1990'ların ünlü oyuncağı geri dönüyor

Dış görünüş aynı, özellikler güncellendi

Forbes'a göre Haziran 2023 itibarıyla dünya çapında toplamda en az 91 milyon sanal bebek satıldı (Wikimedia Commons)
Forbes'a göre Haziran 2023 itibarıyla dünya çapında toplamda en az 91 milyon sanal bebek satıldı (Wikimedia Commons)
TT

1990'ların ünlü oyuncağı geri dönüyor

Forbes'a göre Haziran 2023 itibarıyla dünya çapında toplamda en az 91 milyon sanal bebek satıldı (Wikimedia Commons)
Forbes'a göre Haziran 2023 itibarıyla dünya çapında toplamda en az 91 milyon sanal bebek satıldı (Wikimedia Commons)

1990'larda ortalığı kasıp kavuran sanal bebek (Tamagotchi) furyası geri dönüyor.

Japon oyun devi Bandai Namco, sanal bebekleri tekrar popülerleştirmek için son dönemde yatırım yapıyordu. Birleşik Krallık'ın kamu yayıncısı BBC, bu girişimlerin başarıya ulaştığını yazıyor. 

Firmanın paylaştığı bilgilere göre sanal bebek satışı 2022-2023'te dünya çapında iki katına çıktı.

Ayrıca Britanya'daki ilk Tamagotchi dükkanı da açıldı. Sanal bebeklerin en popüler olduğu dönemde bile firma böyle bir adım atmamıştı.

Bandai Namco'nun Tamagotchi marka sorumlusu Priya Jadeja, sanal bebeklerin görünüşü aynı olsa da özelliklerinin güncellendiğini belirterek şunları söylüyor: 

Artık arkadaşlarınızla bağlantı kurabilir, kablosuz ağ üzerinden oynayabilir ve çeşitli öğeler indirebilirsiniz. Bunlar, daha önceki modellerin yarattığı bıkkınlık hissini önlemek amacıyla yapıldı.

"Sanal bebekleri yeniden piyasaya sürdüğümüzde, bunun genellikle Y kuşağına hitap edeceğini düşünmüştük" diyen Jadeja, oyuncaklara daha geniş bir kitlenin ilgi gösterdiğini belirtiyor: 

Daha önce hiç bu tür bir cihaza sahip olmamış çocuklar da ilgileniyor. Bunu görmek gerçekten heyecan verici.

YouTube'daki Emmalution adlı kanalında Tamagotchi'yle ilgili içerikler hazırlayan Emma, yeni trendin nostaljik olduğunu belirterek, "Büyürken neleri kaçırdığımı merak ettiğim için bir koleksiyon yapmaya başladım" diyor.

Emma, sanal bebeklerle biraz olsun kaotik dünya gündeminden uzaklaşabildiğini de ifade ediyor. 

Lost in Translationmon adlı kanalında içerik üreten YouTuber Koby, yeni eklenen özelliklerle sanal bebeklerin çok daha etkileşime açık hale geldiğine dikkat çekerek şunları söylüyor: 

Fotoğrafları ve hikayeleri çevrimiçi olarak diğer insanlarla paylaşmanın getirdiği harika bir topluluk duygusu var.

Bandai Namco'nun 1996'da Japonya'da, 1997'de de Amerika'da piyasaya sunduğu sanal bebekler tüm dünyada popüler hale gelmişti. Amerikan gazetesi New York Times, o dönem "Tamagotchi: Oyuncak yaşam formu ABD'yi istila ediyor" başlığıyla sanal bebek çılgınlığını haberleştirmişti.

Independent Türkçe, BBC, New York Times



Yıldız aktris, saçlarını kazıttığı için travma geçirmiş

Pugh bu rolün kendisini doğru bir zamanda bulduğunu düşünüyor (AFP)
Pugh bu rolün kendisini doğru bir zamanda bulduğunu düşünüyor (AFP)
TT

Yıldız aktris, saçlarını kazıttığı için travma geçirmiş

Pugh bu rolün kendisini doğru bir zamanda bulduğunu düşünüyor (AFP)
Pugh bu rolün kendisini doğru bir zamanda bulduğunu düşünüyor (AFP)

Britanyalı oyuncu Florence Pugh, son filmi için saçlarını kazıtmanın kendisini zor duruma soktuğunu anlattı. 

Vogue'a konuşan yıldız, Andrew Garfield'la birlikte rol aldığı We Live in Time'dan da bahsetti.

28 yaşındaki aktris, romantik komedi için saçlarını kestirmesinin kendisinde hem fiziksel hem de duygusal etki yarattığını söyledi. 

Son yıllarda Oppenheimer, Dune: Çöl Gezegeni Bölüm İki (Dune: Part Two) ve Küçük Kadınlar (Little Women) gibi merakla beklenen pek çok yapımda rol alan oyuncu şu ifadeleri kullandı:

Pek çok dinde vücudun en değerli kısmı saçlardır: Hatıralarını, hayallerini ve tarihini orada saklarsın. Gerçekten çok tuhaf bir deneyimdi. Kafam o kadar hassasken çok fazla kişi kafama dokunmaya çalıştı, canlılığını hissettim. Vücudum bundan dolayı bir çeşit travmaya girdi, hep soğuktu.

Filmde rol arkadaşının saçını kesmekle görevli olan Andrew Garfield, "Bu işin bana verilmesi bir imtiyazdır" derken sahne öncesinde endişe duyduğunu da itiraf etti:

Ya neslinin en iyi oyuncularından birinin kafasını mahvetseydim? Çok korkutucuydu ama nihayetinde çok güzel ve samimi bir sahne oldu. Tanrı'ya şükür ki iyi bir şekle sahip bir kavun gibi bir kafası var.

Brooklyn, Kapalı Devre (Closed Circuit) ve Yanlış Hesap (Intermission) gibi filmlerle tanınan yönetmen John Crowley'in filmi, Pugh'un canlandırdığı Michelin yıldızlı şef Almut'la Garfield'ın hayat verdiği Tobias'ın 10 yıla yayılan ilişkisini işliyor. 

7 Eylül'de Toronto Uluslararası Film Festivali'nde prömiyerini yapan We Live in Time, gelecek aydan itibaren sinemalarda da izlenebilecek. Ancak Türkiye'de ne zaman gösterime gireceği henüz net değil.

Pugh derginin Birleşik Krallık edisyonunun ekim sayısı için verdiği röportajda aşk hayatından da bahsetti. "Gerçekte ne olduğumuzu bulmaya çalışıyoruz. Bir şeylerin gelişmesine izin veriyorum. İlk kez kendimi bir yarışa sokmuyorum" dedi.

Sevgilisinin adını vermeyen Pugh, daha önce meslektaşı Zach Braff'la birlikteydi. Aralarındaki 21 yaş farka yönelik eleştirilere "Bu benim hayatım ve milleti memnun etmek için hiçbir şey yapmayacağım" diye yanıt vermişti. 

2020'de Küçük Kadınlar'la (Little Women) Oscar'a aday gösterilen, sarsıcı korku filmi Midsommar'da izleyicileri büyüleyen Florence Pugh, en çok talep gören oyunculardan biri oldu.

Independent Türkçe, CNN, Vogue, AFP