Satürn'ün uydusu Titan'ın denizleri aynı Dünya'dakiler gibi

Güneş Sistemi'ndeki en büyük ikinci uydu olan Titan'ın çapı yaklaşık 5 bin 150 kilometre (NASA)
Güneş Sistemi'ndeki en büyük ikinci uydu olan Titan'ın çapı yaklaşık 5 bin 150 kilometre (NASA)
TT

Satürn'ün uydusu Titan'ın denizleri aynı Dünya'dakiler gibi

Güneş Sistemi'ndeki en büyük ikinci uydu olan Titan'ın çapı yaklaşık 5 bin 150 kilometre (NASA)
Güneş Sistemi'ndeki en büyük ikinci uydu olan Titan'ın çapı yaklaşık 5 bin 150 kilometre (NASA)

Bilim insanları Satürn'ün uydusu Titan'ın yüzeyindeki sıvı kütlelerinin içeriği ve hareketleri hakkında yeni bilgiler edindi. Güneş Sistemi'nde yüzeyinde sıvı barındırdığı bilinen Dünya dışındaki tek cisim olan uydu, yaşama ev sahipliği yapma potansiyeliyle ilgi çekiyor. 

Satürn ve uydularını 2004'te incelemeye başlayan NASA uzay aracı Cassini'nin görevi 2017'de sona erse de bu gökcisimleri hakkında kıymetli veriler sağlamaya devam ediyor. 

Cassini'nin, Titan'ın kuzey kutbuna yakın üç hidrokarbon denizine dair radar verilerini analiz eden araştırmacılar, uydunun Dünya'ya benzer özelliklerini ortaya çıkardı. 

Titan'ın yüzeyindeki sıvı kütleleri su değil, metan veya etan gibi hidrokarbon içerikli. Uyduda sıvı halde bulunan hidrokarbon miktarı, Dünya'daki bütün petrol ve doğalgaz rezervlerinden yüzlerce kat daha fazla. 

Nature Communications adlı hakemli dergide dün yayımlanan makalede Titan'ın denizlerinin kimyasal yapısının, bulundukları enlem ve konuma göre değiştiği saptandı. 

Uydunun Kraken, Ligeia ve Punga Mare adlı üç denizini inceleyen bilim insanları, nehirlerin denizlerden daha fazla metan içerdiğini tespit etti.  

Ayrıca kıyılara, haliçlere ve boğazlara yakın yerlerde daha büyük dalgalar meydana geldiği görülürken, bu durum uyduda gelgit hareketleri yaşandığına işaret ediyor. 

Çalışmanın başyazarı Valerio Poggiali şu ifadeleri kullanıyor: 

Gerçekten Dünya'ya benzeyen bir gökcismi olan Titan, yoğun bir nitrojen atmosferinde faaliyet gösteren metan bazlı bir hidrolojik sistemin şekillendirdiği, çok çeşitli ve tanıdık yüzey morfolojilerine sahip. 

Dünya'daki hidrolojik döngü, suyun bulutlardan yağmur halinde yağarak nehirlerden denizlere akması ve daha sonra buharlaşarak gökyüzüne geri dönmesi sürecini ifade ediyor. 

Titan'da bu döngü, sıvı haldeki metanla gerçekleşiyor. Bilim insanları metan yağmuruyla beslenen kanalların, kuzey kutbuna yakın denizlere akarak haliç ve deltaları oluşturduğunu söylüyor. 

Veriler tıpkı Dünya'daki tatlı ve tuzlu suların birleşmesi gibi, nehirlerin saf metanı taşıyarak etan zengini denizlerle birleştirdiğine işaret ediyor.

Araştırmanın ortak yazarı Ralph Lorenz "Titan'ın denizleri tıpkı bizimkiler gibi, Satürn'ün muazzam kütleçekimiyle çekiliyor ve bazı kıyı şeritlerindeki gelgit aralığı yaklaşık 30 santimetreye ulaşabiliyor" diyor. 

Cassini'nin daha önceki verileri, Titan'ın yüzeyinin altında su okyanusu olabileceğini göstermişti. Halihazırda bilim insanları bu suyun, yüzeydeki organik moleküllerle etkileşime girip girmediğini bilmiyor. 

"Tüm bu organik madde hiç sıvı suyla temas etti mi?" diye soran Poggiali ekliyor: 

Enerji üretebilen veya bilgi depolayabilen moleküllerin meydana gelmesiyle, benzer etkileşimlerin gezegenimizde yaşamın kökenine yol açmış olabileceğini düşünüyoruz.

NASA'nın 2027'de fırlatmayı planladığı uzay aracı Dragonfly'ın bu soruya cevap bulmaya ve Titan'ın yaşam barındırıp barındırmadığına dair gizemi aydınlatmaya katkı sunması bekleniyor.

Independent Türkçe, Reuters, Forbes, Nature Communications



Ukrayna artık resmen silah deneme alanı: Kiev destekli Test in Ukraine girişimi nedir?

Fotoğraf: Brave1
Fotoğraf: Brave1
TT

Ukrayna artık resmen silah deneme alanı: Kiev destekli Test in Ukraine girişimi nedir?

Fotoğraf: Brave1
Fotoğraf: Brave1

Ukrayna'da devlet destekli bir savunma girişimi, yabancı ülkeleri ve savunma şirketlerini, "silahlarını Ukrayna'da denemeye" çağırdı. 

Dün resmi olarak başlatılan bu program kapsamında Kiev, müttefik hükümetlerin insansız hava araçları (İHA), deniz dronları, elektronik harp sistemleri ve yapay zeka destekli ürünler gibi savunma teknolojisi prototiplerini savaş alanında test etmek üzere teslim etmelerini sağlayacak.

Denemeler karşılığında, kiev yönetimine bağlı olan bu girişim, kullanılan silahların cephedeki performansına dair ayrıntılı bir rapor sunacak ve gerçek zamanlı yapılması gereken değişikliklere dair önerilerde bulunacak.

Ukrayna Dijital Dönüşüm Bakanı Mykhailo Fedorov, konuyla ilgili basın açıklamasında, "Bu, bir laboratuvarda simüle edilemeyecek bir deneyim elde etme fırsatı" ifadelerini kullandı. 

"Test in Ukraine" (Ukrayna'da test et) adı verilen bu süreç, Kiev destekli Brave1 tarafından koordine edilecek. 

Brave1 nedir?

Ukrayna'nın savaş teknolojilerinde devrim yaratma hedefiyle kurduğu Brave1, 2 yıl önce, Nisan 2023'te Ukrayna Dijital Dönüşüm Bakanlığı öncülüğünde kuruldu. 

"Savunmada inovasyonun kalbi" olarak tanımlanan Brave1, yalnızca Dijital Dönüşüm Bakanlığı tarafından desteklenmiyor.

Brave1, Savunma Bakanlığı, Stratejik Sanayi Bakanlığı, Ekonomi Bakanlığı, Genelkurmay Başkanlığı ve Milli Güvenlik ve Savunma Konseyi gibi devletin kritik kurumlarının ortaklaşa yürüttüğü bir platform olarak faaliyet gösteriyor.

Platform, savunma start-up'larına hibe desteği, yeni teknolojiler için test ve geri bildirim süreçleri ve bu teknolojileri Ukraynalı üreticilerle eşleştirerek ortak üretim imkanları üzerine çalışıyor. 

Platformun en "can alıcı" özelliği ise, NATO ile çalışan ülkelerde askeri ve savunma amaçlı malzemelerin standartlaştırılmış şekilde tanımlanması ve izlenmesi amacıyla kullanılan benzersiz bir kimlik numarası sistemi olan NATO Stock Number (NATO Stok Numarası) sertifikasyonu hizmeti vermesi. 

Brave1, 2023 sonunda yaklaşık 500 savunma projesine destek verdi ve 2024'te bütçesini 1,5 milyar grivnaya (yaklaşık 39 milyon dolar) çıkardı.

Platformda bugüne kadar 3 bin 600'den fazla proje başvurusu alındı; bu kapsamdainsansız hava araçları (İHA), elektronik harp sistemleri, yapay zeka destekli görüntüleme teknolojileri ve otonom kara/deniz platformları gibi alanlarda onlarca prototip cephede test edildi.

Brave1 aynı zamanda Avrupa Birliği (AB) tarafından da destekleniyor.  

Brave1'e sağladığı finansal ve yapısal destek de dikkat çekici.

Brave1; Avrupa Savunma Fonu (EDF) ve AB Savunma İnovasyon Programı (EUDIS) ile birlikte 100 milyon avroluk BraveTechEU iş birliğine imza attı.

Ukrayna'nın aynı zamanda Avrupa'nın 150 milyar euro'luk ortak savunma fonu olan SAFE kapsamına da alındığını hatırlamakta fayda var. 

Özetle Brave1, sadece Ukrayna'nın savunma ihtiyacına değil, aynı zamanda NATO ve Avrupa'nın genel güvenlik mimarisine katkı sunan stratejik bir inovasyon üssü haline gelmiş durumda.

Platformun Avrupalı ortakları arasında İsveçli SAAB, Alman Rheinmetall, ABD'li Raytheon gibi dev savunma şirketlerinin bulunması da dikkat çekici. 

"Test in Ukraine" nasıl işleyecek?

Brave1 tarafından ilan edilen "Test in Ukraine" girişiminin nasıl uygulanacağı, platformun internet sitesinde tarif edilmiş.

"Neden Ukrayna'da test?" sorusunu soran Brave1, bunun yanıtını ‘gerçek savaş koşulları' olarak gösteriyor. 

Ukrayna'nın müttefiklerine ait teknolojilerin, "gerçek savaş tecrübesine sahip birliklerle doğrudan çalışarak" test edileceğini vurgulayan Brave1, savunma şirketlerine ürünlerini "cephede kazanılan deneyime göre geliştirmeyi" vaat ediyor. 

"Gelin birlikte geliştirelim, üretelim, sahaya sürelim ve yeni pazarlara erişimi hızlandıralım!" sloganıyla açıklanan girişime dair şirketin sunduğu "test senaryoları" ise şu şekilde: 

Birlikte Test Edelim: Ürününüzü getiriyorsunuz ve test sürecine doğrudan katılıyorsunuz. Böylece performansını yerinde gözlemleyebilir, gerekirse anlık düzenlemeler yapabilirsiniz. Bize Bırakın: Ürününüzü Brave1'e teslim ediyorsunuz, geri kalan her şeyle biz ilgileniyoruz. Ürününüzün nasıl kullanılacağına dair bize çevrimiçi bir eğitim veriyorsunuz, biz testleri kendi ekibimizle yürütüyor ve sonuçları içeren detaylı bir rapor sunuyoruz.

Brave1 ayrıca, internet sitesinde yayınladığı detaylı yönergelerle, savunma şirketlerine Ukrayna'ya ithalat izni alma konusunda ve izne tabii olmayan ürünler konusunda detaylı bilgiler sunuyor. 

Bütün bunlar, devam eden savaşta Kiev yönetiminin ülkeyi fiilen bir Ar-Ge laboratuvarına dönüştürdüğünü, savunma devlerinin ise yeni silahlarını "gerçek savaş koşullarında" test etmenin heyecanıyla Ukrayna'nın kapılarını çalmaya başladığını gösteriyor.

Independent Türkçe