Gize Piramitleri'nin altında keşfedilen büyük "anomali" arkeologları şaşkına çevirdi

Araştırmacılar anomaliye neden olan maddeyi belirleyemediklerini söyledi

Google Maps'e yansıtılmış araştırma alanı (Archaeological Prospection)
Google Maps'e yansıtılmış araştırma alanı (Archaeological Prospection)
TT

Gize Piramitleri'nin altında keşfedilen büyük "anomali" arkeologları şaşkına çevirdi

Google Maps'e yansıtılmış araştırma alanı (Archaeological Prospection)
Google Maps'e yansıtılmış araştırma alanı (Archaeological Prospection)

Arkeologlar, Mısır'daki Gize piramit kompleksinin altında gömülü, büyük bir "anomali" diye tanımladıkları bir şeye rastladı.

Araştırmacılar, Gize'deki Batı Mezarlığı'nın altında keşfedilmemiş herhangi bir şeyin gömülü olup olmadığını görmek için yeraltı radarı gibi yeni araçlar kullanarak bölgeyi değerlendirdi.

Araştırmacılar, 4 bin 500 yıllık Büyük Piramit'in yakınındaki kraliyet mezarlığının altında biri sığ, diğeri derin olmak üzere bir çift yeraltı yapısı keşfetti.

Arkeologlar yapıların yoğunluğunun çevredeki zeminden farklı olması nedeniyle bunları bir anomali olarak tanımladı.

Şekillerinden dolayı insan yapımı olduğunu düşünen bilim insanları, bu yapıların inşaattan sonra doldurulduklarından şüpheleniyor.

"Gize'deki Batı Mezarlığı, kraliyet ailesi üyelerinin ve üst sınıf subayların önemli bir gömü yeri olarak biliniyor" diye yazan arkeologlar, yeraltı radarı ve elektriksel direnç tomografisiyle yapılan ilk çalışmanın "araştırma alanının kuzeyinde bir anomali" ortaya çıkardığını ekledi.

Anomalinin olduğu alan yaklaşık olarak belirlenebildi ancak yapının özellikleri ve konumu netlik kazanamadı.

10 metre genişliğinde ve 15 metre uzunluğundaki sığ yapının derinliği 2 metrenin altında.

Araştırmacılar, bunun daha büyük ve daha derin yapının inşasını desteklemek amacıyla yapıldığından şüpheleniyor. Bu derin yapı, en sığ noktasında yaklaşık 5 metre, en derin noktasındaysa 10 metre derinliğe sahip.

Araştırmacılar, böyle bir anomalinin kum ve çakıl karışımından ya da "hava boşluklu seyrek aralıklardan" kaynaklanmış olabileceğini söyledi.

Bilim insanları, "Bu, daha derin yapının girişi olabilir" dedi.

Sığ yapının, derin ve büyük yapıyla bağlantısının önemli olduğuna inanıyoruz. Araştırma sonuçlarından anomaliye neden olan malzemeyi belirleyemedik ancak bu büyük bir yeraltı arkeolojik yapı da olabilir.

Araştırmacılar, alanda yapılacak dikkatli bir kazının bu yapıların niteliğinin belirlenmesini sağlayabileceğini umuyor.
Independent Türkçe



Yaşlılıkta hastalıklardan koruyan beslenme biçimleri açıklandı

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Yaşlılıkta hastalıklardan koruyan beslenme biçimleri açıklandı

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Bilim insanları, yediklerimizin hayatımızın ilerleyen dönemlerinde yakalanacağımız kronik hastalıkların miktarını belirleyebileceği konusunda uyarıyor.

Araştırma sebze-meyve, balık ve doymamış yağlar bakımından zengin Akdeniz diyeti gibi sağlıklı bir beslenme düzeninin yaşlılarda demans da dahil olmak üzere kronik hastalıkların gelişimini yavaşlatabileceğini ortaya koydu. İşlenmiş et ve şeker açısından zengin, iltihabı artıran diyetlerse bu süreci hızlandırabilir.

İsveç'teki Karolinska Enstitüsü'nden araştırmacılar, 4 diyetin yaşlılardaki kronik hastalıklar üzerindeki etkilerini inceledi.

İncelenen diyetlerden üçü sağlıklı ve sebze, meyve, tam tahıl, kuruyemiş, baklagiller ve doymamış yağların alımına; şekerli yiyecekler, kırmızı et, işlenmiş et ve tereyağı/margarin tüketimininse azaltılmasına odaklanıyor.

Diğer yandan dördüncü diyet iltihaplanmaya yol açıyor ve daha az sebze, çay ve kahve; daha çok kırmızı ve işlenmiş et, rafine tahıllar ve şekerli içecek tüketimini içeriyor.

Araştırmacılar İsveç'teki 60 yaş ve üstü 2400 yetişkinin beslenmelerini 15 yıl boyunca izleyip kronik hastalıklarını takip etti.

Alınan besinleri, gıda sıklığı anketleri ve şu 4 diyet örüntüsüne bağlılıkla ölçtü: Ampirik Diyet İnflamatuar İndeksi (EDII), AHEI, Alternatif Akdeniz Diyeti (AMED) ve MIND (Nörodejeneratif Gecikme için Akdeniz - Dash Müdahalesi).

Multimorbidite, kronik hastalıkların sayısıyla tanımlanıp organ sistemlerine göre (kas-iskelet, kardiyovasküler ve nöropsikiyatrik) gruplandırıldı.

Nature Aging adlı bilimsel dergide yayımlanan sonuçlar, sağlıklı diyetleri benimseyenlerde kronik hastalıkların daha yavaş geliştiğini ortaya koydu.

Örneğin, başta AMED, AHEI ve MIND olmak üzere sağlıklı beslenme örüntülerine uzun süreli bağlılık, yaşlılarda kronik hastalıkların daha yavaş gelişmesiyle bağlantılı çıktı.

Bu, kardiyovasküler hastalıklar ve demans için geçerli olsa da kas ve kemiklerle ilgili hastalıklarda böyle bir bağlantı görülmedi.

Ancak iltihaplanma oluşturan diyeti benimseyenlerde kronik hastalık riski arttı.

Karolinska Enstitüsü'ndeki Yaşlanma Araştırma Merkezi, Nörobiyoloji, Bakım Bilimleri ve Toplum Bölümü'nde doktora sonrası araştırmacı olan ortak birinci yazar Adrián Carballo-Casla, "Sonuçlarımız, yaşlanan popülasyonlarda multimorbiditenin gelişimini diyetin ne kadar önemli ölçüde etkilediğini gösteriyor" diyor.

Diyetin koruyucu etkileri, yaşlanmaya bağlı hastalıklarda kilit önem taşıyan bir faktör olan iltihaplanmanın azalmasıyla açıklanabilir.

Araştırma makalesinin yazarları, uzun ömür üzerinde en büyük etkiye sahip olabilecek diyet önerilerini ve yaşlarına, cinsiyetlerine, psikososyal geçmişlerine ve kronik hastalıklarına göre bunlardan en fazla yararlanabilecek yaşlı gruplarını belirleyerek araştırmalarını ilerletmek istiyor.

Independent Türkçe