4 bin kilometre uçup okyanus geçen kelebek bilim insanlarını şaşkına çevirdi

Vanessa cardui en yaygun kelebek türlerinden biri (Reuters)
Vanessa cardui en yaygun kelebek türlerinden biri (Reuters)
TT

4 bin kilometre uçup okyanus geçen kelebek bilim insanlarını şaşkına çevirdi

Vanessa cardui en yaygun kelebek türlerinden biri (Reuters)
Vanessa cardui en yaygun kelebek türlerinden biri (Reuters)

Yaklaşık 4 bin 200 kilometre uçup Atlantik Okyanusu'nu geçen kelebek, bilim insanlarını şaşkına çevirdi. Kelebeklerin 7 bin kilometreye kadar uçabileceği belirtti.

Araştırmacılar, bilimsel adı vanessa cardui olan diken kelebeğinin, elverişli rüzgar koşulları sayesinde ara vermeden 5 ila 8 gün uçmuş olabileceğine dikkat çekti.

Barselona Botanik Enstitüsü'nden Gerard Talavera, Güney Amerika'da genel olarak bulunmayan bu kelebek türünün, 2013'te Fransız Guyanası'nda görüldüğünü ortaya çıkarmıştı. 

Kanada'daki Ottawa Üniversitesi ve ABD'deki Harvard'dan bilim insanlarının da katıldığı yeni bir araştırmada, bu kelebeklerin yolculuğuna yüksek ihtimalle Batı Afrika'da başladığı belirlendi.  

Araştırmanın yazarlarından Eric Toro-Delgado, kelebeklerin yolculuğuna dair şunları söyledi: 

Kelebekler bu uçuşu, çok enerji kullanmalarına neden olan aktif uçuş yöntemiyle rüzgarda süzülme arasında değişen bir stratejiden faydalanarak tamamlamış olabilir. Rüzgar olmadan kelebeklerin tüm yağlarını ve dolayısıyla enerjilerini tüketmeden önce en fazla 780 kilometre uçabileceğini tahmin ediyoruz.

Hakemli dergi Nature'da 25 Haziran'da yayımlanan çalışmada, bu kelebeğin kökenlerine de ışık tutuldu. 

Araştırmacılar, kelebeklerin kanatlarındaki hidrojen ve stronsiyum izotoplarını analiz etti. Bu, bilim insanlarına kelebeklerin doğduğu bölgelerin adeta "parmak izini" sundu. İncelemelerde, kelebeklerin muhtemelen Fransa, İrlanda, Birleşik Krallık veya Portekiz'de doğmuş olabileceğine işaret edildi. 

Bu ihtimal göz önünde alındığında, bilim insanları aslında bu kelebeklerin Batı Avrupa'dan Afrika'ya, oradan da Güney Amerika'ya yolculuklarında 7 bin kilometreye kadar mesafe gitme kapasitesine sahip olabileceğine dikkat çekti.

Independent Türkçe, New Atlas, Science Daily



Z kuşağına göre yetişkinlik 27 yaşında başlıyor

Z kuşağı, yetişkinliğin 18 değil 27 yaşında başladığını söylüyor (Unsplash)
Z kuşağı, yetişkinliğin 18 değil 27 yaşında başladığını söylüyor (Unsplash)
TT

Z kuşağına göre yetişkinlik 27 yaşında başlıyor

Z kuşağı, yetişkinliğin 18 değil 27 yaşında başladığını söylüyor (Unsplash)
Z kuşağı, yetişkinliğin 18 değil 27 yaşında başladığını söylüyor (Unsplash)

Z kuşağı, gerçek yetişkinliğin 27 yaşında başladığını düşünüyor.

Talker Research'ün Life Happens adına yaptığı bir araştırma, farklı kuşaklardan 2 bin Amerikalıyla anket yaparak modern yetişkinliği tanımlayan kilometre taşlarını ve bakış açılarını inceledi.

Araştırma, Z kuşağındaki birçok kişinin, yetişkinliğin 18 yaşında başladığı fikrine karşı çıkarak 27 yaşında başladığına inandığını tespit etti. Pek çok kişi "yetişkinliği" ekonomik bağımsızlıkla (yüzde 45) ve eğlence (yüzde 38) yerine sorumluluklara öncelik vermekle bağdaştırıyor. Başka kilometre taşları arasında taşınmak (yüzde 46) ve ilk işini bulmak (yüzde 28) yer alıyor fakat Z kuşağının birçok üyesi bu adımları attıktan sonra bile kendini yetişkin hissetmiyor.

Toplumsal normların değişmesiyle artık yetişkinlik için belirli bir yaştansa kişisel dönüm noktaları daha çok önem kazanıyor ve bağımsızlıkla istikrar temel belirteçler haline geliyor.

Çoğuna göre yetişkinliğin zaman çizgisi artık çok daha esnek, sabit bir yaştansa kişisel deneyimlere bağlı. Baby boomer (1946-1964 arasında doğanlar -çn.) gibi eski nesiller, genç yaşta evlenmek, ev satın almak, 20'li yaşlarında çocuk sahibi olmak gibi geleneksel normlara uyum sağlamak için baskı hissederken Z kuşağı, "yetişkin" etiketini benimsemede duygusal dengeye, kariyer tatminine ve kendini keşfetmeye öncelik veriyor.

Hatta Talker Research'ün araştırmasında, tüm yaş gruplarından katılımcıların yüzde 72 gibi yüksek bir oranı, yetişkinliğin geçmiş yıllara göre çok farklı göründüğü konusunda hemfikir. Bu düşünce, genç kuşakların daha önceki dönemlerde baskın olan "herkese uyan tek tip" yetişkinlik anlayışını giderek daha fazla reddetmesiyle uyumlu.

Ancak bu gecikme, özellikle de finansal planlama alanında endişelere yol açıyor. Ulusal Sigorta ve Mali Müşavirler Birliği'nin (NAIFA) CEO'su Kevin Mayeux, araştırmada yetişkinliğe geçiş sürecinin uzamasına rağmen pek çok gencin hâlâ emeklilik planlaması yapmadığına dikkat çekti, bu da onların uzun vadeli istikrarını önemli derecede etkileyebilir.

Mayeux "Gençlerin bu kadar çoğunun emekliliklerine yönelik adımlar atmaması veya hayat sigortası satın almaması endişe verici olsa da bu adımları atmak için hiçbir zaman çok geç değil" dedi.

Yine de bu eğilim, Z kuşağı için yetişkinliğin doğrudan sosyal kilometre taşlarına ulaşmaktansa bireylerin kendi hayatlarını yönetmekte özgüven kazanmaya bağladığını gösteriyor. Katılımcıların kayda değer bir kısmının 27 yaşını yetişkinliğin "gerçek" başlangıcı diye nitelemesi, birinin hayatında yetişkinlik dönemine geçiş yapmasında sosyal baskılar yerine kişisel dönüm noktalarının belirleyici olması gerektiğine duyulan inancın büyüdüğüne işaret ediyor.

Nihayetinde yetişkinliğin tanımı değişiyor olabilir fakat bağımsızlık, güvenlik ve kendini gerçekleştirme arzusu, 18, 27 veya hangi yaş olursa olsun, o tanımın merkezinde yer almayı sürdürüyor.

Independent Türkçe