Neandertallerin modern insanların sağlığı üzerindeki 5 etkisi

Avrasya'daki insan genomunun yüzde 2'si Neandertal DNA'sı içeriyor.

Neandertallerin soyu 40 bin yıl kadar önce tükendi (Reuters)
Neandertallerin soyu 40 bin yıl kadar önce tükendi (Reuters)
TT

Neandertallerin modern insanların sağlığı üzerindeki 5 etkisi

Neandertallerin soyu 40 bin yıl kadar önce tükendi (Reuters)
Neandertallerin soyu 40 bin yıl kadar önce tükendi (Reuters)

Modern insanlar onbinlerce yıl önce Afrika'dan ayrılıp dünyanın farklı yerlerine gittiğinde buralardaki diğer eski insanlarla karşılaştı. 

O zamanlar Avrupa ve Asya'nın bazı kısımlarında yaşayan Neandertaller de bunlar arasındaydı. Homo sapiensler, bu en yakın akrabalarından olan insanlarla beraber yaşadı ve çiftleşti. 

Neandertallerin genom haritasının çıkarılmasıyla bu iki türün çiftleştiği ilk kez 2010'da tespit edildi. 

Bilim insanları bu sayede Avrasya'da bugün yaşayan insanların genomunun yaklaşık yüzde 2'sinin Neandertal DNA'sı içerdiğini buldu. 

Bu oran az görünebilir fakat günümüz insanlarının sağlığı üzerinde yarattığı çeşitli etkiler var. Bilim insanlarının yıllardır keşfettiği bu etkilerin 5'ini derledik. 

1) Kovid-19'u ağır geçirme riski

2020'de yapılan bir araştırmada kromozom 3'teki Neandertal DNA'sının, Kovid-19 virüsü bulaşan kişilerin daha ağır bir hastalık geçirme riskinin artmasıyla ilişkili olduğu bulundu. 

Araştırmacılar ayrıca bu DNA dizisinin Afrika ve Doğu Asya'daki insanlarda neredeyse hiç yokken, Güney Asya'dakilerin yaklaşık yarısında bulunduğunu tespit etmişti. 

Öte yandan aynı ekip, bir yıl sonra yayımladıkları bir çalışmada kromozom 12'deki başka bir Neandertal DNA'sının Kovid-19 enfeksiyonunun ardından yoğun bakıma ihtiyaç duyma riskini yaklaşık yüzde 22 azaltabileceğini keşfetti. Bu DNA dizisiyse Avrasya ve Amerika'daki insanların yaklaşık yarısında mevcut. 

2) Güneş ışığına duyarlılık ve saç dökülmesi

Birleşik Krallık'ta yapılan bir araştırmada Neandertallerin 17 gen varyantının kelleşme, 15'ininse saç dökülmesiyle bağlantısı ortaya çıkarılmıştı.

2021 tarihli çalışmada Neanderthal DNA'sının güneş ışığına hassasiyeti artırdığı da bulunmuştu. 

Başka araştırmalardaysa artık nesli tükenen bu insanların DNA'sının bronzlaşmayı zorlaştırabileceği ve güneş yanığı yaşama riskini artırabileceği ortaya çıkmıştı. 

3) Nikotin bağımlılığı

Neanderthallerden modern insanlara miras kalan bazı genler, sigara bağımlısı olma ihtimalini de artırabiliyor. 

2016'da yayımlanan bir çalışmada Neandertallere özgü bir gen mutasyonu taşıyan kişilerin nikotin bağımlısı olmaya daha yatkın olduğu bulunmuştu. 

Araştırmacılar Neandertaller tütün içmediğinden bu genin ilk başta yararlı bir etkiye sahip olabileceğini düşünüyor. 

Aynı çalışmada bazı gen varyantlarının depresyon riskini artırabileceği de ortaya konmuştu.  

4) Acıya duyarlılık

Neandertal DNA'sı bazı kişileri acıya daha duyarlı hale getiriyor olabilir. 

Geçen yıl yayımlanan bir çalışmada, acı sinyalinde rol oynayan SCN9A adlı bir gendeki üç varyanttan birini taşıyan kişilerin, keskin bir cisimle dürtüldükten sonraki acıya karşı daha hassas olduğu bulunmuştu. Araştırma bulguları, kronik ağrılara verilen tepkiyi kapsamıyor.

Latin Amerika'da yürütülen bu çalışmada, Amerikan yerlisi kökenine sahip kişilerde bu varyantların daha sık görüldüğü kaydedilmişti. 

Homo sapiensler, Bering Boğazı üzerinden Amerika kıtasına geçmeden çok önce Neandertallerle çiftleştiği için Latin Amerika yerlilerinde de Neandertal kökenli varyantlara sıkça rastlanıyor. 

Araştırmacılar acıya verilen tepki, hayatta kalma şansını artırabildiğinden evrimsel süreçte bu varyantların seçilmesinin mantıklı olduğunu düşünüyor.

5) Doğurganlık

İnsanların yakın akrabalarından kalan bir gen varyantına sahip kadınların doğurganlığının arttığı 2020'deki bir çalışmada bulunmuştu. 

Avrupa'daki her üç kadından birinin bu varyantı taşıdığı tespit edilmişti. Araştırmacılar, Neandertallerden miras kalan bu genin, hamileliğin başındaki kanama ve düşük ihtimalini azalttığını kaydetmişti. 

Independent Türkçe, Live Science, CNN, Guardian



Sherlock'un yaratıcısından hayranları üzecek açıklama

Benedict Cumberbatch, 5. sezonun bir gün mümkün olabileceğini ancak yakın zamanda gerçekleşebileceğinden şüphe duyduğunu söylemişti (BBC)
Benedict Cumberbatch, 5. sezonun bir gün mümkün olabileceğini ancak yakın zamanda gerçekleşebileceğinden şüphe duyduğunu söylemişti (BBC)
TT

Sherlock'un yaratıcısından hayranları üzecek açıklama

Benedict Cumberbatch, 5. sezonun bir gün mümkün olabileceğini ancak yakın zamanda gerçekleşebileceğinden şüphe duyduğunu söylemişti (BBC)
Benedict Cumberbatch, 5. sezonun bir gün mümkün olabileceğini ancak yakın zamanda gerçekleşebileceğinden şüphe duyduğunu söylemişti (BBC)

2017'de ekranlara veda eden BBC'nin efsanevi dizisi Sherlock için bir geri dönüş mümkün mü? Son günlerde gündeme gelen söylentilere, dizinin yaratıcısı Mark Gatiss net bir yanıt verdi. Collider'a konuşan Gatiss, "Bunun ne anlamı olur ki?" sözleriyle geri dönüş ihtimalini reddederken, şu sıralar tamamen yeni projesi Bookish'e odaklandığını belirtti.

Gatiss, "Hayır. Biz işimizi yaptık ve Benedict Cumberbatch'le Martin Freeman sayesinde büyük başarı yakaladık. Yani... Tekrar yapmanın ne anlamı var?” diyerek ekledi: 

Açık konuşmak gerekirse, gelecek yıl 60 yaşıma giriyorum. Bu inanılmaz. Bir insan daha kaç proje yapabilir ki? Şu anda bununla meşgulüm ve yeni şeyler yapmakla ilgileniyorum. Bookish, yapmak istediğim şey. Dün de söyledim, geçmişe şapka çıkarmak güzel ama ileriye bakmak da çok hoş.

Gatiss'in bu açıklamaları, dizinin yapımcısı Sue Vertue'nün geçen yılın sonunda yaptığı umut verici yorumlarla çelişiyor. Vertue o dönem, Deadline'a verdiği röportajda "Bu diziyi çok seviyoruz ve onun için bir gelecek var" demiş ancak bir devam projesinin sadece tüm ekibin yeniden bir araya gelmesiyle mümkün olabileceğini vurgulamıştı.

4 sezon ve bir yılbaşı özel bölümü yayımlanan Sherlock, Sör Arthur Conan Doyle'un klasikleşmiş hikayelerini modern çağa uyarlayarak büyük ses getirmişti. 

Benedict Cumberbatch'in Sherlock Holmes rolüyle uluslararası bir yıldıza dönüşmesine, Martin Freeman'ın ise Dr. John Watson performansıyla hayran kitlesini büyütmesine vesile olmuştu. İki oyuncu da daha sonra Marvel Sinematik Evreni'ne katılmıştı.

Dizinin popülerliği ikinci sezon finaliyle zirveye ulaşmıştı. Sherlock'un ölümüne sahne olan final bölümü, ardından gelen "Ölümü sahte miydi?" sorusuyla hayranları aylarca teoriler üretmeye sürüklemişti. 

Sherlock'un nasıl hayatta kaldığı ise üçüncü sezonun açılışında ortaya çıkmıştı.

Independent Türkçe, Collider, GamesRadar, Deadline