Uzmanlara göre gıdayı yakıt gibi görmek en sağlıklı seçenek olmayabilir

Bilim insanları, yemekle olumlu bir ilişki kurmanın esneklik ve dengeden geçtiğini söylüyor (Pexels)
Bilim insanları, yemekle olumlu bir ilişki kurmanın esneklik ve dengeden geçtiğini söylüyor (Pexels)
TT

Uzmanlara göre gıdayı yakıt gibi görmek en sağlıklı seçenek olmayabilir

Bilim insanları, yemekle olumlu bir ilişki kurmanın esneklik ve dengeden geçtiğini söylüyor (Pexels)
Bilim insanları, yemekle olumlu bir ilişki kurmanın esneklik ve dengeden geçtiğini söylüyor (Pexels)

Öte yandan uzmanlar yemekle duygusal ilişki kurmanın her zaman kötü olmadığını belirtiyor. 

Yeme bozuklukları üzerine çalışan diyetisyen Robin Klein, duygusal beslenmenin sağlıksız olduğu durumlar görülse de katı kurallar ve utanç üzerinden kişinin yediği şeyleri kısıtlamasını tavsiye etmiyor. 

Yeme bozukluğu terapisti Jennifer Rollin de insan vücudunun yemekten zevk alacak şekilde tasarlandığını ve bunun bir başa çıkma mekanizması görevi görmesinin normal olduğunu düşünüyor. 

"Diğer başa çıkma mekanizmalarını kullanınca utanç duymuyoruz" diyen Rollin ekliyor:

Bazen bir yiyeceği duygusal nedenlerle tüketmek sorun olmaz ve kendinizi yargılamanız ya da hırpalamanız gerekmez.

Terapist ayrıca yemeğin doğası gereği duygusal olduğunu da belirtiyor. Benzer bir şekilde Klein ise "Düşününce, hayatlarımız yemek etrafında şekilleniyor" ifadelerini kullanıyor: 

Yemek gerçekten rahatlatıcı olabilir ve çoğumuzun kültüründe, nostaljik ve duygusal etkisi olan yemek etrafında gelenekler inşa ediyoruz.

Uzmanlar gıdanın temel görevinin yakıt olduğunu kabul ediyor. Ancak işlevinin bunun ötesine geçtiğinin de altını çiziyorlar.

Rollin, örneğin aç değilken bir arkadaşla tatlı yemeye gitmenin gereksiz görünebileceğini söylüyor. Ancak sosyal ilişkilerin sağlık üzerinde olumlu etkileri olduğunu belirterek böyle bir durumda "sağlıklı seçeceğin" tatlı yemeye gitmek olabileceğini ekliyor.

Öte yandan duygusal beslenmenin, aşırı yemek yemeye dönüştüğü durumlara dikkat etmekte fayda var. 

Uzmanlar bu vakalarda genellikle yemeğin, başka bir sorunun üstünü örtme amacıyla kullanıldığını söylüyor. 

İş hayatı veya ilişki problemleri, sağlık sorunları ve ekonomik zorluklar bazı kişileri strese sokarak çok fazla yemek yemesine yol açabiliyor. 

Diyetisyen Natalie Mokari, kişinin yediği şeyleri çok fazla kısıtlamasının da geri teperek aşırı yemeye yol açabileceğini söylüyor.

Uzmanlar, duygusal beslenmenin düşünüldüğü gibi sağlıksız bir şey olmayabileceğini söylüyor. 

Duygusal beslenme, genel itibarıyla yemeği yakıttan ziyade duygusal sebeplerden dolayı tüketmeyi ifade ediyor. 

Bu durum bazı kişilerde aşırı derecede yemek yemeye dönüşerek sorunlara yol açabiliyor. 

Mokari "Aşırı yemek genellikle 'Bunu yapmamalıyım ama yapacağım ve aşırıya kaçacağım çünkü bir daha asla yemeyeceğim' hissinin sonucu" diyerek ekliyor: 

Bir nevi ya ziyafet ya da kıtlık çekiliyor.

Bilim insanları sorunlarla başa çıkmanın birinci yolu yemek olduğu zaman duygusal beslenmenin sağlıksız bir hal alabileceği görüşünde. 

Kısa sürede çok fazla şey yemek, doyduktan çok sonra da yemeye devam etmek ve kontrolü kaybetmiş gibi hissetmek bunun habercisi olabilir. 

Uzmanlar bu sorunla başa çıkmak için yemek günlüğü tutarak neyin, ne kadar sürede ve nasıl hislerle yendiğinin not alınmasını öneriyor. Bu sayede ruh haliyle yemek yeme alışkanlığı arasındaki örüntü ortaya çıkabilir.

Ayrıca stresle başa çıkmak için farklı yollar aranması ve aç değilken yemek yenmemesi de tavsiye ediliyor. Öğünler arasında tüketilen atıştırmalıklarda da meyve gibi seçenekler daha sağlıklı olabilir. 

Rollin, yemekle sağlıklı bir ilişki kurmanın, yiyeceğin nasıl bir görev gördüğünü ve hangi ihtiyacı karşıladığını düşünmekten geçtiğini söylüyor. 

Klein da temelde kişinin değerlerini ve yemekle ilişkisini yargılamadan, merak duygusuyla değerlendirmesi gerektiğini ifade ediyor. 

Diyetisyen, insanların kendisi hakkında bilgi toplayan bir "dedektif" gibi davranmasını ve "Bu bir sorun haline gelen bir şey mi? Sadece yemek yoluyla başa çıkabildiğim bir şey mi? Burada üzerinde çalışılması gereken daha derin meseleler var mı?" gibi sorular sormasını öneriyor.

Uzmanlar hem aşırı derecede ve sağlıksız yemek yediğini düşünen hem de en ufak bir şey yediğinde bile suçluluk ve utanç duyan kişilerin bir terapiste veya diyetisyene başvurabileceğini söylüyor. 

Klein "Yaşadığınız bazı duyguları işleyebilmeniz, utanç veya suçluluk duymamanız, kötü veya yanlış bir şey yapıyormuş gibi hissetmemeniz için doğru türde bir uzmana gittiğinizden emin olmanız çok önemli" diyor.

Independent Türkçe, CNN, Mayo Clinic

 



Friends'in yıldızı, Hollywood'daki başarısını önleyen "acımasız kararı" açıkladı

Fotoğraf: AP
Fotoğraf: AP
TT

Friends'in yıldızı, Hollywood'daki başarısını önleyen "acımasız kararı" açıkladı

Fotoğraf: AP
Fotoğraf: AP

David Schwimmer, kariyerini tamamen değiştirebilecek bir iş teklifi aldığını anlattı.

Friends'in 57 yaşındaki yıldızı; Jennifer Aniston, Courteney Cox, Matt LeBlanc, Lisa Kudrow ve Matthew Perry'yle birlikte 1990'ların sevilen sitcom'uyla ünlenmişti. Schwimmer, 1996'da Gwyneth Paltrow'la beraber oynadığı romantik komedi Cenaze ve Aşk'la (The Pallbearer) ilk kez bir filmde başrolü canlandırmıştı.

Sonrasında komedi gerilim filmi Karımı Nasıl Doğradım? (Picking Up the Pieces) ve animasyon filmi Madagaskar'da (Madagascar) rol alan Schwimmer, kariyerinin başlarında farklı bir hamle yapsaydı çok daha başarılı olacağını söyledi.

Origins with Crush Jumbo isimli podcast'te konuşan Schwimmer şöyle dedi:

Gwyneth Paltrow'la ilk filmim Cenaze ve Aşk'ın çekimleri yeni bitmişti ve yapıma dair gerçekleşmeyen yüksek beklentiler vardı.

Schwimmer şöyle açıkladı:

Biraz fiyaskoydu ama beklentiler yüksekti ve stüdyo, Miramax, benimle sabit bir ücretten üç filmlik bir anlaşma yapmak istedi, ben de ilk filmimi yönetmemi sağlarlarsa kabul edeceğimi söyledim.

Miramax nihayet kendisine bir film yönetme şansı verdiğinde Schwimmer, okullarının 10. yıl buluşması için yeniden bir araya gelen bir grubu konu alan Since You’ve Been Gone isimli komedi senaryosunu seçmişti.

Schwimmer, başrolleri tiyatro kumpanyasındaki "en yakın arkadaşlarına" vermişti. Onlar da Şikago'da yazın 6 hafta sürecek çekimlere katılabilmek için işlerinden istifa etmişti.

Ardından Friends'in yıldızı, menajerinin Barry Sonnenfeld ve Steven Spielberg'ün bilimkurgu filmi Siyah Giyen Adamlar'da (Men in Black) bir rol teklifi aldığını söyleyince "acımasız bir kararla" karşı karşıya kalmıştı. Daha sonrasında filmde Tommy Lee Jones ve ilk başta Schwimmer'a teklif edilen rolle Will Smith yer almıştı.   

Schwimmer "Friends'den yaz tatilim 4 aydı" dedi.

4 aylık bir aradaydım ve Siyah Giyen Adamlar tam olarak şirketimle bu filmi yöneteceğim zaman çekiliyordu. Tabii ki de harika bir fırsattı… Ancak tiyatro kumpanyam ve oradaki tüm insanlarla ilişkilerim muhtemelen son bulurdu.

1998'de Since You've Been Gone'ın sinemalarda vizyona girmesinden vazgeçilmiş ve filmin ilk gösterimi ABC'de gerçekleşmişti. Öte yandan Siyah Giyen Adamlar, Will Smith'i dünyanın en büyük yıldızlarından biri yaptı.

xscdfvg
Tommy Lee Jones ve Will Smith, Siyah Giyen Adamlar'da (Sony)

Schwimmer "İçgüdülerine güvenmek zorundasın. Kalbinin sesini dinlemek zorundasın" diyerek düşüncelerini paylaştı.

(Siyah Giyen Adamlar) beni bir film yıldızı yapardı, neredeyse 20 yıl, belki daha bile uzun süre sonra bunun gerçekten farkındayım. O filmin ve serinin başarısına bakarsanız kariyerim çok daha farklı bir yol izlerdi.

Independent Türkçe