Neuralink'ten daha küçük ve daha az enerji harcayan beyin çipi, yüzde 91 başarı gösterdi

Minik çip, beyindeki sinirlerin aktivitesini yazılı metne çeviriyor (EPFL/Lundi13)
Minik çip, beyindeki sinirlerin aktivitesini yazılı metne çeviriyor (EPFL/Lundi13)
TT

Neuralink'ten daha küçük ve daha az enerji harcayan beyin çipi, yüzde 91 başarı gösterdi

Minik çip, beyindeki sinirlerin aktivitesini yazılı metne çeviriyor (EPFL/Lundi13)
Minik çip, beyindeki sinirlerin aktivitesini yazılı metne çeviriyor (EPFL/Lundi13)

Bilim insanları, Neuralink'in ürettiklerinden daha küçük bir beyin çipi geliştirdi. Beyindeki aktiviteleri yüzde 91 doğrulukla metne dönüştüren yeni çip, aynı zamanda daha az enerji kullanıyor. 

Elon Musk'ın şirketi Neuralink, beyin-bilgisayar arayüzü sektöründe başı çekerken, bu yılın başlarında ilk kez bir insanın beynine çip yerleştirilmişti. 

Geçen hafta cihazın ikinci hastada da düzgün işlediğinin açıklanmasının ardından Musk, milyonlarca kişiye beyin çipi takmak istediğini duyurmuştu.

Beyin-bilgisayar arayüzleri, beyindeki elektrik sinyallerini analiz ederek metin gibi çıktılara dönüştürüyor. Bu sayede ALS hastası veya motor becerilerinde başka hasarlar olan kişilerin dünyayla iletişim kurması mümkün oluyor. 

İsviçre'deki Ecole Polytechnique Federale de Lausanne'den (EPFL) araştırmacılar Neuralink cihazlarına kıyasla daha küçük ve daha az enerji gerektiren bir beyin çipi geliştirdi.

Minyatür beyin-makine arayüzü (MiBMI) adı verilen cihaz, toplamda 8 milimetre karelik iki ince çipten oluşuyor. Neuralink çipleriyse yaklaşık 23'e 8 milimetre kare. 

MiBMI, bir harf veya kelime yazmayı düşünürken üretilen nöral sinyalleri okuyarak çalışıyor. Beyne yerleştirilen elektrotlar, el yazısının motor eylemleriyle ilişkili sinirsel aktiviteyi kaydediyor. Ardından bu sinyalleri anlık olarak işleyen çipler, beynin amaçladığı el hareketlerini dijital metne çeviriyor.

Araştırmacılar, beynin her bir harfi yazmayı düşündüğünde DNC (distinctive neural code / ayırt edici sinirsel kod) dedikleri nöral belirteçlerin ateşlendiğini fark ederek enerji tasarrufu yapmayı başardı.

Mikroçip, her harf başına binlerce bayt veriyi işlemek yerine bu DNC'lere odaklanarak minimum güç tüketip hızlı ve doğru bir şekilde çalışabiliyor.

Bilim insanları halihazırda 31 karakteri işleyebilen MiBMI için hedeflerinin 100 karakter olduğunu söylüyor. 

MiBMI henüz canlı birinde test edilmedi. Fakat önceki beyin-arayüzü testlerinden toplanan gerçek zamanlı nöral kayıtlarla beslenen çip, sinirsel aktiviteyi gerçek metne dönüştürmede yüzde 91 doğruluk oranına ulaştı.

IEEE Journal of Solid-State Circuits adlı hakemli dergide 23 Ağustos'ta yayımlanan makalenin yazarlarından Mahsa Shoaran "MiBMI, düşük seviyede güç tüketerek karmaşık nöral aktiviteyi yüksek doğrulukta okunabilir metne dönüştürmemizi sağlıyor" diyerek ekliyor: 

Bu ilerleme bizi, ciddi seviyede motor bozukluğu yaşayan kişilerin iletişim becerilerini kayda değer derecede geliştirebilecek, vücuda yerleştirilebilen pratik çözümlere yaklaştırıyor.

Ekip halihazırda yeni cihazın beyin aktivitelerini metne dönüştürme dışında hangi alanlarda kullanılabileceğini araştırıyor. Konuşma ve hareket kontrolü gibi alanları test ettiklerini söyleyen Shoaran ekliyor:

Amacımız, çeşitli nörolojik bozukluklara göre uyarlanabilen çok yönlü bir beyin-bilgisayar arayüzü geliştirerek hastalara daha geniş bir çözüm yelpazesi sunmak.

Independent Türkçe, New Atlas, Science Blog, IEEE Journal of Solid-State Circuits



Vincent van Gogh'un Yıldızlı Gece'sinde gizlenen fizik kuralları ortaya çıktı

Bilim insanları, van Gogh'un Yıldızlı Gece tablosundaki fırça darbelerinin aralıklarını analiz etti (Yinxiang Ma)
Bilim insanları, van Gogh'un Yıldızlı Gece tablosundaki fırça darbelerinin aralıklarını analiz etti (Yinxiang Ma)
TT

Vincent van Gogh'un Yıldızlı Gece'sinde gizlenen fizik kuralları ortaya çıktı

Bilim insanları, van Gogh'un Yıldızlı Gece tablosundaki fırça darbelerinin aralıklarını analiz etti (Yinxiang Ma)
Bilim insanları, van Gogh'un Yıldızlı Gece tablosundaki fırça darbelerinin aralıklarını analiz etti (Yinxiang Ma)

Vincent van Gogh'un ikonik tablosu Yıldızlı Gece'nin gökyüzündeki bulut ve hava hareketlerinin ardındaki gerçek dünya fiziğini hassas bir şekilde tasvir ettiğini gösteren yeni bir araştırmaya göre, efsanevi ressam doğal dünya hakkında sezgisel bir anlayışa sahipti.

Haziran 1889'da yapılan tablo, girdap gibi dönen mavi gökyüzünü, sarı ay ve yıldızları, patlayan renk ve şekillerle betimlemesiyle 100 yılı aşkın süredir milyonları büyülüyor.

Efsanevi tablodaki her bir yıldız, su üzerindeki ışık benzeri yansımalarla parıldayan sarı dalgaların içine hapsedilmiş halde.

Sıkıntı içindeki sanatçının öncü fırça darbeleri, gökyüzünde bir hareket olduğu yanılsaması yaratıyor.

Bilim insanları, van Gogh'un tablosunu analiz ederek ressamın gökyüzü tasvirindeki "gizli türbülans" dedikleri şeyi ortaya çıkardı.

Çalışmanın ortak yazarı Yongxiang Huang şöyle açıklıyor:

Yüksek çözünürlüklü dijital bir resimle, fırça darbelerinin standart boyutunu tam olarak ölçmeyi başardık ve bunları türbülans teorilerinden beklenen ölçeklerle karşılaştırdık.

Akışkan hareketinde uzmanlaşmış araştırmacılar, resimdeki fırça darbelerini rüzgar bacalarında dönen yapraklarla karşılaştırdı.

Dönen fırça darbelerinin göreceli ölçeğini ve aralığını inceleyerek değişen boya renklerinin göreceli parlaklığını hesapladılar.

Araştırmacılar özellikle tablodaki 14 ana girdap şeklinin uzamsal ölçeğini inceledi.

Bu dikkatli gözlemlerden yola çıkarak resimde tasvir edilen atmosferin şeklini, enerjisini ve ölçeğini tahmin ettiler.

Çalışma, tablonun atmosferik hareketi öngören ve Kolmogorov yasası diye bilinen fizik kuralıyla uyumlu olduğunu ortaya koydu.

Bilim insanları, ressamın ölçek ve parlaklığı dikkatli bir şekilde kullanmasının genel olarak atmosfer türbülansının ardındaki kuralları ve hava hareketindeki enerjinin küçükten büyük ölçeklere doğru kademeli bir şekilde akmasını "isabetli bir şekilde yakaladığını" söylüyor.

Gerçek gökyüzü fiziğinde geçerli olan bazı yasaların sanatçının tasvirinde de geçerli olduğu saptandı.

cd
Bilim insanları, van Gogh'un Yıldızlı Gece'sindeki fırça darbelerini inceledi (Yinxiang Ma)

Araştırmacılara göre efsanevi ressam, fiziğin çeşitli boyutlarını "şaşırtıcı bir doğrulukla" yakalamış görünüyor.

Dr. Huang, "Van Gogh'un türbülansı hassas bir şekilde betimlemesi, bulutların ve atmosferin hareketini incelemekten ya da gökyüzünün dinamizmini nasıl yakalayacağına dair doğuştan gelen bir histen kaynaklanıyor olabilir" diyor.

Bu, doğa olaylarına dair derin ve sezgisel bir anlayışı ortaya koyuyor.

Independent Türkçe