Sette "toksik ortam" yarattığı iddia edilmişti: Stallone'dan ilk mesaj

Taylor Sheridan'ın yaratıcısı olduğu Emmy adayı Tulsa King'de, Stallone'a Andrea Savage ve Martin Starr eşlik ediyor (Paramount+)
Taylor Sheridan'ın yaratıcısı olduğu Emmy adayı Tulsa King'de, Stallone'a Andrea Savage ve Martin Starr eşlik ediyor (Paramount+)
TT

Sette "toksik ortam" yarattığı iddia edilmişti: Stallone'dan ilk mesaj

Taylor Sheridan'ın yaratıcısı olduğu Emmy adayı Tulsa King'de, Stallone'a Andrea Savage ve Martin Starr eşlik ediyor (Paramount+)
Taylor Sheridan'ın yaratıcısı olduğu Emmy adayı Tulsa King'de, Stallone'a Andrea Savage ve Martin Starr eşlik ediyor (Paramount+)

Sylvester Stallone, başrolde yer aldığı Tulsa King'in yaklaşan ikinci sezonunu tanıtmak için sosyal medyadaki sessizliğini bozdu. Rocky'nin 77 yaşındaki yıldızı, dizi setinde "toksik ortam" yaratmakla suçlanmıştı.

"Toksik ortam" iddiasına değinmedi

Dizinin aynı zamanda yönetici yapımcısı da olan Stallone, paylaşımı Instagram hesabından yaptı. Ünlü oyuncu paylaşımında hakkındaki iddialara değinmemeyi tercih etti.

Stallone, hayranlarına Yellowstone'un da yaratıcısı olan Taylor Sheridan imzalı ikinci sezonun çekimleri için sette olduğunu duyurdu.

Meşhur aksiyon serisi Rambo'nun yıldızı, sette çekilmiş fotoğrafını paylaşarak "Tulsa King'in ikinci sezonu için zili çalıyorum" notunu düştü.

1 Nisan'da, "toksik set" iddialarının ortaya çıkmasından önce Stallone, Tulsa King'in ikinci sezon prodüksiyonunun başladığını duyuran bir Instagram videosunda yer almıştı. Stallone, dizinin hayranlarını heyecanlandıran paylaşımda şöyle demişti: 

Neler olacağı hakkında hiçbir fikriniz yok. Bana güvenin.

Geçen hafta Variety, dizinin cast direktörü Rose Locke'un kısa süre önce diziden ayrıldığını duyurmuştu. Senaristi Julie Benson ise 8 Nisan'da Tulsa King'de figüranlık yapan bir arkadaşından aldığı duyumları paylaşarak sosyal medyada şöyle yazmıştı:

Bu hafta Tulsa King'de figüran olan Atlantalı arkadaşımdan rahatsız edici bir haber aldım. Cast sorumlusu çok iğrendiği için işi bırakmış. Arkadaşım artık çalışma konusunda endişeli hissediyor. Sylvester Stallone, kendinizi nasıl savunacaksınız efendim? Hayal kırıklığının ötesindeyim, çok öfkeliyim.

Gönderiye, bir Facebook mesajının ekran görüntüsü de eklenmişti. Bu görüntüde Stallone'un sette dizi yönetmenine, kendisiyle aynı sahnede yer alan figüranlar için "Bu lanet çirkin figüranlara ne oluyor?" diye sorduğu iddia ediliyor.

"Etrafıma güzel genç kızlar getirin"

Yazıda "O ve yönetmen bazı kişilere korkunç isimler takıp onlara güldü" diyerek ayrıntı veren Benson şöyle eklemişti:

Sly, 'Etrafıma güzel genç kızlar getirin' dedi.

Gönderiye Locke tarafından gönderildiği anlaşılan bir e-postanın ekran görüntüsü de eklenmiş ve Locke burada "bazı şeylerden haberdar olduktan" sonra seti ziyaret ettiğini yazmıştı. 

Benson sözlerine şöyle devam etmişti:

Nihayetinde istifa ettim çünkü kendimi ya da figüranları içine sokmaktan rahatsız olduğum bariz toksik bir ortam vardı.

Dizinin başrolündeki Stallone, 25 yıl sonra hapisten çıkan ve patronu tarafından ABD'nin Oklahoma eyaletindeki Tulsa'da dükkan açmak üzere sürgüne gönderilen New Yorklu bir mafya babasını canlandırıyor. 

ABD'de Paramount+'ta gösterilen dizi, yayın platformunun en çok izlenen yapımlarından biri olmuştu. 

Independent Türkçe, Variety, Hollywood Reporter, Deadline



Akıllı telefonlardaki sistem, ayda 300 deprem tespit etti

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Akıllı telefonlardaki sistem, ayda 300 deprem tespit etti

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Bilim insanları, Android akıllı telefonları gerçek zamanlı deprem dedektörlerine dönüştüren yeni bir sistem geliştirerek büyük bir sarsıntıdan önce halkı daha hızlı uyarma potansiyeline sahip bir yol buldu.

Google, ABD Jeoloji Araştırmaları Kurumu (US Geological Survey/USGS) ve diğer araştırmacıların geliştirdiği sistem, milyonlarca telefondan alınan verileri kullanarak bir depremden kaynaklanan en erken sarsıntı sinyallerini tespit ediyor.

Bir cihaz kümesi aynı yer hareketini kaydettiğinde, sistem bunu işaretleyerek yakın bölgelerdeki diğer cihazlara uyarı gönderiyor.

Science'ta yayımlanan çalışma, ağın ayda 300'den fazla deprem tespit ettiğini ortaya koydu. Uyarıların gönderildiği bölgelerde, daha sonra depremi hissettiğini bildiren kişilerin yüzde 85'i uyarıyı aldığını söyledi. Yüzde 36'sı sarsıntı başlamadan önce, yüzde 28'i sarsıntı sırasında ve yüzde 23'ü de sarsıntıdan sonra uyarı almış.

Çalışmada sistemin, geleneksel sismik sensörlerin yerini almasa da yoğun bilimsel ağlara sahip olmayan bölgelerde ölçeklenebilir, düşük maliyetli bir erken uyarı aracı sunabileceği belirtiliyor. Yazarlar bunun özellikle akıllı telefonların yaygın ancak sismometrelerin nadir bulunduğu, gelişmekte olan ülkeler için umut vaat ettiğini söylüyor.

Google yaptığı açıklamada, sistemin insanlara "uyarı vererek sarsıntı başlamadan önce birkaç değerli saniye" kazandırabileceğini ifade ediyor.

Bu saniyeler bir merdivenden inmek, tehlikeli nesnelerden uzaklaşmak ve korunmak için yeterli zamanı sağlayabilir.

Uyarılar, deprem sırasında daha yıkıcı olan S dalgalarından önce gelen ve hızlı hareket eden P dalgalarının saptanmasına dayanıyor. Yeterli sayıda telefon P-dalgalarını tespit ederse sistem, sarsıntıyı hissetmesine belki de birkaç saniye kalan kullanıcılara uyarılar gönderiyor. Bu saniyeler korunmak, bir ameliyatı durdurmak ya da kritik altyapıyı duraklatmak için yeterli olabilir.

2020'de çıkmaya başlayan Android Deprem Uyarı Sistemi halihazırda Birleşik Devletler, Japonya, Yunanistan, Türkiye ve Endonezya gibi çeşitli ülkelerde kullanılıyor. Doğrudan Android işletim sistemine yerleştirilen teknoloji, kullanıcıların ayrı bir uygulama indirmesini gerektirmiyor.

cdfgthy
Harita, Android'in deprem uyarı sisteminin aktif olduğu ülkeleri (açık yeşil) gösteriyor. Kırmızı ve sarı sırasıyla güçlü (MMI 5+) ve hafif (MMI 3-4) sarsıntıların yaşandığı alanlar. Gri noktalar uyarı verilmeyen algılamaları gösteriyor. Kaliforniya, Oregon ve Washington'daki uyarılar (koyu yeşil) ShakeAlert'ten geliyor (Google)

Araştırmacılar doğruluk oranı bilimsel sensörler kadar yüksek olmasa da akıllı telefonlardan gelen uyarıların en çok işe yaradığı yerlerin, telefon yoğunluğu ve güvenilir veri bağlantıları yüksek seviyedeki kentsel alanlar olduğunu tespit etti. 

Çalışma, MyShake uygulaması gibi daha önceki kitle kaynaklı deprem uygulamalarının üzerine inşa edilse de milyonlarca cihaza gömülü olması sisteme fayda sağlıyor.

Yazarlar, "Kitle kaynaklı sistemlerin giderek daha önemli hale geleceğine inanıyoruz" ifadelerini kullanıyor. 

Geleneksel sensörleri kişisel cihazlardan gelen verilerle birleştirerek daha dayanıklı, kapsayıcı erken uyarı sistemleri oluşturmak mümkün.

Independent Türkçe