Yünlü mamutların yok oluşuna dair ezber bozuldu

Buz Devri 2: Erime Başlıyor'da (Ice Age: The Meltdown) yünlü mamut Manny (solda) "Mamutların soyu tükenemez, onlar Dünya'daki en büyük canlılar" diyordu (Blue Sky Studios)
Buz Devri 2: Erime Başlıyor'da (Ice Age: The Meltdown) yünlü mamut Manny (solda) "Mamutların soyu tükenemez, onlar Dünya'daki en büyük canlılar" diyordu (Blue Sky Studios)
TT

Yünlü mamutların yok oluşuna dair ezber bozuldu

Buz Devri 2: Erime Başlıyor'da (Ice Age: The Meltdown) yünlü mamut Manny (solda) "Mamutların soyu tükenemez, onlar Dünya'daki en büyük canlılar" diyordu (Blue Sky Studios)
Buz Devri 2: Erime Başlıyor'da (Ice Age: The Meltdown) yünlü mamut Manny (solda) "Mamutların soyu tükenemez, onlar Dünya'daki en büyük canlılar" diyordu (Blue Sky Studios)

Yünlü mamutların küçük bir grup içinde uzun süre çiftleştiği fakat nesillerinin bu yüzden tükenmediği ortaya çıktı. 

Yaklaşık 300 bin yıl önce ortaya çıkan yünlü mamutlar bir zamanlar Avrupa, Asya ve Kuzey Amerika'nın soğuk tundralarında büyük gruplar halinde yaşıyordu. Fakat 10 bin yıl kadar önce deniz seviyelerinin yükselip Vrangel Adası'nı anakaradan ayırmasıyla bu adaya hapsoldular. 

Bugünkü Rusya'ya bağlı Vrangel Adası'ndaki küçük popülasyon binlerce yıl hayatta kalmayı başardı ancak yünlü mamutların soyu, 4 bin yıl kadar önce gizemli bir şekilde sona erdi. 

Daha önce yapılan çalışmalarda bu hayvanların, çok küçük bir popülasyon içinde birbirleriyle çiftleşmesi nedeniyle zararlı mutasyonların artması sonucu neslinin tükendiği öne sürülmüştü.

Hakemli dergi Cell'de dün yayımlanan araştırmada yünlü mamutların küçük bir grup içinde çiftleştiği ama nesillerinin sonunu "rasgele bir olayın" getirdiği bulundu. 

Araştırmacılar anakarada yaşamış 7 yünlü mamutla birlikte Vrangel Adası'na hapsolanlardan 14'ünün genomunu inceledi. Bu sayede hayvanların yok olmadan önceki 50 bin yıllık tarihi mercek altına alındı.

Bilim insanları adadaki popülasyonun ilk başta 8 mamuttan oluştuğunu ve bu sayının 20 nesil sonra 200-300 civarına çıktığını tespit etti. 

Dar bir grup içinde çiftleşen hayvanların genetik çeşitliliğin 6 bin yıl boyunca düştüğü saptandı. Araştırmacılar ayrıca bağışıklık sistemi açısından önem taşıyan genlerin çeşitliliğinde de azalma kaydetti. 

Bilim insanları mamutların genetik çeşitliliği azalsa da bunun çok yavaş gerçekleştiğini ve son döneme kadar popülasyon boyutunun dengeli bir seyir izlediğini buldu. Ayrıca çiftleşme sonucu zararlı mutasyonlar birikmesine karşın bunların en kötülerinin diğer nesillere aktarılmadığı saptandı. 

Makalenin kıdemli yazarı Love Dalén, "Artık nüfusun çok küçük olduğu ve genetik nedenlerle soylarının tükenmeye mahkum olduğu fikrini kesin bir şekilde reddedebiliriz" diyor. 

Bu, onları muhtemelen rasgele bir olayın öldürdüğü ve bu rasgele olay yaşanmasaydı bugün hâlâ mamutların olacağı anlamına geliyor.

Ekip yünlü mamutların sonunu neyin getirdiğini henüz bilmiyor. Hayvanların son 300 yılı bu çalışmaya dahil edilmedi. Fakat bu dönemden fosil örnekleri bulan araştırmacılar genetik analizin uzun zamandır merak edilen soruyu yanıtlayabileceğini umuyor. 

Dalén, ani bir olay yaşandığını tahmin ettiklerini söyleyerek "Soylarının neden tükendiğini anlamak için hâlâ umut olduğunu söyleyebilirim, ama söz veremeyiz" diye ekliyor.

Araştırma ekibi yeni çalışmanın bugünkü koruma çalışmalarına da katkı sağlayabileceği görüşünde. Çalışmanın başyazarı Marianne Dehasque şöyle açıklıyor:

Mamutlar, süregelen biyoçeşitlilik krizini ve bir tür, popülasyon darboğazı yaşadığında genetik açıdan neler olduğunu anlamak için mükemmel bir sistem çünkü günümüzdeki birçok popülasyonun kaderini yansıtıyor.

Yünlü mamutların en zararlı mutasyonlardan arınmasına karşın sonları gelene kadar orta seviyede mutasyonlar biriktirdiğini belirten Dalén de "Günümüz koruma programlarının popülasyonu tekrar makul bir boyuta getirmesinin yeterli olmadığını unutmamak önemli" diyerek ekliyor:

Aynı zamanda aktif bir şekilde genetik süreci izlemek gerekiyor çünkü bu genomik etkiler 6 bin yıldan uzun süre devam edebiliyor.

Independent Türkçe, Science Daily, Popular Science, Cosmos Magazine, Cell



Depresyonun 5 belirtisi

Depresyondaki kişiler kendilerini sürekli yorgun ve bitkin hissederler (Reuters)
Depresyondaki kişiler kendilerini sürekli yorgun ve bitkin hissederler (Reuters)
TT

Depresyonun 5 belirtisi

Depresyondaki kişiler kendilerini sürekli yorgun ve bitkin hissederler (Reuters)
Depresyondaki kişiler kendilerini sürekli yorgun ve bitkin hissederler (Reuters)

Depresyon ve anksiyete günümüzde çok yaygın psikolojik durumlar haline geldi. Araştırmacılar, dünya çapında yetişkinlerin yaklaşık %5'inin depresyondan muzdarip olduğunu, bunun yaklaşık 280 milyon kişiye tekabül ettiğini ortaya koydu.

Ani gelişmeler, sosyal medyanın etkisi, kişisel gelişim standartları ve sosyal medya ekranlarında yansıtılan ideal hayat hayalleri, zihinsel yeteneklerimizi olumsuz yönde etkiledi. Bu karmaşık zamanlarda, depresyonu diğer davranış kalıplarıyla karıştırmak çok kolaydır ve bu nedenle yardım almayı geciktirebilir. Şarku’l Avsat depresyonda oalbileceğimizi gösteren emareleri derledi.

Depresyonun en belirgin emareleri nelerdir?

1- Uzun süreli üzüntü veya kötü ruh hali

Sürekli üzüntü, boşluk hissi, hatta umutsuzluk yaşayan birçok kişi, bunun normal ruh hali değişiklikleri olduğunu düşünebilir, ancak bu his bir gün boyunca devam ederse veya neredeyse her gün ortaya çıkarsa, bu depresyon belirtisi olabilir.

2- İlgi veya zevk kaybı

Eğer bir hobinizi veya size zevk ve mutluluk veren bir şeyi aniden bırakırsanız, dikkatli olun. Depresyonda olan kişilerin, daha önce zevk aldıkları hobiler, sosyal etkinliklere katılmak veya hatta samimi ilişkiler gibi faaliyetlere karşı belirgin bir ilgi veya zevk kaybı yaşadıkları gözlemlenmiştir.

3- İştah veya kilo değişiklikleri

Sadece bazı günlerde çok fazla yemek yemiyorsanız, bu normal bir değişiklik olabilir, ancak durum devam ederse endişe verici olabilir. Depresyonun iştahta azalma veya artış şeklinde ortaya çıkabileceği ve bunun da genellikle istenmeyen kilo kaybı veya kilo alımına yol açabileceği gözlemlenmiştir.

4- Uyku bozuklukları

Depresyonun uykusuzluk yani uykuya dalma veya uykuyu sürdürmede zorluk, bazen de aşırı uykuya neden olduğu bilinmektedir.

5- Yorgunluk veya enerji azalması

Depresyon hastaları, yeterli uyku alsalar bile sürekli yorgun ve bitkin hissettiklerinden şikayet ederler. Bu çok yaygın bir semptomdur. Kişiler, günlük işlerini yapmalarına yardımcı olacak enerji ve dayanıklılık eksikliği yaşayabilirler.