George Lucas, Star Wars'a yönelik çeşitlilik eleştirilerine yanıt verdi: "İnsanların çoğu uzaylı!"

Lucas, "Fikir, insanları oldukları gibi kabul etmeniz gerektiği. İster büyük ve tüylü olsunlar, ister yeşil ya da her neyse" dedi.

Fotoğraf: AP
Fotoğraf: AP
TT

George Lucas, Star Wars'a yönelik çeşitlilik eleştirilerine yanıt verdi: "İnsanların çoğu uzaylı!"

Fotoğraf: AP
Fotoğraf: AP

George Lucas, ilk 6 Yıldız Savaşları (Star Wars) filminde çeşitliliğe yer verilmediği yönündeki yorumları reddetti ve filmi eleştirenler hakkında şunları söyledi:

'Hepsi beyaz erkekler' derlerdi. İnsanların çoğu uzaylı! Fikir, insanları oldukları gibi kabul etmeniz gerektiği; ister büyük ve tüylü olsunlar, ister yeşil ya da her neyseler. Fikir, tüm insanların eşit olduğu.

Yıldız Savaşları'nın 80 yaşındaki yaratıcısı, 24 Mayıs Cuma günü Cannes Film Festivali'nde düzenlenen özel bir etkinlikte festivalin onursal Altın Palmiye ödülünü alırken konuştu.

Variety'nin haberine göre Lucas, Star Wars evreninde ayrımcılık yapıldığında bunun robotlara karşı olduğunu söyledi.

Tıklım tıklım salona yaptığı konuşmada, "Bu, insanların her zaman bir şeylere karşı ayrımcılık yaptığını ve er ya da geç bunun olacağını söylemenin bir yoluydu" dedi.

Demek istediğim, 'Bu robotlara güvenemeyiz' diyerek zaten yapay zekayla başlıyoruz.

Irk konusundaysa Lucas şunları ekledi: 

İlk filmde koyu tenli birkaç Tunuslu, ikincisinde Billy Williams ve onların da eleştirdiği [prequellerde (orijinal yapımdaki olayların öncesini anlatan dizi ya da film)] Sam Jackson vardı. Lando gibi bir kötü adam değildi. En iyi Jedi'lardan biriydi.

Cinsiyet eşitliği meselelerine gelince, Lucas kadınları sürekli kahraman rollerinde tasvir ettiğine dikkat çekti. "Sizce bu hikayelerdeki kahramanlar kimler? Prenses Leia'nın ne olduğunu düşünüyorsunuz?" diye sordu. 

O isyanın başı. Hiçbir şey bilmeyen bu genç çocuğu ve hiçbir şey yapamayan bu gürültücü, her şeyi ben bilirimci adamı alıp bu palyaçolarla birlikte isyanı kurtarmaya çalışan kişi o... Kraliçe Amidala için de aynı şey geçerli.

Lucas şöyle ekledi: 

Bir kadına pantolon giydirip kahraman olmasını bekleyemezsiniz. Elbise giyebilirler, ne isterlerse giyebilirler. Önemli olan beyinleri, düşünme, planlama ve mantıklı olma yetenekleri. İşte kahraman budur.

Bu yıl bir Yıldız Savaşları filmini yönetecek ilk kadın ve ilk beyaz olmayan kişi olmaya hazırlanan Sharmeen Obaid-Chinoy "artık zamanı geldi" demişti.

Peaky Blinders'ın yaratıcısı Steven Knight'ın yazdığı ve Star Wars: A New Beginning ya da Star Wars: New Jedi Order diye adlandırılacağı söylenen, Obaid-Chinoy'un Yıldız Savaşları filminin çekimlerine bu yıl başlanması planlanıyor.

CNN'e konuşan Obaid-Chinoy, "Proje beni çok heyecanlandırıyor çünkü çok özel bir şey yaratmak üzere olduğumuzu hissediyorum" demişti.

Artık 2024'teyiz ve çok çok uzak bir galakside bir hikayeyi şekillendirmek için bir kadının öne çıkmasının zamanı gelmişti.

Independent Türkçe



Yeni gerilim filmi izleyenleri soluk soluğa bırakıyor

Fotoğraf: The Match Factory
Fotoğraf: The Match Factory
TT

Yeni gerilim filmi izleyenleri soluk soluğa bırakıyor

Fotoğraf: The Match Factory
Fotoğraf: The Match Factory

Sinemaseverler, izleyicileri her zamankinden daha fazla nefes nefese bırakan "unutulmaz" bir psikolojik dramayı sabırsızlıkla bekliyor.

Sirât, 2025 Cannes Film Festivali'nin ilk prömiyerlerinden biriydi ve insanlar film hakkında ne düşünürse düşünsün herkesin ortak görüşü, bu filmin mutlaka izlenmesi gerektiği yönündeydi.

Fransız-İspanyol yönetmen Óliver Laxe'nin yönettiği Sirât, kayıp kızını arayan baba Luis (Sergi López) ve küçük oğlu Esteban'ın (Bruno Núñez Arjona) hikâyesini anlatıyor.

Luis ve Esteban'ın arayışı onları kızın en son görüldüğü Fas çölündeki yasadışı bir rave partisine götürür.

Film, Luis ve Esteban'ın partide dans edenlere fotoğraflar dağıtırken başlar ancak tesadüfi bir karşılaşma onları çölün derinliklerinde başka bir rave partisine yönlendirir.

Arayışları devam ederken, filmin yardımcı karakterlerinin sağladığı düşünülen güvenlik, birkaç kez yerini dehşete bırakıp eşsiz bir korku hissi yaratır. Sirât, sinemada duyduğumuz en büyük iç çekişlerin bazılarına neden olan, yavaş yavaş gelişen, Sorcerer benzeri bir cehenneme iniş.

Genel olarak eleştirmenler filmi beğendi. IndieWire'ın derlediği film eleştirmenlerinin sıralamaları, Sirât'ı Cannes 2025'in en iyi filmi olarak göstererek, Joachim Trier'in Sentimental Value ve Jafar Panahi'nin Palme d'Or ödüllü Un simple accident'ının önüne yerleştiriyor.

33 değerlendirmenin ardından film, Rotten Tomatoes sitesinde 100 puanlık mükemmel bir skora sahip. Laia Casanova'nın filmdeki ses tasarımı özellikle övgü topladı.

Time Out'tan John Bleasdale, filmi beğenip beğenmemenizin "filmin ikinci yarısındaki çılgın değişimlere ne kadar uyum sağlayabileceğinize bağlı" olduğunu belirterek, filmi "Dehşet Yolcuları (The Wages of Fear) ve The Vanishing'in sihirli mantar etkisi altında birleşimi" diye tanımladı.

Cineuropa'dan Fabien Lemercier ise filmi "unutulmaz" ve ‘deneyimsel’ diye nitelerken, Variety'de yazan Jessica Kiang, Sirât'ın "sınırları zorlayan insan psikolojisinin parlak bir şekilde tuhaf, kült olmaya hazır bir vizyonu" olduğunu söyledi.

Görsel kaldırıldı.
Sirât, Cannes 2025'in en iyi filmlerinden biriydi (The Match Factory)

Filmin vizyon tarihi henüz belli değil ancak Birleşik Krallık'ta Altitude ve ABD'de Neon tarafından dağıtım hakları satın alındı.

Independent Türkçe