İtalya'da halk, plaj işgaline karşı direniyor: Sesimizi duyurmalıyız

İtalya'da aktivistler geçen ay birçok plajda gösteri düzenlemişti (Mare Libero)
İtalya'da aktivistler geçen ay birçok plajda gösteri düzenlemişti (Mare Libero)
TT

İtalya'da halk, plaj işgaline karşı direniyor: Sesimizi duyurmalıyız

İtalya'da aktivistler geçen ay birçok plajda gösteri düzenlemişti (Mare Libero)
İtalya'da aktivistler geçen ay birçok plajda gösteri düzenlemişti (Mare Libero)

İtalya'da halk, ücretsiz denize girme haklarının ellerinden alınmasına karşı mücadele veriyor. 

Birleşik Krallık'ın tanınmış gazetelerinden Guardian, İtalya sahillerinin büyük bir kısmının "özel kulüplere sahip ya da şemsiye ve şezlonglar için büyük paralar talep eden aile işletmelerinin elinde olduğunu" yazıyor. 

İtalya'daki Özgür Deniz (Mare Libero) hareketinin öncülerinden Manuela Salvi, şunları söylüyor: 

İtalyanların çoğu plaja ücretsiz gitme hakkına sahip olduğunu bilmiyor. Sahile gitmek için para ödemeye alışmışlar. Eğer sesimizi duyuramazsak, kurumlar bunu dert etmediğimizi düşünür.

Aktivist Margherita Welyam, özel plajlarda fiyatların çığrından çıktığını belirterek şu ifadeleri kullanıyor: 

Plajların daha fazla özelleştirildiği bölgelerde, insanlar denize girmenin tek yolunun buraları kullanmak olduğuna inanıyor ve bu çok pahalı hale geldi. Annem üç ay boyunca aynı kabini, şezlongu ve şemsiyeyi kiralamak için yaklaşık 3 bin euro ödedi.

Guardian'ın aktardığına göre bazı plajlarda iki şezlong ve bir şemsiye için günlük ortalama 30-35 euro talep edilirken, daha seçkin yerlerde fiyatlar 700 euroya kadar çıkıyor. Sözkonusu aralıklarda fiyat veren en az 12 bin tesis ve kulüp var. 

İtalya'da devlete ait plaj imtiyazlarının otomatik olarak sahil işletmecilerinin ailelerine devredildiği bu sistem, Avrupa Komisyonu tarafından da uzun süredir eleştiriliyor. 

Bu sistem, imtiyaz sahiplerinin yeni işletmecilerle rekabet etmesi gerektiğini belirten Avrupa Birliği (AB) yasalarına göre hukuk dışı bir uygulama. 

Ülkenin en üst mahkemesi İtalyan Yargıtayı'nın nisandaki kararı kapsamında plaj imtiyazlarının otomatik olarak yenilenmesi durduruldu. Bu doğrultuda İtalya'daki 7 bin 900 kilometrelik kıyı şeridinin neredeyse yarısına denk gelen bu imtiyazlar için gelecek yıl itibarıyla kamu ihaleleri başlatılacak. 

Ancak aktivistler karara sevinirken aile işletmelerinin sahipleri yarın greve gidecek. 

Bu işletmelerin haklarını savunan İtalyan Plaj İmtiyaz Sahipleri Birliği'nin açıklamasında şu ifadelere yer veriliyor: 

İşyerlerinin kapanmasına ve çalışanların işsiz kalmasına yönelik somut bir risk var. Hükümetin desteğine ihtiyaç duyuyoruz ve bu hemen verilmediği takdirde hiçbir işe yaramayacak.

İşletmeciler, taleplerine yanıt verilmezse 19 ve 29 Ağustos'ta tekrar greve çıkacaklarını bildiriyor.

Plajların özelleştirilmesine karşı protestolar, geçen yıl 32 milyon yabancı turistin ziyaret ettiği Yunanistan'da çevrecilerin "Sahiller halkındır halkın kalacak" sloganıyla başlattığı havlu hareketiyle gündeme gelmişti. 

Hızla büyüyen hareket Türkiye'ye de sıçramış, Datça, Çeşme ve Ayvalık gibi sahil bölgelerinde yürüyüş ve oturma eylemleri düzenlenmişti.

Independent Türkçe, Guardian, AFP



Çevreye zarar vermeden tüketilebilecek et miktarı açıklandı

ABD'nin Virginia eyaletindeki McLean kentinde bir süpermarkette indirime giren sığır etleri (AFP)
ABD'nin Virginia eyaletindeki McLean kentinde bir süpermarkette indirime giren sığır etleri (AFP)
TT

Çevreye zarar vermeden tüketilebilecek et miktarı açıklandı

ABD'nin Virginia eyaletindeki McLean kentinde bir süpermarkette indirime giren sığır etleri (AFP)
ABD'nin Virginia eyaletindeki McLean kentinde bir süpermarkette indirime giren sığır etleri (AFP)

Yeni araştırmaya göre, haftada iki tavuk göğsü filetosundan daha azına denk gelen et tüketimi gezegen için sürdürülebilir kabul edilebiliyor.

Hayvancılığın küresel sera gazı emisyonlarının yaklaşık yüzde 15'inden sorumlu olduğu tahmin edildiğinden, araştırmacılar yıllardır protein ihtiyacını karşılamak için et tüketiminin azaltılıp baklagil alımının artırılması çağrısında bulunuyor.

İnsanları, etin haftada bir kereden daha az yendiği bitki temelli "fleksitaryen" bir diyet benimsemeye çağırıyorlar.

Ancak haftada tam olarak ne kadar et tüketilmesinin tavsiye edildiği belirsizliğini koruyor. Danimarka Teknik Üniversitesi'nden sürdürülebilir kalkınma uzmanı Caroline Gebara, "Artık çoğu kişi hem çevrenin korunması hem de sağlıkla ilgili nedenlerle daha az et yememiz gerektiğinin farkında. Ancak 'daha az'ın ne kadar olduğunu ve büyük resimde gerçekten fark yaratıp yaratmadığını anlamak zor" diyor

Nature Food adlı akademik dergide yayımlanan bu son çalışma, bu miktarı haftada yaklaşık 255 gram olarak belirledi.

Dr. Gebara, "Süpermarketteyken gözünüzde canlandırabileceğiniz ve düşünebileceğiniz somut bir rakam hesapladık, haftada 255 gram kümes hayvanı veya domuz eti" dedi.

Bu, yaklaşık iki tavuk göğsü filetosuna eşdeğer ve bir kişinin gezegene zarar vermeden haftada tüketebileceği et sınırı.

Bu rakam sadece kümes hayvanları ve domuz eti için geçerli. Çalışma, "mütevazı bir sığır eti tüketiminin" bile gezegenin kaldırabileceği sınırı aştığı uyarısını yapıyor.

Dr. Gebara, "Hesaplamalarımız, bir kişinin diyetindeki mütevazı miktarda kırmızı etin bile, çalışmada incelediğimiz çevresel faktörlere dayanarak gezegenin kaynakları yeniden üretebileceği miktarla uyumsuz olduğunu gösteriyor" dedi.

Ancak et içeren diyetler de dahil hem sağlıklı hem de sürdürülebilir olan pek çok başka beslenme şekli var.

Çalışma, sürdürülebilir gıda tercihlerini desteklemek için daha iyi siyasi rehberlik ve kamusal çerçeveler oluşturulması çağrısında bulunuyor.

Araştırma, karbondioksit emisyonları, su ve arazi kullanımı gibi çevresel faktörlerin yanı sıra farklı diyetlerin sağlık üzerindeki etkilerini de göz önünde bulunduruyor.

11 çeşit diyetin 100 binden fazla varyasyonunun incelendiği çalışmada, bunların çevre ve sağlık üzerindeki etkileri hesaplandı. Orta düzeyde kırmızı et tüketiminin bile gezegenin sürdürülebilirlik sınırlarını aştığı sonucuna varıldı.

Öte yandan, pesketaryen, vejetaryen ya da vegan bir diyetin, gezegenin destekleyebileceği sınırlar içinde olma ihtimalinin çok daha yüksek olduğu belirtiliyor.

Süt ürünleri veya yumurta ilaveli vejetaryenlik gibi karışık diyetler de sürdürülebilir olabilir. Dr. Gebara, "Örneğin hesaplamalarımız, sizin için önemliyse, peynir yemenin ve aynı zamanda sağlıklı ve iklim dostu bir diyet benimsemenin mümkün olduğunu gösteriyor" dedi.

Aynı durum yumurta, balık ve beyaz et için de geçerli ancak tabii ki diyetinizin geri kalanının nispeten sağlıklı ve sürdürülebilir olması gerek. Fakat ya hep ya hiç olmak zorunda değil.

Independent Türkçe