Babylon, yeni sezonunu 10 Eylül'deki Curtis Harding konseriyle açıyor

Sezonun ilk isimleri belli oldu

45 yaşındaki Curtis Harding, Avrupa turnesi kapsamında Hollanda, Birleşik Krallık, İtalya ve Fransa'nın ardından Türkiye'de konser verecek (Babylon)
45 yaşındaki Curtis Harding, Avrupa turnesi kapsamında Hollanda, Birleşik Krallık, İtalya ve Fransa'nın ardından Türkiye'de konser verecek (Babylon)
TT

Babylon, yeni sezonunu 10 Eylül'deki Curtis Harding konseriyle açıyor

45 yaşındaki Curtis Harding, Avrupa turnesi kapsamında Hollanda, Birleşik Krallık, İtalya ve Fransa'nın ardından Türkiye'de konser verecek (Babylon)
45 yaşındaki Curtis Harding, Avrupa turnesi kapsamında Hollanda, Birleşik Krallık, İtalya ve Fransa'nın ardından Türkiye'de konser verecek (Babylon)

Katılımcılarını farklı sesler, yeni fikirler ve yeni keşiflerle buluşturan Babylon, 10 Eylül'de yeni sezonuna başlıyor.  

Bu sezonunda da farklı tarzlardan pek çok sanatçıyı sahnesinde ağırlamaya hazırlanan Babylon'un yeni sezon programından ilk isimler açıklandı.  

Müzikal paleti vintage bir soul, funk, R&B, hip-hop, garage rock ve psikedelia karışımı olan Amerikalı şarkıcı ve multi-enstrümanist Curtis Harding, Türkiye psikedelik müziğini kendi sesleriyle yeniden birleştiren Ayyuka, Kuzey İrlandalı drum'n'bass prodüktörü ve DJ'i Calibre ve techno'nun anavatanı Detroit sahnesinin öncü isimlerinden ve müzikal ikonlarından prodüktör ve DJ Kenny Dixon Jr., nam-ı diğer Moodymann, sezonun ilk isimleri olarak Babylon sahnesinde müzikseverlere buluşmaya hazırlanıyor. 

Babylon’da gerçekleşecek konserlerin biletlerine Biletix, Mobilet, Passo ve Biletino üzerinden ulaşabilirsiniz.

CURTIS HARDING // 10 EYLÜL SALI  

Harding'in müzikal paletinin kökeni gospel şarkıcısı annesine uzanıyor. Kilisede şarkı söylemeyi ve davul çalmayı öğrenen Harding, aynı dönemlerde Mahalia Jackson ve Mavis Staples gibi isimlerle bu esnada tanıştı. Ablasının hip-hop kaset koleksiyonundan ilhamla müzik hayatına atılan müzisyen; yazmaya ve rap yapmaya bu dönemde başladı, Atlanta’nın yerel sahnesinin tanınan simaları arasında yerini aldı.

Gitar ve canlı enstrümantasyon çalışmalarıyla müzikal birikimini bir araya getirerek özgün sound'unu oluşturduktan sonra 2014'te çıkış albümü Soul Power'ı yayımladı. Güçlü çıkışının ardından Sam Cohen ve Danger Mouse prodüktörlüğündeki ikinci albümü Face Your Fear'la birçok mecradan övgü topladı, NPR tarafından yılın en iyi R&B albümü olarak gösterildi. 

Pandemi döneminde çalkalanan dünyanın, sosyal ve politik hareketlerin ve müzik endüstrisinin duraklamasının etkisiyle yeniden yazım sürecine dönen Harding, 2021'de If Words Were Flowers'ı paylaştı. Hâlâ mümkünken sevdiklerine çiçekler vermek isteyen Harding, kelimelerin gücü, gururu ve güzelliği taşıdığını söylüyor: 

Eğer kelimeler çiçek olsaydı, hepsini size verirdim.

AYYUKA // 13 EYLÜL CUMA  

2001'den bu yana aktif olan Ayyuka; 1970'lerin Türkiye psikedelik müziğini, özgün sesleri ve kendi ifade biçimiyle geliştirmeyi başardı. Dick Dale, John Frusciante, Erkin Koray ve Orhan Gencebay gibilerinden ilham alarak gitar ağırlıklı bir tınıya ulaşsalar da film müzikleri ve doğaçlamaya yönelik tutkularıyla, müziklerinde dinleyicilerini beklenmedik köşelerle karşı karşıya getiriyor. 

Sonic Youth ve Jonathan Richman'la aynı sahneyi paylaşan, Afrobeat efsanesi Orlando Julius'la kayıtlar yapan Ayyuka, Calibro35 üyesi Tommaso Colliva'yla ortaklaştıkları Maslak Halayı albümünü 2019'da Tantana Records etiketiyle yayımladı. 

Şarkı yazarlığına deneysel bir tavırla yaklaşan Ayyuka; funk, arabesk, Afrobeat ve bossanova gibi türlere bulanan bu yolculuğu yeniden Babylon'a taşıyor. 

CALIBRE DJ SET // 27 EYLÜL CUMA 

Belfast doğumlu ressam, multi-enstrümanist, şarkıcı, yazar, prodüktör ve DJ Dominick Martin, sahne ismiyle, Calibre; farklı şapkalarıyla yaptığı üretimlerle ön planda. 

1995'ten bu yana, diskografisindeki 23 albümle, başta drum'n'bass olmak üzere dubstep, techno, house, ambient, caz, soul, blues ve folk türleri arasında geziniyor. 

MOODYMANN // 28 EYLÜL CUMARTESİ 

Prodüktör ve DJ Kenny Dixon Jr., nam-ı diğer Moodymann, house müziğin en gizemli ve karizmatik figürlerinden. 1990'ların ortasından itibaren Detroit plakçılarında çalışan ve Outcast Motorcycle Club'ın resident DJ'liğini yapan Moodymann, bu dönemlerde House ismiyle tanınıyordu. 

Klasikleşmiş soul ve caz sample'larını kullanması ve temponun gitgide hızlandığı davul programlamasıyla bilinen Moodymann, Sunday Morning ve Shades of Jae gibi parçalarıyla kendi ismini de klasiklerin arasına yazdırmayı başardı.

 



Ağızdaki bakteri miktarı ne kadar mutlu olduğumuzu gösteriyor

New York Üniversitesi'nden araştırmacılar, depresyonla ağızdaki bakteri çeşitliliğinin azalması arasında bir ilişki bulduklarını söylüyor. Araştırmacılar 15 binden fazla yetişkinin verilerini inceledi (AFP)
New York Üniversitesi'nden araştırmacılar, depresyonla ağızdaki bakteri çeşitliliğinin azalması arasında bir ilişki bulduklarını söylüyor. Araştırmacılar 15 binden fazla yetişkinin verilerini inceledi (AFP)
TT

Ağızdaki bakteri miktarı ne kadar mutlu olduğumuzu gösteriyor

New York Üniversitesi'nden araştırmacılar, depresyonla ağızdaki bakteri çeşitliliğinin azalması arasında bir ilişki bulduklarını söylüyor. Araştırmacılar 15 binden fazla yetişkinin verilerini inceledi (AFP)
New York Üniversitesi'nden araştırmacılar, depresyonla ağızdaki bakteri çeşitliliğinin azalması arasında bir ilişki bulduklarını söylüyor. Araştırmacılar 15 binden fazla yetişkinin verilerini inceledi (AFP)

Yeni bir araştırmaya göre depresyon, ağızda bulunan bakterilerin çeşitliliğinin azlığıyla bağlantılı olabilir.

Siz bu haberi okurken ağzınızda 500 milyar ila 1 trilyon bakteri bulunuyor. Bağırsak mikrobiyomundan sonra ağız, insan vücudundaki en büyük ikinci mikroorganizma topluluğunu barındırıyor.

New York Üniversitesi'ndeki (NYU) araştırmacılar, bu mikropların yapısının depresyonun teşhis ve tedavisinde işe yarayabileceğini söylüyor. Yeni çalışmada, ağızda mikropların çeşitliliğinin azalmasının ruh sağlığıyla ilişkili olduğunu buldular.

NYU Rory Meyers Hemşirelik Okulu'nda araştırmadan sorumlu dekan yardımcısı Dr. Bei Wu, "Ağız mikrobiyomunun, iltihaplanma veya bağışıklık sistemindeki değişiklikler yoluyla depresif semptomları etkilemesi mümkün. Tersine, depresyon beslenme alışkanlıkları, kötü ağız hijyeni, sigara ve alkol kullanımının artması veya ilaç kullanımı gibi değişikliklere yol açabilir ve bunların tümü ağız mikrobiyomunu değiştirebilir" dedi.

Bu ilişkinin hangi yönde işlediğini ve altında yatan mekanizmaları anlamak için daha fazla araştırmaya ihtiyacımız var.

Wu, bu hafta BMC Oral Health adlı akademik dergide yayımlanan çalışmanın kıdemli yazarı.

Bu sonuçlara ulaşmak için yazarlar, ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri'nin Ulusal Sağlık ve Beslenme İnceleme Anketi'nden elde edilen verileri inceledi. 2009'la 2012 arasında 15 binden fazla yetişkinden toplanan anket verilerini kullanarak depresyon belirtilerini tükürük örnekleriyle karşılaştırdılar.

Ayrıca, tükürükteki mikropları tanımlamak ve ağız mikrobiyomunun çeşitliliğini ölçmek için gen dizileme kullandılar. Böylece, mikrobiyal çeşitliliği daha az olan kişilerin depresyon belirtileri gösterme ihtimalinin daha yüksek olduğunu keşfettiler.

Ek analizler, sigara içme, alkol tüketimi ve diş bakımı gibi alışkanlıkların ağız mikrobiyomuyla depresyon arasındaki ilişkiyi etkilediğini ortaya koydu. Bunların tümü ağızdaki bakteri yapısını değiştirebiliyor.

Antidepresanlar ve diğer psikotropik ilaçların, tükürük miktarını azaltan ve ağız mikro ortamını değiştiren yan etkileri olduğunu belirttiler.

"Dolayısıyla ilaçlar sadece depresif semptomları hafifletmekle kalmıyor, aynı zamanda ağız sağlığı üzerinde düzenleyici bir etkiye de sahip" dediler.

cdsfvgh
Önceki araştırmalar, ağız mikrobiyomuyla genel sağlık arasında bağlantı olduğunu göstermişti. İçki içme ve diş bakımı gibi alışkanlıklar ağızdaki bakteri yapısını değiştirebiliyor (AFP)

Yine de ağızdaki mikropların çeşitliliğinin depresyonu etkileyip etkilemediği, depresyonun ağız mikrobiyomunda değişikliklere yol açıp açmadığı veya simbiyotik bir ilişki olup olmadığı hâlâ belirsiz.

Araştırmacılar, yakın zamanda yapılan bir çalışmanın depresyonla bağırsaktaki bakteri çeşitliliği arasında olası bir bağlantı bulduğunu belirtti. Ayrıca giderek artan sayıda araştırmanın ağız mikrobiyomuyla genel sağlık arasında bağlantı olduğunu gösterdiğini eklediler. Bunun nedeninin iltihaplanma ve bağışıklık sistemindeki bozukluklar olduğu düşünülüyor.

Araştırmacılar, bu bulguların konunun daha iyi anlaşılmasına yardımcı olacağını umuyorlar. 2021'de, tahmini 21 milyon yetişkinin geçen yıl en az bir kez majör depresif nöbet yaşadığı tahmin ediliyor.

Wu, "Ağız mikrobiyomuyla depresyon arasındaki ilişkinin daha iyi anlaşılması, sadece depresyonun altında yatan mekanizmaları öğrenmemize yardımcı olmakla kalmayıp, duygudurum bozuklukları için yeni biyolojik işaretler veya tedaviler geliştirilmesine de katkıda bulunabilir" dedi.

Independent Türkçe