"Rahatsız edici" yeni distopik film rekor kırdı

A24'ün şimdiye kadarki en yüksek bütçeli filmi olan İç Savaş, Türkiye'de 19 Nisan'da gösterime girecek (A24)
A24'ün şimdiye kadarki en yüksek bütçeli filmi olan İç Savaş, Türkiye'de 19 Nisan'da gösterime girecek (A24)
TT

"Rahatsız edici" yeni distopik film rekor kırdı

A24'ün şimdiye kadarki en yüksek bütçeli filmi olan İç Savaş, Türkiye'de 19 Nisan'da gösterime girecek (A24)
A24'ün şimdiye kadarki en yüksek bütçeli filmi olan İç Savaş, Türkiye'de 19 Nisan'da gösterime girecek (A24)

Alex Garland'ın distopik aksiyon filmi İç Savaş (Civil War), cuma günü gişede büyük bir başarıya imza attı. 

Gösterime girdiği ilk gün 10,8 milyon dolarlık önemli bir kazanç elde eden filmin ilk gösterim rakamları,  bağımsız yapım ve dağıtım şirketi A24 için şimdiye kadarki en yüksek açılış günü hasılatını temsil ediyor. 

Kuzey Amerika'daki kazancının 25 milyon doları aşacağı öngörülen film, hafta sonu toplamında beklentilerden daha iyi bir açılış yapacağa benziyor. Imax gösterimleri hasılatın yüzde 48'ini oluşturuyor.

Bölünmüş bir Amerika'yı anlatan 50 milyon dolarlık film, A24'ün ve bugüne kadarki en pahalı yapımı.

Filmi beğenen sinemaseverler olduğu gibi beğenmeyenler de var. Eleştirmenler de İç Savaş'la ilgili bölünmüş durumda.

Eleştirmenler "rahatsız edici" diyor

Filmin "rahatsız edici" olduğunu öne süren Hollywood Reporter, "Alex Garland'ın son filmini izlemek zor çünkü insanlara destekleyecekleri (ya da karşı çıkacakları) açıkça tanımlanmış taraflar vermiyor" diye yazdı.

Seattle Times ise filmin "rahatsız edici" olduğuna katılarak şu ifadeleri kullandı:

Alex Garland'ın İç Savaş'ı esasen bir korku filmi ve bu filmdeki dehşet insanı rahatsız edici derecede etkiliyor.

Amerikan hükümetiyle ayrılıkçı güçler arasındaki acımasız çatışmayı gözler önüne seren film, Kirsten Dunst'ın canlandırdığı, savaşta görevli foto muhabirini merkeze alıyor. 

Garland'ın yazdığı ve yönettiği filmde Wagner Moura, Cailee Spaeny, Nick Offerman ve Stephen McKinley Henderson da rol alıyor. 

Zamanlama manidar

Eleştirmenler, İç Savaş'ın eski ABD Başkanı Donald Trump'ın Beyaz Saray'a geri dönmeye çalıştığı çekişmeli bir seçim yılının ortasında sinemalarda gösterime girmesinin kesinlikle tesadüf olmadığı görüşünde.

Filmin prömiyerini yaptığı SXSW festivalinin ardından düzenlenen bir panelde Garland, İç Savaş'ın gösterim zamanlamasının ABD'deki siyasi gündemle örtüştüğünü ancak ülkeyi saran çekişmeli dönemle ilgili yeni bir şey sunmadığını söylemişti.

28 Gün Sonra (28 Days Later), Gün Işığı (Sunshine) ve Beni Asla Bırakma (Never Let Me Go) gibi filmlerin senaristliğini üstlenen Garland, Ex Machina'yla yönetmenliğe adım atmıştı. 

53 yaşındaki Britanyalı sinemacı, Yok Oluş (Annihilation) ve  Adamlar (Men) gibi gerilimlerde de yönetmen koltuğunda oturmuştu.

Independent Türkçe, Hollywood Reporter, Variety, Seattle Times



İlk kez bir Antik Mısırlının tam genomu çözüldü

Üç boyutlu taramayla yüzü oluşturulan kişinin, ileri yaşlarda hayatını kaybettiği saptandı (Caroline Wilkinson/Liverpool John Moores Üniversitesi)
Üç boyutlu taramayla yüzü oluşturulan kişinin, ileri yaşlarda hayatını kaybettiği saptandı (Caroline Wilkinson/Liverpool John Moores Üniversitesi)
TT

İlk kez bir Antik Mısırlının tam genomu çözüldü

Üç boyutlu taramayla yüzü oluşturulan kişinin, ileri yaşlarda hayatını kaybettiği saptandı (Caroline Wilkinson/Liverpool John Moores Üniversitesi)
Üç boyutlu taramayla yüzü oluşturulan kişinin, ileri yaşlarda hayatını kaybettiği saptandı (Caroline Wilkinson/Liverpool John Moores Üniversitesi)

Bilim insanları ilk kez bir Antik Mısırlının tüm genomunu diziledi. Yaklaşık 4 bin 500 yıl önce yaşayan adamın kalıntıları, antik uygarlıktan gelen en eski genetik veriyi de sunuyor.

Uzmanlar, bölgenin sıcak iklimi DNA'nın kolayca bozunmasına yol açtığı için Antik Mısır'dan genetik kayıtlar bulmanın epey zorlu bir iş olduğunu söylüyor. Ayrıca bu toplumda yaygın olan mumyalama da yumuşak dokuları muhafaza etmesine karşın DNA'nın düzgün bir şekilde korunmasını engelliyor.

Bugüne kadar Antik Mısır'dan sadece üç kişinin genomunun bir kısmı dizilenmişti. Ayrıca bu kişiler uygarlığın daha geç dönemlerinde yaşamıştı. 

Bulguları önde gelen hakemli dergi Nature'da dün (2 Temmuz) yayımlanan çalışmadaysa, bu örneklerden en az bin yıl daha önceye ait bir genom ilk kez tamamen dizilendi. 

Kahire'nin güneyindeki Nuwayrat köyünde 1900'lerin başında bulunan kalıntılar, kayaya oyulmuş bir mezarın içine yerleştirilmiş bir çömlek kabın içindeydi.

Liverpool John Moores Üniversitesi'nden Dr. Adeline Morez Jacobs liderliğindeki araştırmacılar, 4 bin 500 ila 4 bin 800 yıl önce yaşamış kişinin kemiklerini inceledi. Ayrıca dişinden aldıkları örneklerle genomunu dizileyen ekip, Antik Mısırlı hakkında eşsiz bilgiler elde etti.

VFDGH
Adamın kalıntılarını içeren çömlek 1902'de keşfedilmişti (Garstang Arkeoloji Müzesi/Liverpool Üniversitesi)

İlk piramitler inşa edilirken yaşayan kişinin kalıntıları, 44-64 yaşında ölen bir erkek olduğuna işaret ediyor. Makalenin yazarlarından Joel Irish, MÖ 2855 ila 2570'de hayatını kaybeden adam hakkında "Öldüğünde muhtemelen 60'lı yaşlarındaydı, ki bu o dönem için inanılmaz derecede ileri bir yaş" diyor.

Bilim insanları kişinin genetik materyalinin yüzde 80'inin beklendiği gibi Kuzey Afrika kökenine sahip olduğunu tespit etti. Ancak yüzde 20'si, Batı Asya ve Mezopotamya bölgesindeki insanlara dayanıyordu.

Araştırmacılar Antik Mısır ve Mezopotamya halkları arasında bir ilişki olduğunu uzun zamandır düşünüyordu. Arkeolojik bulgular bu etkileşime güçlü kanıtlar sunsa da bugüne kadar genetik bir veri elde edilememişti. 

Harvard Üniversitesi'nden Iosif Lazaridis, yer almadığı çalışmanın bulguları hakkında "Bu örnek bize, bu kadar erken bir tarihte Mısır'da çoğunlukla Kuzey Afrikalı soyundan gelen ancak Mezopotamya'dan da bir miktar soy katkısı olan insanlar olduğunu söylüyor" diyor: 

Bu coğrafi açıdan mükemmel derecede mantıklı.

Araştırmacılar bulunan kemiklerde artrit ve osteoporoz belirtilerinin yanı sıra yaşamının büyük bölümünde aşağı baktığını ve öne doğru eğildiğini gösteren işaretler tespit etti. Ayrıca kollarını uzun süre önünde tuttuğunu, ağır malzemeler taşıdığını ve sert yüzeylere oturduğunu gösteren bulgulara rastlandı. 

Ekip bu verilere dayanarak bu kişinin ağır işçilik yaptığı ve muhtemelen çömlekçi olduğu sonucuna vardı. Irish çömlekçi çarkının da Mısır'a bu dönemde geldiğini söyleyerek ekliyor:

Öte yandan bir çömlekçiye genellikle böyle üst sınıf bir cenaze töreni düzenlenmez. Belki de olağanüstü yetenekli ya da başarılı olduğu için sosyal statüsü yükselmişti.

Bilim insanları Antik Mısır ve Mezopotamya ilişkisine ışık tutan yeni çalışmanın sadece tek bir genom örneğine dayandığına ve daha fazla kanıt bulmayı beklediklerine değiniyor. Bu sayede iki bölgede yakın zamanda ortaya çıkan yazının kökenlerini ve farklı toplumlar arasındaki göçleri daha iyi anlamayı umuyorlar.

Makalenin ortak yazarı Dr. Linus Girdland-Flink "Bu, insan genetik varyasyonu bulmacasının sadece bir parçası: Bugüne kadar yaşamış her insan ve onların genomu bu bulmacanın benzersiz bir parçasını oluşturuyor" diyerek ekliyor:

Hiçbir zaman herkesin genomunu dizileyemeyeceğiz ancak insanlık tarihinde bugün kim olduğumuzu şekillendiren önemli olayları doğru bir şekilde yeniden yapılandırmak için dünyanın dört bir yanından yeterince çeşitli örnek toplamayı umuyoruz.

Independent Türkçe, CNN, New Scientist, Nature