Parmak çıtlatmak gerçekten zararlı mı?

Çoğu kişi gerginliği azalttığı veya verdiği hissi sevdiği için parmaklarını çıtlatıyor (Pexels)
Çoğu kişi gerginliği azalttığı veya verdiği hissi sevdiği için parmaklarını çıtlatıyor (Pexels)
TT

Parmak çıtlatmak gerçekten zararlı mı?

Çoğu kişi gerginliği azalttığı veya verdiği hissi sevdiği için parmaklarını çıtlatıyor (Pexels)
Çoğu kişi gerginliği azalttığı veya verdiği hissi sevdiği için parmaklarını çıtlatıyor (Pexels)

Keyifli olduğu kadar bağımlılık da yaratabilen parmak çıtlatma, pek çok kişinin günlük yaşantısının bir parçası. Öte yandan bu alışkanlığın artrit gibi eklem problemlerine yol açacağına dair endişeler de var. 

Peki bazılarının çıkan sesten dolayı, bazı kişilerin de rahatlamak için yaptığı parmak çıtlatma alışkanlığı gerçekten zararlı mı?

Çıtlama sesine ne yol açıyor?

Bu sorunun cevabı üzerinde henüz bir fikir birliği sağlanmış değil. Parmak eklemlerindeki kapsülün içinde, nitrojen gibi gazlar içeren sinoviyal sıvı bulunuyor. Bazı uzmanlar sesin, parmakların gerilmesiyle bu gaz kabarcıklarının çözülmesi veya oluşmasından kaynaklandığını düşünüyor. 

2015'te yapılan bir çalışmada parmak çıtlatırken eklemlerde bir boşluk oluştuğu görülmüştü. Araştırmacılar sesin bu boşluğun oluşmasından kaynaklandığını öne sürse de sesin neden bu kadar yüksek olduğuna dair bir açıklama sunmamıştı.

2018'deki başka bir araştırmada da çıkan sesin, bu boşluğun kısmen çökmesinden geldiği iddia edilmişti. Boşluğun tamamen çökmesinin 20 dakika sürdüğü saptanırken, peş peşe parmak çıtlatamamanın bundan kaynaklandığı tahmin ediliyor. 

Parmak çıtlatmak zararlı mı?

Yıllardır yapılan çalışmalarda parmak çıtlatmanın artrit veya osteoartrit gibi eklem hastalıklarına yol açtığına dair kayda değer bir bulgu edinilmedi. 

Fakat bazı araştırmalarda bunun alışkanlık haline gelmesinin ellerde şişkinliğe ve kavrama gücünde azalmaya yol açabildiği öne sürülüyor. 2017'de yapılan bir çalışmada günde en az 5 kez parmaklarını çıtlatan kişilerin avuç içi eklemlerinin etrafındaki kıkırdağının kalınlaştığı bulunmuş fakat kavrama güçlerinde bir gerileme saptanmamıştı. 

Ayrıca bu alışkanlığın etkilerini kendi üzerinde deneyen bir doktor 50 yıldan uzun süre boyunca sol elinin parmaklarını günde en az iki kez çıtlatırken sağ elinde bunu hiç yapmadığını bildirmişti. Bu sürenin sonunda iki elindeki parmaklar arasında bir fark olmadığını ve artrit belirtileri göstermediğini açıklamıştı.

Ancak parmak çıtlatırken dikkatli olmak gerekiyor. Bu hareketin acı veya şişkinliğe yol açmaması gerektiğinden böyle bir durumda doktora görünmekte fayda var. Yeterince sert çekildiğinde parmağın eklemden çıkması veya eklem çevresindeki bağların zedelenmesi mümkün.

Bu alışkanlık nasıl bırakılır?

Parmak çıtlatmanın zararlı olduğuna dair güçlü bir kanıt bulunmamasına karşın bu alışkanlıktan kurtulmak isteyenler olabilir. ABD merkezli sağlık sitesi Healthline'a göre kişinin öncelikle bu hareketin altında yatan nedeni saptaması gerekiyor. 

Pek çok kişi stresle başa çıkmak için parmaklarını çıtlattığından, stres topu veya derin nefes alma gibi farklı yöntemlere başvurmak bu alışkanlığı bırakmayı sağlayabilir. 

Independent Türkçe, National Geographic, Healthline



Golf sahası yakınında yaşamak, Parkinson riskini artırıyor

Araştırmacılar golf sahasından uzaklaştıkça Parkinson riskinin düştüğünü buldu (Unsplash)
Araştırmacılar golf sahasından uzaklaştıkça Parkinson riskinin düştüğünü buldu (Unsplash)
TT

Golf sahası yakınında yaşamak, Parkinson riskini artırıyor

Araştırmacılar golf sahasından uzaklaştıkça Parkinson riskinin düştüğünü buldu (Unsplash)
Araştırmacılar golf sahasından uzaklaştıkça Parkinson riskinin düştüğünü buldu (Unsplash)

Golf sahasına yakın yaşamakla Parkinson riski arasında bir korelasyon saptandı.

Parkinson hastalığı vücudun bazı bölümlerinde titreme, hareketlerde yavaşlama ve kaslarda sertleşmeyle kendini gösteren nörodejeneratif bir bozukluk. Uzmanlara göre hastalığın gelişiminde hem genetik hem de çevresel faktörler etkili. 

Daha önce yapılan araştırmalarda pestisitlere maruz kalmanın Parkinson riskini artırabileceğine dair sonuçlar elde edilmişti. 

Bilim insanları ABD'deki golf sahalarında yüksek seviyede pestisit kullanılmasından ve bu maddelerin suları kirletme ihtimalinden dolayı sahalara yakın yaşamanın Parkinson riskiyle bağlantısını araştırdı. 

Bulguları hakemli dergi JAMA Network Open'da 8 Mayıs Perşembe günü yayımlanan çalışmada ABD'nin 27 ilçesinde Parkinson tanısı alan 419 ve kontrol grubu görevi gören 5 bin 113 kişinin sağlık verileri incelendi. 

Araştırmacılar uydu görüntüleri ve katılımcıların adres bilgilerinden yararlanarak golf sahasına uzaklıklarını belirledi. 

Ekip ayrıca bölgedeki su hizmetlerinin etrafında golf sahası olup olmadığını da hesaba kattı. 

Bulgular, golf sahasına yaklaşık 1,6 kilometre mesafede yaşayanların, Parkinson'a yakalanma riskinin 10 kilometre veya daha uzakta yaşayanlara kıyasla yüzde 126 daha yüksek olduğunu gösteriyor. 

Golf sahasından 18 mile (yaklaşık 25 kilometre) kadar her 1 millik (yaklaşık 1,6 kilometre) mesafe artışında riskin yüzde 9 azaldığı kaydedildi. 

Araştırmacılar Parkinson'a yakalanma riskinin su kaynaklarının golf sahalarına yakınlığından da etkilendiğini buldu. İçme suyu kaynağı golf sahasına yakın olan kişilerin Parkinson'a yakalanma riski yüzde 92 daha fazla. 

Bulgular golf sahası yakınında yaşamakla Parkinson riskinin artması arasında bir neden-sonuç ilişkisi kurmuyor. Uzmanlar ayrıca Parkinson'a yol açan bütün risk faktörlerinin de hesaba katılmadığını ifade ediyor.

Ancak bilim insanları çalışmada bulunan güçlü bağlantı nedeniyle pestisit kullanımına dikkat çekiyor. Araştırmacılar, golf sahalarındaki pestisit kullanımının yanı sıra bölgedeki yeraltı sularının takip edilmesinin öneminin altını çiziyor.

ABD merkezli Parkinson Vakfı'ndan Dr. Michael Okun, yer almadığı çalışmanın bulguları hakkında şöyle diyor:

Bu golfle ilgili değil; pestisitler, çevre kaynaklı etkiler ve çoğu zaman fark edilmeyen önlenebilir risklerle ilgili. Eğer reaktif tedaviden proaktif önlemeye geçmezsek, bu yük yönetilemez hale gelecek.

Independent Türkçe, MedicalXpress, Newsweek, News Medical, JAMA Network Open