Mike Tyson, Jake Paul maçına hazırlanmanın zorluğunu anlattı

Eski ağırsıklet şampiyonu, temmuzda 27 yaşındaki YouTuber Paul'la karşılaştığında 58 yaşında olacak

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

Mike Tyson, Jake Paul maçına hazırlanmanın zorluğunu anlattı

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Mike Tyson, boks maçlarına iki ay kala Jake Paul'la dövüşmek için yaptığı antrenmanların vücudunu "gerçekten hamlattığını" itiraf etti.

Tyson, 20 Temmuz'da Teksas'taki AT&T Stadyumu'nda 27 yaşındaki Paul'la dövüştüğünde 58 yaşında olacak. Netflix'ten canlı yayımlanacak maç, Tyson'ın 2005'te boksu bırakmasından bu yana çıkacağı ilk profesyonel müsabaka olacak.

2005'ten sonra sadece bir kez boks yapan eski ağırsıklet şampiyonu, 2020'de Roy Jones Jr.'la çıktığı gösteri maçında berabere kalmıştı. Öte yandan YouTube yıldızı Paul'un profesyonel kariyerinde 6'sı nakavtla olmak üzere 9 galibiyeti ve bir mağlubiyeti var.

13 Mayıs Pazartesi düzenlenen basın toplantısında Tyson, "Harika gidiyorum ama vücudum şu anda berbat durumda" dedi. 

Ağrım var, gerçekten ağrım var.

Fakat ikonik Amerikalı, yurttaşıyla ringe çıkmayı seçmesi hakkında şunları söyledi: 

Hiç düşünmeden karar verdim. O sahnede yeni, gelecek vaat eden biri ve ben de spor dünyasını temelinden sarsmayı seviyorum. Ve şimdi de bunu yapıyorum, bu sadece yapmak istediğim bir şey.

Dövüş yaklaşırken Tyson'ın sağlığından endişe edenlere seslenen "Demir Mike" şunları ekledi: 

Ben çok iyiyim, tek söyleyebileceğim bu. Bunu söyleyenler keşke burada olsaydı. Bunu başka kimse yapamaz. Jake'i gerçekten çok severim ama ringe çıktığında hayatı buna bağlıymış gibi dövüşmeli, çünkü öyle olacak.

Paul ise şöyle konuştu: 

Pek çok kişi benden şüphe ediyor. [Tyson'ın] inanılmaz görünmesinden dolayı 'Eğer Jake bu dövüşü kazanırsa, bu hileli olur' diyen yorumları görüyorum. Yaşın bir önemi yok. O bir katil, o bir savaşçı. Hayatı boyunca bunu yaptı, bu yüzden bu onun için bir alışkanlık. Ben bunu sadece 4 yıldır yapıyorum ve çok yüksek bir seviyedeyim. 20 Temmuz'da tüm dünyaya Mike Tyson'ı alt edebileceğimi göstereceğim, herkesin yanıldığını kanıtlayacağım ve öldüren tarafın ben olacağımı göstereceğim.

Independent Türkçe



Kardiyologlardan uyarı: Yüksek protein diyeti tansiyon ve kolesterolü etkiliyor

Mevcut beslenme kılavuzları genellikle proteinin günlük alınan kalorinin yüzde 10 ila 35'ini oluşturmasını öneriyor (AFP)
Mevcut beslenme kılavuzları genellikle proteinin günlük alınan kalorinin yüzde 10 ila 35'ini oluşturmasını öneriyor (AFP)
TT

Kardiyologlardan uyarı: Yüksek protein diyeti tansiyon ve kolesterolü etkiliyor

Mevcut beslenme kılavuzları genellikle proteinin günlük alınan kalorinin yüzde 10 ila 35'ini oluşturmasını öneriyor (AFP)
Mevcut beslenme kılavuzları genellikle proteinin günlük alınan kalorinin yüzde 10 ila 35'ini oluşturmasını öneriyor (AFP)

Yeni bir çalışma, özellikle günlük kalorinin yüzde 22'sinden fazlasının proteinden geldiği yüksek proteinli beslenme biçimlerinin, ateroskleroz gelişimine yani atardamarların sertleşmesine katkıda bulunarak kalp sağlığı sorunlarına yol açabileceği uyarısında bulunuyor.

Pittsburgh Üniversitesi'nden araştırmacılar hem hayvan hem de küçük ölçekli insan deneylerini kullanarak fazla proteinin, özellikle de et ve yumurta gibi hayvansal kaynaklarda bulunan lösin adlı amino asidin, arteriyel plak oluşumunda rol oynayan temel bağışıklık hücreleri makrofajlarda mTOR sinyalini tetiklediğini keşfetti.

Hakemli dergi Nature Metabolism'de çarşamba günü yayımlanan çalışmanın başyazarı Dr. Babak Razani, "Yaklaşık yüzde 22 kilokalori protein içeren yemekler yemek, protein ve lösinin riski artırdığı eşik noktasına denk geliyor" diyor.

Ancak tüm uzmanlar aynı fikirde değil. Razani'nin ekibinin 2020'de yaptığı bir çalışma, yüksek proteinli beslenme biçimlerini kardiyovasküler hastalık riskinin artmasıyla ilişkilendirmişti.

2023'te insanlar üzerinde yapılan daha büyük bir çalışmada, yüksek ve standart seviyede protein içeren diyetler arasında kardiyovasküler çıktılar açısından istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunmamıştı.

Araştırmada yer almayan kardiyolog Dr. Stephen Tang, çalışmanın herhangi bir sonuca varılamayacak kadar küçük ölçekli olduğunu iddia ediyor. Yine de bu çalışmanın, kalp uzmanlarının bitki ağırlıklı beslenme biçimlerine giderek daha fazla yöneldiğine dair artan kanıtlara işaret ettiğine değiniyor.

Medical News Today'e konuşan Tang, "Ben olsam farklı bir şey yapmazdım" diyor. 

Ancak bu çalışma, yüksek proteinin doğru yol olmadığına dair daha fazla kanıt sunuyor. Kardiyologlar genellikle proteine değil, kolesterol ve yüksek tansiyona odaklanır. Bu çalışma, bitki temelli beslenmenin kalp sağlığına iyi geldiğini doğruluyor.

1984'te yapılan bir çalışmada ekmek, sebze, meyve, kuruyemiş, fasulye ve makarna gibi gıdalardan elde edilenler bitkisel protein diye tanımlanmıştı. Bunlardan daha fazla tüketen kadınların sağlıklı yaşlanma olasılığı yüzde 46 daha fazlayken, hayvansal proteinlere bel bağlayanların yaşlandıkça sağlıklı kalma ihtimali yüzde 6 daha azdı.

Mevcut beslenme kılavuzları genel olarak proteinin günlük kalorinin yüzde 10 ila 35'ini oluşturmasını tavsiye ederken, alt sınırı vücut ağırlığının bir kilogramı başına yaklaşık 0,8 gram (enerjinin yaklaşık yüzde 11'i) olarak belirlemek çoğu yetişkin için yeterli.

Amerikan Kalp Derneği de protein niteliğinin kritik olduğunu belirtiyor. Fasulye, mercimek, kuruyemiş, tohumlar ve omega-3 bakımından zengin yağlı balıklar gibi bitki bazlı proteinleri tercih edip kırmızı ve işlenmiş etlerle doymuş yağ tüketimini sınırlandırmayı öneriyor.

Harvard araştırmacıları da aşırı proteinin doğası gereği zararlı olmadığını ancak hayvansal proteine fazla bel bağlamanın bitkisel proteine kıyasla kolesterolü ve ölüm riskini artırabileceğini ifade ediyor.

Independent Türkçe