Rihanna ve A$AP Rocky'nin 2024 Met Gala'ya katılacağı bildirildi

Ünlü ikili Karl Lagerfeld onuruna düzenlenen 2023 Met Gala'ya geç gelmişti.

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

Rihanna ve A$AP Rocky'nin 2024 Met Gala'ya katılacağı bildirildi

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Mayısın ilk hafta sonunun yaklaşmasıyla, Met Gala'ya yönelik beklentiler hızla artıyor ve A sınıfı katılımcılardan oluşan seçkin liste yavaş yavaş ortaya çıkıyor.

Bu yıl ünlüler, Metropolitan Sanat Müzesi'nin kostüm enstitüsünü desteklemek amacıyla düzenlenecek gözde etkinlikte, modanın "uyuyan güzellerine" saygılarını sunarken (bazıları Elizabeth dönemine kadar uzanan 250 arşiv parçası) üç doğal bölge olan kara, deniz ve gökyüzüyle sektörün bağlantısına odaklanacak. Kırmızı halı töreni için organik haute couture dokular ve çiçek süslemeleriyle giyinmeyi garantileyen yıldızlar arasında Met Gala'da deneyimli iki isim yer alıyor: Rihanna ve A$AP Rocky.

Page Six'e konuşan bir kaynağa göre, Grammy ödüllü Rihanna ve ünlü rapçi 6 Mayıs'ta düzenlenecek galaya katılacak.

Sevilen ikili geçen yıl da etkinliğe katılmak için çıkmış ancak çok geç kalmışlardı. İkili (ikinci bebeklerine hamile olan Rihanna) ne zaman gelecekleri belli olmadığı için Vogue'un canlı yayınını kesmek zorunda kalmasının ardından kırmızı halıya damga vurmuştu.

Varış saatlerine rağmen Diamonds'ı seslendiren şarkıcı ve Everyday'le tanınan rapçi, kameralar karşısında göz kamaştırmıştı. Rihanna özel tasarım muhteşem bir beyaz Valentino elbise ve büyük güllerle kaplı kapüşonlu bir şal giyerken, A$AP kot üzerine giydiği ekoseli kiltle birlikte takım elbise ceketi, yakalı gömlek ve ince kravatla tamamladığı kombiniyle gündelik şıklığı örneklendirmişti.

Çiftin Karl Lagerfeld temalı etkinlikte göz kamaştırması şaşırtıcı değildi. Rihanna ve A$AP bir süredir moda dünyasının içinde yer alıyor ve her ikisi de kendi kuşaklarının "stil ikonları" diye nitelendiriliyor.

Mayıs 2024 sayısının kapak konusu için Interview Magazine'le yaptığı son röportajda iki çocuk annesi Rihanna, A$AP'in giydiği kıyafetlerin yanında kendisini "serseri" gibi hissettiğini itiraf etmişti.

Mel Ottenberg'e verdiği röportajda Rihanna, "Bu adamın yanında kendimi çok serseri gibi hissediyorum. Sanki onun asistanı gibi görünüyorum. Uçağa biniyorum" demişti.

O sırada eşofman giyiyor olmalıyız. Ama o komple Bottega takım elbise giymek istiyor. Ben de 'Bana bunu neden yapıyorsun?' diyorum.

Rihanna, son zamanlarda bir "anne" gibi giyindiğini söylemişti.

Ünlü şarkıcı, "Daha çok çocukları şık giydirmek için zamanımı harcıyorum ve sonra şöyle diyorum: 'Onların yanında giyebileceğim en rahat kıyafet hangisi? Yüzlerine ya da vücutlarına rahatsızlık vermeyecek ya da onları düzgün tutamıyormuşum gibi hissettirmeyecek kıyafet hangisi?" diye açıklamıştı.

Anneler gerçek hayatta rahatına düşkün giyinir.

Page Six'in haberine göre bu yılki Met Gala'ya katılacağı kesinleşen diğer ünlüler arasında Gisele Bündchen, Kendall Jenner, Uma Thurman, Cara Delevingne, Sarah Paulson, Lily Gladstone ve Ayo Edebiri ve Olivia Rodrigo yer alıyor. 
Independent Türkçe



Akıllı telefonlardaki sistem, ayda 300 deprem tespit etti

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Akıllı telefonlardaki sistem, ayda 300 deprem tespit etti

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Bilim insanları, Android akıllı telefonları gerçek zamanlı deprem dedektörlerine dönüştüren yeni bir sistem geliştirerek büyük bir sarsıntıdan önce halkı daha hızlı uyarma potansiyeline sahip bir yol buldu.

Google, ABD Jeoloji Araştırmaları Kurumu (US Geological Survey/USGS) ve diğer araştırmacıların geliştirdiği sistem, milyonlarca telefondan alınan verileri kullanarak bir depremden kaynaklanan en erken sarsıntı sinyallerini tespit ediyor.

Bir cihaz kümesi aynı yer hareketini kaydettiğinde, sistem bunu işaretleyerek yakın bölgelerdeki diğer cihazlara uyarı gönderiyor.

Science'ta yayımlanan çalışma, ağın ayda 300'den fazla deprem tespit ettiğini ortaya koydu. Uyarıların gönderildiği bölgelerde, daha sonra depremi hissettiğini bildiren kişilerin yüzde 85'i uyarıyı aldığını söyledi. Yüzde 36'sı sarsıntı başlamadan önce, yüzde 28'i sarsıntı sırasında ve yüzde 23'ü de sarsıntıdan sonra uyarı almış.

Çalışmada sistemin, geleneksel sismik sensörlerin yerini almasa da yoğun bilimsel ağlara sahip olmayan bölgelerde ölçeklenebilir, düşük maliyetli bir erken uyarı aracı sunabileceği belirtiliyor. Yazarlar bunun özellikle akıllı telefonların yaygın ancak sismometrelerin nadir bulunduğu, gelişmekte olan ülkeler için umut vaat ettiğini söylüyor.

Google yaptığı açıklamada, sistemin insanlara "uyarı vererek sarsıntı başlamadan önce birkaç değerli saniye" kazandırabileceğini ifade ediyor.

Bu saniyeler bir merdivenden inmek, tehlikeli nesnelerden uzaklaşmak ve korunmak için yeterli zamanı sağlayabilir.

Uyarılar, deprem sırasında daha yıkıcı olan S dalgalarından önce gelen ve hızlı hareket eden P dalgalarının saptanmasına dayanıyor. Yeterli sayıda telefon P-dalgalarını tespit ederse sistem, sarsıntıyı hissetmesine belki de birkaç saniye kalan kullanıcılara uyarılar gönderiyor. Bu saniyeler korunmak, bir ameliyatı durdurmak ya da kritik altyapıyı duraklatmak için yeterli olabilir.

2020'de çıkmaya başlayan Android Deprem Uyarı Sistemi halihazırda Birleşik Devletler, Japonya, Yunanistan, Türkiye ve Endonezya gibi çeşitli ülkelerde kullanılıyor. Doğrudan Android işletim sistemine yerleştirilen teknoloji, kullanıcıların ayrı bir uygulama indirmesini gerektirmiyor.

cdfgthy
Harita, Android'in deprem uyarı sisteminin aktif olduğu ülkeleri (açık yeşil) gösteriyor. Kırmızı ve sarı sırasıyla güçlü (MMI 5+) ve hafif (MMI 3-4) sarsıntıların yaşandığı alanlar. Gri noktalar uyarı verilmeyen algılamaları gösteriyor. Kaliforniya, Oregon ve Washington'daki uyarılar (koyu yeşil) ShakeAlert'ten geliyor (Google)

Araştırmacılar doğruluk oranı bilimsel sensörler kadar yüksek olmasa da akıllı telefonlardan gelen uyarıların en çok işe yaradığı yerlerin, telefon yoğunluğu ve güvenilir veri bağlantıları yüksek seviyedeki kentsel alanlar olduğunu tespit etti. 

Çalışma, MyShake uygulaması gibi daha önceki kitle kaynaklı deprem uygulamalarının üzerine inşa edilse de milyonlarca cihaza gömülü olması sisteme fayda sağlıyor.

Yazarlar, "Kitle kaynaklı sistemlerin giderek daha önemli hale geleceğine inanıyoruz" ifadelerini kullanıyor. 

Geleneksel sensörleri kişisel cihazlardan gelen verilerle birleştirerek daha dayanıklı, kapsayıcı erken uyarı sistemleri oluşturmak mümkün.

Independent Türkçe