"Ölü internet" uyarısı: İnsan ve bot aktivitesi eşit oranda

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

"Ölü internet" uyarısı: İnsan ve bot aktivitesi eşit oranda

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Bazıları internetin ölmekte olduğundan korkarken, önemli bir yeni rapora göre insanlar artık interneti botlarla eşit oranda paylaşıyor.

Son aylarda "ölü internet teorisi" yeni bir popülerlik kazandı. Bu teori, internetteki içeriğin büyük bir kısmının aslında otomatik oluşturulduğunu ve internetteki insan sayısının bot hesaplara kıyasla azaldığını öne sürüyor.

Siber güvenlik şirketi Imperva'nın yayımladığı yeni rapora göre bu teori giderek daha fazla doğruluk kazanıyor. "Kötü Bot Raporu", geçen yıl tüm internet trafiğinin neredeyse yarısının, yüzde 49,6'sının botlardan geldiğini gösteriyor.

Bu oran önceki yıla kıyasla yüzde 2 artmış ve raporun başladığı 2013'ten bu yana görülen en yüksek rakam.

Bazı ülkelerde tablo daha da kötü. İrlanda'da internet trafiğinin yüzde 71'inin otomatik olduğu belirtildi.

Bu artışın bir kısmı, üretken yapay zeka ve büyük dil modellerinin benimsenmesinin bir sonucu. Bu sistemleri kuran şirketler, interneti tarayıp yapay zeka ve dil modellerini eğitmekte kullanılabilecek veriler toplayan botlara başvuruyor.

Imperva, bu botlardan bazılarının giderek daha sofistike hale geldiği uyarısında bulundu. Giderek daha fazlası konutlardaki internet bağlantılarından geliyor ve bu da daha meşru görünmelerini sağlıyor.

Imperva'da uygulama güvenliği genel müdürü olan Nanhi Singh, "Otomatik botlar yakında insanlardan gelen internet trafiği oranını geçecek ve kuruluşların internet sitesi ve uygulamalarını oluşturma ve koruma yaklaşımlarını değiştirecek" dedi. 

Yapay zeka özellikli araçlar arttıkça, botlar her yerde bulunur hale gelecek.

Botların yaygın kullanımı, daha önce Twitter diye bilinen X gibi çevrimiçi hizmetlerde halihazırda sorun yaratıyor. Sitedeki popüler paylaşımlara pornografi reklamı yapan hesaplardan muazzam sayıda yorum geliyor ve şirket bunları sınırlamakta zorlanıyor gibi görünüyor.

Platformun sahibi Elon Musk kısa süre önce, sitenin kullanıcılardan gönderi paylaşmaları ve başkalarıyla etkileşimde bulunmaları için ücret almaya başlayacağını söyledi. Otomatik hesapların çoğalmasını durdurmanın tek yolunun bu olduğunu belirtti.

Ancak X, gerçekmiş gibi görünen otomatik içeriklerden etkilenen tek site değil. Örneğin Facebook ve TikTok'ta da benzer pek çok gönderi yayılıyor.

Independent Türkçe

 



"İlk vampir" turistik cazibe unsuru oldu

Köylüler su arama çubuğuyla Petar Blagojevic'in mezarını bulduklarını iddia ediyor (AFP)
Köylüler su arama çubuğuyla Petar Blagojevic'in mezarını bulduklarını iddia ediyor (AFP)
TT

"İlk vampir" turistik cazibe unsuru oldu

Köylüler su arama çubuğuyla Petar Blagojevic'in mezarını bulduklarını iddia ediyor (AFP)
Köylüler su arama çubuğuyla Petar Blagojevic'in mezarını bulduklarını iddia ediyor (AFP)

Sırbistan'ın başkenti Belgrad'ın yaklaşık 100 kilometre doğusundaki Kisiljevo, turistlerin köye gelmesi için sıradışı bir yol seçti. 

300 yıl önce gömülmüş bir kişinin mezarı, turistik cazibe unsuru oldu. Zira köylülerin iddiasına göre bu mezar, kayıtlı ilk vampire ait. 

"Vampirlerin babası" diye de bilinen Petar Blagojevic'in cesedi, gece uyanıp köylüleri öldürdüğü iddiasıyla 1725 yazında mezardan çıkarılmış. 

Ailesi 11 kuşaktır köyde yaşayan eski muhtar Mirko Bogicevic, "Ceset hiç bozulmamıştı. Ona kazık sapladıklarında kulakları ve ağzından taze kan akmıştı" diyor. 

Petar Blagojevic'in hikayesi üzerine uzmanlaşan Bogicevic sözlerine şöyle devam ediyor:

Muhtemelen vampir olma şansına ya da şanssızlığına sahip sıradan bir adamdı. Kisiljevolu olduğunu ve 1700'deki kayıtlarda adının geçtiğini biliyoruz.

Mezardan çıkarıldıktan sonra yakılan cesedin külleri yakındaki bir dereye atılsa da köylüler, Blagojevic'in hikayesinin turistleri çekmesini bekliyor. 

Görsel kaldırıldı.
Viyana merkezli Wienerisches Diarium gazetesinin 21 Temmuz 1725'e ait sayısında Blagojevic'in hikayesi anlatılıyor (AFP)

Diğer yandan Trinity College Dublin'in Avrupa Çalışmaları Merkezi Direktörü Clemens Ruthner, Avusturyalı doktorlar ve askerlere dayandırılan haberin bir yanlış anlaşılma ürünü olduğunu savunuyor:

Bulgarca'daki eski kelimelerden "upior", "kötü kişi" anlamına geliyor. Bence köylüler bu kelimeyi gevelerken doktorlar yanlış anlayıp "vampir" yazdı. Cesedin ağzından kan geldiğini duyunca da kan içtiğini sandılar ama bu yanlış, köylüler böyle dememişti.

Ruthner, şarbon hastalığının bölgedeki gizemli ölümleri açıklayabileceğini söyleyip ekliyor:

Cadılık gibi vampirlik de insanların anlamadığı şeyleri, özellikle salgın gibi toplumsal olayları açıklamak için yaygın olarak kullanılmış.

Independent Türkçe, France24, AFP