Sanılanın aksine tüm Taş Devri topluluklarının et ağırlıklı beslenmediği ortaya çıktı

Fas'taki Taforalt mağarısından çıkarılan kalıntılar, beslenme alışkanlıklarına ışık tutuyor (Abdeljalil Bouzouggar)
Fas'taki Taforalt mağarısından çıkarılan kalıntılar, beslenme alışkanlıklarına ışık tutuyor (Abdeljalil Bouzouggar)
TT

Sanılanın aksine tüm Taş Devri topluluklarının et ağırlıklı beslenmediği ortaya çıktı

Fas'taki Taforalt mağarısından çıkarılan kalıntılar, beslenme alışkanlıklarına ışık tutuyor (Abdeljalil Bouzouggar)
Fas'taki Taforalt mağarısından çıkarılan kalıntılar, beslenme alışkanlıklarına ışık tutuyor (Abdeljalil Bouzouggar)

Taş Devri'nde yaşayan bütün toplulukların et ağırlıklı beslenmediği ortaya çıktı. Yeni bulgular Paleo diyeti diye bilinen beslenme biçiminin temellerini sorgulamaya açıyor. 

Paleolitik Çağ'da yaşayan insanların proteini büyük ölçüde hayvanlardan aldığı uzun süredir düşünülürken, bazı uzmanlar insanların bugün de böyle beslenmesi gerektiğini savunuyor. Öte yandan bu dönemdeki avcı-toplayıcı toplulukların bazılarının bitki ağırlıklı beslendiği saptandı. 

Yaklaşık 15 bin yıl önce bugünkü Fas'ta yaşayan Iberomaurusian adlı topluluktan 17 kişiye ait 25 diş ve 7 kemik örneğini analiz eden araştırmacılar bitki temelli bir beslenme biçimiyle karşılaştı. Bilim insanları, Taforalt mağarasından çıkarılan insan kalıntılarını kararlı izotop analizi adlı yöntemi kullanarak inceledi. İzotop, bir elementin farklı seviyede nötron içeren atomları anlamına geliyor.

dsfrgth
Taforalt mağarasında bulunan insan dişinde, aşınma ve çürük belirtileri görülüyor (Heiko Temming)

Nature Ecology & Evolution adlı hakemli dergide pazartesi günü yayımlanan araştırmada insanlardaki çinko izotop oranının aynı bölgede yaşayan otçul hayvanlara yakın olduğu tespit edildi. Gıda yoluyla alınan çinkonun hayvansal kaynaklardan gelme ihtimalinin daha yüksek olduğu düşünülse de bu yakınlık bitkisel bir kaynağa işaret ediyor.

Öte yandan araştırmacılar izotop oranlarının otçul hayvanlarla tamamen aynı olmamasından dolayı bu avcı-toplacıyı halkın tamamen bitkisel beslenmeğini de belirtiyor. Ayrıca Berberi koyunu ve ceylan gibi canlıların kalıntıları üzerindeki kesik izleri, bazı hayvanların yiyecek amaçlı kesildiği ihtimalini artırıyor. Araştırmanın başyazarı Zineb Moubtahij şöyle diyor:

Analizimiz, bu avcı-toplayıcı grupların beslenme biçimlerine kayda değer miktarda bitkisel madde ve yabani bitki dahil ettiğini göstererek tarım öncesi popülasyonların beslenmesine ilişkin anlayışımızı değiştiriyor.

İzotop örnekleri hangi bitki türlerinin tüketildiğini göstermese de bölgede meşe palamudu, Antep fıstığı, çam fıstığı, yabani yulaf ve bakliyat gibi bitkisel kalıntılar bulunması Iberomaurusian topluluğun ne yediğine dair fikir veriyor. Alanda ortaya çıkarılan öğütme taşları da yakınlarda bitkilerin işlendiğini gösteriyor.

Araştırmanın ortak yazarı Klervia Jaouen "Taforalt'taki tüm bireylerin öncelikli protein kaynağı bitkiler olmasa da tarım öncesi bir popülasyonun beslenme biçiminde bu kadar yüksek oranda bitki olduğunu belgelemek alışılmadık bir durum" diyor.

Muhtemelen ilk kez izotop teknikleri kullanılarak Paleolitik bir diyette bu seviyede bitki bazlı bileşen belgelendi.

İncelenen örneklerden birinin 6 ila 12 aylıkken ölen bir bebeğe ait olması, bu dönemdeki sütten kesme alışkanlıklarına da ışık tutuyor. Bebeğin kemiklerindeki izotop örneklerine göre, çocuk küçük yaşta sütten kesilerek bitkisel besinler tüketmeye başlamış. Bilim insanları bu bulguyu araştırmalarında şöyle açıklıyor: 

Bu durum, sütten kesmeye uygun gıdaların sınırlı olması nedeniyle uzun emzirme dönemlerinin norm haline geldiği avcı-toplayıcı toplumlarla tezat oluşturuyor.

Yeni araştırma Paleolitik Çağ'da yaşayanların büyük ölçüde et tükketiğine dair bulguları tamamen çürütmese de beslenme alışkanlıklarının bölgeden bölgeye değişebildiğinin altını çiziyor. Moubtahij "Bu dönemdeki herkes için standart bir diyet olduğunu düşünmüyorum; bu çevreye göre değişiyor. İnsanlar beslenme alışkanlıkları konusunda dayanıklı ve esnektir" diyor.

Araştırmacılar Iberomaurusian halkının bitkisel gıdalara bağımlılığının altında muhtemelen yenilebilir bitki türlerinin bolluğu ve belki de büyük av hayvanlarının azalması gibi çeşitli faktörlerin yatabileceğini düşünüyor.

Independent Türkçe, Science Alert, CNN, Nature Ecology & Evolution



Linkin Park'ın geri dönüşüne Chester Bennington'ın annesinden ağır eleştiriler

Fotoğraf: AP
Fotoğraf: AP
TT

Linkin Park'ın geri dönüşüne Chester Bennington'ın annesinden ağır eleştiriler

Fotoğraf: AP
Fotoğraf: AP

Linkin Park'ın hayatını kaybeden solisti Chester Bennington'ın annesi, nu metal grubunun kendisine haber vermeden yeni bir vokalistle tekrar bir araya gelmesinin ihanete uğramış hissettirdiğini söyledi.

Bennington, 2017'de intihar ederek hayatını kaybetmişti. Linkin Park bu ay, yeni bir albümle turne için şarkıcı Emily Armstrong'la birlikte tekrar bir araya geldiklerini duyurmuştu.

Rolling Stone'la yeni bir röportajda Bennington'ın annesi Susan Eubanks, grubun "geçmişi silmek için çok uğraştığını" iddia etti.

Eubanks, oğlunun grup arkadaşlarının tekrar birleşmeye karar verdikleri takdirde kendisini haberdar edeceklerine dair güvence verdiğini söyledi.

Eubanks "İhanete uğradığımı hissediyorum" dedi.

Bana bir şey yapacaklarsa haber vereceklerini söylediler. Bana haber vermediler ve muhtemelen pek mutlu olmayacağımı biliyorlardı. Bu konuda çok hayal kırıklığına uğradım.

Eubanks, şarkı yazarı ve grubun ortak solisti Mike Shinoda'yla Bennington'ın vokallerinin yer aldığı arşiv şarkıları yayımlamakla ilgili daha önce iletişime geçtiğini ama grubun tekrar birleşme duyurusuna habersiz yakalandığını söyledi.

Eubanks "Emily Armstrong'un gruba katıldığını Google'dan öğrendim" dedi.

Bir şey aramak için Google'a girdiğimde genelde ilk karşıma çıkan şey Linkin Park oluyor. O, "Bir duyurumuz var" haberini de gördüm. O hafta boyunca, Google'a herhangi bir şey yazdığınızda en tepede çıkıyorlardı.

Eubanks, Shinoda'nın bir zamanlar Bennington'a Linkin Park'ın kadın bir şarkıcıyla daha iyi duyulacağını söylediğini ve oğlunun kendisine bir gün gruptan ayrılırsa yerine bir kadın alacaklarını dile getirdiğini de anımsadı.

Susan Eubanks "Dünyada onun sesine sahip başka kimsenin olmadığını düşünüyorum" dedi.

Bunu duyduğumda o kadar rahatsız oldum ki, hayır, tam anlamıyla Chester'ın yaptığını yapmaya çalışıyorlar ama bunu başaramıyorlar.

The Independent'ta yazan müzik eleştirmeni Mark Beaumont, Linkin Park'ın yeniden bir araya gelerek mirasını riske attığını öne sürüyor.

Beaumont "Sonuçta, ilerleyen süreçte müziklerine en uygun kişinin kim olduğu kararı Bennington'ın ailesine değil gruba ait, yıllarca aynı turne otobüsünde kiminle yolculuk yapmaktan daha mutlu olacaklarından bahsetmiyorum bile" yazmıştı.

Armstrong'un grupla sergilediği performanslar hakkında şimdiye kadar yapılan değerlendirmeler, onu Bennington'ın yerine gelen birinden ziyade heyecan verici ve etkileyici bir varis olarak niteliyor. Fakat eğer ki bu geçerli eleştirilerle ilgili hızlı ve kapsamlı bir şekilde harekete geçilmezse, Linkin Park'ın geri dönüşü, başından itibaren başarısızlığa mahkum olabilir ve kamuoyunun bataklığına saplanma riskiyle karşı karşıya kalabilir.

Independent Türkçe