Ryan Reynolds, ünlü aktörü Deadpool & Wolverine'den neden çıkardığını itiraf etti

Fotoğraf: AFP
Fotoğraf: AFP
TT

Ryan Reynolds, ünlü aktörü Deadpool & Wolverine'den neden çıkardığını itiraf etti

Fotoğraf: AFP
Fotoğraf: AFP

Ryan Reynolds, Rob McElhenney'nin sahnelerini Deadpool & Wolverine'den neden çıkardığını açıkladı.

Serinin son filminin yazar ve yapımcı ortağı olan Deadpool'un 47 yaşındaki yıldızı, It's Always Sunny in Philadelphia'nın oyuncusuyla birlikte Wrexham futbol kulübünün sahibi olduğu halde, yakın arkadaşının kameosunu montaj sürecinde kaldırmaya karar verdi.

Reynolds, gelmiş geçmiş en yüksek hasılat elde eden R reytingli (17 yaş altındakilerin ancak bir ebeveyn eşliğinde izleyebileceği içerik -çn.) filmden McElhenney'nin sahnelerini kesmek zorunda kaldığı için "dehşete düştüğünü" itiraf etti.

Instagram'da uzunca bir gönderi yazan Reynolds, McElhenney'nin sahnelerinin Deadpool & Wolverine'in "dijital ekstralarında" yer alabileceğini umduğunu söyledi.

Toprak Altında'nın (Buried) oyuncusu şöyle açıkladı:

Bir filmin montajını yaparken bazen sevdiklerini öldürmek zorunda kalırsın. Buruk bir kalple, (ve dışarıdan büyük müdahalelerle) bu kameoyla bir sevdiğimi öldürmek zorunda kaldım.

Reynolds şöyle devam etti:

Sekans ilk başta kurguladığımız gibi iyi sonuç vermiyordu. Rob, sahnenin o kadar uzun süre montajda kalmasının tek sebebiydi, çünkü TVA maskesiyle kaskının altında bile onun saf ve neredeyse sonsuz olan yetenek rezervini, yazar kıvraklığını ve 'Ben popüler TV dizileri yaratırım' havasını hissedebiliyorsunuz.

Reynolds, ortak spor girişimleri hakkında "Wrexham'ın konusunu bile açmayalım" diye ekledi.

Rob McElhenney olmasaydı Wrexham gibi bir sevgiyi yaşayamazdım.

Oyuncu, Deadpool & Wolverine'i yapmanın "stressiz olmadığını" açıkladı ve filmi yaratırken "beklentilerin" baskısını hissettiğini ve McElhenney'nin bu baskıyla başa çıkmasını sağladığını itiraf etti.

Reynolds "Stresli işler yaptığında arkadaşlarının yanında olması iyi hissettiriyor" dedi.

Kısmet olmayan bir kameo yüzünden Londra'ya kadar geldiği için dehşete düşsem de arkadaşım benimle o sette bulunduğu için mutluyum.  Rob'ı gördüğümde kalp atışlarım yavaşlıyor ve sinir sistemim bana bağırmayı kesiyor. O, insanların yanında oluyor. Benim de yanımdaydı.

xcthyj6
Rob McElhenney ve Hugh Jackman, Deadpool & Wolverine'in setinde (Rob McElhenney X'te)

Ryan Reynolds'ın paylaşımı, Deadpool & Wolverine'in 2019 yapımı Joker'i geride bırakarak gelmiş geçmiş en yüksek hasılat yapan R-reytingli film olmasına denk düşüyor. Marvel çizgi romanının devam filmi, gösterime girdikten sonra, 23 günde dünya çapında 1,086 milyar dolar hasılat elde etmişti.

Reynolds, Marvel Studios'dan bir gönderiyi kendi Instagram hikayesine koyarak bu habere tepkisini paylaşmıştı. Gönderi, şirketin başkanı Kevin Feige'in "Seyircilerin bu filmi, bizim onu çekmeyi sevdiğimiz kadar sevdiğini görmek harika. Tüm o konuşmalara değdi!" dediği bir mesajdı.

Independent Türkçe



Buzul Çağı'ndan kalma aletler, Avustralya'nın ilk insanları hakkında bilinenleri baştan yazdı

Mavi Dağlar'ın üst kesimlerindeki Darug Bölgesi'nde yer alan Dargan Sığınağı (Dr. Amy Way)
Mavi Dağlar'ın üst kesimlerindeki Darug Bölgesi'nde yer alan Dargan Sığınağı (Dr. Amy Way)
TT

Buzul Çağı'ndan kalma aletler, Avustralya'nın ilk insanları hakkında bilinenleri baştan yazdı

Mavi Dağlar'ın üst kesimlerindeki Darug Bölgesi'nde yer alan Dargan Sığınağı (Dr. Amy Way)
Mavi Dağlar'ın üst kesimlerindeki Darug Bölgesi'nde yer alan Dargan Sığınağı (Dr. Amy Way)

Arkeologlar, Avustralya'nın Mavi Dağlar bölgesindeki bir mağarada Son Buzul Çağı'na ait nadir eserler ortaya çıkararak kıtanın ilk insanlarının, bir zamanlar bu engebeli dağlarda yaşadığına dair kesin kanıtlar buldu.

İlk Milletler topluluğu üyeleriyle birlikte çalışan araştırmacılar, Sidney'nin batısında yaklaşık 1073 metre yükseklikte yer alan buz gibi bir bölge olan Dargan Sığınağı'nın 20 bin yıl önce ilk insanlar tarafından yerleşim yeri olarak kullanıldığını keşfetti.

Hakemli dergi Nature Human Behaviour'da yayımlanan bulgular, Avustralya'da 700 metrenin üzerindeki bir rakımda yerleşim olduğuna dair bugüne kadarki en eski kanıtı sunuyor.

Bulgular, Mavi Dağlar'ın Son Buzul Çağı'nda yerleşime elverişsiz olduğu yönündeki önceki inanışları tersine çevirirken bu tür buzlu arazilerin, erken insan göçüne engel teşkil etmemiş olabileceğine işaret ediyor.

Araştırma, erken dönem Avustralya yerlilerinin bu elverişsiz koşullara uyum sağlamalarını sağlayan yaratıcılıkları hakkında da yeni soruları gündeme getiriyor.

Son Buzul Çağı'ndaki soğuk hava koşulları Mavi Dağlar'ın 600 metre yukarısındaki üst kesimlere kadar uzanmıştı, sıcaklıklar bugünkünden en az 8,2 derece daha düşüktü ve bitki örtüsü modern zamanlara göre çok daha seyrekti.

Bilim insanları Buzul Çağı'nda bu bölgede odun kaynaklarının kıt olabileceğini ve su kaynaklarının kış boyunca donmuş olabileceğini söylüyor.

Sidney Üniversitesi'nden arkeolog Wayne Brennan, "Şimdiye kadar, Avustralya'nın yüksek kesimlerinin Son Buzul Çağı'nda yaşanması çok zor yerler olduğunu düşünüyorduk" diyor.

Dr. Brennan şu ifadeleri kullanıyor: 

Yine de araştırmalarımız bu zorlu koşullara rağmen insanların, ağaç sınırının yaklaşık 400 metre üzerindeki bu yüksek rakımlı arazide yaşadığını ve buradan geçtiğini gösteriyor.

Arkeologlar mağara alanındaki son kazılarda ocak kalıntıları da dahil, Son Buzul Çağı'na ait yaklaşık 700 eser ortaya çıkardı.

Araştırmacılar bunların çoğunun Avustralya'nın ilk insanları tarafından muhtemelen kesme veya kazıma için kullanılan tarih öncesi aletler olduğunu söylüyor.

Çalışmanın bir diğer yazarı Philip Piper "Dargan Mağarası'nın son 20 bin yılını kapsayan bu kadar sağlam bir kronolojiyi oluşturmamızı sağlayan, eserlerin mükemmel bir şekilde korunmasıydı" diyor.

Gün yüzüne çıkarılan kil taşından aletlerin çoğu yerel üretimdi ancak bir tanesi Dargan Sığınağı'ndan yaklaşık 50 km uzaklıktaki Jenolan Mağaraları bölgesinden gelmiş gibi görünüyor. Bu da eski insanların kuzey ve güney arasında yolculuk yaptığına işaret ediyor.

ghtyju

Araştırmacılar, Mavi Dağlar silsilesi, bitki ve hayvan çeşitliliğiyle tanınan bir UNESCO Dünya Mirası alanı olmasına rağmen, yerli halkın kültürel mirasını korumak için hiçbir önlem alınmadığını söylüyor.

Çalışmanın yazarı ve Darug kadını Leanne Watson Redpath, "Halkımız binlerce yıl boyunca Mavi Dağlar'da yürüdü, yaşadı ve gelişti ve mağaranın orada olduğunu biliyorduk" diyor.

Mağara sadece bir şeyler paylaşmak, hikaye anlatmak ve hayatta kalmak için burayı bir buluşma yeri olarak kullanan atalarımızla somut bir bağ değil, aynı zamanda kültürel kimliğimizin bir parçası. Tüm Avustralyalıların yararı için mirasımıza saygı göstermeli ve onu korumalıyız.

Bilim insanları Son Buzul Çağı'nda bu dağlara hangi ilk insanların ulaştığına henüz emin değil.

Birden fazla yerli grubun bu bölgeyle bağlantılı olabileceğinden şüpheleniyorlar.

Dr. Brennan, "Geleneksel bilgimizle bilimsel araştırmaları birleştirerek tarihimizin bu paha biçilmez mahzenlerini gelecek nesiller için koruyabileceğimizi umuyoruz" diyor.

Independent Türkçe