Kevin Hart yıllar süren spekülasyonların ardından gerçek boyunu itiraf etti

TT

Kevin Hart yıllar süren spekülasyonların ardından gerçek boyunu itiraf etti

Kevin Hart, yıllarca boyu hakkında espriler yaptıktan sonra kesin ölçülerini doğruladı.

21 Nisan'da 60 Minutes'ten Anderson Cooper, haftalık özel program için yaptığı röportaj sırasında 44 yaşındaki aktörün uzun süredir devam eden tartışmayı nihayet çözmesini sağladı. Cooper, GQ, LA Times ve diğer medya kuruluşlarının Hart'ın boyunu nasıl farklı verdiğine dikkat çekti. GQ onun 165 cm boyunda olduğunu söylerken, LA Times 163 cm boyunda olduğunu belirtmişti.

Uçuk Bir İş'in (Lift) yıldızı, Cooper'a "GQ sonunda doğrusunu yazdı" dedi. 

165. Ayakkabıyla, mesela spor ayakkabıyla.

Yüzünde bir gülümsemeyle, "Ama boy giyersem 167'ye ulaşabilirim" diye ekledi.

Hart, komedi gösterileri sırasında kendini hedef tahtasına koymaktan hiçbir zaman korkmadı. Jumanji'nin başrol oyuncusu 60 Minutes bölümüne eklenen bir videoda sahnede ne kadar uzun boylu olduğu hakkında espri yaparken görülüyor. Ona göre, kompleksler ya da korkular karşısında kendine gülebilmek, bunları kabul etmenin sağlıklı bir yolu.

Hart şöyle açıkladı: 

Bu, kendinizle ilgili gülmekten korkmadığınız şeyler hakkında konuşmak.

"Bana güldüğünüzde, ben bir şakaymışım gibi gülmediğinizden, bu deneyime güldüğünüzden gerçekten eminim" diye devam etti. 

Size ilişkilendirilebilir bir hikaye aracılığıyla bir deneyim yaşatıyorum ve daha da önemlisi, diğerlerinin söylemeye cesaret edemediği şeyleri söylüyorum.

Hart röportajın ilerleyen bölümlerinde komedyenlik yolculuğunu anlattı. Hollywood'un gözde oyuncusuna göre, kariyerine hızlı bir başlangıç yapmaya çalışırken annesi ona "icabına bakması için" bir yıl vermiş. Ayrı eve çıkmış ve para kazanmakta zorlanmış.

Hart, "Annem bana sürekli 'İncil'ini okudun mu?' diye soruyordu" diye itiraf etti. 

Ben de şöyle diyordum: 'Hayır anne, şu an İncil'i okuyacak zamanım değil'.

Bir gün Hart pes etmiş. Ekranda sık görülen isim, annesine okuduğunu söylemek için İncil'ini alıp okumaya karar vermiş. Sürpriz bir şekilde sayfalardan birkaç çek düşmüş.

Komedyen şöyle itiraf etti:

Yılın geri kalan kira çekleri İncil'deydi.

Hart başarısını, Pensilvanya eyaletinin Philadelphia kentinde büyürken yaşadığı "zorluklara" bağlıyor.

Ünlü oyuncu, yetiştirilme tarzıyla ilgili "Hiçbir şeyi değiştirmezdim" dedi. 

İyi olan hiçbir şeyi. Kötü olan hiçbir şeyi. Her şeyin olması gerektiği gibi olduğunu ve mükemmel olması gerektiğini hissediyorsunuz, ama öyle olmaması gerekiyor.

Independent Türkçe



NASA teleskobu, evreni dönüştürmüş olabilecek minik galaksiler buldu

James Webb Uzay Teleskobu'nun tespit ettiği küçük galaksiler (beyaz kutular), evrenin aydınlanmasında kilit rol oynamış olabilir (NASA/ESA/CSA)
James Webb Uzay Teleskobu'nun tespit ettiği küçük galaksiler (beyaz kutular), evrenin aydınlanmasında kilit rol oynamış olabilir (NASA/ESA/CSA)
TT

NASA teleskobu, evreni dönüştürmüş olabilecek minik galaksiler buldu

James Webb Uzay Teleskobu'nun tespit ettiği küçük galaksiler (beyaz kutular), evrenin aydınlanmasında kilit rol oynamış olabilir (NASA/ESA/CSA)
James Webb Uzay Teleskobu'nun tespit ettiği küçük galaksiler (beyaz kutular), evrenin aydınlanmasında kilit rol oynamış olabilir (NASA/ESA/CSA)

NASA'nın James Webb Uzay Teleskobu (James Webb Space Telescope /JWST), milyarlarca yıl önce evrenin aydınlanmasını sağladığı düşünülen minik galaksiler buldu. 

Yaklaşık 13,8 milyar yaşında olduğu tahmin edilen evren ilk 1 milyar yılında nötr hidrojen gazıyla doluydu. Yoğun bir sisin hakim olduğu bu dönemde ışık uzaklara gidemiyordu. 

Ancak daha sonra bu gaz iyonize hale geldi, yani elektronlarından arındırıldı ve Reiyonizasyon Çağı'nın başlamasıyla evrenin ışıkları yandı. 

İlk yıldız ve galaksilerin bu süreci başlattığı düşünülürken, bilim insanları hangi türden gökcisimlerinin sorumlu olduğundan emin değildi. Araştırmacılar hızlı bir şekilde yıldız oluşturan, yani "yıldız patlamaları" yaşayan küçük galaksilerin bu hidrojen sisinin iyonize olmasında rol oynadığından şüpheleniyordu.

Bulguları Amerikan Astronomi Topluluğu'nun 11 Haziran'da Alaska'da düzenlenen 246. toplantısında sunulan çalışmada bu düşünceyi destekleyen güçlü kanıtlar bulundu.

Bilim insanları JWST'yi kullanarak Dünya'dan yaklaşık 4 milyar ışık yılı uzaklıkta, Pandora'nın Kümesi diye bilinen Abell 2744 adlı galaksi kümesine odaklandı. Kütleçekimsel merceklenme denen bir olgu sayesinde küme, etrafındaki ışığı bükerek daha uzaktaki cisimlerin ışığının JWST'ye ulaşmasını sağladı.

Araştırmacılar bu görüntülerde iki elektronunu kaybetmiş oksijen atomlarının yaydığı yeşil ışığı aradı. Bu tür bir ışık, elektronların kopmasını sağlayan güçlü bir ultraviyole ışığın işareti olabilir. Bilim insanları aynı ışık kaynağının evreni kaplayan hidrojen gazı sisini iyonize etmiş olabileceğini söylüyor.

Ekip böylece evrenin yaklaşık 800 milyon yaşında olduğu dönemde yıldız patlaması yaşayan 83 küçük galaksi tespit etti ve 20'sini detaylıca inceledi. 

Çalışmanın bulgularına göre bu eski galaksiler, ultraviyole ışığın yaklaşık yüzde 25'ini uzaya saldıysa, evreni kaplayan sisi temizlemek için gereken tüm enerjiyi sağlamış olmalı. Araştırmacılar bugünkü benzer galaksilerin bu oranda ultraviyole ışık yaydığını söylüyor.

NASA'nın Goddard Uzay Uçuş Merkezi'nden ve makalenin yazarlarından Isak Wold, "Ultraviyole ışık üretme konusunda bu küçük galaksiler ağırlıklarının çok üzerinde bir performans sergiliyor" diyor.

Bilim insanları bu galaksilerin 2 bin ila 200 bin tanesinin birleşimiyle Samanyolu'ndaki yıldız kütlesine ulaşılabileceğini belirtiyor. Ancak kütlelerinin düşük olması, evrenin aydınlanmasını sağlayan süreci başlatmalarına engel değil gibi görünüyor.

Çalışmanın bir diğer yazarı James Rhoads, "Düşük kütleli galaksiler etraflarında daha az nötr hidrojen gazı toplar ve böylece iyonlaştırıcı ultraviyole ışığın kaçması kolaylaşır" diyerek ekliyor:

Aynı şekilde yıldız patlamaları sadece bol miktarda ultraviyole ışık üretmekle kalmaz, aynı zamanda galaksinin yıldızlararası maddesinde bu ışığın dışarı çıkmasına yardım eden kanallar açar.

Independent Türkçe, Live Science, Universe Today, NASA