Coppola, 120 milyon dolarlık destanını 300 kez yeniden yazmış

Megalopolis daha önce filmin bütçesinin önemli ölçüde arttığı ve ekipteki herkesin ya kovulduğu ya da istifa ettiği haberleriyle manşetlere taşınmıştı (American Zoetrope)
Megalopolis daha önce filmin bütçesinin önemli ölçüde arttığı ve ekipteki herkesin ya kovulduğu ya da istifa ettiği haberleriyle manşetlere taşınmıştı (American Zoetrope)
TT

Coppola, 120 milyon dolarlık destanını 300 kez yeniden yazmış

Megalopolis daha önce filmin bütçesinin önemli ölçüde arttığı ve ekipteki herkesin ya kovulduğu ya da istifa ettiği haberleriyle manşetlere taşınmıştı (American Zoetrope)
Megalopolis daha önce filmin bütçesinin önemli ölçüde arttığı ve ekipteki herkesin ya kovulduğu ya da istifa ettiği haberleriyle manşetlere taşınmıştı (American Zoetrope)

Usta yönetmen Francis Ford Coppola'nın kendi parasıyla çektiği ve Cannes Film Festivali'nde yarışmaya hak kazanan filmi Megalopolis'ten ilk kare nihayet yayımlandı.

Coppola'nın, H.G. Wells'in Things to Come (Gelecek Şeyler) kitabından esinlenen epik filmi, felaketle sonuçlanan bir yıkımın ardından New York benzeri bir metropolde geçiyor. 

İki rakip vizyonun çarpışması

Çöküşe geçen metropolün yeniden inşasını konu alan film, idealist mimar Cesar Catilina ve yozlaşmış Belediye Başkanı Frank Cicero'nun çarpışmasını anlatıyor.

Megalopolis'ten gelen ilk resmi görüntüde mimar Catilina'yı canlandıran Adam Driver, Yeni Roma Şehri'nin inşasına bakarken, Belediye Başkanı'nın sosyetik kızı Julia Cicero rolündeki Nathalie Emmanuel de onu izliyor. 

Filmde Adam Driver ve Nathalie Emmanuel'in yanı sıra Giancarlo Esposito, Jon Voight, Laurence Fishburne, Shia LaBeouf, Talia Shire, Jason Schwartzman, Aubrey Plaza, Chloe Fineman, Dustin Hoffman ve D.B. Sweeney gibi yıldız oyuncular rol alıyor.

Usta yönetmen, kendi bütçesinden yaklaşık 120 milyon dolar para yatırarak projeyi hayata geçirdi.

85 yaşındaki sinemacı, Vanity Fair'a yaptığı açıklamada Megalopolis'i finanse etmek için Kuzey Kaliforniya'daki şaraphane arazisinin bir bölümünü sattığını ve senaryoyu yaklaşık 300 kez yeniden yazdığını söyledi.

"Proje üstünde 40 yıldır çalışmıyorum"

Senaryo üzerinde çalışmaya 1980'lerde başladığı öne sürülen Coppola, projenin gelişimiyle ilgili şöyle dedi:

Bu senaryo üzerinde, sık sık yazıldığı gibi 40 yıldır çalışmıyordum. Daha ziyade gelecekteki bir senaryo için ilginç bulduğum şeylerin, siyasi karikatür örneklerinin ya da farklı tarihi konuların notlarını ve kupürlerini topluyordum.

Baba'nın (The Godfather) yönetmeni Coppola, sözlerine şöyle devam etti:

Nihayetinde, uzun bir sürenin ardından, bir Roma destanı fikrinde karar kıldım. Daha sonra da modern Amerika'da geçen bir Roma destanı...

"Tüm yollar Roma'ya çıkar"

Yönetmen, "bir keresinde 130 boş sayfayı önüne aldığını" söyleyerek ekledi:

İlk sayfasına cesurca 'Francis Ford Coppola'nın Megalopolis'i' ve onun altına da 'Tüm yollar Roma'ya çıkar' diye yazdığımı hatırlıyorum. Sayfalar boş değilmiş gibi davrandım. Elimde tarttım, böylece bir gün nasıl hissedeceğimi hayal edebildim ve bir gün var olabileceğine inandım. Daha sonra, elimde bir taslak olduğunda, her yeniden yazışta daha iyi olacağını umdum.

85 yaşındaki Coppola, filmini sık sık "tarif edilemez bir muamma" diye nitelendirmişti.

Megalopolis, 17 Mayıs'ta Cannes Film Festivali'nde yarışma bölümünde gösterime girecek. 

Independent Türkçe, Variety, Hollywood Reporter, Vanity Fair



Servetini yatırmıştı: Eleştirmenler filme demediğini bırakmadı

Horizon'ın oyuncu kadrosunda Sienna Miller, Sam Worthington, Giovanni Ribisi, Jena Malone, Abbey Lee, Michael Rooker, Danny Huston ve Luke Wilson gibi isimler yer alıyor (Warner Bros)
Horizon'ın oyuncu kadrosunda Sienna Miller, Sam Worthington, Giovanni Ribisi, Jena Malone, Abbey Lee, Michael Rooker, Danny Huston ve Luke Wilson gibi isimler yer alıyor (Warner Bros)
TT

Servetini yatırmıştı: Eleştirmenler filme demediğini bırakmadı

Horizon'ın oyuncu kadrosunda Sienna Miller, Sam Worthington, Giovanni Ribisi, Jena Malone, Abbey Lee, Michael Rooker, Danny Huston ve Luke Wilson gibi isimler yer alıyor (Warner Bros)
Horizon'ın oyuncu kadrosunda Sienna Miller, Sam Worthington, Giovanni Ribisi, Jena Malone, Abbey Lee, Michael Rooker, Danny Huston ve Luke Wilson gibi isimler yer alıyor (Warner Bros)

Kevin Costner'ın yeni western destanı Horizon: An American Saga — Chapter 1, Cannes'da 10 dakika ayakta alkışlanmış olabilir ancak eleştirmenler gösterimden çıkıp otel odalarına döndüklerinde film için pek de olumlu konuşmadı. 

Costner, yaklaşık 100 milyon dolar bütçeli filmin maliyetine destek olmak için risk alarak kendi çiftliğini ipotek ettirdi. 

20 değil 38 milyon dolar

Coster'ın Horizon için 20 milyon dolar harcadığı iddia edilmişti ancak 69 yaşındaki aktör, western'in kendisine olan maliyetinin bundan çok daha fazla olduğunu söyledi.

Costner, "Bu filmde kendi paramdan 20 milyon dolar harcadığımı söylediklerini biliyorum" dedi: 

Bu doğru değil. Filmde şu anda yaklaşık 38 milyon dolarım var. Gerçek bu. Gerçek rakam bu.

Costner, Horizon: An American Saga'yı henüz adını açıklamadığı iki yatırımcıyla birlikte finanse etti. 

Western destanı, ikisi arka arkaya çekilen 4 filmi kapsıyor. Serinin ilk bölümü üç saat sürüyor. 

Birinci bölüm, pek çok karakteri izleyiciye tanıtırken gelecek bölümlerde yaşanacak olaylara da zemin hazırlıyor.

İç Savaş sonrası western hikayesi için şu ana kadar fazla yorum yapılmadı ancak ilk eleştirilerden bazıları epey sert. 

En yaygın şikayet, Horizon'ın sinema filminden çok yeni bir televizyon dizisine benzediği yönünde.

Film 4 ana hikaye arasında gezindiği için son derece karmakarışık olduğu yorumları da yapılıyor.

"Kaba kurgu gibi"

Bazıları filmi, Francis Ford Coppola'nın Megalopolis'iyle karşılaştırıyor. Megapolis de festivalde eleştirmenlerin tepkisini çeken bir başka tutku projesi olmuştu.

Hollywood Reporter, Costner'ın filmi için "beceriksizce bir gayret" yorumunu yaparak ekledi: 

Elden geçirilerek filme dönüştürülmüş bir mini dizi gibi duruyor ancak herhangi bir format için hazır olmaktan çok aceleci bir kaba kurgu gibi. Dörtlü filmin bu ilk bölümü, hiçbir yere varmayan gereksiz sahneler ve karakterlerle dolu ve dağınık olay örgüsünü birbirine bağlamak çok uzun sürüyor.

"Cannes'ın en büyük fiyaskosu"

Vanity Fair, filmi "Kurtlarla Dans'tan (Dances with Wolves) çok Su Dünyası'na (Waterworld) benzeterek şöyle dedi:

Soluk renklerle (ve soluk performanslarla) işlenmiş klişe olay örgülerinden oluşan Horizon, bu yıl Cannes'daki en büyük Amerikan fiyaskosu olarak Megalopolis'e rakip olabilir.

IndieWire ise filmi "yüzyılın en sıkıcı sinematik gösteriş projesi" diye nitelendirdi.

Guardian, "Kevin Costner'ın yakışıklı görünümlü ama tuhaf bir şekilde kayıtsız yeni western filmi, üç saatlik bir sürenin ardından tatmin edici bir hikâye anlatma konusunda pek başarılı olamıyor" diye yazdı.

Independent Türkçe, Hollywood Reporter, Variety, IndieWire, Vanity Fair, Guardian


Salman Rüşdi: Şu anda Filistin devleti kurulursa Taliban gibi olur

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

Salman Rüşdi: Şu anda Filistin devleti kurulursa Taliban gibi olur

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Sör Salman Rüşdi, yeni bir Filistin devletinin "şu anda" kurulması halinde bunun "Taliban benzeri bir devlet" yaratmak anlamına geleceğini savundu.

Geceyarısı Çocukları (Midnight’s Children) kitabının Hindistan doğumlu ve Britanya'yla ABD pasaportlarına sahip 76 yaşındaki yazarı, "Hayatımın büyük bölümünde, muhtemelen 1980'lerden beri Filistin devletinin kurulmasını savundum. Şu anda bir Filistin devleti olsaydı, Hamas tarafından yönetilirdi ve bu da onu Taliban benzeri bir devlet haline getirirdi. İran'ın uydu devleti olurdu" dedi.

Alman yayın kuruluşu RBB'nin Places and Words podcast'inde konuşan Rüşdi şöyle devam etti:

Batı solunun ilerici hareketlerinin oluşturmak istediği şey bu mu? Ortadoğu'da, İsrail'in hemen yanı başında bir başka Taliban, bir başka Ayetullah benzeri devlet mi istiyorlar?

Yazar sözlerine şöyle devam etti:

Gerçek şu ki, bence şu anda herkes Gazze'de yaşananlardan, ölen masum kişi sayısından dolayı üzüntü duymalı. Bazı protestolarda Hamas'tan da bahsedilmesini isterdim. Çünkü işin başlangıç noktası bu ve Hamas bir terör örgütü. Genç, ilerici öğrenci siyasetinin faşist bir terör örgütüne bir şekilde destek vermesi çok tuhaf.

Ağustos 2022'de New York'taki Chautauqua Enstitüsü'nde sahnede defalarca bıçaklandıktan sonra ölümden kıl payı kurtulan ancak sağ gözündeki görme yetisini kaybedip hayatını değiştiren başka yaralar da alan yazar daha sonra öğretim üyesi olduğu New York Üniversitesi'ndeki "öğrenci ayaklanması" hakkında konuştu. 

Rüşdi, "Çok fazla derin düşünce olmadığını hissediyorum" dedi.

Gazze'deki ölümlere duygusal bir tepki var ve bu kesinlikle doğru. Ancak bu tepki antisemitizme ve bazen de Hamas'ı doğrudan desteklemeye kayarsa, o zaman bu çok sorunlu bir hal alır.

Rüşdi, bıçaklı saldırıdan sonraki iyileşme sürecini anlattığı anı kitabı Knife (Bıçak) hakkında konuşmak üzere podcast programına katıldı.

Saldırı, Rüşdi'nin Şeytan Ayetleri (The Satanic Verses) adlı romanını dine aykırı bulan dönemin İran lideri Ayetullah Ruhullah Humeyni'nin ölüm fetvası vermesinden 33 yıl sonra gerçekleşmişti. 

Önceki haftalarda Rüşdi, saldırıyla ilgili yeni bir BBC belgeseli için kendisini bıçaklayan kişinin dijital bir versiyonuyla konuştuğunu açıklamıştı. 

BBC2'de yayımlanan Through A Glass Darkly adlı programda Rüşdi, şu anda kendisine cinayet girişiminde bulunması nedeniyle tutuklu saldırgan Hadi Matar'la yapay zeka tarafından tasarlanan bir konuşma gerçekleştiriyor. 
Independent Türkçe


400 dolarlık ananas yok satıyor

Tam fiyatı 395 dolar 99 sent (Fresh Del Monte)
Tam fiyatı 395 dolar 99 sent (Fresh Del Monte)
TT

400 dolarlık ananas yok satıyor

Tam fiyatı 395 dolar 99 sent (Fresh Del Monte)
Tam fiyatı 395 dolar 99 sent (Fresh Del Monte)

Bir şirketin üretip Rubyglow (Yakut parıltısı) adını koyduğu ananaslar bu ay ABD'de satışa sunulduğunda 400 dolara yaklaşan fiyatıyla pek çok kişiyi şaşırtmıştı. Daha da ilginci, bu meyvelerin yok satması. 

Melezleme yöntemiyle sıradışı rengini alan meyve, onu satan şirket için prestij göstergesi oldu. Güney Kaliforniya'daki lüks manav Melissa's Produce, "Bu sıradışı meyveyi yalnızca biz sattığımız için gururluyuz" diyor. 

Şirketin halkla ilişkiler müdürü Robert Schueller, ellerindeki ananasların çoğunu Las Vegas ve Kaliforniya'daki lüks restoranlara sattıklarını açıkladı. 

Sosyal medyada nüfuz sahibi olan şeflerden Bo Corley, Rubyglowları kesinlikle çok güzel bulduğunu söylerken o parayı hak etmediklerini de bildirdi. Farkınıysa şöyle anlattı:

Çok fazla ananas yiyince ağızda oluşan acılık bunda yok.

Corley'den konu hakkında görüş alan CNN de 400 dolarla çok lüks bir restoranda yemek yenebileceğini hatırlattı. Amerikan kanalı, pek çok Amerikalı işsizlik ve enflasyonla boğuşurken böylesine pahalı bir meyvenin satılmasının şaşırtıcı olduğunu da bildirdi. 

15 yıldır geliştirilen bu ananaslar, Kosta Rika'da yetiştiriliyor. Şirket, bir meyvenin büyümesinin yaklaşık iki yıl sürdüğünü belirtiyor. Bu yıl yalnızca birkaç bin adet Rubyglow ananasının piyasaya sürülmesi bekleniyor.

ABD'de satışa sunulan meyve, ilk olarak yıl başında Çin'de piyasaya sürülmüştü. 

Şirket 2020'de de Pinkglow (pembe parıltı) ananaslarını satışa sunmuştu. 50 dolara piyasaya sürülen meyve, artık 8 ila 29 dolara alınabiliyor. Anneler Günü gibi özel anlarda hediye olarak veriliyor.

Son yıllarda üretilen lüks meyveler yeni bir pazarı büyütüyor. Elma, mandalina ve çilek gibi meyveler melezlenerek herkesin alamayacağı fiyatlarla satılıyor. 

Independent Türkçe, CNN, USA Today

 


Pop ikonu, bekaretini hangi ünlüye verdiğini açıkladı

Camila Cabello'nun yeni albümü C, XOXO 28 Haziran'da yayımlanacak (Reuters)
Camila Cabello'nun yeni albümü C, XOXO 28 Haziran'da yayımlanacak (Reuters)
TT

Pop ikonu, bekaretini hangi ünlüye verdiğini açıkladı

Camila Cabello'nun yeni albümü C, XOXO 28 Haziran'da yayımlanacak (Reuters)
Camila Cabello'nun yeni albümü C, XOXO 28 Haziran'da yayımlanacak (Reuters)

Ünlü şarkıcı Camila Cabello, konuk olduğu podcast'te cinsel hayatıyla ilgili itiraflarda bulundu.

Pop yıldızı Cabello, bekaretini ilk sevgilisi Matthew Hussey'yle birlikteyken kaybettiğini açıkladı.

Bir yıldan uzun ilişki

2012'de kurulan kız grubu Fifth Harmony'nin eski üyesi Cabello, ünlü ilişki gurusuyla 2018 ve 2019 arasında, bir yıldan uzun bir süre çıkmıştı.

27 yaşındaki Cabello, Hussey'yle ilk kez seks yaptığı anı anlatırken bu deneyimi "çok güzel" diye nitelendirdi.

Dax Shepard'ın sunduğu Armchair Expert adlı podcast'te konuşan pop ikonu, "İlk ilişkimi o zaman yaşadım" dedi.  

Cabello, ilişkileri başlamadan önce Hussey'nin podcast'ini dinlediğini şöyledi:

Aslında daha önce onun podcast'ini dinlemiştim... Çünkü bir flört podcast'i vardı. Ve artık evli, yani tebrikler!

Bu yıl I Luv It adlı parçayı yayımlayan pop yıldızı, Hussey'nin ilk erkek arkadaşı olduğunu söyledi. 

"İlk ilişki için geç kalmıştım"

"İlk ilişkim için geç kalmıştım. 20 yaşındaydım" diyen Küba doğumlu şarkıcı ekledi: 

Bu benim ilk seks yapışımdı. İlk sevişmem 20-21 yaşlarındaydı. Gerçek bir sevişmeydi. Çok güzeldi.

Britanyalı yaşam koçu Hussey'yi "harika bir partner" diye niteleyen Cabello, artık evli olan yazarla çıkarken çok şey öğrendiğini itiraf etti. 

Cabello, Hussey'yle ilişkisinden bahsederken şöyle dedi:

O gerçekten harika bir insandı. İlk ilişki için mükemmeldi. Dünyamı gerçekten genişletti çünkü benim sektörümde değildi.

Hussey, 2018'de verdiği röportajda Cabello'yu "inanılmaz bir insan" diye tanımlamıştı.

Aynı zamanda yazar ve YouTuber da olan 36 yaşındaki Hussey, 2019'da Cabello'yla yollarını ayırdıktan sonra Audrey Le Strat'la ilişkiye başladı ve çift geçen yıl Sicilya'da nikah masasına oturdu. 

Cabello, 2019'dan 2021'e kadar pop yıldızı Shawn Mendes'le aşk yaşadı.

Ardından Yahudi çöpçatanlık uygulaması Lox'u kuran teknoloji CEO'su Austin Kevitch'le bir yıl geçirdi.

New York Times'ın 2013 tarihli çok satan kitabı Get The Guy: Learn Secrets of the Male Mind to Find the Man You Want and the Love You Deserve'le (Erkeği Kap: İstediğiniz Erkeği ve Hak Ettiğiniz Aşkı Bulmak için Erkek Aklının Sırlarını Öğrenin) tanınan Hussey, dünyaca ünlü 7 kitap daha yazdı. 

Hussey'nin YouTube kanalının halihazırda 3 milyondan fazla takipçisi var.

Independent Türkçe, Daily Mail, US Weekly


Trump'ı yerden yere vuran drama, Cannes'ı salladı

The Apprentice, Donald Trump'ın 1980'lerin Amerika'sında, sağcı avukat Roy Cohn'un etkisi altında güç kazanmasını konu alıyor (Scythia Films)
The Apprentice, Donald Trump'ın 1980'lerin Amerika'sında, sağcı avukat Roy Cohn'un etkisi altında güç kazanmasını konu alıyor (Scythia Films)
TT

Trump'ı yerden yere vuran drama, Cannes'ı salladı

The Apprentice, Donald Trump'ın 1980'lerin Amerika'sında, sağcı avukat Roy Cohn'un etkisi altında güç kazanmasını konu alıyor (Scythia Films)
The Apprentice, Donald Trump'ın 1980'lerin Amerika'sında, sağcı avukat Roy Cohn'un etkisi altında güç kazanmasını konu alıyor (Scythia Films)

77. Cannes Film Festivali'nin en çok beklenen anlarından biri, dün gece nihayet gerçekleşti. 

Sebastian Stan'in emlak kralının siyasete atılmadan önceki halini canlandırdığı Donald Trump draması The Apprentice, pazartesi akşamı ilk kez izleyiciyle buluştu.

Gösterimden önce kimse izlememişti

Bu yılki festivalde sadece Francis Ford Coppola'nın iddialı jübile filmi Megalopolis, prömiyer öncesi daha fazla merak uyandırmıştı. 

Gösterimi öncesinde neredeyse hiç kimse The Apprentice'i izlememişti zira filmin galasından sadece birkaç gün önce tamamlandığı bildirilmişti.

45. (ve belki de 47.) ABD Başkanı'nın gayrimenkul müteahhidi olduğu yılları anlatan The Apprentice, festival kapsamında gerçekleşen galasında 8 dakika boyunca ayakta alkışlandı. 

Filmde, Disney+ dizisi The Falcon and the Winter Soldier'ın 41 yaşındaki yıldızı Sebastian Stan, Donald Trump'ı canlandırırken Succession'ın ödüllü oyuncusu Jeremy Strong, Roy Cohn rolünde.

Borat 2'yle tanınan Maria Bakalova ise üç kez evlenen Trump'ın ilk eşi Ivana Trump'ı oynuyor.

The Apprentice, 2022 yapımı Kutsal Örümcek'le (Holy Spider) pek çok ödül kazanan İran asıllı Danimarkalı yönetmen Ali Abbasi imzasını taşıyor.

Dramanın senaryosunuysa Gabriel Sherman kaleme aldı.

Filmin adı, Trump'ın bir dizi ticari başarısızlık ve iflasın ardından kariyerini ve kamuoyundaki imajını yeniden canlandırmasını sağlayan NBC dizisine bir gönderme niteliği taşıyor.

"Filmleri yeniden politik yapmanın zamanı geldi"

Abassi, filmin jeneriği akarken aldığı tepkiden o kadar memnundu ki smokinin gömleğinin pantolonundan sıyrılmasına aldırmadan salondakilere heyecanla el salladı. 

43 yaşındaki yönetmen, "Faşizmle başa çıkmanın güzel, metaforik bir yolu yok" dedi. 

Filmleri güncel hale getirmenin zamanı geldi. Filmleri yeniden politik yapmanın zamanı geldi.

Variety, filmi "kesinlikle patlamaya hazır" diye nitelendirdi. 

Film, Trump'ı, ailesine ait emlak şirketinin apartman kompleksi için başvuran siyahlara davranışlarıyla ilgili ırk ayrımcılığı davasıyla başa çıkmaya çalışırken, Cohn'un etkisi altına giren ve köle gibi çalışan biri olarak tasvir ediyor. 

Filmde Trump'ı ve destekçilerini üzecek çok şey var. Trump, Ivana'ya tecavüz ederken, kilo vermek için amfetamin kullanırken ve Trump Tower'ın planlandığı gibi ilerleyebilmesi için yeraltı dünyası figürleriyle anlaşmalar yaparken tasvir ediliyor. Ayrıca faturalarını ödeyemiyor ve Jersey City'deki bir kumarhaneye kötü bir bahis oynuyor.
  
The Apprentice, bir kez daha başkanlığa adaylığını koyan Trump'ın anketlerde salıncak eyaletlerin çoğunda Biden'a karşı önde olduğu bir dönemde vizyona giriyor. 

Trump'ın kampanyası, filmin ortaya attığı bomba iddiaların ardından The Apprentice ekibini tehdit etmişti. Trump'ın ekibinin baş sözcüsü Steven Cheung Variety'ye yaptığı açıklamada, "Bu sahte sinemacıların bariz bir şekilde yanlış iddialarını ele almak için dava açacağız" demişti.

Independent Türkçe, Hollywood Reporter, Variety


Baby Reindeer'ın yıldızı, Martha'yı canlandırmanın "duygusal açıdan ağır" deneyimini anlattı

Jessica Gunning, Netflix'in sevilen dizisi Baby Reindeer'da Martha rolünde (Netflix)
Jessica Gunning, Netflix'in sevilen dizisi Baby Reindeer'da Martha rolünde (Netflix)
TT

Baby Reindeer'ın yıldızı, Martha'yı canlandırmanın "duygusal açıdan ağır" deneyimini anlattı

Jessica Gunning, Netflix'in sevilen dizisi Baby Reindeer'da Martha rolünde (Netflix)
Jessica Gunning, Netflix'in sevilen dizisi Baby Reindeer'da Martha rolünde (Netflix)

Jessica Gunning, Richard Gadd'ın Netflix dizisi Baby Reindeer'da Martha Scott'ı oynamanın zihinsel ve fiziksel açıdan yorucu bir deneyim olduğunu söyledi.

Dizide Gadd, çalıştığı barda Martha adında yalnız ve akıl hastası bir kadınla tanıştıktan sonra onun tarafından takip edilen kurgusal bir versiyonunu canlandırıyor.

Gunning, Gadd'ın ısrarlı takipçisini canlandırmanın 17 yıllık kariyerinde ilk kez bir rolün dizi çekimleri bittikten sonra da peşini bırakmadığını ifade etti. 

Radio Times'a konuşan oyuncu, Martha'nın "rolünün hissini" ve Baby Reindeer'ın çekimleri bittikten sonraki "deneyimin hissini" değiştirmek için mücadele ettiğini açıkladı.

Aktris, "Özellikle otobüs durağındaki ya da Donny'nin [Gadd] Martha'yı evine geri götürdüğü sahneler gibi yüksek yoğunluklu sahnelerin çekildiği günler duygusal olarak ağırdı" dedi.

Bazen vücudunuz gerçekten rol yaptığınızı anlamıyor. Hepimizde o deneyimi yaşamışız gibi bir adrenalin vardı. O yoğun duygusal durumda kalıyordum.

Gunning'in bu açıklaması daha önce Netflix dizisine ilham veren gerçek kişilerin kimliklerini ortaya çıkarmaya çalışan dizi hayranlarına tepki göstermesinin ardından geldi.
 

sdvfeb
Jessica Gunning, Baby Reindeer'da Martha rolünde (Netflix)

Hikaye gerçek olaylara dayanıyor olsa da Gadd, ilgili kişilerin kimliklerini korumak için isimleri ve hikayenin belirli ayrıntılarını değiştirmişti.

Glamour'a konuşan Gunning, "Bence bu gerçekten çok büyük bir utanç çünkü bu, diziyi doğru düzgün izlemediklerini gösteriyor" demişti. 

Netflix ve Richard [Gadd] kimliklerin gizli tutulmasını sağlamak için aşırı çaba sarf etti ve bunun bir sebebi vardı. 

Kendisinin "gerçek" Martha olduğunu iddia eden 58 yaşındaki İskoç avukat Fiona Harvey, Baby Reindeer hayranlarının dizide yer alan sosyal medya paylaşımlarını kendisininkiyle eşleştirerek “maskesini düşürmesinin” ardından bu ay Piers Morgan'ın Uncensored programına katılarak "yanlış anlaşılmaları ortadan kaldırmıştı".

fbggtyn
Richard Gadd ve Gunning, Baby Reindeer'da (Netflix)

10 milyondan fazla izlenen röportaj sırasında Harvey, herhangi bir suçtan hüküm giydiğini reddetmiş ve Netflix dizisinin bunu öne sürmesinin "iftira" olduğunu belirtmişti. Ayrıca yayın hizmetini dava etmekle tehdit etmişti. 

65 milyon kişi tarafından izlenen ve "bu gerçek bir hikaye" ifadesine yer veren Baby Reindeer'da, ısrarlı takipçi "Martha"nın hapse girdiği öne sürülüyor. Ancak bunu kanıtlayacak çok az kanıt bulunmuştu.

sdcfv
Fiona Harvey, Piers Morgan'ın Uncensored programında (YouTube)

İskoç milletvekili John Nicolson, Parlamento komitesine dizide anlatılanların doğruluğunu kanıtlaması için Netflix'e mektup yazdı.

Netflix yöneticisi Benjamin King; Kültür, Medya ve Spor Komitesi'ne şöyle dedi:

Yazar ve başrol Richard Gadd'ın hüküm giymiş bir ısrarlı takipçinin elinde maruz kaldığı korkunç istismarın gerçek bir hikaye olduğu açıktır.

Ancak Nicolson, bu kanıtın "tartışmalı" olduğunun açık olduğunu söyledi ve şirkete “ortaya attıkları iddiayı kanıtlamalarını istemek” için yazacağını belirtti.

The Independent yorum için Netflix'le iletişime geçti ancak henüz yanıt alamadı. 

Independent Türkçe


Uzun soluklu serinin 10. filmi iki haftada gişeyi fethetti

Senaryonun büyük bölümü pandemi sırasında kaleme alındı ve çekimler 2022'de Sydney'de başladı (20th Century Fox)
Senaryonun büyük bölümü pandemi sırasında kaleme alındı ve çekimler 2022'de Sydney'de başladı (20th Century Fox)
TT

Uzun soluklu serinin 10. filmi iki haftada gişeyi fethetti

Senaryonun büyük bölümü pandemi sırasında kaleme alındı ve çekimler 2022'de Sydney'de başladı (20th Century Fox)
Senaryonun büyük bölümü pandemi sırasında kaleme alındı ve çekimler 2022'de Sydney'de başladı (20th Century Fox)

Maymunlar Cehennemi: Yeni Krallık (Kingdom of the Planet of the Apes) gişede dünya çapında büyük bir dönüm noktasını geride bıraktı. 

Film, insanlığın Dünya'nın kontrolünü nasıl kaybettiğini ve yerini bilinçli maymunların aldığını anlatan dörtlemenin son bölümü. 

Uzun soluklu serinin 10. filmi

Yönetmen koltuğunda Labirent: Ölümcül Kaçış (Maze Runner) üçlemesine imzasını atan Wes Ball'un oturduğu bilimkurgu, insanların baskın tür olan maymunların gölgesinde yaşamaya mecbur kaldığı bir dünyayı merkeze alıyor.

Macera ve bilimkurguyu harmanlayan yapım, 1968'de Charlton Heston'ın başrolde olduğu klasikle başlayan serinin 10. filmi olma özelliğini taşıyor. 

Maymunlar Cehennemi: Yeni Krallık, gösterime girer girmez 58,4 milyon dolar hasılat elde etti. Bu hasılat, son 4 film arasında en iyi ikinci başlangıç oldu.

Variety'nin haberine göre, Maymunlar Cehennemi: Yeni Krallık vizyondaki ikinci hafta sonunda dünya çapında toplam 237 milyon dolar gişe hasılatı elde etti.

Bu toplamın 100,9 milyon doları Kuzey Amerika'dan, 136,1 milyon dolarıysa uluslararası gişe hasılatından oluşuyor. 

200 milyon doları aşan 4. film

Bu da filmi 2024'te 200 milyon dolarlık hasılatı aşan 4. film yapıyor. Üstelik Maymunlar Cehennemi: Yeni Krallık, bu başarıyı 10 günden kısa bir sürede elde etti.

Yeni Krallık'ın senaryosunu Josh Friedman kaleme aldı. Bilimkurgunun başrollerindeyse Owen Teague, Freya Allan, Kevin Durand, Peter Macon, ve William H. Macy yer alıyor.

Prömiyerini 2 Mayıs'ta Los Angeles'taki TCL Chinese Theatre'da yapan film, 10 Mayıs'ta gösterime girdi.

Eleştirmenlerden genel olarak olumlu yorumlar alan yapım, halihazırda 2024'ün en yüksek hasılat yapan 8. filmi durumunda.

Independent Türkçe, ScreenRant, Variety, Deadline


Al Pacino yeni gerilimde bir kez daha mafya babası rolünde

Brian De Palma'nın yönettiği 1983 yapımı Yaralı Yüz'de başroldeki Al Pacino'ya Michelle Pfeiffer ve Steven Bauer eşlik etmişti (Universal)
Brian De Palma'nın yönettiği 1983 yapımı Yaralı Yüz'de başroldeki Al Pacino'ya Michelle Pfeiffer ve Steven Bauer eşlik etmişti (Universal)
TT

Al Pacino yeni gerilimde bir kez daha mafya babası rolünde

Brian De Palma'nın yönettiği 1983 yapımı Yaralı Yüz'de başroldeki Al Pacino'ya Michelle Pfeiffer ve Steven Bauer eşlik etmişti (Universal)
Brian De Palma'nın yönettiği 1983 yapımı Yaralı Yüz'de başroldeki Al Pacino'ya Michelle Pfeiffer ve Steven Bauer eşlik etmişti (Universal)

Usta aktör Al Pacino, bir kez daha mafya babası rolüyle sinemaseverlerin karşısına çıkmaya hazırlanıyor.

Baba (The Godfather), The Irishman ve Yaralı Yüz (Scarface) gibi unutulmaz yapımlardaki performanslarıyla akıllara kazınan Pacino, yeni suç filmi Captivated'ın başrolü için imza attı. 

Gangsterler dünyasına dönüş

Hollywood'da pek çok rolün yanı sıra mafya babalarını ve gangsterleri de başarıyla canlandıran Pacino, Baba'da Marlon Brando'yla birlikte başrolleri paylaştığında henüz 31 yaşındaydı.

Deadline'ın haberine göre 84 yaşındaki Pacino'nun yeni projesi, onu mafya babaları ve gangsterler dünyasına geri getiriyor.

Merakla beklenen gerilimli suç filminde, Oscar, Emmy ve Altın Küre ödüllü Pacino'nun yanı sıra Katie Holmes ve Toby Kebbell da rol alıyor.

1973'te geçen film, dünyanın en zengin adamlarından Jean Paul Getty'nin torununu kaçıran Saro'ya odaklanıyor. Saro Mammoliti, gergin fidye pazarlıkları sırasında kurbanının annesine aşık olunca tüm organizasyonu tehlikeye atıyor.

Filmde Joey Stanton ve Nick de Graffenreid yönetici yapımcı olarak görev yapıyor. Çekimlerin bu kış İtalya'da başlaması planlanıyor. 

Savaşın İzleri'yle (Man Down) tanınan yönetmen Dito Montiel, senaryoyu Robin Shushan ve Mammoliti'yle birlikte kaleme aldı. 

"Harika bir senaryo, yıldız oyuncular ve vizyoner bir yönetmen"

Benaroya Pictures CEO'su Michael Benaroya, "Captivated harika bir filmin tüm bileşenlerine sahip: Harika bir senaryo, yıldız oyuncular ve vizyoner bir yönetmen" diyerek ekledi: 

Bu filmi bünyemize kattığımız için daha heyecanlı olamazdık.

Mammoliti ise şunları ekledi: 

Amacımız 50 yılı aşkın bir süredir sesi duyulmayan bir kişinin sesi olmak ve bu hikayenin kimsenin bilmediği bir yönünü anlatmak.

Pacino, çoğu zaman rol aldığı en iyi film serisi kabul edilen Baba üçlemesinde acımasız ve kurnaz Michael Corleone'yi canlandırmıştı.

Independent Türkçe, Deadline, ScreenRant

 


Friends'in yıldızı, Matthew Perry'le hâlâ "konuştuğunu" söyledi

Fotoğraf: NBC
Fotoğraf: NBC
TT

Friends'in yıldızı, Matthew Perry'le hâlâ "konuştuğunu" söyledi

Fotoğraf: NBC
Fotoğraf: NBC

Courteney Cox, Friends dizisindeki rol arkadaşı Matthew Perry'nin ölümünün ardından hâlâ onunla "konuştuğunu" söyledi.

Perry geçen yıl 28 Ekim'de 54 yaşında hayatını kaybetmişti. Los Angeles'taki sağlık personeli tarafından daha sonra yapılan otopsi, aktörün ölümünün "ketaminin akut etkilerinden" kaynaklanan bir kaza olduğunu doğrulamıştı. 

Cox ve Perry 1994'ten 2004'e kadar yayımlanan popüler sitcom Friends'te Monica ve Chandler karakterlerini canlandırmışlardı. Ekrandaki ilişkileri, dizinin en çok sevilen hikayelerinden biri haline gelmişti. 

59 yaşındaki Cox, Perry'nin ölümünden 7 ay sonra hâlâ onu etrafında "hissettiğini" söyledi.

CBS'in Sunday Morning programına katılan Cox, "Onunla uzun yıllar boyunca bu kadar yakın çalışabildiğim için çok minnettarım" dedi.

Eğer buna inanıyorsanız, beni sık sık ziyaret ediyor.

Cougar Town oyuncusu, rol arkadaşının yanı sıra kendi ailesinin hayatını kaybeden üyeleriyle de hâlâ konuştuğunu açıkladı.

n6um7ı
(Friends/NBC)

Aktris, "Annemle, babamla, Matthew'la konuşuyorum" dedi.

Bize yol gösteren pek çok kişi varmış gibi hissediyorum

Cox şöyle devam etti:

Evet, hissediyorum. Matthew'un etrafta olduğunu kesinlikle hissediyorum.

Röportajın başka bir yerinde aktris, Perry'yi "gerçekten kocaman bir kalbe" sahip "çok komik" biri diye tanımladı ancak aktörün "açıkça zorlandığını" itiraf etti.

2022 tarihli otobiyografisi Friends, Lovers, and the Big Terrible Thing'de (Arkadaşlar, Aşıklar ve Büyük Korkunç Şey) Perry, ölümünden önce geniş çapta bilinen alkol ve ağrı kesici bağımlılığı hakkında kapsamlı bir şekilde bahsetmişti.

Geçen yıl kasımda Cox, Perry'nin ölümünden birkaç ay sonra ona dokunaklı bir övgü paylaşmıştı. 

fd
(Warner Bros. Television)

Cox, Instagramda yaptığı paylaşımda "Seninle geçirdiğim her an için çok minnettarım Matty ve seni her gün özlüyorum" diye yazarak 1998 tarihli "The One with Ross's Wedding" bölümünden bir sahneyi paylaşmıştı. 

Biriyle benim Matthew'le olduğum kadar yakın çalıştığınızda, paylaşmak istediğiniz binlerce anı oluyor. Şimdilik, işte favorilerimden biri. Bu bölümün hikayesinden bahsetmek gerekirse, Chandler ve Monica'nın Londra'da tek gecelik bir kaçamak yapmaları gerekiyordu. Ancak seyircinin tepkisi sayesinde bu onların aşk hikayesinin başlangıcı oldu.

Cox sözlerine şöyle devam etmişti:

Bu sahnede, çekime başlamadan önce, söylemem için komik bir replik fısıldamıştı. Sık sık böyle şeyler yapardı. Komik ve nazik biriydi.

Independent Türkçe


Orkaların ilginç bir özelliği keşfedildi

Dünya genelinde yaklaşık 50 bin orkanın yaşadığı tahmin ediliyor fakat bazı bölgelerdeki popülasyonları tükenme tehlikesi altında (Reuters)
Dünya genelinde yaklaşık 50 bin orkanın yaşadığı tahmin ediliyor fakat bazı bölgelerdeki popülasyonları tükenme tehlikesi altında (Reuters)
TT

Orkaların ilginç bir özelliği keşfedildi

Dünya genelinde yaklaşık 50 bin orkanın yaşadığı tahmin ediliyor fakat bazı bölgelerdeki popülasyonları tükenme tehlikesi altında (Reuters)
Dünya genelinde yaklaşık 50 bin orkanın yaşadığı tahmin ediliyor fakat bazı bölgelerdeki popülasyonları tükenme tehlikesi altında (Reuters)

Orkaların dalışlar arasında sadece bir kere nefes aldığı ortaya çıktı. Bulguların tükenme tehlikesi altındaki popülasyonları koruma çalışmalarına katkı sağlaması bekleniyor. 

Genellikle teknelere saldırılarıyla gündeme gelen orkalar aynı zamanda dünyanın en iyi avcıları arasında yer alıyor. Yeni bir çalışmadaysa katil balina diye bilinen bu memeliler hakkında uzun zamandır tahmin edilen ilginç bir gerçek doğrulandı. 

Bu hayvanların ne kadar enerji tükettiğini öğrenmek isteyen araştırmacılar, Kanada'nın Britanya Kolumbiyası eyaletinin açıklarında yaşayan iki orka popülasyonunu inceledi. Kuzey katil balinası Büyük Okyanus'un kuzeyinde, güney katil balinasıysa kuzeydoğusunda yaşıyor.

PLOS One adlı hakemli dergide 15 Mayıs'ta yayımlanan araştırma kapsamında hayvanların oksijen tüketimini saptama amacıyla 11 orkaya vakum etkisiyle yapışan vantuzlu etiketler takıldı. Ekip, hayvanları drone'larla izleyerek dalış sürelerini belirledi. 

Edindikleri bu verileri analiz eden araştırmacılar çoğu orkanın bir dakikadan kısa süre su altında kaldığını tespit etti. Kaydedilen en uzun dalış süresiyse yaklaşık 8,5 dakikayla yetişkin bir erkek orkaya aitti. 

Katil balinalar bir dakikada ortalama 1,2 kez nefes alırken, daha fazla enerji gerektiren avlanma gibi aktivitelerde bu 1,7 civarına çıktı. İnsanlar dinlenme halindeyken dakikada yaklaşık 15, egzersiz gibi yorucu bir aktivitedeyse yaklaşık 40-60 nefes alıyor. 

Araştırmanın ortak yazarı Dr. Beth Volpov bulguları şöyle değerlendiriyor: 

Bu, nefesinizi tutup markete koşarak alışveriş yaptıktan sonra nefes almadan eve geri dönmeye eşdeğer.

Yüzeye yakın kısa dalışlarla avlanan orkalar bu sayede enerjilerini koruyarak verimliliklerini artırıyor. Çalışmanın ortak yazarı Dr. Andrew Trites şöyle diyor:

Kısa mesafe koşucusu olan katil balinalar, derin ve uzun süreli dalışlarda gereken, mavi ve kambur balinalardaki maraton dayanıklılığına sahip değil.

Katil balinaların, ABD ve Kanada açıklarında yaşayan iki popülasyonu tükenme tehlikesi altında. Halihazırsa sadece 74 güney katil balinası kaldığı tahmin edilirken, kuzey katil balinaların nüfusu 300 civarında. 

Bu hayvanları koruma çalışmalarına katkı sunması amacıyla yürütülen araştırmanın ortak yazarı Tess McRae "Nefes alma hızlarını öğrendikten sonra ne kadar enerji ve yiyeceğe ihtiyaç duyduklarını hesaplayabiliriz" diyor. 

Yani bu balinaların hayatta kalmak için ne kadar yiyeceğe ihtiyaç duyduğunu bilmenin ilk parçası bu ve bu da onların korunması açısından önemli.

Independent Türkçe, Popular Science, Earth, PLOS One