"Yönetmenliği sevmediğini" itiraf eden ünlü sinemacı favori filmini açıkladı

Ex Machina, 88. Akademi Ödülleri'nden En İyi Görsel Efekt dalında Oscar kazanarak dönmüştü (A24)
Ex Machina, 88. Akademi Ödülleri'nden En İyi Görsel Efekt dalında Oscar kazanarak dönmüştü (A24)
TT

"Yönetmenliği sevmediğini" itiraf eden ünlü sinemacı favori filmini açıkladı

Ex Machina, 88. Akademi Ödülleri'nden En İyi Görsel Efekt dalında Oscar kazanarak dönmüştü (A24)
Ex Machina, 88. Akademi Ödülleri'nden En İyi Görsel Efekt dalında Oscar kazanarak dönmüştü (A24)

Yönetmen Alex Garland, uzun süredir birlikte çalıştığı yapımcı Andrew Macdonald'la Edinburgh'da bir araya gelerek kariyerlerini ve favori projelerini değerlendirdi.

Kumsal (The Beach), 28 Gün Sonra (28 Days Later), Ex Machina ve son olarak İç Savaş (Civil War) gibi filmlerde birlikte çalışan ikili, pazar günü Edinburgh Uluslararası Film Festivali'nde, her kelimeyi dikkatle dinleyen sektör profesyonellerinin doldurduğu tıklım tıklım bir salonda konuşma yaptı.

Garland, kariyerine Kumsal'la roman yazarı olarak başlamış, ardından senaryo yazarlığına ve nihayetinde yönetmenliğe geçiş yapmıştı.

Garland, yönetmenlikten pek hoşlanmadığını itiraf etti ancak filmleri arasında bir favorisi olduğunu söylemekten de çekinmedi.

"Yönetmen olmayı hiç istemedim"

54 yaşındaki sinemacı, "Hiçbir zaman yönetmen olmak istemedim" dedi ve katılımcıları kahkahaya boğmadan önce ekledi: 

Yönetmenlerin bir şeyleri değiştirmesini engellemek istedim ve bunu yapmanın tek yolu da yönetmenlik pozisyonunu işgal etmekti.

"Ex Machina'dan çok keyif aldım" diyen Britanyalı yönetmen, sözlerini şöyle sürdürdü: 

Yapması kolay bir filmdi. Lojistik açıdan kolaydı ve bu da işimizi kolaylaştırdı. 4 hafta Londra'daki Pinewood'da stüdyoda, iki hafta da Norveç'te çalıştık. Çok küçük bir oyuncu kadromuz vardı.

Ex Machina'nın başrolünde yer alan Domnhall Gleeson, Oscar Isaac'in oynadığı dahi bilim adamının evinde tuhaf bir deneyin parçası olan ve burada bir robotla yakınlık kuran genç bir yazılımcıyı canlandırıyordu.

Bilimkurgu ve gerilim türlerini harmanlayan 2014 yapımı film, Alicia Vikander'i de dünyaya tanıtmıştı.

Independent Türkçe, Hollywood Reporter, Deadline



Netflix'in seri katil dizisinin yeni yıldızı tepki çekti

Charlie Hunnam, 13 Aralık 2023'te Hollywood'daki İsyan Gezegeni - Birinci Bölüm: Ateşin Çocuğu (Rebel Moon - Part One: A Child of Fire) galasına katılıyor (AFP)
Charlie Hunnam, 13 Aralık 2023'te Hollywood'daki İsyan Gezegeni - Birinci Bölüm: Ateşin Çocuğu (Rebel Moon - Part One: A Child of Fire) galasına katılıyor (AFP)
TT

Netflix'in seri katil dizisinin yeni yıldızı tepki çekti

Charlie Hunnam, 13 Aralık 2023'te Hollywood'daki İsyan Gezegeni - Birinci Bölüm: Ateşin Çocuğu (Rebel Moon - Part One: A Child of Fire) galasına katılıyor (AFP)
Charlie Hunnam, 13 Aralık 2023'te Hollywood'daki İsyan Gezegeni - Birinci Bölüm: Ateşin Çocuğu (Rebel Moon - Part One: A Child of Fire) galasına katılıyor (AFP)

Sons of Anarchy'nin yıldızı Charlie Hunnam, Ryan Murphy'nin Netflix dizisi Canavar'ın (Monster) üçüncü sezonunda, azılı seri katil Ed Gein'i canlandırmak üzere kadroya dahil oldu fakat bu seçimden herkes memnun değil.

Gerçek suç antoloji dizisi, 19 Eylül'de Netflix'e dönüyor ve 1996'da ebeveynlerinin cinayetinden hüküm giyen Menendez kardeşler Lyle ve Erik'i işliyor.

Dizinin birinci sezonunda, Mare of Easttown ve X-Men'in yıldızı Evan Peters, "Milwaukee Yamyamı" ve "Milwaukee Canavarı" isimleriyle de bilinen, 1978 ila 1991'de 17 yetişkin erkek ve oğlan çocuğunu öldürerek parçalara ayıran Jeffrey Dahmer'ı canlandırmıştı.

İkinci sezon henüz Netflix'te gösterime girmemişken dizinin üçüncü sezonunda, Teksas Katliamı'ndaki Deri Surat (The Texas Chainsaw Massacre'daki Leatherface), Sapık'taki (Psycho) Norman Bates ve Kuzuların Sessizliği'ndeki (The Silence of the Lambs) Buffalo Bill gibi popüler kültürde bir dizi kurmaca katile ilham veren seri katil Ed Gein'e odaklanılacağı duyurulmuştu.

44 yaşındaki Hunnam, iki kadını öldürerek ve birçok mezar soyarak, çaldığı vücut parçalarıyla evini dekore ettiği hatta parçalardan mobilya ve giysi yaptığı 1957'de ortaya çıkan Gein'i canlandıracak.

Bu, Gein'in hikayesinin ilk ele alınışı değil. In the Light of The Moon isimli, Ed Gein olarak da bilinen 2000 yapımında Steve Railsback başroldeydi ve eleştirmenler, filmi sert bir şekilde yermişti.

Gein'in hikayesinin yeni yorumu, sosyal medyada şimdiden tepki çekiyor ve pek çok kişi Hunnam'ın rolü canlandırmak için doğru kişi olmadığını düşünüyor.

Bir kişi şöyle yazdı:

Popüler olmayan bir görüş: Seri katilleri romantize etmeyi bırakmalıyız. Charlie Hunnam'ı seviyorum ve bu canlandırmayı izleyebilirim ama Ed Gein asla gerçek hayatta tanışmak isteyeceğim biri değil.

Başka biri de ekledi:

Ed Gein şeytani biri. Bu katiller şeytani. Ryan Murphy'nin dizileri onları seks sembollerine çeviriyor.

Bir başkası da şöyle dedi:

Ed Gein gelmiş geçmiş en kötü seri katillerden biriydi, Sapık (Psycho) ve Deri Surat'a ilham vermişti ve Charlie Hunnam gibi görünmüyordu. Çekici olmaması lazım.

Canavar, sansasyon yarattığı halde tartışmalara da konu olmuştu. Birinci sezonun popülerleşmesinin ardından dizinin kurbanları suistimal ettiğine inanan birçok kişi yapımı kınamıştı.

Jeffrey Dahmer'ın kurbanlarının aileleri de tepki göstererek dizinin travma yarattığını ifade etmişti. Daha sonra, ailelerden bazılarını geçmişte temsil eden Milwaukeeli bir avukat, Murphy'ye kârını eski müvekkilleriyle paylaşması için çağrı yapmıştı.

Thomas M. Jacobson, o dönemde "Murphy'nin Dahmer kurbanlarının aileleri adına atabileceği tek anlamlı adım, suistimal edildikleri ve travmaları sürdüğü için Netflix'in kârından maddi bir karşılık vermek olur" demişti.
Independent Türkçe