırlığındaki hayvanı avlamıştı.

Eyaletin Doğal Kaynaklar Bakanlığı'na (Department of Natural Resources/DNR) göre normalde bu hayvanlar 11 ila 18 kilo ağırlığında olduğundan, bir dizi genetik test yapılması istendi.

Çarşamba günü bakanlık, bu testlerin hayvanın aslında bir gri kurt olduğunu gösterdiğini açıkladı.

DNR'nin büyük etobur uzmanı Brian Roell yaptığı basın açıklamasında, "Bu alışılmadık bir durum ve DNR bu hayvanın kökeni hakkında daha fazla bilgi edinmek için konuyu bilfiil araştırıyor" dedi.

Nadiren de olsa kurtların uzun mesafeler kat ettiği durumlar belgeleniyor, buna son yıllarda Michigan'ın Aşağı Yarımadası'nda görülen kurt izleri de dahil.

Gri kurtların bu kadar güneye inmesi son derece nadir, genellikle eyaletin Yukarı Yarımadası'nda, yani Michigan Gölü'nün kuzey ve kuzeybatısındaki bölgede görülüyorlar.

Tür, 20. yüzyılın başlarından bu yana Aşağı Yarımada'da yaygın görülmüyor.

2019'daki son resmi iz araştırması, Michigan'ın bu bölgesinde kurtlara dair hiçbir kanıt göstermemişti ve bir sonraki kontrol gelecek yıl yapılacak.

Güncellemesinde halkın bölgedeki kurtların daha yaygın varlığından endişelenmesine gerek olmadığını belirten DNR, öldürülen hayvanın oradaki daha kalabalık bir popülasyonun parçası olduğuna inanmadığını ekledi.

ABD, son yıllarda nüfusları artmaya devam etse de Michigan eyaletindeki kurtları tehlike altındaki türler arasında sayıyor.

Son rapor, 2020'de Yukarı Yarımada'da yaklaşık 695 kurt bulunduğunu göstermişti.

DNR, kurtları öldürmenin yalnızca "insan yaşamına mevcut ve doğrudan bir tehdit" oluşturmaları halinde yasal sayıldığını ve çiftlik hayvanı sahiplerinin kurtlardan kaynaklanan zararlarının tazmin edildiğini belirtiyor.

Independent Türkçe



Musluk açabilen kakadular bilim insanlarını şaşırttı

Musluk açabilen kakadular bilim insanlarını şaşırttı
TT

Musluk açabilen kakadular bilim insanlarını şaşırttı

Musluk açabilen kakadular bilim insanlarını şaşırttı

Avustralya'daki kakadu kuşları, sokaklardaki çeşmelerin musluklarını açarak su içmeyi öğrendi. Araştırmacılar bu davranışı birbirlerinden öğrendiklerini düşünürken, neden böyle bir şeye ihtiyaç duydukları bilinmiyor. 

Sidney'de yaşayan Cacatua galerita türündeki kakadu kuşlarının çöp kutularını açabildiği daha önce kaydedilmişti. 

Bu çalışmayı yürüten Dr. Barbara C. Klump, bölgeye özgü bu hayvanların 2018'de halka açık çeşmelerden su içtiğini görünce durumu araştırmaya karar verdi. Yerel yaban hayatı yetkililerine göre kakadu kuşları bunu yıllardır yapıyordu. 

Max Planck Hayvan Davranışı Enstitüsü'nden Dr. Klump ve ekip arkadaşları yaklaşık 150 kuş içeren popülasyondan 24'ünü işaretledi ve neler olup bittiğini izlemek için kentteki bazı çeşmelerin önüne kameralar yerleştirdi. 

Bulguları hakemli dergi Biology Letters'ta bugün (4 Haziran) yayımlanan çalışmada kuşların, 44 gün boyunca 500'den fazla kez çeşmeleri kullanmaya çalıştığı kaydedildi. Araştırmacılar işaretlenen kuşların yüzde 70'inde bu davranışı gözlemledi. 

Ancak hayvanların sadece yüzde 41'i başarıya ulaştı ve musluğu çevirip su içebildi. Bu durum işin düşünüldüğü kadar kolay olmadığını gösteriyor.

Avustralya Ulusal Üniversitesi'nden ve makalenin yazarlarından Dr. Lucy Aplin, "Kuşlar vücutlarını epey karmaşık bir şekilde koordine etmek zorunda" diyerek ekliyor: 

Bir ayaklarını çeşmenin gövdesine koyup ardından musluğu çevirip basılı tutmaları gerekiyor. Bu yüzden kuşlar diğer ayaklarıyla kolu çeviriyor. Ancak musluğu o şekilde tutmaya ayaklarının gücü yetmediğinden, vücutlarını eğerek ağırlıklarını kullanmak zorundalar. Ardından vücut ağırlıklarını musluğun üzerinde tutarken başlarını geriye çevirerek suyu içiyorlar.

Araştırmacılar kuşların etrafta içebilecekleri su birikintileri varken neden çeşmeleri kullandığından emin değil. Gözlemlere göre hayvanların çeşme tercihi havanın sıcaklığına göre değişmiyor. Ayrıca bu davranışı günün hep aynı saatlerinde sergiliyorlar.

Dr. Aplin "Çeşmeyi sabahları ve akşamları kullanıyorlar ve bu saatler kakaduların genellikle günlük su içme saatleri" diyor.

Bilim insanları çeşmedeki suyun daha lezzetli olması veya burada avcılara yakalanma riskinin düşük olması gibi nedenlerin bu davranışı açıklayabileceğini söylüyor. Ayrıca musluğu açıp su içmenin kakadular için eğlenceli bir aktivite olması da mümkün.

Dr. Klump "Acil bir ihtiyaç yoksa ve susuzluktan ölmüyorlarsa, neden hoşlarına giden bir şeyi yapmasınlar ki?" diye soruyor. 

Ekip bu karmaşık işi bir veya birkaç kuş çözdükten sonra diğerlerinin onlardan öğrendiğini tahmin ediyor. 

Queensland Üniversitesi'nden Christina Zdenek, yer almadığı çalışma hakkında "Bu kültürün, yeni davranışların sosyal yolla aktarımının net bir örneği ve kültürün sadece insanlara özgü bir özellik olduğunu düşünen birçok kişiyi şaşırtabilir" diyerek ekliyor:

Yeni yiyecek ve su kaynaklarına erişmek için inovasyon yapma yetenekleri, yaşam ağacındaki en etkileyici özelliklerden biri.

Independent Türkçe, New York Times, New Scientist, Biology Letters