Gerçek olaylardan esinlenen seri katil filmi, Netflix'e geliyor

Oscar adayı oyuncunun ilk yönetmenlik denemesi

1978'de geçen filmin dağıtım haklarını, 11 milyon dolar karşılığında Netflix satın almıştı (Netflix)
1978'de geçen filmin dağıtım haklarını, 11 milyon dolar karşılığında Netflix satın almıştı (Netflix)
TT

Gerçek olaylardan esinlenen seri katil filmi, Netflix'e geliyor

1978'de geçen filmin dağıtım haklarını, 11 milyon dolar karşılığında Netflix satın almıştı (Netflix)
1978'de geçen filmin dağıtım haklarını, 11 milyon dolar karşılığında Netflix satın almıştı (Netflix)

Netflix, yaklaşan gerilim filmi Woman of the Hour'ın tedirgin edici ilk fragmanını paylaştı. 

Mükemmel Saha'nın (Pitch Perfect) yıldızı Anna Kendrick'in ilk yönetmenlik denemesi olan suç filmi, Cheryl Bradshaw ve Rodney Alcala'nın gerçek hikayesine dayanıyor.

Bradshaw, 1970'lerin popüler çöpçatanlık programı The Dating Game'e bekarlığa veda etmek için katılmış ve üç numaralı bekar Rodney Alcala'yı seçmişti. 

Ancak Alcala'nın büyüleyici görüntüsünün ardında ölümcül bir sır vardı: O psikopat bir seri katildi.

Peşimdeki Şeytan (It Follows) ve Nefesini Tut'la (Don't Breathe) tanınan Daniel Zovatto, Alcala'ya hayat verirken Aklı Havada'nın (Up in The Air) Oscar adayı oyuncusu Kendrick de onunla randevuya çıkacak yarışmacı Cheryl Bradshaw'u canlandırıyor. 

Bradshaw gerçekte Alcala'yı "ürkütücü" bulduğu için çekimlerin ardından onunla buluşmayı reddetmişti ancak film, olayları farklı bir kurguyla tasvir ediyor.

Senaryosunu Ian McDonald'ın kaleme aldığı filmde ayrıca Kathryn Gallagher, Nicolette Robinson, Kelley Jakle, Pete Holmes ve Tony Hale de rol alıyor.

Eleştirmenler çok beğendi

Prömiyerini geçen yıl gösterildiği Toronto Film Festivali'nde yapan Woman of the Hour, eleştirmenlerin de beğenisini kazanmıştı.

Woman of the Hour, eleştiri derleme sitesi Rotten Tomatoes'da 51 sinema yazarının yorumuna göre 100 üzerinden 90 gibi kusursuza yakın bir puana sahip.

The Atlantic yazarı Shirley Li, "Film izlemesi zorlayıcı olabilir, ben de gösterim boyunca oturmakta zorlandım" diyerek ekliyor:

Yine de Kendrick, gerilim yaratma becerisiyle yetenekli bir yönetmen olduğunu kanıtlıyor.

RogerEbert.com'dan Brian Tallerico, filmin ne kadar etkileyici olduğu konusunda Li'ye katılarak şöyle diyor:

Sadece gerçek bir suç hikayesi değil, aynı zamanda sistematik kadın düşmanlığını ve bunun şiddeti nasıl teşvik ettiğini gözler önüne seren, kendinden emin şekilde çekilmiş bir gerilim filmi.

Financial Times ise incelemesinde şu ifadelere yer veriyor:

Pek çok seri katil filminin kan tutkusuna direnen Woman of the Hour, 1970'lerdeki ortamın ötesinde, bugün de devam eden rutin cinsiyetçiliğe ve Cheryl'la diğer kadınların birbirlerini destekleme biçimlerine dikkat çekerek yankı uyandırıyor.

Filmin Netflix'teki gösterim tarihi henüz açıklanmadı.

Independent Türkçe, GamesRadar, Financial Times, RogerEbert.com, The Atlantic



146 bin yıllık kafatası Denisova insanlarının yüzünü nihayet ortaya çıkardı

146 bin yıllık kafatasında Denisova insanlarına ait protein ve DNA izleri bulundu (Qiaomei Fu)
146 bin yıllık kafatasında Denisova insanlarına ait protein ve DNA izleri bulundu (Qiaomei Fu)
TT

146 bin yıllık kafatası Denisova insanlarının yüzünü nihayet ortaya çıkardı

146 bin yıllık kafatasında Denisova insanlarına ait protein ve DNA izleri bulundu (Qiaomei Fu)
146 bin yıllık kafatasında Denisova insanlarına ait protein ve DNA izleri bulundu (Qiaomei Fu)

Araştırmacılar ilk kez Denisova insanlarına ait tam bir kafatası keşfetti. Bulgular bu antik insanların nasıl göründüğünün nihayet anlaşılmasını sağlıyor.

2010 gibi yakın bir tarihte keşfedilen Denisova insanları, Neandertallerle birlikte Homo sapiens'in (modern insanlar) en yakın akrabası. Sibirya'daki Denisova isimli mağarada bir parmak kemiği yoluyla keşfedilen bu insan türü bilim dünyasını şoke etmişti. 

Aradan geçen zamanda paleontolog Dr. Qiaomei Fu ve diğer araştırmacılar, Denisova mağarasından çıkarılan diş ve kemik parçalarında, Tibet'teki bir mağara zemininde ve hatta bugün Asya ve Pasifik'te yaşayan insanlarda Denisova DNA'sının izlerini bulmaya devam etti.

Ancak hakkında hâlâ çok az şey bilinen bu türle ilgili gizemlerden biri de nasıl göründükleriydi. Dr. Fu ve ekip arkadaşları bu sorunun cevabını beklenmedik bir yerden, zorlu bir süreçle bulmayı başardı. 

Çin'in Harbin kentinde 1933'te bir işçi tarafından bulunan bir kafatası, yıllar sonra bilim insanları tarafından incelendiğinde en az 146 bin yıllık olduğu tespit edilmişti.

Paleoantropolog Dr. Qiang Ji ve ekip arkadaşları kafatasının düz yanakları ve geniş bir ağzı olan, çenesiz bir erkeğe ait olduğu sonucuna varmıştı. Devasa kafatası, büyük bir vücuda sahip olduğunu ve beyninin ortalama bir modern insanınkinden yaklaşık yüzde 7 daha büyük olduğunu gösteriyor.

Araştırmacılar bütün bu özelliklere dayanarak örneğin daha önce bilinmeyen bir insan türüne ait olduğu sonucuna varmış ve 2021'de ona Homo longi adını vermişti. Fosilin bulunduğu Kara Ejderha Nehri bölgesinden dolayı bu insan türü "Ejderha Adam" diye biliniyor.

Ancak kafatasının bir Denisova insanından kaldığından şüphelenen Dr. Fu, örneği tekrar inceleyerek DNA kalıntıları aradı. 

İlk denemelerinde DNA'ya rastlamayan araştırmacılar örneği proteinler aracılığıyla kimliklendirmeye çalıştı. DNA'dan daha dayanıklı olan proteinler genetik ipuçları sağlayabiliyor.

95 protein saptayan ekip, bunlardan bazılarının Denisova insanlarındaki varyantlar olduğunu belirledi. 

fgbhju
Yeni bulgular Denisova insanlarının görüntüsünün oluşturulmasını sağladı (Chuang Zhao)

Dr. Fu yine de DNA yoluyla bu bulguları desteklemek için kafatasındaki tek dişi incelemeye koyuldu. Öte yandan diş plağı çok dayanıklı bir materyal olmasına rağmen araştırmacılar bu örneklerde genellikle dişin sahibinin değil, bakterilerin DNA'sını bulur.

Ancak dikkatli bir inceleme sonucunda kafatasının bir Denisova insanına ait olduğunu kanıtlayan çok az miktarda DNA bulmayı başardılar. Dr. Fu "Yalnızca bilinen 7 Denisova insanında bulunan 27 gen varyantı içeriyor" diyerek ekliyor: 

Bunların hiçbiri modern insanlardan bulaşmış olamaz.

Çalışmada yer almayan çeşitli uzmanlar da Ejderha Adam'ın asılında Denisova insanı olduğuna katılıyor. Max Planck Enstitüsü'nden genetikçi Janet Kelso, "olağanüstü" dediği keşfi şöyle değerlendiriyor:

Harbin bireyinin DNA'sının sertleşmiş plak tabakasında, onun Denisova insanı olduğunu başarıyla belirleyebilecek kadar iyi korunması büyüleyici.

Bulguları hakemli dergiler Science ve Cell'de dün (18 Haziran) yayımlanan yeni çalışma, bu türün tanımlanmasından yıllar sonra görünüşleri hakkında fikir vermesi açısından büyük önem taşıyor.

Pekin'deki Omurgalı Paleontoloji ve Paleoantropoloji Enstitüsü'nden Dr. Fu "15 yılın ardından Denisova insanlarının yüzünü gördük" diyor: 

Bu gerçekten çok özel bir duygu, çok mutluyum.

Ancak paleontolog bunun tek bir popülasyonu temsil edebileceğini de belirtiyor. Ekip, Harbin kafatasının, fosilleri yaklaşık 200 bin yıl öncesine tarihlenen gruba ait olduğunu saptadı. Fakat yine Denisova mağarasında bulunan 66 bin yıllık parmak kemiği, başka bir soya aitti.

Dr. Fu bütün bu genetik çeşitlilikten dolayı Harbin kafatasının tipik bir Denisova insanı yüzü olduğunu kesin bir şekilde söyleyemiyor.

Yeni çalışma bu türün ismi hakkında tartışmaları da beraberinde getirdi. Bazı uzmanlar Denisova insanlarına artık Homo longi denmesi gerektiğini düşünürken, diğerleri pek emin değil. 

Paleoantropolog Chris Stringer "Homo longi, bu grup için uygun tür adı" derken, meslektaşı John Hawks, bu türün modern insanlarla çiftleşmiş olmasının, onları Neandertallerle birlikte Homo sapiens'in bir soyu haline getirdiğini savunuyor:

Bunların hepsinin Homo sapiens olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim.

Independent Türkçe, National Geographic, New York Times, Science