Aralıklı orucun kronik karaciğer iltihaplanmasını önlediği görüldü

Aralıklı oruç, genellikle kilo vermek isteyenler tarafından uygulanıyor (Pexels)
Aralıklı oruç, genellikle kilo vermek isteyenler tarafından uygulanıyor (Pexels)
TT

Aralıklı orucun kronik karaciğer iltihaplanmasını önlediği görüldü

Aralıklı oruç, genellikle kilo vermek isteyenler tarafından uygulanıyor (Pexels)
Aralıklı oruç, genellikle kilo vermek isteyenler tarafından uygulanıyor (Pexels)

Aralıklı orucun karaciğer iltihaplanması ve kanserinin önüne geçebildiği bulundu. 

Genetik özellikler ve aşırı kilo gibi sebeblerden kaynaklanan, alkole bağlı olmayan karaciğer yağlanması tedavi edilmediğinde nonalkolik steatohepatit (NASH) gibi daha ileri bir seviyeye taşınabiliyor. Karaciğerin iltihaplandığı NASH, kansere de neden olabiliyor. 

Alman Kanser Araştırma Merkezi ve Tübingen Üniversitesi'nden araştırmacılar, son yıllarda popülarite kazanan aralıklı orucun bu hastalıklar üzerindeki etkisini inceledi. 

Cell Metabolism adlı bilimsel dergide dün yayımlanan çalışma kapsamında fareler 32 hafta boyunca yağ ve şeker ağırlıklı beslendi. Ardından bir grup fare bu şekilde beslenmeye devam ederken diğer gruba 5-2 aralıklı oruç uygulandı: Haftanın 5 günü boyunca yemek yiyen fareler, peş peşe olmayan iki gün bir şey yemeden sadece su içti. 

Oruç tutmadıkları günlerde yüksek kalorili gıdalarla beslenen fareler kilo almadı, daha az karaciğer hastalığı belirtisi gösterdi ve karaciğer hasarını gösteren biyobelirteç seviyeleri daha düşüktü. Bu hayvanların NASH'e karşı direnç gösterdiği kaydedildi. 

Öte yandan sınırsızca beslenen ilk gruptaki fareler kilo aldı, vücut yağları arttı ve kronik karaciğer iltihabına yakalandı. 

Bu bulguları aralıklı oruca bağlayan araştırmacılar 5-2 diyetin, 6-1'e göre; 24 saatlik orucun da 12 saate göre daha iyi sonuç verdiğini saptadı. 

Bilim insanları ayrıca NASH görülen farelerin 4 ay boyunca aralıklı oruç tuttuktan sonra kan değerlerinin iyileştiğini, karaciğerlerindeki yağlanma ve iltihaplanmanın azaldığını kaydetti. 

Araştırmanın yazarlarından Mathias Heikenwälder, bulguları şöyle değerlendiriyor:

Bu bize 5-2 aralıklı orucun hem NASH ve karaciğer kanserinin önlenmesinde hem de yerleşik kronik karaciğer iltihabının tedavisinde büyük bir potansiyele sahip olduğunu gösteriyor.

Bu değişimlere yol açan mekanizmayi inceleyen araştırmacılar, bu beslenme biçiminin yarattığı koruyucu etkiden iki proteinin sorumlu olduğunu tespit etti: PPAR-alpha ve PCK1. Yağ asitlerinin parçalanmasını artırmak ve yağ birikimini engellemek için beraber çalışan bu proteinler farelerde devre dışı bırakıldığında, aralıklı oruç iltihaplanmayı da fibrosisi de engelleyemedi. 

Bu proteinler NASH'li insanlardan alınan doku örneklerinde de düşük seviyelerde görülüyor. PPAR-alpha'nın etkilerini taklit eden bir ilaç farelere verildiğinde, aralıklı orucun metabolizma üzerindeki etkilerinin bir kısmını yaratmayı başardı. Öte yandan PCK1 etkilerini taklit eden bir ilaç henüz yok. 

Heikenwälder, "Uzun vadede sıkı bir diyete sadık kalamayan insanlar her zaman olacak" diyerek şöyle ekliyor:

Bu nedenle orucun koruyucu etkilerini tam olarak taklit etmek için hangi ilaç kombinasyonlarını kullanabileceğimizi araştırmaya devam etmek istiyoruz.

Independent Türkçe, New Atlas, Science Daily, Cell Metabolism



En amansız MMA dövüşçüleri neden Dağıstan’dan çıkıyor?

İbragim İbragimov, son dövüşte rakibi Kenny Mokhonoana'yı yenmişti (PFL)
İbragim İbragimov, son dövüşte rakibi Kenny Mokhonoana'yı yenmişti (PFL)
TT

En amansız MMA dövüşçüleri neden Dağıstan’dan çıkıyor?

İbragim İbragimov, son dövüşte rakibi Kenny Mokhonoana'yı yenmişti (PFL)
İbragim İbragimov, son dövüşte rakibi Kenny Mokhonoana'yı yenmişti (PFL)

Dünyanın en iyi karma dövüş sanatları (MMA) sporcuları, Rusya’ya bağlı Dağıstan Cumhuriyeti’nden çıkıyor. CNN’in analizinde, Dağıstan’daki zor yaşam koşullarının bunda önemli rol oynadığına dikkat çekiliyor.

İslam Mahaçev ve Habib Nurmagomedov, karma dövüş sanatlarının Dağıstan’dan çıkan usta isimleri arasında. Yeni nesil dövüşçülerin gözdelerinden İbragim İbragimov da şimdiye dek çıktığı 9 maçta namağlup ilerliyor.

20 yaşındaki dövüşçü, CNN’e açıklamasında şunları söylüyor:

Dağıstan'da erkekler gerçekten dövüşçü olmak istiyor. Avrupa'daysa gerçekten dövüşçü olmak isteyen çok fazla adam yok. Onlar dövüşçüymüş gibi davranıyorlar. Hepsi için demiyorum ama yüzde 30 ya da yüzde 50'sinin gerçekten orada olmak istemediğini söyleyebilirim. Sadece Instagram'da görünmek için bu işe giriyorlar.

Nurmagomedov da dahil pek çok Dağıstanlı dövüşçüyle çalışmış ünlü MMA antrenörü Michael Lyubimov, Rus sporcuların ABD'ye geldiğinde zaten deneyimli olduğunu belirtiyor.

MMA antrenörü, Dağıstan’da birçok kişinin "genç yaşta çaresizlikten dövüşmeye başladığını" söylüyor:

Geldikleri yerde kesinlikle hiçbir şey yok. Buraya gelen adamların çoğu 6 yaşından beri dövüşüyor. UFC'ye girdiklerinde, büyük promosyonlar aldıklarında ya da Amerika'ya geldiklerinde, 200'den fazla kez dövüşmüş oluyorlar.

Ayrıca Lyubimov, Dağıstan’daki dövüşçülerin inançlarının da başarılarının önemli bir parçasını oluşturduğunu söylüyor. Çoğu Müslüman olan bu dövüşçülerin içki içmediğini, parti yapmadığını ve vakitlerini dövüş tekniklerini geliştirmeye ayırdığını belirtiyor.

Antrenör, bütün bu unsurların birleşiminin Dağıstanlı MMA sporcularını “amansız dövüşçülere” dönüştürdüğünü ifade ediyor.

Dağıstan’ın komşusu Çeçenistan Özerk Yönetimi’nden İsmail İsrailov da MMA’yla ilgilenme kararının çocukken yaşadığı zorluklarla şekillendiğini söylüyor:

Dağların arasında, hiçliğin ortasında yaşıyoruz. Etrafına bakıyorsun hiçbir şey yok. Elimizde kalan tek şey dövüşmek.

Independent Türkçe, CNN, Yahoo Sports