Dünyanın en popüler kahvesinin izi 600 bin yıl önceye kadar sürüldü

Arabica küresel mahsulün yüzde 60'ını oluşturuyor

Kahve bitkisinin Etiyopya'da ortaya çıktığı tahmin ediliyordu (Unsplash)
Kahve bitkisinin Etiyopya'da ortaya çıktığı tahmin ediliyordu (Unsplash)
TT

Dünyanın en popüler kahvesinin izi 600 bin yıl önceye kadar sürüldü

Kahve bitkisinin Etiyopya'da ortaya çıktığı tahmin ediliyordu (Unsplash)
Kahve bitkisinin Etiyopya'da ortaya çıktığı tahmin ediliyordu (Unsplash)

Dünyanın en çok üretilen kahve türü Arabica'nın, 600 bin yıl önce Etiyopya'da ortaya çıktığı bulundu. 

Araştırmacılar dünyanın dört bir yanındaki kahve bitkilerinin genomlarını inceleyerek Coffea arabica diye bilinen bitkinin soyağacını çıkardı. 

Buffalo Üniversitesi'nden Victor Albert, sorumlu yazarı olduğu araştırma hakkında "Bugün yaşayan bitkilerin genetik bilgilerini kullanıp zamanda geriye giderek Arabica'nın uzun geçmişinin mümkün olan en doğru resmini çizdik ve günümüzde yetiştirilen çeşitlerin birbirleriyle nasıl bir ilişki içinde olduğunu belirledik" diyor.

Arabica'nın 39 çeşidini inceleyen araştırmacıların elinde 1700'lerden kalma bir örnek de vardı. İsveçli doğa bilimci Carl Linnaeus, bu bitkiyi kullanarak türün bilimsel adını koymuştu. 

Nature Genetics adlı hakemli dergide pazartesi günü yayımlanan araştırmada C. arabicanın Coffea canephora ve Coffea eugenioides adlı iki çeşidin doğal yolla melezlenmesiyle ortaya çıktığı bulundu. Albert bu bulgu hakkında şöyle diyor:

Başka bir deyişle, Arabica'yı meydana getiren melezleme insanların yaptığı bir şey değildi.

Bu iki çeşitten ikişer set kromozom gelmesiyle gerçekleşen bu olayın ne zaman yaşandığını saptamak için bilim insanları bir bilgisayar modeli kullandı. Arabica'nın en eski popülasyon darboğazının 610 bin yıl önceye denk geldiğini tespit ettiler. Popülasyon darboğazı, çeşitli nedenlerle bir popülasyonun sayısının ciddi derecede düşmesi anlamına geliyor.

Bu nedenle bitkinin bu dönemden önce oluşmuş olması gerektiğini söyleyen araştırmacılar 1 milyon ila 610 bin yıl öncesine işaret ediyor.

Dünyanın en popüler kahvesi Arabica, halihazırda küresel kahve pazarının yaklaşık yüzde 60'ını oluşturuyor. 

Independent Türkçe, Euronews, Sci News, Nature Genetics



Vincent van Gogh'un Yıldızlı Gece'sinde gizlenen fizik kuralları ortaya çıktı

Bilim insanları, van Gogh'un Yıldızlı Gece tablosundaki fırça darbelerinin aralıklarını analiz etti (Yinxiang Ma)
Bilim insanları, van Gogh'un Yıldızlı Gece tablosundaki fırça darbelerinin aralıklarını analiz etti (Yinxiang Ma)
TT

Vincent van Gogh'un Yıldızlı Gece'sinde gizlenen fizik kuralları ortaya çıktı

Bilim insanları, van Gogh'un Yıldızlı Gece tablosundaki fırça darbelerinin aralıklarını analiz etti (Yinxiang Ma)
Bilim insanları, van Gogh'un Yıldızlı Gece tablosundaki fırça darbelerinin aralıklarını analiz etti (Yinxiang Ma)

Vincent van Gogh'un ikonik tablosu Yıldızlı Gece'nin gökyüzündeki bulut ve hava hareketlerinin ardındaki gerçek dünya fiziğini hassas bir şekilde tasvir ettiğini gösteren yeni bir araştırmaya göre, efsanevi ressam doğal dünya hakkında sezgisel bir anlayışa sahipti.

Haziran 1889'da yapılan tablo, girdap gibi dönen mavi gökyüzünü, sarı ay ve yıldızları, patlayan renk ve şekillerle betimlemesiyle 100 yılı aşkın süredir milyonları büyülüyor.

Efsanevi tablodaki her bir yıldız, su üzerindeki ışık benzeri yansımalarla parıldayan sarı dalgaların içine hapsedilmiş halde.

Sıkıntı içindeki sanatçının öncü fırça darbeleri, gökyüzünde bir hareket olduğu yanılsaması yaratıyor.

Bilim insanları, van Gogh'un tablosunu analiz ederek ressamın gökyüzü tasvirindeki "gizli türbülans" dedikleri şeyi ortaya çıkardı.

Çalışmanın ortak yazarı Yongxiang Huang şöyle açıklıyor:

Yüksek çözünürlüklü dijital bir resimle, fırça darbelerinin standart boyutunu tam olarak ölçmeyi başardık ve bunları türbülans teorilerinden beklenen ölçeklerle karşılaştırdık.

Akışkan hareketinde uzmanlaşmış araştırmacılar, resimdeki fırça darbelerini rüzgar bacalarında dönen yapraklarla karşılaştırdı.

Dönen fırça darbelerinin göreceli ölçeğini ve aralığını inceleyerek değişen boya renklerinin göreceli parlaklığını hesapladılar.

Araştırmacılar özellikle tablodaki 14 ana girdap şeklinin uzamsal ölçeğini inceledi.

Bu dikkatli gözlemlerden yola çıkarak resimde tasvir edilen atmosferin şeklini, enerjisini ve ölçeğini tahmin ettiler.

Çalışma, tablonun atmosferik hareketi öngören ve Kolmogorov yasası diye bilinen fizik kuralıyla uyumlu olduğunu ortaya koydu.

Bilim insanları, ressamın ölçek ve parlaklığı dikkatli bir şekilde kullanmasının genel olarak atmosfer türbülansının ardındaki kuralları ve hava hareketindeki enerjinin küçükten büyük ölçeklere doğru kademeli bir şekilde akmasını "isabetli bir şekilde yakaladığını" söylüyor.

Gerçek gökyüzü fiziğinde geçerli olan bazı yasaların sanatçının tasvirinde de geçerli olduğu saptandı.

cd
Bilim insanları, van Gogh'un Yıldızlı Gece'sindeki fırça darbelerini inceledi (Yinxiang Ma)

Araştırmacılara göre efsanevi ressam, fiziğin çeşitli boyutlarını "şaşırtıcı bir doğrulukla" yakalamış görünüyor.

Dr. Huang, "Van Gogh'un türbülansı hassas bir şekilde betimlemesi, bulutların ve atmosferin hareketini incelemekten ya da gökyüzünün dinamizmini nasıl yakalayacağına dair doğuştan gelen bir histen kaynaklanıyor olabilir" diyor.

Bu, doğa olaylarına dair derin ve sezgisel bir anlayışı ortaya koyuyor.

Independent Türkçe