"Dünyanın en eski bilgisayarının" hangi takvimi takip ettiği ortaya çıktı

Antikitera düzeneğinin takvim halkası, yüksek ihtimalle Hicri takvim gibi Ay'ın hareketlerini takip ediyordu (AFP)
Antikitera düzeneğinin takvim halkası, yüksek ihtimalle Hicri takvim gibi Ay'ın hareketlerini takip ediyordu (AFP)
TT

"Dünyanın en eski bilgisayarının" hangi takvimi takip ettiği ortaya çıktı

Antikitera düzeneğinin takvim halkası, yüksek ihtimalle Hicri takvim gibi Ay'ın hareketlerini takip ediyordu (AFP)
Antikitera düzeneğinin takvim halkası, yüksek ihtimalle Hicri takvim gibi Ay'ın hareketlerini takip ediyordu (AFP)

Antikitera düzeneğinin, Antik Yunanlıların Ay takvimini takip ettiği ortaya çıktı. 

Yunanistan'ın Küçük Çuha Adası (Antikitera) açıklarında 1901'de bulunan Antikitera düzeneği, sıklıkla "dünyanın en eski bilgisayarı" diye anılıyor. Yaklaşık 2 bin 200 yıl önce yapıldığı düşünülen cihazın Güneş, Ay ve gezegenlerin hareketini takip ettiği biliniyor. 

Ayakkabı kutusu büyüklüğündeki Antikitera düzeneği, "takvim halkası" denen bir parçaya sahip. Bu kısımdaki deliklerin her biri bir güne denk gelecek şekilde bir yıllık bir takvim oluşturuyor.

Öte yandan halkaların sadece bir kısmı korunabildiğinden düzenekte kaç halka olduğu, yani kaç günün takip edildiği sorusuna cevap bulunamıyordu. 

2020'de yapılan bir çalışmada X ışınları kullanılarak kırık halkalardan birinin altı incelenmiş ve düzeneğin toplam 347 ila 367 delik içerdiği öne sürülmüştü. 

Ancak bulgular güçlü bir şekilde desteklenemezken, Antikitera düzeneğinin Güneş'in mi Ay'ın mı hareketlerine dayanan bir takvim görevi gördüğü belirlenememişti. Güneş takvimleri 365, Ay takvimleriyse 354 günden oluşuyor.

Horological Journal adlı bilimsel derginin temmuz sayısında yayımlanan bir makalede cihazın Ay takvimini takip ettiği bulundu. 

Bilim insanları, kara deliklerin birleşmesi gibi olaylarda ortaya çıkan kütleçekimsel dalgaları saptamada kullanılan bir istatistiksel yönteme başvurdu. Araştırmacılar bu hassas yöntem ve mevcut halkaların konumuna dayanarak Antikitera düzeneğinin çok yüksek ihtimalle 354-355 delik içerdiği sonucuna vardı. 

Bu nedenle araştırmacılar mekanizmanın Antik Mısırlıların 365 günlük takvimini değil, o dönemde Yunanlıların kullandığı 354 günlük Ay takvimini takip ettiğini söylüyor. 

Birleşik Krallık'taki Glasgow Üniversitesi'nden Joseph Bayley, ortak yazarı olduğu çalışma hakkında "Antikitera düzeneği ve Yunan zanaatkarların onu yapmak için harcadığı emek ve özene yeni bir takdir duymamı sağladı" diyor:

Deliklerin hassas bir şekilde konumlandırılması için son derece isabetli ölçüm teknikleri ve halkaları açmak için epey sabit bir el gerekir.

Daha önceki çalışmalarda düzeneği yapanlar için Ay takviminin muhtemelen daha önemli olduğu öne sürülmüştü. Fakat Bayley yeni çalışmanın bu ihtimali büyük ölçüde artırdığını söylüyor.

Independent Türkçe, Space.com, Live Science, Horological Journal



Tamponlardaki "yüksek risk" ortaya kondu

Araştırmacılar 16 metalin tamponlarda kayda değer seviyede bulunduğunu saptadı (Unsplash)
Araştırmacılar 16 metalin tamponlarda kayda değer seviyede bulunduğunu saptadı (Unsplash)
TT

Tamponlardaki "yüksek risk" ortaya kondu

Araştırmacılar 16 metalin tamponlarda kayda değer seviyede bulunduğunu saptadı (Unsplash)
Araştırmacılar 16 metalin tamponlarda kayda değer seviyede bulunduğunu saptadı (Unsplash)

Regl ürünü olarak kullanılan tamponların kurşun ve arsenik gibi zararlı maddeler içerdiği tespit edildi. 

Türkiye'de regl olan kişiler çoğunlukla ped tercih etse de tampon kullanımı da azımsanmayacak seviyede. Konuşmamız Gerek Derneği'nin 2022 tarihli bir araştırmasında bu oranın yaklaşık yüzde 20 olduğu bulunmuştu.  

ABD'li araştırmacılar bu hijyenik ürünlerin ne kadar hijyenik veya sağlıklı olduğuna dair yeterince araştırma yapılmamasından yola çıkarak kapsamlı bir çalışma yürüttü. 

Bilim insanları Eylül 2022 - Mart 2023 döneminde ABD, Birleşik Krallık ve Yunanistan'daki dükkanlardan ve iki büyük internet satıcısından toplam 14 markanın tamponlarını satın aldı. En çok satın alınan tamponları tercih eden araştırmacılar toplam 30 ürünü inceledi. 

Ürünlerin 16 ayrı metali içerip içermediğini test eden ekip, bulgularını Environment International adlı bilimsel dergide çarşamba günü yayımlanan makalede paylaştı. 

Analiz sonucunda 16 metale de kısmen rastlanırken; arsenik, kadmiyum, krom, kurşun ve vanadyumunsa bütün ürünlerde bulunduğu ortaya çıktı. Bilim insanları kurşun, kadmiyum ve arseniğin yüksek oranlarda görüldüğünü saptadı. 

Araştırmacılar kendilerini en çok endişelendiren bulgunun, bütün ürünlerde kurşun çıkması olduğunu söylüyor. Kurşuna herhangi bir seviyede maruz kalmanın zararlı olduğuna dikkat çeken ekip, bu metalin kana karışmasının ciddi sağlık sorunları yaratacağını belirtiyor. 

Kemiklerde depolanan kurşun; beyin, kalp ve böbrekler gibi kritik organları etkilemesinin yanı sıra üreme ve gelişimle ilgili sorunlara da yol açabiliyor. 

İnorganik arsenik kansere, kadmiyum da böbrek sorunlarına neden olurken bu iki metal kalp ve damar hastalıklarıyla ilişkilendiriliyor. Çalışmanın kıdemli yazarı Kathrin Schilling bulguları şöyle değerlendiriyor:

Zehirli metaller her yerde bulunmasına ve bunlara düşük seviyelerde her an maruz kalmamıza rağmen çalışmamız, metallerin menstrüel ürünlerde de yer aldığını ve bu ürünleri kullanan kadınların bunlara maruz kalma açısından daha yüksek risk altında olabileceğini açıkça gösteriyor.

Öte yandan araştırmacılar endişelenmek için erken olduğunu vurguluyor. Zararlı metallerin regl kanına karıştığına dair henüz bir bulgu yok. Yeni çalışmaların bu metallerin yaratabileceği tehlikelere ışık tutması bekleniyor. 

Ekip zehirli metallerin bu ürünlere çeşitli yollarla girmiş olabileceğini ifade ediyor. Örneğin tampon üretiminde kullanılan pamuk, metalleri toprak ve sudan emmiş olabilir. Kalsiyum, kobalt, krom, bakır, nikel ve çinko gibi metallerinse mikropları önleme veya kokuyu bastırma amacıyla eklenmesi muhtemel.

Makalenin başyazarı Jenni Shearston "Üreticilere, ürünlerini metaller ve özellikle de zehirli metaller açısından test etme gerekliliği getileceğini umuyorum" diyor:

Halkın bu yönde bir çağrı yaptığını ya da tampon ve diğer menstrüel ürünlere daha iyi etiketler konmasını talep ettiğini görmek heyecan verici olur.

Independent Türkçe, New Atlas, Daily Mail, Environment International, Konuşmamız Gerek Derneği