Halle Berry, Pierce Brosnan'ın "erkeklere olan inancını tazelediğini" söylüyor

Fotoğraf: MGM
Fotoğraf: MGM
TT

Halle Berry, Pierce Brosnan'ın "erkeklere olan inancını tazelediğini" söylüyor

Fotoğraf: MGM
Fotoğraf: MGM

Halle Berry, erkeklere olan inancını Başka Gün Öl (Die Another Day) setinde, James Bond'un yıldızı Pierce Brosnan sayesinde "geri kazandığını" açıkladı.

58 yaşındaki Berry, 2002 yapımı filmde Giacinta "Jinx" Johnson'ı canlandırmıştı ve o dönemde şarkıcı Eric Benét'yle evliydi. Benét ve Berry 2005'te, Benét'nin sadakatsizliğine dair dedikodular ortaya çıktıktan sonra boşanmıştı.

Benet, Berry'nin David Justice'le 1993'ten 1997'ye kadar süren evliliğinin ardından ikinci eşiydi. 2004'te yıldız, daha önce şiddet gördüğünü ve bunun bir yıl içinde kalıcı işitme kaybına yol açtığını açıklamıştı. Berry 2015'te, failin Justice değil, başka bir erkek arkadaşı olduğunu doğrulamıştı.

Wired'a konuşan Oscar ödüllü yıldız, deneyimlerinden sonra filmde romantik partnerini canlandıran Brosnan'ın nasıl erkeklere yeniden güvenmesini sağladığını açıkladı.

Berry "O her zaman benim Bond'um olacak, her zaman" dedi.

Ben bir Pierce Brosnan hayranıyım. O filmde benim erkeklere olan inancımı tazeledi. Pierce Brosnan'dan daha centilmen biri olamaz.

Berry, Bond kızı olmakla ilgili deneyiminden bahsederken bunun hiçbir zaman kariyer hedefleri arasında yer almadığını açıkladı.

Berry "Bond benim dilek listemde yoktu, hayır, filmlerden birinde yer almak, ama filmleri her zaman çok sevdim, fakat birinde oynadığım için sinema tarihinin bir parçası gibi hissediyorum" dedi. 

O filmler ikonik. Sonsuza dek tarihimizin bir parçası olacaklar ve birinde, özellikle de Pierce'la birlikte yer aldığım için onur duyuyorum.

İkili, Brosnan'ın 007'yi son kez canlandırdığı filmde birlikte çalışmıştı. 2020'de Jimmy Fallon'ın Amerikan sohbet programına çıkan Berry, ters giden ateşli bir sevişme sahnesi sırasında sette yaşadığı utanç verici bir olayı anımsamıştı.

Berry "Bir gün Pierce Brosnan'la Başka Gün Öl'den bir sahne çekiyorduk" diye anlatmıştı.

Seksi olmam ve onu bir incirle baştan çıkarmam gerekiyordu ve sonra incir boğazıma kaçtı. Kalkıp Heimlich (manevrası) yapması gerekti. Hiç seksi değildi, yani hiç seksi değildi.

Benét'yle Berry, 1997'de Los Angeles'taki bir konserde tanışmıştı ve yıldız, o sıralarda R&B müzisyenine karşı elektrik hissetmediğini söylese de ikili 2001'deki evlilikleriyle sonuçlanacak bir e-posta alışverişine başlamıştı.

Sonrasında Berry, 2005'le 2010 arasında Kanadalı model Gabriel Aubry'yle çıkmıştı, ikilinin 16 yaşında bir kız çocuğu var. Berry, 2010'da Karanlık Dalgalar (Dark Tide) setinde tanıştıktan sonra 2013'te Fransız aktör Olivier Martinez'le evlenmişti ve 2015'te boşanmışlardı. Birlikte 10 yaşında bir erkek çocukları var.

Independent Türkçe



İlk kez bir Antik Mısırlının tam genomu çözüldü

Üç boyutlu taramayla yüzü oluşturulan kişinin, ileri yaşlarda hayatını kaybettiği saptandı (Caroline Wilkinson/Liverpool John Moores Üniversitesi)
Üç boyutlu taramayla yüzü oluşturulan kişinin, ileri yaşlarda hayatını kaybettiği saptandı (Caroline Wilkinson/Liverpool John Moores Üniversitesi)
TT

İlk kez bir Antik Mısırlının tam genomu çözüldü

Üç boyutlu taramayla yüzü oluşturulan kişinin, ileri yaşlarda hayatını kaybettiği saptandı (Caroline Wilkinson/Liverpool John Moores Üniversitesi)
Üç boyutlu taramayla yüzü oluşturulan kişinin, ileri yaşlarda hayatını kaybettiği saptandı (Caroline Wilkinson/Liverpool John Moores Üniversitesi)

Bilim insanları ilk kez bir Antik Mısırlının tüm genomunu diziledi. Yaklaşık 4 bin 500 yıl önce yaşayan adamın kalıntıları, antik uygarlıktan gelen en eski genetik veriyi de sunuyor.

Uzmanlar, bölgenin sıcak iklimi DNA'nın kolayca bozunmasına yol açtığı için Antik Mısır'dan genetik kayıtlar bulmanın epey zorlu bir iş olduğunu söylüyor. Ayrıca bu toplumda yaygın olan mumyalama da yumuşak dokuları muhafaza etmesine karşın DNA'nın düzgün bir şekilde korunmasını engelliyor.

Bugüne kadar Antik Mısır'dan sadece üç kişinin genomunun bir kısmı dizilenmişti. Ayrıca bu kişiler uygarlığın daha geç dönemlerinde yaşamıştı. 

Bulguları önde gelen hakemli dergi Nature'da dün (2 Temmuz) yayımlanan çalışmadaysa, bu örneklerden en az bin yıl daha önceye ait bir genom ilk kez tamamen dizilendi. 

Kahire'nin güneyindeki Nuwayrat köyünde 1900'lerin başında bulunan kalıntılar, kayaya oyulmuş bir mezarın içine yerleştirilmiş bir çömlek kabın içindeydi.

Liverpool John Moores Üniversitesi'nden Dr. Adeline Morez Jacobs liderliğindeki araştırmacılar, 4 bin 500 ila 4 bin 800 yıl önce yaşamış kişinin kemiklerini inceledi. Ayrıca dişinden aldıkları örneklerle genomunu dizileyen ekip, Antik Mısırlı hakkında eşsiz bilgiler elde etti.

VFDGH
Adamın kalıntılarını içeren çömlek 1902'de keşfedilmişti (Garstang Arkeoloji Müzesi/Liverpool Üniversitesi)

İlk piramitler inşa edilirken yaşayan kişinin kalıntıları, 44-64 yaşında ölen bir erkek olduğuna işaret ediyor. Makalenin yazarlarından Joel Irish, MÖ 2855 ila 2570'de hayatını kaybeden adam hakkında "Öldüğünde muhtemelen 60'lı yaşlarındaydı, ki bu o dönem için inanılmaz derecede ileri bir yaş" diyor.

Bilim insanları kişinin genetik materyalinin yüzde 80'inin beklendiği gibi Kuzey Afrika kökenine sahip olduğunu tespit etti. Ancak yüzde 20'si, Batı Asya ve Mezopotamya bölgesindeki insanlara dayanıyordu.

Araştırmacılar Antik Mısır ve Mezopotamya halkları arasında bir ilişki olduğunu uzun zamandır düşünüyordu. Arkeolojik bulgular bu etkileşime güçlü kanıtlar sunsa da bugüne kadar genetik bir veri elde edilememişti. 

Harvard Üniversitesi'nden Iosif Lazaridis, yer almadığı çalışmanın bulguları hakkında "Bu örnek bize, bu kadar erken bir tarihte Mısır'da çoğunlukla Kuzey Afrikalı soyundan gelen ancak Mezopotamya'dan da bir miktar soy katkısı olan insanlar olduğunu söylüyor" diyor: 

Bu coğrafi açıdan mükemmel derecede mantıklı.

Araştırmacılar bulunan kemiklerde artrit ve osteoporoz belirtilerinin yanı sıra yaşamının büyük bölümünde aşağı baktığını ve öne doğru eğildiğini gösteren işaretler tespit etti. Ayrıca kollarını uzun süre önünde tuttuğunu, ağır malzemeler taşıdığını ve sert yüzeylere oturduğunu gösteren bulgulara rastlandı. 

Ekip bu verilere dayanarak bu kişinin ağır işçilik yaptığı ve muhtemelen çömlekçi olduğu sonucuna vardı. Irish çömlekçi çarkının da Mısır'a bu dönemde geldiğini söyleyerek ekliyor:

Öte yandan bir çömlekçiye genellikle böyle üst sınıf bir cenaze töreni düzenlenmez. Belki de olağanüstü yetenekli ya da başarılı olduğu için sosyal statüsü yükselmişti.

Bilim insanları Antik Mısır ve Mezopotamya ilişkisine ışık tutan yeni çalışmanın sadece tek bir genom örneğine dayandığına ve daha fazla kanıt bulmayı beklediklerine değiniyor. Bu sayede iki bölgede yakın zamanda ortaya çıkan yazının kökenlerini ve farklı toplumlar arasındaki göçleri daha iyi anlamayı umuyorlar.

Makalenin ortak yazarı Dr. Linus Girdland-Flink "Bu, insan genetik varyasyonu bulmacasının sadece bir parçası: Bugüne kadar yaşamış her insan ve onların genomu bu bulmacanın benzersiz bir parçasını oluşturuyor" diyerek ekliyor:

Hiçbir zaman herkesin genomunu dizileyemeyeceğiz ancak insanlık tarihinde bugün kim olduğumuzu şekillendiren önemli olayları doğru bir şekilde yeniden yapılandırmak için dünyanın dört bir yanından yeterince çeşitli örnek toplamayı umuyoruz.

Independent Türkçe, CNN, New Scientist, Nature