Biden'ın torunu Natalie’nin davete görüntülenen Arap sevgilisi kim?

Biden’ın torunu Natalie, Beyaz Saray'da düzenlenen resmi davete Rafael Hajjar ile katıldı

Natalie Biden, Beyaz Saray'da verilen resmi davete Rafael Hajjar ile katıldı (AP)
Natalie Biden, Beyaz Saray'da verilen resmi davete Rafael Hajjar ile katıldı (AP)
TT

Biden'ın torunu Natalie’nin davete görüntülenen Arap sevgilisi kim?

Natalie Biden, Beyaz Saray'da verilen resmi davete Rafael Hajjar ile katıldı (AP)
Natalie Biden, Beyaz Saray'da verilen resmi davete Rafael Hajjar ile katıldı (AP)

İngiliz basını, ABD Başkanı Joe Biden'ın torunu Natalie Biden'ın Rafael Hajjar adında Arap kökenli genç sevgilisiyle, ikilinin Başkan Biden’ın Kenya Cumhurbaşkanı William Ruto ve eşi Rachel onuruna Beyaz Saray'da verdiği resmi davette ilk kez el ele tutuşurken görüldüklerini bildirdi. Davete eski başkanlar Bill Clinton ve Barack Obama da eşleriyle birlikte katıldı. Clinton ve Obama, yaklaşan seçimlerde derinden bölünmüş bir seçmen kitlesiyle özellikle de Gazze savaşından dolayı üzgün olan Arap ve Müslüman seçmenlerle karşı karşıya olan Biden'ın en önde gelen destekçileri arasında yer alıyorlar.

Rafael Hajjar kimdir?

The Telegraph gazetesi Hajjar hakkında bilgi verirken İngiltere'nin Westminster şehrindeki Wetherby Senior School’da, ardından Hammersmith'teki Latymer Upper School’da eğitim gördüğünü, King's College London ve Massachusetts Institute of Technology'de kısa süreli mühendislik ve Westminster Üniversitesi'nde matematik dersleri aldığını yazdı.

Arapça, İngilizce ve Fransızca bilen Hajjar'ın Instagram hesabında Suriye bayrağı emojisinin ardından Fransa ve İngiltere bayrakları yer alıyor.

Natalie ve Rafael’in nerede ve nasıl tanıştıkları bilinmiyor, ancak Hajjar ve Biden'ın torununun Pennsylvania Üniversitesi'nde eğitim almaları planlanıyor.

Natalie (19), Biden'ın 2015 yılında kanserden ölen oğlu Beau'nun en büyük kızı ve ABD başkanının yedi torunundan biri.

Şarku’l Avsat’ın Daily Mail gazetesinden aktardığı habere göre Rafael, Fransız Credit Agricole Bankası’nda kredi işlemleri müdürü olan Faris Hajjar'ın oğlu.

Rafael’in LinkedIn sayfasına gçre Paris'te Fransız gıda devi Danone’de staj yapıyor.

Kriket ve tenis oynayan Hajjar, 2023-2024 sezonu için Pennsylvania Üniversitesi rugby takımının kadrosunda yer alıyor.

Biden'ın torunu Natalie ise Delaware'daki okulundan mezun olduktan sonra bu yıl Pennsylvania Üniversitesi'ne kayıt oldu. Natalie, 2022 yılında dedesiyle birlikte kampüsü gezmişti.

Arap seçmenlerle gergin ilişki

Natalie, Beyaz Saray'da katıldığı ilk resmi davete erkek arkadaşı olduğuna inanılan Hajjar ile katıldı. Öte yandan seçim dönemi yaklaşırken Müslüman ve Arap seçmenler Biden'ın İsrail'in Gazze savaşına yönelik politikalarından rahatsızlar.

ABD’de yaşayan Arap ve Müslüman toplulukları geçtiğimiz nisan ayında Beyaz Saray'ın ABD Başkanı ile iftar davetini boykot ederek Biden'ın Gazze’deki savaşla ilgili politikasına karşı duruşlarını ifade ettiler.

 Geçtiğimiz hafta Arap Amerikalılar arasında yapılan bir anket, katılımcıların çoğunun Başkan Biden ve selefi Donald Trump'ın yeniden seçilmesine karşı olduklarını ortaya koydu.

ABD'nin en büyük Arap sivil toplum kuruluşu olarak bilinen Amerikan-Arap Ayrımcılık Karşıtı Komitesi ve The Truth Project tarafından yapılan bir anket, Biden'ın Arap seçmenler arasındaki oy oranının yüzde yedi, Trump'ın ise yüzde iki olduğunu gösterdi.

ABD’deki Arap ve Müslüman seçmenler, Biden'ın 2020 yılındaki seçimlerde kararsızların yoğun olduğu bazı eyaletlerde Trump'a karşı zaferini desteklemede önemli bir rol oynadılar. Arap ve Müslüman seçmenlerin isteksizliğinin yaklaşan seçim yarışında Demokrat Partili Başkan üzerinde nasıl bir etkisi olacağı henüz bilinmiyor.

Biden, 2020 yılındaki seçimleri kazanmadan önce, Arap-Amerikan toplumu ile bir ortaklık planı açıkladı. Biden, seçildikten sonra bu plan çerçevesinde Trump yönetimi tarafından Arap ülkelerinden gelen vatandaşlara uygulanan ABD’ye seyahat yasağını iptal etti.

Biden, Arap Amerikalılara yönelik ayrımcı politikalara son verme ve genel olarak azınlıkları ‘beyaz ırkın üstünlüğünü savunanların artan şiddet tehdidinden ve aşırı sağcıların şiddeti körükleyen provokasyonlarından’ korumanın yanı sıra Arap-Amerikan topluluğunun önde gelen isimleriyle sansür, polislik ve terörle mücadele konularında diyalog kurma sözü verdi.

Ortaklık planı eğitim, sosyal, sağlık ve yatırım alanlarında ‘fırsat eşitliğini’ teşvik etme ve küresel çapta demokrasi ve insan haklarını savunma hedeflerini içeriyordu. Ancak bugün Arap seçmenler, Biden'ın İsrail'e verdiği desteğin Gazze Şeridi'ndeki insani krizi daha da kötüleştirdiğine inanıyorlar.

Planda Joe Biden'ın her bir Filistinlinin ve İsraillinin değerli olduğuna inandığı belirtilmiş, Filistinlilerin ve İsraillilerin eşit ölçüde özgürlük, güvenlik, refah ve demokrasiden yararlanmalarını sağlamak için çalışacağı vurgulanmıştı.

Gazze'deki ölü sayısı arttıkça, İsrail'in hesap verebilirliğindeki eksikliği protesto etmek için istifa eden ilk ABD'li diplomat Dışişleri Bakanlığı'nın Arapça Sözcüsü Hala Rharrit oldu.

Davette Bill Clinton ve Barack Obama da vardı

Biden'ın perşembe günü verdiği davette eski Başkan Bill Clinton katılırken Barack Obama da etkinliğin düzenlendiği güney çimenliğine ‘sürpriz bir ziyaret’ gerçekleştirdi.

Biden, Obama ve Clinton, geçtiğimiz mart ayında büyük bir kampanya bağış etkinliği düzenlemiş, Biden'ın seçim kampanyası için 25 milyon dolardan fazla bağış toplanmıştı.

Biden’ın oğlu Hunter, torunları Naomi ve Finnegan başta olmak üzere Biden ailesinin diğer üyeleri de davetteydi. Natalie de Beyaz Saray’da katıldığı ilk resmi davete erkek arkadaşı Rafael Hajjar ile geldi.



Tom Cruise'un uzay hayali suya düştü: NASA engeli projeyi durdurdu

Tom Cruise, yönetmenliğini Christopher McQuarrie'nin üstlendiği Mission: Impossible - Son Hesaplaşma'da (Mission: Impossible – The Final Reckoning) "benzeri görülmemiş bir su altı sahnesi çektiklerini" söylemişti (Paramount)
Tom Cruise, yönetmenliğini Christopher McQuarrie'nin üstlendiği Mission: Impossible - Son Hesaplaşma'da (Mission: Impossible – The Final Reckoning) "benzeri görülmemiş bir su altı sahnesi çektiklerini" söylemişti (Paramount)
TT

Tom Cruise'un uzay hayali suya düştü: NASA engeli projeyi durdurdu

Tom Cruise, yönetmenliğini Christopher McQuarrie'nin üstlendiği Mission: Impossible - Son Hesaplaşma'da (Mission: Impossible – The Final Reckoning) "benzeri görülmemiş bir su altı sahnesi çektiklerini" söylemişti (Paramount)
Tom Cruise, yönetmenliğini Christopher McQuarrie'nin üstlendiği Mission: Impossible - Son Hesaplaşma'da (Mission: Impossible – The Final Reckoning) "benzeri görülmemiş bir su altı sahnesi çektiklerini" söylemişti (Paramount)

Tom Cruise'un geliştirme aşamasındaki uzay temalı yeni filminden kötü haber geldi.

Oyuncunun, Yarının Sınırında'nın (Edge of Tomorrow) yönetmeni Doug Liman'la birlikte hayata geçirmeyi planladığı projenin rafa kaldırıldığı öne sürülüyor. Merakla beklenen filmin sinema tarihinde bir ilke imza atması bekleniyordu.

Page Six'in haberine göre filmin çıkmaza girmesinin temel nedeni, Cruise'un NASA'yla çalışabilmek için ABD Başkanı Donald Trump'tan izin istemeye yanaşmaması. 

"Siyasi nedenlerle Trump'tan yardım istemedi"

Yayına konuşan bir kaynak, "Anladığım kadarıyla bu film için NASA'yla koordinasyon şarttı ve Tom Cruise, Donald Trump'tan yardımını rica etmek istemedi" dedi. Kaynak sözlerini, "Federal hükümetten izin alınması gerekiyor. Tom bunu siyasi nedenlerle yapmak istemedi" diye sürdürdü.

2020'de yapılan açıklamalarda Cruise'un, uzayda çekilen ilk kurmaca film üzerinde çalıştığı duyurulmuş, bir NASA yetkilisi de oyuncunun Uluslararası Uzay İstasyonu'nda çekim yapacağını doğrulamıştı.

Ancak 2022'ye kadar projeyle ilgili neredeyse hiç gelişme paylaşılmadı. O yıl Universal Pictures'ın patronu Donna Langley, "Tom Cruise bizi uzaya götürüyor. Dünyayı uzaya taşıyor" diyerek projeyi doğrulamıştı.

Langley, o dönemde yaptığı açıklamada, "Tom'la geliştirme aşamasında harika bir projemiz var" demiş ve şöyle devam etmişti:

Bu proje, gerçekten bunu yapmasını öngörüyor. Bir roketle uzay istasyonuna gitmesi, çekim yapması ve umarız uzay istasyonunun dışında yürüyüş yapan ilk sivil olması hedefleniyor.

İsmi henüz açıklanmayan filmde Cruise'un, "şansı yaver gitmeyen ve bir şekilde Dünya'yı kurtarabilecek tek kişi haline gelen" bir karakteri canlandırması planlanıyordu. 

Oscarlı yönetmenin yeni filminde

Görevimiz Tehlike (Mission: Impossible) yıldızının sıradaki projesi ise Diriliş'in (The Revenant) 4 Oscarlı yönetmeni Alejandro G. Iñárritu'nun imzasını taşıyan ve adı henüz açıklanmayan bir film. 

Yapım hakkında fazla detay bilinmese de 63 yaşındaki Cruise'un, Jesse Plemons, Emma D'Arcy, John Goodman, Sandra Hüller, Riz Ahmed ve Sophie Wilde'ın da yer aldığı güçlü bir oyuncu kadrosuna liderlik edeceği belirtiliyor.

Cruise ve Iñárritu'nun yeni filmi, 2 Ekim 2026'da vizyona girecek.

Independent Türkçe, Page Six, GamesRadar


Rekortmen film 25 yaşında: Jim Carrey 20 milyon doları geri vermek istemiş

Kült klasikte Jim Carrey, Noel'i çalma planları yaparken küçük bir kızla tanışan alaycı, huysuz ve yalnız Grinç rolünde (Universal Pictures)
Kült klasikte Jim Carrey, Noel'i çalma planları yaparken küçük bir kızla tanışan alaycı, huysuz ve yalnız Grinç rolünde (Universal Pictures)
TT

Rekortmen film 25 yaşında: Jim Carrey 20 milyon doları geri vermek istemiş

Kült klasikte Jim Carrey, Noel'i çalma planları yaparken küçük bir kızla tanışan alaycı, huysuz ve yalnız Grinç rolünde (Universal Pictures)
Kült klasikte Jim Carrey, Noel'i çalma planları yaparken küçük bir kızla tanışan alaycı, huysuz ve yalnız Grinç rolünde (Universal Pictures)

Jim Carrey, Ron Howard'ın 2000 yapımı filmi Grinç'in (How the Grinch Stole Christmas) 25. yılı vesilesiyle, filmin yönetmeni ve makyajcısıyla Vulture'a verdiği röportajda, rolün perde arkasına dair çarpıcı ayrıntılar paylaştı. 

Dr. Seuss'un 1957 tarihli çocuk kitabından uyarlanan film, dünya genelinde 346 milyon dolar hasılat elde ederek büyük bir gişe başarısına imza atmış ve ABD'de 2000'in en çok kazanan yapımı olmuştu. 

Ancak Carrey için bu başarı, son derece zorlu bir dönüşüm sürecini de beraberinde getirmişti.

"Sadece yeşile boyayın"

Oyuncu, daha önceki röportajlarında Grinç'i ağır makyaj ve protezlerle canlandırmanın "işkence gibi" olduğunu açıkça dile getirmişti. Vulture'a verdiği yeni röportajda ise bu sürece dair daha önce paylaşmadığı ayrıntıları anlattı.

Carrey'nin yaşadığı zorlu sürece rağmen film, makyaj sanatçısı Rick Baker'a Oscar kazandırmıştı. Baker, stüdyonun başlangıçta Carrey'nin yalnızca yeşile boyanmasını istediğini hatırlattı. Baker, "Stüdyo bize, 'Jim'e 20 milyon dolar ödüyoruz ve onu görmek istiyoruz. Sadece yeşile boyayın' dedi" diye konuştu.

Carrey ise kostümü giymeyi kendisinin istediğini ancak bundan nefret ettiğini anlattı. Oyuncu, Grinç'i canlandırırken ağır makyaj ve maske nedeniyle burnundan nefes alamadığını söyledi. Maske üzerinde nefes almasına izin verecek delikler açmakta zorlandıklarını belirten Carrey, "Sonunda tüm film boyunca ağzımdan nefes almak zorunda kaldım" dedi.

Carrey, kostümün "dayanılmaz derecede kaşındırıcı" olduğunu ve gün boyu onu "çıldırttığını" da sözlerine ekledi. Yüzüne dokunamadığını ya da kaşınamadığını anlatan oyuncu, günde 8 saat makyaj koltuğunda oturduktan sonra projeden ayrılmayı ciddi ciddi düşündüğünü söyledi.

"20 milyon dolarını geri vermeye hazırdı"

Yönetmen Ron Howard da Carrey'nin o dönemde rolü bırakmaya çok yaklaştığını doğruladı. Howard, "20 milyon dolarını geri vermeye bile hazırdı. Bunu ciddi ciddi söylüyordu" dedi.

Ekip, çözümü eski bir özel harekat eğitmeni olan Richard Marcinko'yu projeye dahil etmekte buldu. Carrey, Marcinko'yu "CIA ajanlarına ve özel kuvvetlere işkenceye dayanmayı öğreten biri" diye tanımladı. Oyuncu, Marcinko'nun kendisine stresle başa çıkabilmek için çeşitli yöntemler öğrettiğini anlattı.

Bee Gees'e minnettar

Carrey, makyaj sürecini asıl katlanılır kılan şeyin ise Bee Gees'in müzikleri olduğunu söyledi. Oyuncu, makyaj süresince Bee Gees albümleri dinlediğini anlattı: 

Müzikleri inanılmaz derecede neşeli. Barry Gibb'le hiç tanışmadım ama ona teşekkür etmek istiyorum.

Independent Türkçe, Variety, Vulture, CBR.com


James Cameron sabırsızlıkla beklediği filmi açıkladı

15 milyon dolarlık bütçeyle çekilen Godzilla Minus One, 71 yıllık meşhur serinin en iyileri arasında gösteriliyor (Toho)
15 milyon dolarlık bütçeyle çekilen Godzilla Minus One, 71 yıllık meşhur serinin en iyileri arasında gösteriliyor (Toho)
TT

James Cameron sabırsızlıkla beklediği filmi açıkladı

15 milyon dolarlık bütçeyle çekilen Godzilla Minus One, 71 yıllık meşhur serinin en iyileri arasında gösteriliyor (Toho)
15 milyon dolarlık bütçeyle çekilen Godzilla Minus One, 71 yıllık meşhur serinin en iyileri arasında gösteriliyor (Toho)

James Cameron, Godzilla Minus One'ın devam filmi için heyecanını gizlemekte zorlanıyor. Ünlü yönetmen o kadar hevesli ki gerekirse sette yardımcı olmayı bile teklif etti.

Cameron, Avatar: Ateş ve Kül'ün (Avatar: Fire and Ash) Japonya'daki tanıtımı sırasında, sahneyi Godzilla Minus One'ın yönetmeni Takashi Yamazaki'yle paylaştı ve esprili bir dille, "Minus Zero'yu görmeyi sabırsızlıkla bekliyorum" dedi. 

"Benim için büyük bir onur"

Cameron sözlerini şöyle sürdürdü: 

Yamazaki sırf burada olmak için setten erken ayrılıp geldi, bu benim için büyük bir onur. Ben de kendisine yardımcı olabileceğimi söyledim.

Yamazaki ise bu teklife gülerek, "Bu durumda işimi elimden alırsınız" diye karşılık verdi. Cameron da "Bence her şey kontrolünüz altında" yanıtını verdi.

II. Dünya Savaşı sonrası Japonya'da geçen Godzilla Minus One, Kamiki Ryunosuke'nin canlandırdığı eski kamikaze pilotu Shikishima Koichi'yi merkezine alıyordu. 

Godzilla'yla ölümcül bir karşılaşmadan sağ kurtulan Koichi, yıllar sonra canavarın yeniden ortaya çıkmasıyla Japonya'yı kurtarmaya çalışan bir askeri ekibe katılıyordu.

Akademi Ödülleri'nde En İyi Görsel Efekt dalında Oscar kazanan Godzilla Minus One, bu başarıya ulaşan ilk Godzilla filmi olmuştu. Yapım, aynı zamanda bu kategoride ödül alan ilk Japon filmi olarak tarihe geçmişti.

Kasım 2023'te Japonya'da gösterime giren yapım, 7,65 milyar yenin (yaklaşık 50 milyon dolar) üzerindeki hasılatıyla ülkede en çok kazanan Godzilla filmi unvanını elde etmişti. 

Film, Kuzey Amerika'da da 56 milyon dolar hasılat elde ederek, tüm zamanların en yüksek gişe gelirine ulaşan Japonca canlı çekim yapımı olmuştu.

2026 sonunda izleyiciyle buluşacak

Devam projesinin 2026'nın sonlarına doğru vizyona girmesi planlanıyor. Kamiki'nin Kōichi rolüyle geri dönmesi, Minami Hamabe'nin ise karakterin sevgilisi Noriko'yu yeniden canlandırması bekleniyor. Ancak filmin konusuna dair henüz hiçbir detay paylaşılmadı ve proje gizemini koruyor.

71 yaşındaki Cameron cephesinde ise sıradaki proje, Avatar: Ateş ve Kül. Jake ve Neytiri bu kez, yeni bir Na'vi kabilesiyle karşı karşıya gelecek.

Merakla beklenen film, 19 Aralık'ta sinemalarda gösterime girecek.

Independent Türkçe, GamesRadar, ScreenRant