Yatmadan önce ekrana bakmak sanıldığı kadar zararlı mı?

Uzmanlar uyku sağlığına yönelik tavsiyelerini paylaştı.

Bilim insanlarına göre teknolojik cihaz kullanımıyla uyku arasındaki dengenin sağlanmasında herkes için geçerli tek bir formül yok (Unsplash)
Bilim insanlarına göre teknolojik cihaz kullanımıyla uyku arasındaki dengenin sağlanmasında herkes için geçerli tek bir formül yok (Unsplash)
TT

Yatmadan önce ekrana bakmak sanıldığı kadar zararlı mı?

Bilim insanlarına göre teknolojik cihaz kullanımıyla uyku arasındaki dengenin sağlanmasında herkes için geçerli tek bir formül yok (Unsplash)
Bilim insanlarına göre teknolojik cihaz kullanımıyla uyku arasındaki dengenin sağlanmasında herkes için geçerli tek bir formül yok (Unsplash)

Bilim insanlarına göre yatmadan önce ekran başında vakit geçirmek zannedildiği kadar zararlı olmayabilir.

ABD'nin tanınmış gazetelerinden Wall Street Journal'a konuşan klinik psikolog Shelby Harris, "Tek başına teknolojinin daima sorun yaratmadığı daha net anlaşılmaya başlandı" dedi.

Harris, teknolojik cihazların kullanımı ve sağlıklı uyku arasında denge sağlanabilmesi için kişiye göre farklı yöntemler belirlenmesi gerektiğini söyledi. 

Klinik psikolog Michael Gradisar ve ekibinin 2014'te yayımladığı bir çalışmada, iPad'lerde farklı ışık ayarlarıyla gençlerin uykuya dalma süresi arasındaki ilişki incelenmişti.  

Gradisar, bu çalışmada parlaklık ayarları arasında ciddi bir farkın ortaya çıkmadığına dikkat çekti. Parlak ekranı kullanan gençlerin uykuya dalması, loş ekranı kullananlara göre ortalama 3,3 dakika daha uzun sürdü.

Uzmanlar, özellikle telefon, tablet ve bilgisayar gibi cihazların ekranından çıkan mavi ışığın, uykuyu düzenleyen sirkadiyen ritmi zannedildiği kadar bozmadığını belirtti.

Gelişimsel psikoloji alanında çalışan Royette Dubar, "Mavi ışığın zararına dair kanıtlar, eskiden düşündüğümüz kadar sağlam değil" dedi. 

Geçen yıl yapılan bir çalışmada da mavi ışık filtreli gözlüklerin, göz sağlığı açısından ciddi bir yararı olmadığı tespit edilmişti.

Uzmanlar, ekran başında vakit geçirmenin uyku düzenini olumsuz etkilememesi için birtakım tavsiyeler de paylaştı. 

Amerikan Uyku Tıbbı Akademisi'nden Shalini Paruthi, kişilerin uyku alışkanlıklarına dair bir günlük tutmasının faydalı olacağını söyledi. Burada hangi teknolojik cihazın ne kadar süreyle kullanıldığına, uyku kalitesine ve uyanılınca hissedilen duygulara dair gözlemlere yer verilmesini tavsiye etti. 

Paruthi, yatma zamanının istikrarlı şekilde sürdürülebilmesi için alarm kurulmasının da önemli olduğunu belirtti.

Uyku hijyeni üzerine çalışan Dr. Michelle Jonelis, doğal gün ışığına maruz kalmanın uyku dengesini korumaya fayda sağladığını söyledi.

Kaliforniya Üniversitesi'nden Aric Prather, yatmadan önce zihni aşırı uyaracak içeriklerden uzak durulmasını önerdi. 

Independent Türkçe, Wall Street Journal, CNN



Gerçek olaylardan esinlenen 100 tam puanlı dizi izleyicileri hayran bıraktı

Javier Giner'in aynı adlı otobiyografik romanından esinlenen dizi; acı, iyileşme ve inişli çıkışlı kendini kabul süreci gibi temaları dokunaklı bir dille ele alıyor (Disney+)
Javier Giner'in aynı adlı otobiyografik romanından esinlenen dizi; acı, iyileşme ve inişli çıkışlı kendini kabul süreci gibi temaları dokunaklı bir dille ele alıyor (Disney+)
TT

Gerçek olaylardan esinlenen 100 tam puanlı dizi izleyicileri hayran bıraktı

Javier Giner'in aynı adlı otobiyografik romanından esinlenen dizi; acı, iyileşme ve inişli çıkışlı kendini kabul süreci gibi temaları dokunaklı bir dille ele alıyor (Disney+)
Javier Giner'in aynı adlı otobiyografik romanından esinlenen dizi; acı, iyileşme ve inişli çıkışlı kendini kabul süreci gibi temaları dokunaklı bir dille ele alıyor (Disney+)

Disney+'ta sessiz sedasız yayına giren yeni İspanyol dizisi Yo, adicto, eleştiri derleme sitesi Rotten Tomatoes'da 100 üzerinden 100 tam puan alarak son dönemin en çarpıcı yapımlarından biri haline geldi.

İlk olarak İspanya'da izleyiciyle buluşan ve eleştirmenlerden tam not alan dizide, Javier Giner karakterine hayat veren Oriol Pla, kariyerinin en etkileyici performansına imza atıyor. 

Uyuşturucu bağımlılığıyla mücadele eden bir adamın iyileşme sürecini konu alan Yo, adicto, bu süreci hem duygusal hem de insani yönleriyle işliyor.

Diziyi benzerlerinden ayıran en önemli özelliklerden biri, bağımlılığı basitleştirmeden ve ahlaki çerçeve sıkıştırmadan ele alması. Bir izleyici Google yorumunda şu ifadeleri kullandı:

Bağımlılar nadiren oldukları gibi gösterilir, oysa onlar da insan... İzlemesi zor ama çok güzel. Büyük bir sevgiyle anlatılmış.

Aitor Gabilondo ve Javier Giner tarafından yaratılan dizi, yalnızca madde bağımlılığına değil, onu çevreleyen duygusal karmaşaya da derinlemesine eğiliyor: Travma, suçluluk, utanç, bağışlama ve yeniden yaşamayı öğrenmenin günlük çabası...

Javier'le Nora Navas'ın canlandırdığı terapisti arasındaki ilişki, dizinin duygusal omurgasını oluşturuyor. İkili, sadece bir iyileşme sürecine değil; kimlik, aidiyet ve özsaygıyı yeniden inşa etmeye uzanan bir yolculuğa çıkıyor.

Oriol Pla'nın performansı eleştirmenler kadar izleyicilerden de övgü alıyor. Bir kişi şöyle yazmış:

Oriol Pla'nın oyunculuğu kusursuz. Başta nefret ettiğiniz bir karaktere sonrasında tamamen empatiyle yaklaşmanızı sağlıyor... Onunla gülüyor, ağlıyor, bağımlılıkların ötesindeki varlığını hissediyorsunuz... Mutlaka izlenmesi gereken bir dizi.

6 bölümden oluşan mini dizi, Javier'in dünyasını şekillendiren ailevi ve toplumsal dinamikleri de gerçekçi biçimde yansıtıyor. Bir başka izleyici ise şu yorumda bulunmuş:

Gerçekçi şekilde yorumlanmış bir sosyal tablo. Aile, sosyal çevre ve iş ortamı son derece çağdaş ve inandırıcı bir şekilde işlenmiş.

Bir diğer değerlendirme de dizinin duygusal etkisine dikkat çekiyor:

Kafamızda, kalbimizde bir şeyleri yerinden oynatıyor. Kendi yaşadığımız ya da başkalarının deneyimlediği duygularla yüzleştiriyor.

Sürükleyici anlatımı, derinlikli duygusal yapısı ve güçlü oyunculuklarıyla Yo, adicto, evrensel temalara odaklanan uluslararası diziler arasında şimdiden öne çıkan bir yapım oldu. 

Independent Türkçe, Express, Digital Spy