Haftaya gösterimde: Netflix'teki yeni dizi izleyicileri böldü

Belgesele konu olan Jonathan Meijer, Netflix dizisinde yer alanların "kendisini itibarsızlaştırmaya çalışan küçük bir azınlık" olduğunu öne sürdü (Netflix)
Belgesele konu olan Jonathan Meijer, Netflix dizisinde yer alanların "kendisini itibarsızlaştırmaya çalışan küçük bir azınlık" olduğunu öne sürdü (Netflix)
TT

Haftaya gösterimde: Netflix'teki yeni dizi izleyicileri böldü

Belgesele konu olan Jonathan Meijer, Netflix dizisinde yer alanların "kendisini itibarsızlaştırmaya çalışan küçük bir azınlık" olduğunu öne sürdü (Netflix)
Belgesele konu olan Jonathan Meijer, Netflix dizisinde yer alanların "kendisini itibarsızlaştırmaya çalışan küçük bir azınlık" olduğunu öne sürdü (Netflix)

Netflix'in yeni gerçek suç belgeseli, daha gösterime girmeden tartışma yarattı.

1000 Çocuklu Adam (The Man With 1000 Kids) adlı belgesel, yakışıklılığı ve gür sarı saçlarıyla birçok ebeveyn adayının rüyalarını süsleyen bir sperm donörü olan Jonathan Meijer'in hikayesini anlatıyor.

Belgeselin aktardığına göre Meijer, donör arayan insanlara, spermlerini sadece birkaç aileye bağışlamayı planladığını söylüyor. Ancak bu sözler yalandan ibaret.

"Cazibesini tüm bu insanları kandırmak için kullanmayı seçti"

Netflix, üç bölümden oluşan belgeselin konusunu şöyle özetliyor:

Bir grup aile güvendikleri karizmatik sperm donörünün, dünya üzerindeki yüzlerce, belki binlerce çocuğun babası olduğunu öğrenir.

Meijer'in eylemleri hakkında Netflix'in hayran sitesi Tudum'a konuşan yönetmen Josh Allot, şunları söyledi: 

Bu dünyada tek bir hayatınız var. Neden cazibesini, zekasını ve yaratıcılığını kitlesel ölçekte üremeye çalışmak ve tüm bu insanları kandırmak için kullanmayı seçti?

Yönetmen sözlerini şöyle sürdürdü:

Onunla tanışan pek çok farklı ebeveynle ve onu iyi tanıyan insanlarla konuştum. Bu onun için neredeyse bir bağımlılık haline gelmiş gibi görünüyor.

Belgesel kapsamında görüşülen kişiler, seri bağışçıyı durdurma konusundaki kararlılıklarını paylaşıyor. Aileler harekete geçince Hollandalı adamın daha fazla bağış yapması yasaklanıyor.

Ancak fragmanı izleyenler, Meijer'in gerçekten suçlu olup olmadığı konusunda ikiye bölündü.

Bir kişi dikkatli olması gerekenin sperm bankaları olduğunu savundu:

Donörü değil de sperm bankalarını suçlamaları gerekmez mi? Bankalar denetlenmiyor mu? Adamın bağış yapmasını engellemesi gerekenler onlar değil mi?

"Merakla bekliyorum"

Diğerleriyse donörün suçlu olduğu konusunda hemfikirdi:

Çok nadir görülen bir hastalığı ya da durumu olduğunu ve bin bebeğin hepsinin bunu miras alacağını bir düşünün.

Başka biri mağdurların bu kadar üzülmesine anlam veremediğini söyledi:

Neden bu kadar üzgün olduklarını çok merak ediyorum. Hamile kalmak için bir tesise gittiler, hamile kaldılar ve istedikleri bebeğe sahip oldular. Evet bir sürü çocuk var ama o çocuklara bakmak zorunda olan siz değilsiniz, yaygara koparmaya gerek yok. Ve belli ki onun tipine talep var.

Fragmandan etkilenen bir izleyiciyse "Harika" diye yazarak ekledi:

Bu belgeseli merakla bekliyorum.

"Netflix para kazanmaya odaklanmış"

Öte yandan Meijer, Newsweek'e e-posta göndererek yaptığı açıklamada, ailelere asla yalan söylemediğini öne sürdü. Belgeselde yer almama kararı verdiğini ve diziyi henüz izlemediğini de sözlerine ekledi. 

"Başlık zaten çok yanıltıcı. Aldatıcı" diyen Meijer şöyle yazdı: 

Kimse için sürpriz değil, Netflix de diğer tüm şirketler gibi para kazanmaya odaklanmış durumda.

1000 Çocuklu Adam, 3 Temmuz'da Netflix'te gösterime girecek. 

Independent Türkçe, LadBible, Newsweek



James Gandolfini televizyon tarihine geçen rolünü neredeyse alamıyordu

Gandolfini'nin menajeri Nancy Sanders, ünlü aktörün Tony Soprano rolünü kabul edip etmeme konusunda kararsız kaldığını söylüyor (HBO)
Gandolfini'nin menajeri Nancy Sanders, ünlü aktörün Tony Soprano rolünü kabul edip etmeme konusunda kararsız kaldığını söylüyor (HBO)
TT

James Gandolfini televizyon tarihine geçen rolünü neredeyse alamıyordu

Gandolfini'nin menajeri Nancy Sanders, ünlü aktörün Tony Soprano rolünü kabul edip etmeme konusunda kararsız kaldığını söylüyor (HBO)
Gandolfini'nin menajeri Nancy Sanders, ünlü aktörün Tony Soprano rolünü kabul edip etmeme konusunda kararsız kaldığını söylüyor (HBO)

Televizyon tarihinin en ikonik karakterlerinden Tony Soprano'yu, James Gandolfini dışında birinin canlandırdığını hayal etmek bile imkansız. Ancak dizinin yaratıcısı David Chase, başta bu konuda o kadar da emin değildi.

"Tony Soprano'yu buldum galiba"

New Jersey'li bir mafya babasının özel hayatı ve iş dünyasındaki çatışmalarını konu alan The Sopranos'un yaratıcısı Chase, Gandolfini'yi başrol için ilk izlediğinde tereddüt yaşamış. Jason Bailey'nin yeni kitabı Gandolfini: Jim, Tony, and the Life of a Legend'da (Gandolfini: Jim, Tony ve Bir Efsanenin Hayatı) yer alan ve Vulture tarafından yayımlanan bir bölüm, dizinin oyuncu seçim sürecini ve Chase'in başlangıçtaki çekincelerini detaylandırıyor.

Gandolfini'nin adı, menajeri Nancy Sanders pilot bölümün senaryosunu okuduğunda gündeme gelmiş. Senaryoyu eline alır almaz "Aman Tanrım, Tony Soprano'yu buldum galiba" diye düşündüğünü anlatıyor.

Ancak Gandolfini'nin kayıtlarını izledikten sonra Chase, "Bence çok iyi bir oyuncu ama tek bir endişem var. Yeterince tehditkar mı?" diye sormuş.

Sanders bu söz karşısında şaşkına dönmüş. "Eğer bana 'Biraz kilolu' ya da 'Saçları dökülüyor' deseydiniz anlar, kabul ederdim. Ama yeterince tehditkar mı? Bu adam tam sizin aradığınız kişi" diyerek Gandolfini'nin rol için mükemmel seçim olduğunu savunmuş.

Üç aday kaldı

Gandolfini ise senaryoyu çok sevmesine rağmen rolü alacağından pek umutlu değilmiş. Asıl endişesiyse Chase'in çalışması zor biri olma ihtimaliymiş. Deneme çekimlerinden önce Chase'le kahvaltıda buluşması istendiğinde hiç de hevesli değilmiş. Ama buluşma düşündüğünün aksine son derece keyifli geçmiş. 

Sonunda Tony Soprano rolü için üç aday kalmış: James Gandolfini, Mike Rispoli ve daha sonra dizide başka bir karaktere hayat verecek Steven Van Zandt. Deneme çekimleri sırasında Chase'in tüm şüpheleri dağılmış:

Sonunda kendini verip gerçekten okumaya başladığında, işte o anda her şey belli oldu.

Sonrasında The Sopranos, televizyonun altın çağını başlatan yapımlardan biri oldu. 1999-2007'de 6 sezon süren dizide Tony Soprano'ya hayat veren Gandolfini, televizyon tarihinin en etkili karakterlerinden biri olarak anılıyor. 

2013'te 51 yaşında kalp krizi sonucu hayatını kaybeden Gandolfini, bu performansıyla üç Emmy, 5 SAG (Screen Actors Guild) ve bir Altın Küre kazanmıştı.

Independent Türkçe, Entertainment Weekly, Vulture