İzleyiciler sinemada bayılmıştı: Korku serisine usta oyuncu da katıldı

2022 yapımı Terrifier 2, 250 bin dolar gibi mütevazı bir bütçeyle çekilmiş ve dünya çapında gişede 15 milyon dolardan fazla hasılat elde etmişti (Bloody Disgusting)
2022 yapımı Terrifier 2, 250 bin dolar gibi mütevazı bir bütçeyle çekilmiş ve dünya çapında gişede 15 milyon dolardan fazla hasılat elde etmişti (Bloody Disgusting)
TT

İzleyiciler sinemada bayılmıştı: Korku serisine usta oyuncu da katıldı

2022 yapımı Terrifier 2, 250 bin dolar gibi mütevazı bir bütçeyle çekilmiş ve dünya çapında gişede 15 milyon dolardan fazla hasılat elde etmişti (Bloody Disgusting)
2022 yapımı Terrifier 2, 250 bin dolar gibi mütevazı bir bütçeyle çekilmiş ve dünya çapında gişede 15 milyon dolardan fazla hasılat elde etmişti (Bloody Disgusting)

İzleyicilerin sinemada bayılmasına neden olan korku serisinin son halkası Terrifier 3'ten haber var...

Kült vampir filmi Kayıp Çocuklar'la (The Lost Boys) tanınan Jason Patric'in de Terrifier 3 oyuncuları arasında yer aldığı açıklandı. 

"Her gün nasip olmuyor"

Yönetmen Damien Leone, "Jason'ın aramıza katılmasının bir onur ve ayrıcalık olduğunu söylemek yetersiz kalır" diyerek ekledi:

Kendi kuşağının en iyi oyuncularından biri ve bu seriye derin bir saygı duyuyor. Bu yüzden hayranların onun Terrifier evrenindeki önemli rolünü görmesinden heyecan duyuyorum.

sjukılo
58 yaşındaki Patric'in filmdeki rolü şimdilik sır gibi saklanıyor (Dark Age Cinema)

Tam bir Kayıp Çocuklar hayranı olan Leone, sözlerini şöyle sürdürdü:

En sevdiğim filmlerden bazılarının yıldızıyla çalışmak her gün nasip olmuyor. Bbeni tanıyorsanız, özellikle Kayıp Çocuklar hakkında ne hissettiğimi bilirsiniz. Bu yüzden bu gerçekleşen bir hayal ve en hafif tabirle çok heyecan verici bir işbirliği oldu.

Jason Patric'in filmde canlandırdığı karakterin detayları gizli tutulsa da aktörün filmdeki ilk görüntüsü paylaşıldı. 

Yönetmen Leone ve yapımcı Phil Falcone'nin korku filminin çekimleri, geçen hafta New York'ta resmen tamamlandı.

Daha önce çekimlerin bu baharın başlarında tamamlandığına dair haberler çıkmıştı. Fakat bu ay tamamlanması gereken birkaç sahne daha vardı. 

Cineverse ve Bloody Disgusting imzalı filmde David Howard Thornton'ın canlandırdığı psikopat Palyaço Art, Noel arifesinde huzur içinde uykuya dalan Miles County'nin masum sakinlerine yeni bir kaos yaşatmaya hazırlanıyor.

Filmin geri dönen oyuncularının başında Sienna rolüyle Lauren LaVera yer alıyor. Ona Samantha Scaffidi, Elliot Fullam ve Chris Jericho eşlik ediyor.

Ayrıca Daniel Roebuck da Noel Baba rolüyle ilk kez izleyici karşısına çıkacak. 

Yılın en çok beklenen yapımlarından

2016 yapımı ilk Terrifier ve 2022 yapımı devam filmini sinemada izleyen bazı seyircilerin fenalaştığı, kustuğu hatta bayıldığı öne sürülmüştü.

Leone tarafından yazılan ve yönetilen Terrifier 3, 11 Ekim 2024'te ABD sinemalarında gösterime girecek. Serinin üçüncü halkası, yılın en çok merakla beklenen yapımları arasında gösteriliyor. 

Independent Türkçe, Deadline, Bloody Disgusting



Yeni bulgular Ortaçağ Avrupası'ndaki at eti tüketimine dair ezberi bozdu

Avrupa'da Hıristiyanlığın kabulüyle birlikte at eti tüketiminin azaldığı düşünülse de resmi bir yasağa dair bir kanıt yok (AFP)
Avrupa'da Hıristiyanlığın kabulüyle birlikte at eti tüketiminin azaldığı düşünülse de resmi bir yasağa dair bir kanıt yok (AFP)
TT

Yeni bulgular Ortaçağ Avrupası'ndaki at eti tüketimine dair ezberi bozdu

Avrupa'da Hıristiyanlığın kabulüyle birlikte at eti tüketiminin azaldığı düşünülse de resmi bir yasağa dair bir kanıt yok (AFP)
Avrupa'da Hıristiyanlığın kabulüyle birlikte at eti tüketiminin azaldığı düşünülse de resmi bir yasağa dair bir kanıt yok (AFP)

Avrupa'nın bazı bölgelerinde Hıristiyanlığa geçildikten sonra bile at eti yenmeye devam edildiği ortaya çıktı. 

Hıristiyanlık öncesi Avrupa'da at eti tüketimi epey yaygındı. Bu alışkanlık Ortaçağ'da azalırken yazılı kaynaklar bunun başlıca nedeninin Hıristiyanlığın kabulü olduğunu öne sürüyor. Metinlere göre bu dönemde at eti yemenin "barbarlık" veya "kafirlik" olduğuna inanılıyordu.

Ancak İsveç'teki Stockholm Üniversitesi'nden László Bartosiewicz ve Macaristan'daki HUN-REN Beşeri Bilimler Araştırma Merkezi'nden Erika Gál'in araştırmasına göre daha farklı bir durum sözkonusu olabilir. 

Bulguları hakemli dergi Antiquity'de yayımlanan çalışmayı yürüten arkeologlar, Macaristan'da Ortaçağ'a ait 198 çöp çukurundaki kalıntıları inceledi. Bu çukurlar Macaristan'ın yanı sıra bugünkü Avusturya, Hırvatistan, Romanya, Sırbistan ve Slovakya'da yer alıyordu. 

Araştırmacılar hayvan kemiklerinin oranına göre atların besin olarak tüketilip tüketilmediğini anlamaya çalıştı. 

Nispeten yüksek sayıda kemik bulan ekip, bölge halkının Macaristan'ın MS 1000'de Hıristiyanlığı kabul etmesinden en az 200 yıl sonra bile muhtemelen at yemeye devam ettiğini düşünüyor. Özellikle kırsal bölgelerdeki at kemikleri, çukurlardaki çiftlik hayvanı kalıntılarının üçte birini oluşturuyordu. 

Ancak çöplüklerdeki kalıntılara göre at tüketimi, 1241-42 Moğol istilasının ardından düşüşe geçti. Araştırmacılar Macaristan'da at tüketiminin, 16. yüzyıldaki Osmanlı işgaliyle birlikte pratikte sona erdiğini öne sürüyor.

Arkeologlar 13. yüzyılda başlayan düşüşün, atların sayısının azalması ve besin yerine savaşlarda kullanılmasına öncelik verilmesinden kaynaklandığını tahmin ediyor. Ekip makalede şöyle yazıyor:

Atlar değerli savaş ganimetleriydi ve hayatta kalan atlar muhtemelen yiyecek dışındaki amaçlar için yüksek talep görüyordu.

Ayrıca Moğol istilasında, Macaristan halkının kayda değer bir bölümünün ölmesi sonucu bölgeye batıdan göçler teşvik edilmişti. Bu grupların at yerine domuz eti tercih etmesinin de gözlemlenen düşüşte rol oynaması muhtemel.

Araştırmacılar bulgulara dayanarak at eti tüketiminin dini sebeplerden değil, hayvanların sayısının azalması ve demografik değişimlerden kaynaklandığını savunuyor. Yeni çalışmada Macaristan'daki at eti tüketimi analiz edilse de Avrupa'nın farklı bölgelerinde de din dışındaki etkenler sözkonusu olabilir.

Ekip makalede "Belgelere dayanarak at eti tüketiminin terk edilmesi, genellikle Ortaçağ Avrupası'nda Hıristiyanlığın ortaya çıkışıyla ilişkilendiriliyor" diye yazıyor: 

Öte yandan açık bir yasağın yokluğunda (Yahudilik/İslam'daki domuz eti yasağı gibi), Avrupa genelinde at etinin bırakılmasında büyük ölçüde bölgesel çeşitlilikler görülüyor.

Independent Türkçe, Washington Post, Popular Science, Antiquity