Dile bakarak tanı koyan yapay zeka geliştirildi

Bilim insanları bir gün akıllı telefonların teşhis koyacağını düşünüyor

Dili inceleyerek tanı koyma uygulaması, yüzlerce yıl önceye uzanıyor (Pexels)
Dili inceleyerek tanı koyma uygulaması, yüzlerce yıl önceye uzanıyor (Pexels)
TT

Dile bakarak tanı koyan yapay zeka geliştirildi

Dili inceleyerek tanı koyma uygulaması, yüzlerce yıl önceye uzanıyor (Pexels)
Dili inceleyerek tanı koyma uygulaması, yüzlerce yıl önceye uzanıyor (Pexels)

Dil rengine bakarak hastalıkları yüzde 96 oranında başarıyla teşhis edebilen yapay zeka geliştirildi. 

Hastalıkları teşhis etmede dilin rengi, şekli ve kalınlığı doktorlara pek çok fikir veriyor. Hatta geleneksel Çin tıbbında başvurulan bu tekniğin en az 2 bin yıllık olduğu tahmin ediliyor. 

Irak'taki Orta Teknik Üniversitesi ve Avustralya'daki Güney Avustralya Üniversitesi'nden bilim insanları buradan yola çıkarak yeni bir bilgisayar algoritması geliştirdi. 

Technologies adlı hakemli dergide yayımlanan makalenin kıdemli yazarı Ali Al-Naji "Genellikle diyabet hastalarının dili sarı, kanser hastalarının dili kalın bir yağ tabakasıyla kaplı ve mor, akut inme geçiren hastaların dili ise alışılmadık şekilde kırmızı olur" diyor. 

Koyu kırmızı dil şiddetli bir Kovid-19'un, beyaz da kansızlığın işareti olabiliyor.

Yapay zeka aracını, görsel veriye dayalı diğer makine öğrenimi modelleri gibi geliştiren araştırmacılar, iki ayrı veri setinden yararlandı.

Algoritmayı ilk olarak 5 bin 260 görselle eğiterek dildeki farklı renkleri algılamasını sağladılar. Ardından sağlıklı ve hasta insanların dillerinin fotoğraflarını algoritmaya sundular. Mantar enfeksiyonu, astım, Kovid-19 ve kansızlık bu hastalıklardan bazılarıydı.

Bilim insanları son olarak bir kameraya bağladıkları algoritmayı gerçek zamanlı bir şekilde de test etti. Katılımcılar, kameraya 20 santimetre mesafeyle durarak dillerini gösterdi. 

Araştırmacılar yapay zekanın "kayda değer bir doğrulukla" hastalıkları tespit ettiğini aktarıyor. 

Yapay zeka aracı, fotoğraflarla yapılan denemede yüzde 96'yı aşan bir oranla doğru teşhisi koymayı başardı. 

Bilim insanları bir gün akıllı telefonların hastalıkları teşhis edeceğini düşünüyor.

Makalenin ortak yazarı Javaan Chahl bulguları şöyle değerlendiriyor: 

Bu sonuçlar, modern yöntemleri yüzlerce yıllık bir uygulamayla destekleyen bilgisayarlı dil analizinin, hastalık taramasında güvenli, verimli, kullanıcı dostu ve uygun fiyatlı bir yöntem olduğunu doğruluyor.

Independent Türkçe, Popular Science, Science Daily, Technologies



Küçük bir balıkta, sadece insanlarda görülen bir öz farkındalık saptandı

En fazla 14 santimetreye ulaşabilen Labroides dimidiatus türündeki balıklar, kavgaya girmeden önce aynada kendilerini kontrol ediyor (Osaka Metropolitan Üniversitesi)
En fazla 14 santimetreye ulaşabilen Labroides dimidiatus türündeki balıklar, kavgaya girmeden önce aynada kendilerini kontrol ediyor (Osaka Metropolitan Üniversitesi)
TT

Küçük bir balıkta, sadece insanlarda görülen bir öz farkındalık saptandı

En fazla 14 santimetreye ulaşabilen Labroides dimidiatus türündeki balıklar, kavgaya girmeden önce aynada kendilerini kontrol ediyor (Osaka Metropolitan Üniversitesi)
En fazla 14 santimetreye ulaşabilen Labroides dimidiatus türündeki balıklar, kavgaya girmeden önce aynada kendilerini kontrol ediyor (Osaka Metropolitan Üniversitesi)

Bir balık türünün sadece insanlarda görülen bir öz farkındalığa sahip olduğu ortaya çıktı. 

Kişinin, kendisinin ayrı bir birey olduğunu anlama becerisini ifade eden öz farkındalık daha önce çeşitli türde hayvanlarda saptanmıştı. 

Bunun yanı sıra kişinin sadece kendisinin farkında olabileceği, iç dünyasıyla ilgili bir öz farkındalık biçimi de var. Örneğin amaçlar, istekler, zihindeki beden imgesi veya birine karşı hissedilen duygular bu sınıfta yer alıyor.

Bugüne kadar insan dışında hiçbir canlıda bu öz farkındalık biçimi görülmemişti. 

Scientific Reports adlı hakemli dergide bugün (11 Eylül) yayımlanan makalede, Labroides dimidiatus adlı bir çöpçü balık türünün bu beceriye sahip olduğu kaydedildi.

Daha önce çöpçü balıkların fotoğrafta kendini tanıyabildiği bulunurken, bu tür ayna testini de geçmişti.

Yeni araştırmayı yürüten ekip, akvaryumdaki balıklara başka çöpçü balıkların fotoğraflarını gösterdi. Görüntülerdeki hayvanların boyutu, akvaryumdakilerden yüzde 10 büyük veya küçüktü.

Bu deneyde balıklar fotoğrafını gördükleri rakiplerinin boyutuna bakmadan saldırıya geçti. 

Araştırmacılar daha sonra aynı testi ayna ekleyerek yürüttü. Önce aynada kendisini süzen balıklar bu sefer fotoğrafta kendilerinden büyük balıklara saldırmamayı tercih etti. 

Japonya'daki Osaka Metropolitan Üniversitesi'nden Taiga Kobayashi, yazarları arasında yer aldığı çalışma hakkında şöyle diyor:

Bu beklenmedik bir durumdu çünkü balık, boyutu ne olursa olsun rakiplerine karşı her zaman saldırganlık gösteriyordu.

Araştırmacılar akvaryumu, balığın ayna ve diğer balıkların fotoğrafını aynı anda göremeyeceği şekilde bölmüştü. 

Bu nedende saldırıya geçip geçmeyeceğini hesaplayan hayvan, muhtemelen aynada kendisini tarttıktan sonra zihninde vücut büyüklüğüne dair imgeye göre karar veriyor. 

Kobayashi, balıkların aynayı karar verme aracı olarak kullanacak zekaya sahip olduğunu düşünüyor. 

Doktora öğrencisi Kobayashi, "Balıkların aynayı bir araç olarak kullanabildiğine dair sonuçlar, insan ve insan dışı hayvanların öz farkındalığı arasındaki benzerlikleri açığa çıkararak bu özelliğin nasıl evrimleştiğine ışık tutacak önemli ipuçları sağlayabilir" diyor.

Independent Türkçe, SciTechDaily, New Scientist, Scientific Reports