Ünlü yönetmen, Oscar kazanan aktrisle ortak noktasını anlattı

Merhamet Hikayeleri'nin prömiyeri 18 Mayıs'ta Cannes'da gerçekleşti (Reuters)
Merhamet Hikayeleri'nin prömiyeri 18 Mayıs'ta Cannes'da gerçekleşti (Reuters)
TT

Ünlü yönetmen, Oscar kazanan aktrisle ortak noktasını anlattı

Merhamet Hikayeleri'nin prömiyeri 18 Mayıs'ta Cannes'da gerçekleşti (Reuters)
Merhamet Hikayeleri'nin prömiyeri 18 Mayıs'ta Cannes'da gerçekleşti (Reuters)

Zavallılar'la (Poor Things) 11 kategoride Oscar'a aday gösterilip 4'ünü alan Yunan yönetmen, bu başarının üzerinden henüz birkaç ay geçmişken yeni filmiyle konuşuluyor. 

Daha önce Aşıklar Şehri'yle (La La Land) kazandığı En İyi Kadın Oyuncu Oscar'ına bir kere de Yorgos Lanthimos'la kavuşan Emma Stone, 50 yaşındaki yönetmenin bu filminde de başrolde. 

İkilinin yeni filmi Merhamet Hikayeleri (Kinds of Kindness) Cannes Film Festivali'nde prömiyer yaptı.

Kendi hayatının kontrolünü ele geçirmeye çalışan, seçeneği olmayan bir adamın hikayesini anlatan üç parçalı bir masal olarak nitelendirilen filmde izleyiciler, denizde kaybolan karısının geri döndüğünü ancak farklı biri gibi göründüğünü fark eden bir polis memuru ve kaderinde olağanüstü bir ruhani lider olmak olan ve özel yeteneklere sahip birini bulmaya çalışan kararlı bir kadının dünyasına davet ediliyor.

Prömiyer vesilesiyle İspanya'nın El Pais gazetesi Lanthimos'la bir röportaj gerçekleştirdi. 

Zavallılar'ın yapım sonrası süreci uzun sürdüğü için iki filmin bu kadar üst üste geldiğini belirten yönetmen, "Bir araya ihtiyacım var. Merhamet Hikayeleri'nin senaryosu yıllardır geliştirildiği için hızlıca çekebildik" dedi. 

Lanthimos, birlikte üç film çektikleri Emma Stone'la aralarındaki güven bağlarının zamanla daha da güçlendiğini söyledi:

Bu sayede keşfe çıkıp daha özel yerlere varabiliyoruz. O bana yardım ediyor, ben de ona. Ayrıca birbirimize çok benziyoruz. Hiçbir zaman meseleleri çok ciddiye almam, o da öyle. Ne çekeceğimizi düşünerek sette saatlerce oturmuyoruz, sadece çalışıyoruz.

"Emma'yla birlikte sinemada yeni bir kadın imajı yarattığınızın farkında mısınız?" sorusuna "hayır" yanıtını veren Lanthimos sözlerini şöyle sürdürdü:

Bence o imaj sinemanın başlangıcından beri var. Ancak önemli olan ona ağırlık vermek. Bir karakterin kadın mı erkek mi olacağını bilemediğimde kadını seçmeye meyilliyim. Bu da filmlerimde belirli bir kadın imajı yaratıyor olabilir. Fakat hiçbir zaman bir kadın nasıl olmalı diye dikte edip söylev veremem. Hiçbir zaman didaktik olmak istemedim.

Emma Stone, Lanthimos'la Oscar alan tek kadın değil. Yönetmenin 2018 tarihli dönem kara komedisi Sarayın Gözdesi (The Favourite), 7 BAFTA ve 8 Avrupa Film Ödülü kazanmıştı. Filmin başrolündeki Olivia Colman, En İyi Kadın Oyuncu dalında Oscar ve Altın Küre'nin de sahibi olmuştu. 

Independent Türkçe, El Pais, Yahoo, Box Office Türkiye



Araştırmacılar sinekleri kokain bağımlısı yapmak için genetiklerini değiştirdi

Meyve sinekleri normalde kokainin tadını sevmiyor (Unsplash)
Meyve sinekleri normalde kokainin tadını sevmiyor (Unsplash)
TT

Araştırmacılar sinekleri kokain bağımlısı yapmak için genetiklerini değiştirdi

Meyve sinekleri normalde kokainin tadını sevmiyor (Unsplash)
Meyve sinekleri normalde kokainin tadını sevmiyor (Unsplash)

Bilim insanları meyve sineklerinin genetiğini değiştirerek kokaini sevmelerini sağladı. Çalışmanın insanlardaki kokain bağımlılığını daha iyi anlama ve tedavi etmeye katkı sunması bekleniyor. 

Meyve sinekleri ve insanlar birbirlerine sanılandan daha fazla benziyor. Örneğin bu iki türde çeşitli hastalıklardan sorumlu genlerin yaklaşık yüzde 75'inin aynı olması, bilim insanlarının ilgisini çekiyor. Sinekler üzerindeki genetik incelemeler, bu hastalıkların daha iyi anlaşılmasına katkı sağlıyor.

Bu rahatsızlıklardan biri de kokain gibi maddelere karşı gelişen bağımlılıklar. Utah Üniversitesi'nden Dr. Adrian Rothenfluh, "Son yıllarda, sinekler ve insanların birçok açıdan sandığımızdan daha fazla birbirine benzediği ortaya çıktı" diyerek ekliyor: 

Örneğin sineklerin alkole verdiği tepkiyi düzenleyen genlerin, insanlardaki alkol bağımlılığında da rol oynadığını birçok kez gösterdik. Bu durumun kokain bağımlılığıyla bağlantılı genler için de geçerli olacağını ve bunların sineklerdeki etki mekanizmasını inceleyebileceğimizi düşünüyoruz.

Ancak sineklerin kokaini sevmemesi bu çalışmaların önünde engel teşkil ediyordu. Meyve sineklerinin bacaklarındaki tat reseptörleri, böceğin bir şeyi yemeden önce zararlı olup olmadığını algılamasını sağlıyor. 

Dr. Rothenfluh ve ekip arkadaşları yeni çalışmalarında kokainin acı tadı nedeniyle bu reseptörlere yakalandığını ve sineklerin maddeden bu yüzden uzak durduğunu doğruladı. Araştırmacılar daha sonra sineklerin genetiğini değiştirerek bu reseptörleri devre dışı bıraktı.

Bulguları hakemli dergi Journal of Neuroscience'ta 2 Haziran Pazartesi günü yayımlanan çalışmada genetiği değiştirilmiş sineklerin kokaini sevdiği gözlemlendi. Düşük seviyede kokain içeren şekerli su verilen sinekler 16 saat içinde bu içeceği tercih etmeye başladı.

Dr. Rothenfluh, "Düşük dozlarda, tıpkı insanlar gibi koşuşturmaya başlıyorlar" diyor: 

Çok yüksek dozlardaysa yine insanlar gibi hareket edemez hale geliyorlar.

Bilim insanları genetiğiyle oynanmış sinekleri üretmeyi artık öğrendiği için çalışmalarını daha kolay ve hızlı yürütmeyi umuyor. Meyve sineklerinin hızlı yaşam döngüsü ve nispeten basit genetik yapıları, üzerlerinde insanlara kıyasla daha kolay deney yapılmasına imkan tanıyor. 

Makalenin yazarlarından Travis Philyaw "Daha karmaşık organizmalarda ortaya çıkması zor olan riskli genleri tespit ederek bu bilgileri memeliler üzerinde çalışan araştırmacılara aktarabiliriz" diyor.

Ekip bu sayede insanlardaki kokain bağımlılığına yönelik yeni tedaviler geliştirmeyi umuyor. Dr. Rothenfluh şu ifadeleri kullanıyor:

Kokain tercihinin mekanizmalarını gerçekten anlamaya başlayabiliriz ve mekanizmayı ne kadar iyi anlarsak, o mekanizmaya etki edebilecek bir tedavi bulma şansımız o kadar artar.

Independent Türkçe, Popular Science, IFLScience, Journal of Neuroscience