"Dünyanın en sıkıcı videosu" uykusuzluk çekenlere çare oldu

10 yıl önce yüklenen video, 107 dakika uzunluğunda (YouTube)
10 yıl önce yüklenen video, 107 dakika uzunluğunda (YouTube)
TT

"Dünyanın en sıkıcı videosu" uykusuzluk çekenlere çare oldu

10 yıl önce yüklenen video, 107 dakika uzunluğunda (YouTube)
10 yıl önce yüklenen video, 107 dakika uzunluğunda (YouTube)

Randy Smith geçen yıl hiç tanımadığı birinden mesaj aldı. Bir kadın, uyumasını sağladığı için ona teşekkür ediyordu. 

Bu sayede YouTube yıldızını olduğunu anlayınca çok şaşırdı.

Florida'da emeklilik hayatı sürdüren Smith'in 1989'da çekip VHS kaset formatında sattığı "Microsoft Word nasıl kullanılır?" konulu bir video "GELMİŞ GEÇMİŞ EN SIKICI VİDEO" başlığıyla video platformuna yüklenince 3 milyonu aşkın izlenme ve 11 bin yorum almıştı. 

Yorumlarda biri "Bu videonun beni kaç kere uyumamı sağladığını hatırlayamıyorum" derken bir başkası "Cenazemde bunun çalmasını istiyorum. Böylece insanlar ne kadar ilginç biri olduğumu unutmaz" ifadesini kullanıyor. 

Eskiden motivasyon konuşmacısı olan Smith'in düzgün ve rahatlatıcı sesi, uyuyamayanlara çare olmuş gibi görünüyor. Ancak kendisi bu durumu pek anlamlandıramıyor:

Microsoft Word'le alakası olmayan biri, özellikle eski versiyonuyla ilgili bir videoyu neden izler, hiçbir fikrim yok.

Ancak bu konuda rakipleri de var. Televizyon programıyla resim yapmayı öğreten Bob Ross'tan, BBC'nin 5 saatlik deniz tahmin bültenine pek çok video, uyku ilacı niyetine dinleniyor. Bazıları yağmur ve okyanus sesleriyle, bazıları da spor müsabakalarının yorumlandığı programlarla rüyalar alemine gidiyor.

Kendini Mr. King diye adlandıran Şikagolu bir girişimcinin Northwoods Baseball Sleep Radio adlı podcast'i, hayali beyzbol maçları, takımları ve oyuncuları hakkında yorum yaparak dinleyicilerini uyutmayı hedefliyor. 

Benjamin Boster adlı 43 yaşındaki bir ABD'liyse kendisine söylenen "Çok sıkıcı bir sesin var" lafını kâra dönüştürüyor. "Uyuyamıyorum - Sıkıcı bir Podcast" (I Can’t Sleep - A Boring Podcast) adlı programıyla işinden kovulduğu ocak ayından beri ailesinin geçimini sağlıyor. 

Wikipedia makalelerini yavaşça okuyan Boster şöyle diyor: 

Dinleyiciler şu meydan okumayla karşı karşıya: Tüm bölüm boyunca uyanık kalabilir miyim?

Sesli kitaplar ve hikayeler de bu amaçla kullanılabiliyor. Seslendirmeyi yapanlar, çabuk uyku getirdikleri için ün kazanabiliyor.

Bu tarz içerikler sunan Calm adlı uygulamanın yöneticisi Chris Mosunic tercih edilmelerinin sebebini böyle açıklıyor: 

İnsanlar iyi bir uykuyu sağlayacak araçlar arıyor. 'Yorgunum' kalıbı Google Trends'te 2023'te zirveye ulaştı. Tekrar tekrar aynı şeyi dinleyerek rahat ediyorlar. Hayatlarının diğer kısımlarındaki karmaşaya karşı sükuneti buluyorlar.

Independent Türkçe, Wall Street Journal, Fast Company



Akıllı telefonlardaki sistem, ayda 300 deprem tespit etti

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Akıllı telefonlardaki sistem, ayda 300 deprem tespit etti

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Bilim insanları, Android akıllı telefonları gerçek zamanlı deprem dedektörlerine dönüştüren yeni bir sistem geliştirerek büyük bir sarsıntıdan önce halkı daha hızlı uyarma potansiyeline sahip bir yol buldu.

Google, ABD Jeoloji Araştırmaları Kurumu (US Geological Survey/USGS) ve diğer araştırmacıların geliştirdiği sistem, milyonlarca telefondan alınan verileri kullanarak bir depremden kaynaklanan en erken sarsıntı sinyallerini tespit ediyor.

Bir cihaz kümesi aynı yer hareketini kaydettiğinde, sistem bunu işaretleyerek yakın bölgelerdeki diğer cihazlara uyarı gönderiyor.

Science'ta yayımlanan çalışma, ağın ayda 300'den fazla deprem tespit ettiğini ortaya koydu. Uyarıların gönderildiği bölgelerde, daha sonra depremi hissettiğini bildiren kişilerin yüzde 85'i uyarıyı aldığını söyledi. Yüzde 36'sı sarsıntı başlamadan önce, yüzde 28'i sarsıntı sırasında ve yüzde 23'ü de sarsıntıdan sonra uyarı almış.

Çalışmada sistemin, geleneksel sismik sensörlerin yerini almasa da yoğun bilimsel ağlara sahip olmayan bölgelerde ölçeklenebilir, düşük maliyetli bir erken uyarı aracı sunabileceği belirtiliyor. Yazarlar bunun özellikle akıllı telefonların yaygın ancak sismometrelerin nadir bulunduğu, gelişmekte olan ülkeler için umut vaat ettiğini söylüyor.

Google yaptığı açıklamada, sistemin insanlara "uyarı vererek sarsıntı başlamadan önce birkaç değerli saniye" kazandırabileceğini ifade ediyor.

Bu saniyeler bir merdivenden inmek, tehlikeli nesnelerden uzaklaşmak ve korunmak için yeterli zamanı sağlayabilir.

Uyarılar, deprem sırasında daha yıkıcı olan S dalgalarından önce gelen ve hızlı hareket eden P dalgalarının saptanmasına dayanıyor. Yeterli sayıda telefon P-dalgalarını tespit ederse sistem, sarsıntıyı hissetmesine belki de birkaç saniye kalan kullanıcılara uyarılar gönderiyor. Bu saniyeler korunmak, bir ameliyatı durdurmak ya da kritik altyapıyı duraklatmak için yeterli olabilir.

2020'de çıkmaya başlayan Android Deprem Uyarı Sistemi halihazırda Birleşik Devletler, Japonya, Yunanistan, Türkiye ve Endonezya gibi çeşitli ülkelerde kullanılıyor. Doğrudan Android işletim sistemine yerleştirilen teknoloji, kullanıcıların ayrı bir uygulama indirmesini gerektirmiyor.

cdfgthy
Harita, Android'in deprem uyarı sisteminin aktif olduğu ülkeleri (açık yeşil) gösteriyor. Kırmızı ve sarı sırasıyla güçlü (MMI 5+) ve hafif (MMI 3-4) sarsıntıların yaşandığı alanlar. Gri noktalar uyarı verilmeyen algılamaları gösteriyor. Kaliforniya, Oregon ve Washington'daki uyarılar (koyu yeşil) ShakeAlert'ten geliyor (Google)

Araştırmacılar doğruluk oranı bilimsel sensörler kadar yüksek olmasa da akıllı telefonlardan gelen uyarıların en çok işe yaradığı yerlerin, telefon yoğunluğu ve güvenilir veri bağlantıları yüksek seviyedeki kentsel alanlar olduğunu tespit etti. 

Çalışma, MyShake uygulaması gibi daha önceki kitle kaynaklı deprem uygulamalarının üzerine inşa edilse de milyonlarca cihaza gömülü olması sisteme fayda sağlıyor.

Yazarlar, "Kitle kaynaklı sistemlerin giderek daha önemli hale geleceğine inanıyoruz" ifadelerini kullanıyor. 

Geleneksel sensörleri kişisel cihazlardan gelen verilerle birleştirerek daha dayanıklı, kapsayıcı erken uyarı sistemleri oluşturmak mümkün.

Independent Türkçe