Batman'in düşmanları beyazperdeye geliyor

Joker ve Penguen'den daha meşhur olabilecekler mi?

Batman'in geçmişi 1939'a dayanırken Bane'le Deathstroke 1980 ve 1990'lı yıllarda ortaya çıktı (Warner Bros)
Batman'in geçmişi 1939'a dayanırken Bane'le Deathstroke 1980 ve 1990'lı yıllarda ortaya çıktı (Warner Bros)
TT

Batman'in düşmanları beyazperdeye geliyor

Batman'in geçmişi 1939'a dayanırken Bane'le Deathstroke 1980 ve 1990'lı yıllarda ortaya çıktı (Warner Bros)
Batman'in geçmişi 1939'a dayanırken Bane'le Deathstroke 1980 ve 1990'lı yıllarda ortaya çıktı (Warner Bros)

DC Studios, Batman'in kötü adamları Bane ve Deathstroke'u beyazperdede gösterecek yeni bir film için kolları sıvadı. 

2025'te vizyona girmesi beklenen Kaptan Amerika: Cesur Yeni Dünya'ya (Captain America: Brave New World) imza atan senarist Matthew Orton, yeni filmi yazmakla görevlendirildi. 

Henüz ilk aşamalarında olan projede hangi yönetmenin veya oyuncuların rol alacağı bilinmiyor. 

DC Studios'un başındaki James Gunn ve Peter Safran'ın senaryo tamamlananıp kendilerinin onayından geçene kadar filmin çekilmesine izin vermedikleri biliniyor. Yani bu film hiç çekilmeyebilir. 

Son dönemde süper kahramanların yanı sıra kötü karakterlerin de kendi filmleri ve dizileri yapılıyor.

HBO'nun The Penguin'i, Disney+'ın Agatha All Along'u ve Joker: İkili Delilik'i (Joker: Folie à Deux) ve Marvel'ın Venom: Son Dans (Venom: The Last Dance) ve Avcı Kraven'ı (Kraven the Hunter) son dönemdeki kayda değer örneklerden.

Bane, Christopher Nolan'ın 2012'de vizyona giren filmi Kara Şövalye Yükseliyor'da (The Dark Knight Rises) Tom Hardy tarafından, 1997 tarihli Batman & Robin'deyse Robert Swenson tarafından beyazperdeye getirilmişti. Gotham adlı dizideyse Shane West ona hayat vermişti. 

Slade Wilson olarak da bilinen Deathstroke ise Teen Titans adlı çizgi dizide en çok izlendi zira baş kötü karakter oydu. Arrow dizisinde Manu Bennett, Titans dizisindeyse Esai Morales onu canlandırdı. 2017'de vizyona giren Justice League: Adalet Birliği filminin sonundaki sahnelerde Joe Manganiello'nun Deathstroke olduğu görüldü. 

Independent Türkçe, Variety, Hollywood Reporter



Bilinç, beynin neresinde? Öne çıkan iki teori de sınavı geçemedi

Araştırmacılar bilincin, beynin zekadan ziyade duyularla ilişkili bölümünde oluştuğunu düşünüyor (Pixabay)
Araştırmacılar bilincin, beynin zekadan ziyade duyularla ilişkili bölümünde oluştuğunu düşünüyor (Pixabay)
TT

Bilinç, beynin neresinde? Öne çıkan iki teori de sınavı geçemedi

Araştırmacılar bilincin, beynin zekadan ziyade duyularla ilişkili bölümünde oluştuğunu düşünüyor (Pixabay)
Araştırmacılar bilincin, beynin zekadan ziyade duyularla ilişkili bölümünde oluştuğunu düşünüyor (Pixabay)

Bilincin beynin hangi bölümünde olduğunu araştıran bilim insanları ilginç sonuçlara ulaştı. 

Kişinin kendisini, etrafını, deneyimlerini, duygularını anlamasını sağlayan bilinç, insan varlığının temel bileşenlerinden biri. 

Bilim insanları uzun zamandır bilincin beynin hangi bölümünde, nasıl meydana geldiğini anlamaya çalışıyor. Pek çok fikir ortaya atılırken halihazırda 30'a yakın teori olduğu tahmin ediliyor. 

Bunlar arasında en çok öne çıkan ikisiyse Küresel Çalışma Alanı Teorisi (GWT) ve Bütünleşik Bilgi Teorisi (IIT). Bunlardan ilki bilincin, beynin ön kısmında olduğunu ve buradaki kilit bölgeler duyusal bilgileri tüm beyne yaydığında bilinçli deneyimin ortaya çıktığını savunuyor. 

IIT ise beyindeki bilginin son derece entegre ve bütünleşik olduğunu ve bu şekilde bilinçli bir deneyimin mümkün olduğunu öne sürüyor.

Önde gelen hakemli dergi Nature'da 1 Mayıs Perşembe günü yayımlanan çalışmada bilim insanları, bu iki teoriyi test ederek hangisinin geçerli olduğunu bulmaya çalıştı. Bulgular, ikisinin de yetersiz olduğuna işaret ediyor. 

Max Planck Enstitüsü'nden Dr. Lucia Melloni ve ekip arkadaşları, ABD, Avrupa ve Çin'deki 12 laboratuvarda 256 kişiye çeşitli görüntüleri izleterek beyinlerindeki elektrik ve manyetik aktiviteyi ve kan akışını ölçtü. 

Katılımcıların bilinçli farkındalığını ölçmek için onlara çeşitli yüzler, nesneler ve semboller gösterildi. Katılımcılar ekranda belirli görüntüler belirdiğinde bir düğmeye bastı. Ekip katılımcıların beynini üç farklı yöntem kullanarak izledi.

Bulgular bilincin, beynin düşünmeyle ilişkili ön kısmından ziyade, görme ve işitmeyle bağlantılı duyusal bölgeleri içeren arka kortekste ortaya çıktığına işaret ediyor. 

Çalışma, beynin arka kısmındaki nöronlarla öndeki bölgeler arasındaki önemli bağlantılar saptasa da bilincin ana merkezinin arka kortekste olduğu fikrini destekliyor.

Araştırmada ayrıca IIT'nin öne sürdüğü gibi bilincin, beynin çeşitli bölümlerinin etkileşimi ve işbirliğiyle oluştuğunu destekleyen güçlü kanıtlar da bulunmadı. 

Makalenin başyazarlarından Christof Koch, "Burada kanıtlar kesinlikle arka korteks lehine. Bilinçli deneyimle ilgili bilgiler ön loblarda ya yoktu ya da arka kortekse kıyasla çok daha zayıftı" diyerek ekliyor: 

Bu durum, ön lobların zeka, yargılama, muhakemede kritik önem taşımasına karşın görme, bilinçli görsel algılama gibi konularda kritik bir rol oynamadığı fikrini destekliyor.

Araştırmacılar yeni çalışmanın komadaki veya bitkisel hayattaki hastalar açısından da önem taşıdığını ifade ediyor.  

Bu durumdaki hastalar birkaç gün boyunca yanıt vermediği zaman genellikle bilinçlerini kaybettikleri varsayılarak yaşam destek ünitesiyle bağları kesiliyor. Ancak geçen yıl yayımlanan bir çalışmada tepkisiz hastaların yaklaşık 4'te birinin bilinci olabileceği tespit edilmişti.

Bu araştırmaya gönderme yapan Koch "Bilincin beyindeki temelini bilmek, sinyal vermeden 'orada olmanın' bu gizli biçimini daha iyi saptamamızı sağlar" diyor. 

Independent Türkçe, Reuters, New York Times, SciTechDaily, Nature