P. Diddy davası, Hollywood'u sarstı: Yeni bir Epstein vakası mı?

CNN'in aktardığına göre Combs, duruşmada sadece "Suçlamaları kabul etmiyorum" dedi (Reuters)
CNN'in aktardığına göre Combs, duruşmada sadece "Suçlamaları kabul etmiyorum" dedi (Reuters)
TT

P. Diddy davası, Hollywood'u sarstı: Yeni bir Epstein vakası mı?

CNN'in aktardığına göre Combs, duruşmada sadece "Suçlamaları kabul etmiyorum" dedi (Reuters)
CNN'in aktardığına göre Combs, duruşmada sadece "Suçlamaları kabul etmiyorum" dedi (Reuters)

Seks ticareti, şantaj ve fuhuş ağı kurma gibi suçlamalarla tutuklanan rapçi Sean "Diddy" Combs'un davası, Amerikan medyasında "yeni Epstein olayı" olarak görülüyor.

"Puff Daddy" adıyla da bilinen Amerikalı rapçi, dün çıktığı mahkemede suçlamaları reddetti. 

Mahkeme, Combs'un kefaletle serbest bırakılma talebine olumlu yanıt vermedi. Amerikan medya kuruluşu CNN'in aktardığına göre Combs ve avukatı Marc Agnifilo karara itiraz edecek. 

Duruşmanın ardından Combs, Brooklyn'deki Metropolitan Gözaltı Merkezi'ne götürüldü. Amerikalı rapçi R. Kelly, kripto para borsası FTX'in kurucusu Sam Bankman-Fried ve pedofil milyarder Jeffrey Epstein'e cinsel istismar için aracılık yapmaktan hüküm giyen Ghislaine Maxwell'in yolu da bu gözaltı merkezinden geçmişti. 

54 yaşındaki Combs hakkındaki dava süreci, rapçinin eski kız arkadaşı Cassie Ventura'nın geçen yıl kasımda yaptığı cinsel saldırı şikayetiyle başladı. Bunun ardından şimdiye dek rapçi hakkında en az 10 dava daha açıldı ve bunlardan dokuzunda Combs hakkında cinsel saldırı suçu duyurusunda bulunuldu.

ABD İç Güvenlik Bakanlığı, 25 Mart'ta Combs'un Los Angeles ve Miami'deki evleri için arama emri çıkarmış ve buralara baskın düzenledi. Baskınlarda çok sayıda bebek yağı, AR-15 saldırı tüfeği ve şarjöre el kondu.

CNN de mayısta Los Angeles'taki bir oteldeki güvenlik kamerası görüntülerini yayımladı. Mart 2016 tarihli video kaydında Combs'un Ventura'yı dövdüğü görülüyordu. Combs, videonun ortaya çıkmasının ardından özür dilemişti. 

Savcılar, Combs'un kadınlara yönelik çeşitli şiddet eylemlerine şahit olduğunu iddia eden en az 10 tanık olduğunu da belirterek, rapçinin bu kişilerden bazılarıyla iletişime geçerek onları tehdit ettiğini ileri sürüyor.

İddianamede rapçinin "kadınların cinsel istismara uğradığı, dövüldüğü ve tehdit edildiği" bir suç ağı kurduğu savunuluyor. Rapçinin New York'taki "Combs Enterprise" adlı şirketinin en az 2008'den beri bir suç örgütü olarak faaliyet gösterdiği, Puff Daddy'nin kadınları "romantik ilişki kurma bahanesiyle" kandırdığı iddia ediliyor. 

Ayrıca Combs'un mağdurları "itaatkar ve uyumlu" kılmak için onlara uyuşturucu verdiği de savunuluyor. İddianamede, bu kişilerin "ucubelik" diye adlandırılan bazı seks performanslarına zorlandığı ileri sürülüyor.

Çevrimiçi yayımlanan Amerikan kültür dergisi The Root, Combs'a yöneltilen suçlamalarla "yeni bir Epstein olayının" patlak verebileceğini yazıyor. 

Haberde, Combs'un savcılarla anlaşmaya varabilmek için Hollywood'daki ünlü oyuncularla ve iş insanlarıyla bağlarını ifşa edebileceğine dikkat çekilerek, şu ifadelere yer veriliyor:

Eğer Diddy batarsa, muhtemelen Epstein'ın gittiği yolu izleyecek ve Hollywood'un gözdelerinden çoğunu kendisiyle birlikte götürecek.

Epstein ve Maxwell davası

ABD'de en küçüğü 14 olmak üzere 18 yaş altı onlarca kız çocuğuna yönelik cinsel istismar, pedofili ve fuhuş ağı oluşturmaktan tutuklanan yatırım fonu yöneticisi Epstein, 2019'da kaldığı Manhattan'daki Metropolitan Hapishanesi'nin hücresinde intihar etmişti.

66 yaşındaki Epstein'in eski sevgilisi Ghislaine ise finansçının yasadışı faaliyetlerine destek sağladığı gerekçesiyle Temmuz 2020'de tutuklanmıştı.

Britanya asıllı Maxwell, 29 Haziran 2022'de görülen duruşmada "reşit olmayan kız çocuklarının cinsel istismarına aracılık yapmaktan" 20 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı.

Epstein'in dönemin ABD Başkanı Donald Trump, eski ABD Başkanı Bill Clinton ve Birleşik Krallık York Dükü Prens Andrew gibi güçlü isimlerin yer aldığı çevrelerle yakın arkadaşlığı kamuoyunda tartışma konusu olmuştu.

Independent Türkçe, CNN, NBC News, The Root



İnsanlar neden haksızken bile haklı olduğunu düşünür?

Uzmanlar "bilgi yeterliliği yanılsaması" denen bir olgudan söz ediyor (Pexels)
Uzmanlar "bilgi yeterliliği yanılsaması" denen bir olgudan söz ediyor (Pexels)
TT

İnsanlar neden haksızken bile haklı olduğunu düşünür?

Uzmanlar "bilgi yeterliliği yanılsaması" denen bir olgudan söz ediyor (Pexels)
Uzmanlar "bilgi yeterliliği yanılsaması" denen bir olgudan söz ediyor (Pexels)

Pek çok kişi hayatında en azından bir kere, elinde yeterli bilgi olmadan bir konu hakkında kendinden emin bir şekilde konuşmuştur.

Bu inatçı tavır bazen karşıdan karşıya geçen bir yaya olduğunu görmeden, trafikte öndeki aracın aniden durmasına tepki göstermek gibi durumlarda da ortaya çıkabiliyor.

Yeni bir araştırmaya göre bu davranışların arkasında, kişinin bir karar almak için elinde tüm bilgilerin bulunduğuna dair gizli bir önyargıya sahip olması yatıyor. 

PLOS One adlı hakemli dergide dün (9 Ekim) yayımlanan araştırmayı yürüten ekip, insanların elinde yeterli veri olmasa bile doğal olarak böyle bir varsayımda bulunduğunu söylüyor.

Araştırmacılar, ABD'den 1261 kişiyle internet üzerinden bir deney yürüttü. Üç gruba ayrılan katılımcılara iki okulun birleşmesiyle ilgili argümanlar verildi.

Bir grup birleşme, diğer grup ayrı kalmaya yönelik argümanları okurken, kontrol grubundakilere iki tarafın da savları sunuldu. 

Katılımcıların hiçbirine kendilerine eksik bilgi verildiği söylenmedi. 

Beklendiği üzere ilk iki gruptakiler kendilerine verilen tarafın görüşünü savundu. Diğer yandan katılımcıların ihtiyaç duydukları tüm bilgiye sahip olduklarını bildirmesi ve kendilerini karar verebilecek konumda görmesi daha ilginç bir bulguydu.

Hatta ilk iki gruptaki katılımcılar, haklı olduklarına kontrol grubundakilerden daha emindi. Ayrıca bu gruplardakilerin, başkalarının da kendileri gibi bir tercih yapacağını düşündüğü kaydedildi. 

Ohio Eyalet Üniversitesi'nden çalışmanın ortak yazarı Angus Fletcher "İnsanların genel olarak bir saniye durup da daha bilinçli bir karar vermelerini sağlayacak daha fazla bilgi olup olmadığını düşünmediğini bulduk" diyerek ekliyor:

İnsanlara birbiriyle uyumlu görünen birkaç parça bilgi verince, çoğu 'Bu doğru görünüyor' diyip hayatına devam ediyor.

Çoğu kişi her şeyi bilmediğinin teoride farkında olsa da düşünce ve yargılarını desteklemek adına elinde tüm bilgiler varmış gibi davranabiliyor.

Yeni makalede "bilgi yeterliliği yanılsaması" denen bu paradoks, günlük hayatta yaşanan pek çok çatışma ve yanlış anlamanın da sebebi olabilir.

Fletcher, bir karar almadan önce kişinin elinde eksik bilgi olup olmadığını sorgulamasını tavsiye ediyor:

Biriyle hemfikir olmadığınızda ilk yapacağınız şey, 'Acaba onun bakış açısını görüp konumunu daha iyi anlamamı sağlayacak bir şeyi kaçırıyor muyum?' diye düşünmek olmalı. Bilgi yeterliliği yanılsamasıyla mücadele etmenin yolu bu.

Çalışmada yer almayan psikolog Dr. Sandra Wheatley ise "Birinin karakteri hakkında yargıda bulunmak gibi ciddi bir karar alırken, kaynakları iki kez kontrol etmek önemli" diyerek ekliyor:

Aslında mesele, sizi sorgulayan, meraklandıran, kendinizden ya da başkalarından şüphe duymanıza neden olan bilgilere sürekli açık olmakla ilgili.

Independent Türkçe, BBC Science Focus, Science Daily, PLOS One