Yakaladığı yılan, biri canlı iki yılan kustu

Hayattaki yılanın midesinde başka bir sürpriz daha vardı

Drymarchon couperi (sağda) iki yılanı kısa süre arayla yutmuş görünüyor (Georgia Doğal Kaynaklar Departmanı)
Drymarchon couperi (sağda) iki yılanı kısa süre arayla yutmuş görünüyor (Georgia Doğal Kaynaklar Departmanı)
TT

Yakaladığı yılan, biri canlı iki yılan kustu

Drymarchon couperi (sağda) iki yılanı kısa süre arayla yutmuş görünüyor (Georgia Doğal Kaynaklar Departmanı)
Drymarchon couperi (sağda) iki yılanı kısa süre arayla yutmuş görünüyor (Georgia Doğal Kaynaklar Departmanı)

ABD'deki bir araştırmacı yakaladığı yılanın karnından biri canlı iki yılan çıkınca şaşkına döndü. Dahası, halen hayattaki yılan da kısa süre önce bir fareyi mideye indirdiği görüldü. 

Georgia eyaletinin güneyinde yaban hayatı araştırmaları yürüten Matt Moore, yaklaşık 1,2 metre uzunluğunda bir yılan yakaladı. 

Drymarchon couperi türündeki hayvanı bir torbaya koyan Moore, kısa süre sonra torbada iki yılan daha olduğunu gördü.

Yılanlardan genç olanı çoktan ölmüştü. Yaşı biraz daha büyük olan doğu elmas sırtlı çıngıraklı yılan (Crotalus adamanteus) türündeki diğer hayvan da ilk başta cansız görünse de Moore bir süre sonra onun kıpırdadığını fark etti.

Georgia Doğal Kaynaklar Departmanı geçen ay Facebook'ta yaptığı açıklamada başka yılanlarla beslendiği bilinen Drymarchon couperi'nin yemeğini kusarken yaklaşık 230 gram kaybettiğini belirtiyor. 

Moore, hayvanın çıngıraklı yılanı yakalanmadan kısa süre önce yuttuğunu tahmin ediyor. Diğer hayvan daha uzun süre sindirilmiş gibi görünüyordu. 

Kafa derisinde hafif bir yırtılma olan çıngıraklı yılansa daha sonra iyileşti. Moore hayvanı, genellikle sığınak olarak kullandıkları bir kaplumbağa yuvasına bıraktı. People'ın aktardığı üzere Drymarchon couperi de doğaya geri bırakıldı.

Meseleyi daha ilginç hale getiren şeyse çıngıraklı yılanın muhtemelen yutulmadan kısa süre önce bir fareyi yemesiydi. 

Doğal Kaynaklar Departmanı açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

Canlanan çıngıraklı yılanın gözle görülür bir şişkinliği vardı ve bu da yakın zamanda büyük bir fare yediğine işaret ediyor.

2 metreye ulaşabilen Drymarchon couperi, ABD'nin en uzun yılanı. Ülkeye endemik yılan zehirli değil fakat zehirli yılanlar da dahil pek çok türde hayvanı yiyerek besleniyor. 

Doğu elmas sırtlı çıngıraklı yılansa 2,5 metreye ulaşabilen uzunluklarıyla Kuzey Amerika'nın en büyük zehirli yılanı. 

Moore'un yakaladığı hayvanın karnından çıkan çıngıraklı yılanın uzunluğu hakkında bilgi verilmedi. 

Son olay hem Drymarchon couperi'nin avlanma becerilerini hem de doğu elmas sırtlı çıngıraklı yılanın dayanıklılığını ortaya koyuyor. 

Independent Türkçe, IFL Science, Newsweek, People



Netflix'in suç dramasına övgü yağıyor: İkinci sezon şart

Netflix'in David Fincher imzalı sevilen dizisi Mindhunter'la tanınan Holt McCallany, The Waterfront'ta Harlan Buckley rolünde (Netflix)
Netflix'in David Fincher imzalı sevilen dizisi Mindhunter'la tanınan Holt McCallany, The Waterfront'ta Harlan Buckley rolünde (Netflix)
TT

Netflix'in suç dramasına övgü yağıyor: İkinci sezon şart

Netflix'in David Fincher imzalı sevilen dizisi Mindhunter'la tanınan Holt McCallany, The Waterfront'ta Harlan Buckley rolünde (Netflix)
Netflix'in David Fincher imzalı sevilen dizisi Mindhunter'la tanınan Holt McCallany, The Waterfront'ta Harlan Buckley rolünde (Netflix)

Gençlik dizisi Dawson's Creek ve korku serisi Çığlık'ın (Scream) yaratıcısı Kevin Williamson imzalı yeni suç draması The Waterfront, haziranda Netflix'te yayımlanmasının ardından kısa sürede geniş bir izleyici kitlesine ulaştı.

8 bölümlük dizi, dünya çapında 11,6 milyon kez izlendi ve 70 ülkede Netflix'in en popüler 10 yapımı arasına girmeyi başardı. 

Kuzey Carolina sahilinde geçen hikaye, Buckley ailesinin zayıflamaya başlayan balıkçılık imparatorluğunu odağına alıyor. Görünüşte geleneksel bir aile olsalar da perde arkasında ihanet, karanlık sırlar ve organize suçlarla kuşatılmış karanlık bir dünya gizleniyor.

The Waterfront, sıradan bir ailenin suç dünyasına karışmasını anlatan drama dizisi Ozark'a benzetiliyor.

Dizinin kadrosunda 1990'ların yıldız isimlerinden Holt McCallany, Çıtır Kızlar'la (Coyote Ugly) tanınan Maria Bello ve popüler dizi Supergirl'den Melissa Benoist gibi dikkat çekici oyuncular yer alıyor. 

The Waterfront, aile bağlarının karanlık yüzünü ve bir mirası korumak için nelerin göze alınabileceğini çarpıcı biçimde işliyor.

Sosyal medyadaki izleyici yorumları da dizinin ne kadar etkileyici olduğunu gözler önüne seriyor. X'te bir kullanıcı, "The Waterfront tam olarak Ozark havası veriyor. Dalmaya hazırım!" paylaşımında bulunurken, bir diğeri, "Melissa Benoist için geldim, hikaye için kaldım. Gerçekten çok iyi bir dizi" yorumunu yaptı.

Bir Reddit kullanıcısı, The Waterfront için "İzlemeye değer" derken, bir başkası ise "Ozark'ı hatırlattı... İnsanı o kadar germiyor ama yine de sağlamdı" ifadesini kullandı.

Bir diğer izleyiciyse, diziyi şöyle özetledi: 

Gergin, kaotik, tempolu ve izlemesi çok eğlenceli!

İnternette heyecan dalga dalga yayılırken, pek çok kişi ikinci sezonun çekilmesi için Netflix'e çağrıda bulunuyor. "Lütfen ikinci sezonu istiyoruz" diyen bir hayrana başka biri şöyle katılıyor: 

Eğer benim gibi Ozark'ı sevdiyseniz, sıradaki Netflix maratonunuz The Waterfront olmalı. Çılgın sürprizlerle dolu. Gerçekten muhteşem.

Dizinin yaratıcılarından Kevin Williamson, New York Post'a verdiği röportajda The Waterfront'u yazarken kendi geçmişinden ilham aldığını söylemişti. Bir kıyı kasabasında büyüyen Williamson, balıkçı babası Wade ve bir otelde çalışan annesi Faye'le denizcilikle iç içe bir yaşam sürmüş.

"Ben balıkçı bir aileden geliyorum. Sadece babam değil, tanıdığım herkes balıkçıydı" diyen yönetmen, aynı zamanda kariyeri boyunca sıklıkla işlediği ihanet ve ahlaki gri alanlar gibi temaları bu yapımda da merkezine alıyor.

Independent Türkçe, Express, LadBible, New York Post