Azerbaycanlı ressam, canlı modellerini 3 saatte tuvale çiziyor

Azerbaycan uyruklu ressam Hatai Abdullayev, modellerini kentin farklı mekanlarında 3 saatte tuvale yansıtıyor.

Azerbaycanlı ressam, canlı modellerini 3 saatte tuvale çiziyor
TT

Azerbaycanlı ressam, canlı modellerini 3 saatte tuvale çiziyor

Azerbaycanlı ressam, canlı modellerini 3 saatte tuvale çiziyor

Azerbaycan'da 1989 yılında doğan Abdullayev, Rusya'da resim eğitimi aldı. Ardından Trakya Üniversitesi Eğitim Fakültesi Resim Öğretmenliği bölümünde lisans ve yüksek lisans eğitimini tamamlayan Abdullayev, kariyerine Edirne'de devam ediyor.

Abdullayev, AA muhabirine, resim eğitimi almak için geldiği Edirne'yi çok sevdiğini ve 10 yıldır kentte yaşadığını söyledi.

Edirne'de birçok kişinin portresini çizdiğini, bina duvarlarına resimler ve kabartmalar yaparak şehrin sanatsal yönüne katkı sunduğunu belirten Abdullayev, "Birçok karma ve kişisel sergiye de katıldım. Güncel kalabilmek adına yeni bir proje ürettim. Bu projem yerinde, anında resim yapmak. Canlı modelle beraber değişik açılardan konuyu ele alıyorum. Geçtiğimiz günlerde Meriç Nehri kenarında bir çalışma yaptık gayet güzel oldu." dedi.

Abdullayev, son çalışmasında da keman çalan modeli, metruk bir binada resmederek keyifli bir çalışma ortaya koyduğunu dile getirdi.

"Edirne'yi güzelleştirmek için üzerime düşeni yapıyorum"

Trakya Üniversitesinde resim eğitimi almasının, Edirne'nin tarihini yakından tanımasına vesile olduğunu anlatan Abdullayev, "Edirne'nin tarihsel açıdan çok zengin bir şehir olduğunu araştırdım ve öğrendim. Tarih kokan bir şehir. Bazen boş bir duvar görüyorum. Buraya insanlar bakınca keyif alabileceği nasıl bir çalışma yapabiliriz diye düşünüyorum. Edirne'nin farklı mekanlarında, duvarlarında kafelerinde oturma alanlarında bu şekilde çalışmalarım oldu. Edirne'yi güzelleştirmek için üzerime düşeni yapıyorum." diye konuştu.

Abdullayev, proje kapsamında şehrin tarihi mekanlarında resim yapmayı sürdüreceğini kaydetti.

Ressamın son çalışmasında model olarak yer alan müzik öğretmeni Aydan Sofyalı da Abdullayev ile üniversite yıllarından arkadaş olduklarını, projede yer aldığı için heyecanlı olduğunu belirtti.

Keyifli bir çalışma yaptıklarını ifade eden Sofyalı, "Yaptığımız iş çok hoş. Sanatla birleşmek her ruha tazelik veren, karanlıkları aydınlatan bir durum. Bu projede yer aldığım için çok mutluyum." dedi.



Dünyanın en eski mezarları, Homo sapiens ve Neandertallerin kültür alışverişini gözler önüne serdi

Tinshemet Mağarası'ndaki bulgular, insan türlerinin geçmişine ışık tutuyor (Yossi Zaidner)
Tinshemet Mağarası'ndaki bulgular, insan türlerinin geçmişine ışık tutuyor (Yossi Zaidner)
TT

Dünyanın en eski mezarları, Homo sapiens ve Neandertallerin kültür alışverişini gözler önüne serdi

Tinshemet Mağarası'ndaki bulgular, insan türlerinin geçmişine ışık tutuyor (Yossi Zaidner)
Tinshemet Mağarası'ndaki bulgular, insan türlerinin geçmişine ışık tutuyor (Yossi Zaidner)

Dünyanın en eski insan mezarları, Homo sapiens ve Neandertallerin kültür ve teknoloji alışverişinde bulunduğunu ortaya koydu. 

Hakemli dergi Nature Human Behaviour'da dün (11 Mart) yayımlanan bir çalışmada, İsrail'in Şoham bölgesinin yakınlarında yer alan Tinshemet Mağarası'nda keşfedilen hominin mezarları incelendi.

Bulguları, İsrail'in diğer bölgelerindeki aynı döneme ait mezarlarla karşılaştıran araştırmacılar, çarpıcı benzerlikler saptadı. Bilim insanları yaklaşık 100 bin yıl önceye ait gömü alanlarının, dünyanın en eski mezarları arasında olduğunu söylüyor.

Çalışmada incelenen mezarlarda yatan kişilerin hangi insan türüne ait olduğu henüz kesin bir şekilde belirlenmedi. Ancak Orta Paleolitik dönemde bölgede en az üç hominin türünün yaşadığı ve bunların arkaik Neandertal benzeri insanlar, Neandertal ve modern insan (Homo sapiens) grupları olduğu tahmin ediliyor.

Bilim insanları, İsrail'in farklı yerlerindeki bu gruplara ait mezarların, aşı boyası kullanımı, ölülerin mezara yerleştirilme biçimi, yanlarına konan hayvan kemikleri ve bazalt çakıl taşları gibi nesneler gibi ortak özellikler taşıdığını gözlemledi. 

Tinshemet Mağarası'ndaki aşı boyasının uzak bir yerden getirildiğini söyleyen araştırmacılar, bunun cenaze töreni kapsamında ölü bedeni süslemek için kullanıldığından şüpheleniyor.

Ayrıca mağarada bulunan taş aletlerin, diğer bölgelerdekine benzer şekilde üretildiği saptandı. Kudüs İbrani Üniversitesi'nden Prof. Yossi Zaidner, ortak yazarı olduğu çalışma hakkında "Bu özel taş alet üretim teknolojisini sadece bu zaman diliminde görüyoruz. Daha önce böyle bir şey yoktu" diyerek ekliyor: 

Ve bu durum, daha arkaik Homo sapiens özelliklerine mi yoksa daha Neandertal özelliklerine mi sahip oldukları fark etmeksizin, tüm yerleşimlerde görülüyor.

Orta Paleolitik dönemin ortalarında Levant'ta yaşayan toplulukların çoğunlukla yaban öküzü ve at gibi büyük otçul hayvanları avlamasıyla kendilerinden önceki ve sonraki insanlardan farklılaştığı da gözlemlendi. 

Prof. Zaidner, "Bu gruplar etkileşime girerek avlanma teknikleri ve alet teknolojilerini de içeren homojen bir kültür geliştirdi" diyor: 

Ancak biyolojik açıdan bakıldığında, homojen özellikler geliştirmek çok daha fazla zaman alıyor. Bu nedenle, önemli morfolojik değişkenlikleri sürdürdüler.

Bilim insanları cenaze gelenekleri ve aşı boyası kullanımının tarih öncesi insanlarda sembolik düşüncenin gelişimine işaret etmesinden yola çıkarak farklı popülasyonlar arasındaki etkileşimlerin, karmaşık sosyal davranışların ve geleneklerin ortaya çıkmasını sağladığını düşünüyor.

Bölgeyi, kültürlerin kaynaştığı bir yer olarak gören Prof. Zaidner "Verilerimiz, insan bağlantılarının ve grupların etkileşiminin, tarih boyunca kültürel ve teknolojik yenilikleri yönlendirmede temel rol oynadığını gösteriyor" ifadelerini kullanıyor. 

Tel Aviv Üniversitesi'nden çalışmanın bir diğer yazarı Prof. Israel Hershkovitz de şöyle diyor:

Homo sapiens ve Neandertallerin çifleştiğini gösteren pek çok genetik kanıt var ancak biz daha da ileri giderek sürekli bilgi paylaştıklarını öne sürüyoruz.

Tinshemet Mağarası'ndaki çalışmalar devam ederken, eski insan topluluklarının etkileşimine ve gelişimine daha fazla ışık tutması bekleniyor.

Independent Türkçe, IFLScience, Phys.org, Times of Israel, Nature Human Behaviour