Değnek çekirgeleri, evrime dair temel bir soruya ışık tuttu

Timema cristinae türündeki hayvanlar, kamuflaj özellikleriyle kuşlardan saklanıyor (Aaron Comeault)
Timema cristinae türündeki hayvanlar, kamuflaj özellikleriyle kuşlardan saklanıyor (Aaron Comeault)
TT

Değnek çekirgeleri, evrime dair temel bir soruya ışık tuttu

Timema cristinae türündeki hayvanlar, kamuflaj özellikleriyle kuşlardan saklanıyor (Aaron Comeault)
Timema cristinae türündeki hayvanlar, kamuflaj özellikleriyle kuşlardan saklanıyor (Aaron Comeault)

Değnek çekirgelerini inceleyen bilim insanları, evrime dair temel bir soruya yanıt bulmuş olabilir. 

Bu alanda çalışan bilim insanlarının cevaplamaya çalıştığı pek çok sorudan biri, evrimin şans eseri gerçekleşip gerçekleşmediği. Evrim süreci öngörülebilir mi yoksa zaman geriye alınıp bütün süreç baştan başlasa nihayetinde bambaşka bir sonuç mu ortaya çıkardı?

Bu soruya cevap arayan araştırmacılar değnek çekirgesi türlerinden Timema cristinae hakkındaki 30 yıla yayılan verileri analiz etti.

Vücut renkleri ve üstündeki desenlerin değişiklik gösterdiği bu canlıların kamufle olma özelliği var. Örneğin tamamen yeşil olanlar, yeşil bitkilerin üstünde adeta görünmez hale gelirken, yeşil çizgiler taşıyanlar da benzer bir desene sahip Adenostoma fasciculatum adlı çalılar arasında kaybolabiliyor. 

Bu kamuflaj özelliği sayesinde böcekler, kendilerini yemek isteyen kuşlardan saklanabiliyor. 

Hakemli dergi Science Advances'ta 24 Mayıs'ta yayımlanan araştırmanın ortak yazarı evrimsel biyolog Zachariah Gompert "Kuşların avlaması, böceklerin renkleri ve çizgili olup olmamaları gibi organizma özelliklerini şekillendiren sürekli bir etmen" diyor. 

ABD'nin Kaliforniya eyaletindeki 10 ayrı Timema cristinae popülasyonunu inceleyen araştırmacılar, bunların tamamında çizgili böceklerin görülme sıklığının zaman içinde öngörülebilir bir şekilde dalgalandığını buldu. Bu durum kendini tekrar eden bir evrimsel dinamiğe işaret ederken, arkasındaki sebep de böcekleri avlayan kuşlar.

Saha çalışması yürüten araştırmacılar, böceklerdeki bir desen çok yaygınlaştığında kuşların bunları daha kolay fark ettiğini gözlemledi. Bu nedenle daha çizgili desenlerin seyrekliği bir avantaj sağlarken, bunların sıklığındaki dalgalanmalar da bundan kaynaklanıyor. 

Gompert "Kısa zaman ölçeklerinde mevcut çeşitlilikleri içeren evrim gayet öngörülebiliyor" diyerek şöyle ekliyor: 

Kuşların böceklerle beslenmesi gibi belirli etmenlerin her zaman mevcut olacağını varsayabiliriz.

Araştırmacılar daha uzun zaman dilimlerinde evrimin daha zor öngörülebildiğini tespit etti. Bilim insanları böcek popülasyonlarının kuraklık veya sel gibi rasgele bir olay yaşamasıyla öngörülebilir süreçlerde aksaklık yaşanabileceğini düşünüyor. 

Örneğin Adenostoma fasciculatum çalılarıyla beslenmesine karşın bazı Timema türlerinin çizgisiz olduğunu söyleyen Gompert "Yani çizgilerin evrimleşmesi, uzun bir ölçekte evrimin tekrarlanabilir bir sonucu değil" diye açıklıyor.

Gompert, evrimin şans eseri olup olmadığına dair soruya "o veya bu" şeklinde bir cevap aramanın meseleyi basite indirgediğini söyleyerek şöyle ekliyor:

Cevap 'tamamen rasgele' ya da 'tamamen deterministik ve öngörülebilir' değil.

Independent Türkçe, Popular Science, Earth, Science Advances



90 yaşındaki ikizler, hâlâ aynı kıyafetleri giyip birlikte uyuyor

İkili, ABD'nin Kuzey Dakota eyaletindeki McClusky'de yaşıyor (Laurie Severson)
İkili, ABD'nin Kuzey Dakota eyaletindeki McClusky'de yaşıyor (Laurie Severson)
TT

90 yaşındaki ikizler, hâlâ aynı kıyafetleri giyip birlikte uyuyor

İkili, ABD'nin Kuzey Dakota eyaletindeki McClusky'de yaşıyor (Laurie Severson)
İkili, ABD'nin Kuzey Dakota eyaletindeki McClusky'de yaşıyor (Laurie Severson)

Lois Lasher ve Lori Hoots bebekken aynı beşikte uyuyordu. Aradan 90 yıl geçti ve birlikte yaşadıkları ev 4 yatak odasına sahip olsa da aynı yatağı paylaşmayı tercih ediyorlar. 

Tek yumurta ikizinden 5 dakika sonra doğan Lori, "Her zaman sana eşlik eden birinin olması güzel" diyor. 

Geçen hafta 200'den fazla kişinin katılımıyla 90. doğum günlerini kutlayan ikili, hayatlarının çoğunu birlikte geçirdi. 

1934'te ABD'nin kırsal bölgelerinden Sheridan County'de doğdular. 

Lois, abla olduğunu belirtmekten hoşlanıyor. Lori'yse "Patronun kendisi olduğunu sanıyor" diye ona takılıyor. 

Birbirlerinin cümlelerini tamamlamaktan hoşlanan ikizlerden Lois, doğum hikayelerini şöyle anlatıyor:

Çok fazla yağmur yağıyormuş. Babamız doktor çağırmaya gitmiş ve ninemiz ebelik yapmak zorunda kalmış.

Henüz emeklerlerken kendilerine ait bir dil geliştirdiklerini anlatan Lori, "Kendi dilimiz vardı. Annemiz normal konuşmamamız halinde bizi ayıracağını söylemişti" diyor. 

İkiliye aynı kıyafetleri giydiren annenin onların kişiliğinin de benzer olmasında etkisi ne kadar fazla, tam bilinmez ama aradan geçen 90 yılın ardından bile ikizleri birbiriyle karıştırıyorlar. 

Lois, "Öğretmenler 'Farklı kıyafet giydirsen de biz de onları ayırt edebilsek' derdi" ifadesini kullanıyor. 

Ancak farklı giyindiklerinde de teneffüste kıyafetlerini değiştirip sınıf arkadaşlarını ve öğretmenlerini şaşırtıyorlarmış. 

İkizlerin bir ablaları, iki de kardeşi varmış ama onlar ölmüş. Lois, "Diğerleriyle oynayacak zamanımız yoktu, başkasına ihtiyaç duymazdık" diyor. 

Lori, gençlik yıllarında içlerinden biri sevgilisiyle randevuya çıkacak olduğunda ötekinin de erkek arkadaşıyla geldiğini söylüyor:

Bizi ayırt edemezlerdi. Onların tahminde bulunmasını isterdik ve bazen yanlış yanıt verirlerdi.

Lori, lise okumak için evden taşındığında ve 1957'de evlendiğinde ikili uzak kalmış. Telefonla görüşseler de mesafe onları zorlamış. 

Lois, "Eşim mutsuz olduğunda 'Haydi gidelim de Lori'yi görelim' derdi" diye anlatıyor.  

Lois'in üç kız, bir erkek çocuğu, Lori'ninse bir kız, üç erkek çocuğu olmuş. Kuzenlerin birbirine kardeş gibi yakın olduğunu söylüyorlar.

Lori boşanıp Lois de eşini kaybedince ikizler 2007'de birlikte yaşamaya başlamış. Hem birbirlerine yarenlik ettiklerini hem de hastalıklara karşı birlikte mücadele verdiklerini anlatıyorlar.

Günlük rutinleriyse şöyle başlıyor: Sabah 6'da uyanmak, televizyon karşısında kahve içip kahvaltı etmek, dikiş…

İkili her öğünü birlikte yiyip sırayla temizlik ve yemek yapıyor. 

İkizler, bir gün içinde giyecekleri kıyafetin nasıl belirlendiğini de anlatıyor:

İlk giyinen bir kıyafet seçiyor ve onun üzerinde anlaşıyoruz. Ne giyeceğimiz konusunda tartışmayız. Seçtiğimiz her şeyde mutabık oluruz.

"Hiç mi tartışmıyorsunuz?" sorusunun yanıtıysa şu:

Çok iyi anlaşıyoruz. Bir anlaşmazlık olursa diğerimiz 'Bu kadar aksi olma' der ve konu kapanır.

Independent Türkçe, Washington Post, KKTV