2 milyar dolarlık meşhur seri final yapıyor

Michael Chaves’in yönettiği Korku Seansı 3: Katil Şeytan'ın başrollerinde Vera Farmiga (solda) ve Patrick Wilson yer alıyor (Warner Bros)
Michael Chaves’in yönettiği Korku Seansı 3: Katil Şeytan'ın başrollerinde Vera Farmiga (solda) ve Patrick Wilson yer alıyor (Warner Bros)
TT

2 milyar dolarlık meşhur seri final yapıyor

Michael Chaves’in yönettiği Korku Seansı 3: Katil Şeytan'ın başrollerinde Vera Farmiga (solda) ve Patrick Wilson yer alıyor (Warner Bros)
Michael Chaves’in yönettiği Korku Seansı 3: Katil Şeytan'ın başrollerinde Vera Farmiga (solda) ve Patrick Wilson yer alıyor (Warner Bros)

Gişede fırtına gibi eserek 2 milyar dolar hasılat elde eden Korku Seansı (Conjuring) serisi final yapmaya hazırlanıyor.

Warner Bros, meşhur serinin son filmini 5 Eylül 2025'te sinemalarda gösterime sokacağını açıkladı.

Korku Seansı evreni genişledi

Doğaüstü korku serisi, Dehşetin Yüzü (The Nun), Annabelle ve Lanetli Gözyaşları (The Curse of La Llorona) gibi prequel (orijinal yapımdaki olayların öncesini anlatan dizi ya da film) ve spinoff'larla Korku Seansı evrenini genişletmişti. 

James Wan'ın yönettiği ve Peter Safran'ın yapımcılığını üstlendiği 2013 yapımı Korku Seansı, çiftlik evlerinde karanlık bir varlığın korku saldığı bir aileyi merkeze alıyordu. Paranormal araştırmacılar Ed ve Lorraine Warren ise dehşete düşen aileye yardım etmeye çalışıyordu.

Film, dünya çapında 319 milyon dolar hasılat elde ederek büyük bir başarı yakalamıştı. 

Serinin yıldızı Dehşetin Yüzü

Serinin bugüne kadar en çok hasılat yapan filmi, bir rahibeyle ilgili araştırma yapmak için Vatikan tarafından Romanya'nın ücra bir köşesindeki bir manastıra gönderilen rahibe adayı Irene'i takip eden 2018 yapımı Dehşetin Yüzü olmuştu. Film dünya çapında 366 milyon dolar kazanmıştı.

Serinin toplamı, 2021'de vizyona giren Korku Seansı 3: Katil Şeytan (The Conjuring: The Devil Made Me Do It) sayesinde gişede 2 milyar dolar sınırını aşmıştı. 

9. Korku Seansı filmi olan 2023 yapımı Dehşetin Yüzü 2 (The Nun II) ise dünya çapında 269 milyon dolar daha kazanmayı başarmıştı.

Independent Türkçe, Variety, Hollywood Reporter



Yaşlılıkta hastalıklardan koruyan beslenme biçimleri açıklandı

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Yaşlılıkta hastalıklardan koruyan beslenme biçimleri açıklandı

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Bilim insanları, yediklerimizin hayatımızın ilerleyen dönemlerinde yakalanacağımız kronik hastalıkların miktarını belirleyebileceği konusunda uyarıyor.

Araştırma sebze-meyve, balık ve doymamış yağlar bakımından zengin Akdeniz diyeti gibi sağlıklı bir beslenme düzeninin yaşlılarda demans da dahil olmak üzere kronik hastalıkların gelişimini yavaşlatabileceğini ortaya koydu. İşlenmiş et ve şeker açısından zengin, iltihabı artıran diyetlerse bu süreci hızlandırabilir.

İsveç'teki Karolinska Enstitüsü'nden araştırmacılar, 4 diyetin yaşlılardaki kronik hastalıklar üzerindeki etkilerini inceledi.

İncelenen diyetlerden üçü sağlıklı ve sebze, meyve, tam tahıl, kuruyemiş, baklagiller ve doymamış yağların alımına; şekerli yiyecekler, kırmızı et, işlenmiş et ve tereyağı/margarin tüketimininse azaltılmasına odaklanıyor.

Diğer yandan dördüncü diyet iltihaplanmaya yol açıyor ve daha az sebze, çay ve kahve; daha çok kırmızı ve işlenmiş et, rafine tahıllar ve şekerli içecek tüketimini içeriyor.

Araştırmacılar İsveç'teki 60 yaş ve üstü 2400 yetişkinin beslenmelerini 15 yıl boyunca izleyip kronik hastalıklarını takip etti.

Alınan besinleri, gıda sıklığı anketleri ve şu 4 diyet örüntüsüne bağlılıkla ölçtü: Ampirik Diyet İnflamatuar İndeksi (EDII), AHEI, Alternatif Akdeniz Diyeti (AMED) ve MIND (Nörodejeneratif Gecikme için Akdeniz - Dash Müdahalesi).

Multimorbidite, kronik hastalıkların sayısıyla tanımlanıp organ sistemlerine göre (kas-iskelet, kardiyovasküler ve nöropsikiyatrik) gruplandırıldı.

Nature Aging adlı bilimsel dergide yayımlanan sonuçlar, sağlıklı diyetleri benimseyenlerde kronik hastalıkların daha yavaş geliştiğini ortaya koydu.

Örneğin, başta AMED, AHEI ve MIND olmak üzere sağlıklı beslenme örüntülerine uzun süreli bağlılık, yaşlılarda kronik hastalıkların daha yavaş gelişmesiyle bağlantılı çıktı.

Bu, kardiyovasküler hastalıklar ve demans için geçerli olsa da kas ve kemiklerle ilgili hastalıklarda böyle bir bağlantı görülmedi.

Ancak iltihaplanma oluşturan diyeti benimseyenlerde kronik hastalık riski arttı.

Karolinska Enstitüsü'ndeki Yaşlanma Araştırma Merkezi, Nörobiyoloji, Bakım Bilimleri ve Toplum Bölümü'nde doktora sonrası araştırmacı olan ortak birinci yazar Adrián Carballo-Casla, "Sonuçlarımız, yaşlanan popülasyonlarda multimorbiditenin gelişimini diyetin ne kadar önemli ölçüde etkilediğini gösteriyor" diyor.

Diyetin koruyucu etkileri, yaşlanmaya bağlı hastalıklarda kilit önem taşıyan bir faktör olan iltihaplanmanın azalmasıyla açıklanabilir.

Araştırma makalesinin yazarları, uzun ömür üzerinde en büyük etkiye sahip olabilecek diyet önerilerini ve yaşlarına, cinsiyetlerine, psikososyal geçmişlerine ve kronik hastalıklarına göre bunlardan en fazla yararlanabilecek yaşlı gruplarını belirleyerek araştırmalarını ilerletmek istiyor.

Independent Türkçe