Dakota Fanning çocuk yıldızken kendisine "uygunsuz" sorular sorulduğunu söyledi

Dakota Fanning, Adalet 3: Son'da ( The Equalizer 3) Emma Collins rolünde (Sony Pictures)
Dakota Fanning, Adalet 3: Son'da ( The Equalizer 3) Emma Collins rolünde (Sony Pictures)
TT

Dakota Fanning çocuk yıldızken kendisine "uygunsuz" sorular sorulduğunu söyledi

Dakota Fanning, Adalet 3: Son'da ( The Equalizer 3) Emma Collins rolünde (Sony Pictures)
Dakota Fanning, Adalet 3: Son'da ( The Equalizer 3) Emma Collins rolünde (Sony Pictures)

Hollywood'da bir çocuk yıldızken kendisine "uygunsuz" sorular sorulduğunu açıklayan Dakota Fanning, aynı deneyimi yaşayan diğerlerine "merhamet" beslediğini ifade etti.

30 yaşındaki oyuncu, Denzel Washington ve Tom Cruise gibi önemli isimlerle birlikte kariyerinin ilk yıllarında rol aldığı Gazap Ateşi (Man on Fire) ve Dünyalar Savaşı (War of the Worlds) gibi filmlerle tanınıyor. Televizyon oyunculuğunaysa henüz 6 yaşındayken başlamıştı.

Kısa süre önce çocuk sahibi olmanın kendisi için "en önemli" şey olduğunu söyleyen The Perfect Couple oyuncusu, medya spotları altında bir çocuk yıldız olmanın genellikle rahatsız edici doğası üzerine konuşuyor.

The Cut'a verdiği röportajda Fanning, Britney Spears ve Lindsay Lohan gibi isimlere yönelik tabloid takıntısının ve bunun kariyerleri üzerindeki talihsiz etkisinin "sonuna kadar dayatıldığını" söyledi.

Fanning şöyle ekledi:

Genç yaşta verdiğim röportajlarda gazetecilerin bana 'Tabloid kızı olmaktan nasıl kaçınıyorsun?' diye sorduğunu hatırlıyorum. İnsanlar çok uygunsuz sorular sorardı. Çocukken bir röportajdaydım ve biri bana 'Nasıl arkadaşın olabilir ki?' diye sormuştu. Şöyle bir şeydi, ne dedin?

Fanning sözlerinin devamında "örnek haline getirilenlere karşı merhamet beslediğini" ifade etti ve neden aynı sorunları yaşamadığını anlattı. "Ben bu duruma düşmedim ve ailemin çok iyi, nazik, koruyucu insanlardan oluşması dışında tam olarak nedenlerini bilmiyorum" dedi.

"Bir oyuncu olarak saygı gördüğünü ve o yaş için mümkün mertebe eşit olduğunu" da sözlerine ekledi.

Medyanın "gözden düşmüş çocuk yıldızlara" duyduğu hayranlık sorulduğunda Fanning şunları söyledi:

Mesele de bu. Yani, bir şekilde benim başıma gelmesini istediğiniz şey bu mu? Bu insanların başına gelmesini istediğiniz şey bu mu?

Fanning "bunun kendisini tam olarak etkilemesi için biraz fazla genç olduğunu" kabul etti ancak yaşı ilerledikçe gençlerin başarısız olmasını isteme klişesinin, "insanlara davranmanın muhtemelen en iyi yolu olmadığı kabul edilmeye başlanmıştı".

Yakın zamanda Demi Lovato ve Drew Barrymore, çocuk oyuncular olarak eğlence sektöründe büyürken karşılaştıkları tehlikeleri anlatmıştı.

Lovato'nun yeni belgeseli Child Star için çocukluklarında yıldızlığa yükselişlerinin iniş ve çıkışlarını tartışmak üzere bir araya gelen iki oyuncu, genç yaşta kendilerine "madde" verildiğini söylemişti.

Independent Türkçe 



Kızıl saçlılar gerçekten daha fazla mı acı çekiyor?

Doktorların, hastaların genlerine bakarak ağrıkesici vermesi mümkün (Unsplash)
Doktorların, hastaların genlerine bakarak ağrıkesici vermesi mümkün (Unsplash)
TT

Kızıl saçlılar gerçekten daha fazla mı acı çekiyor?

Doktorların, hastaların genlerine bakarak ağrıkesici vermesi mümkün (Unsplash)
Doktorların, hastaların genlerine bakarak ağrıkesici vermesi mümkün (Unsplash)

Kızıl saçlıların, dişçide ve doğumhanede daha fazla acı çektiği uzun zamandır söylenegelir. 

Bilim haberleri sitesi Live Science bunun gerçek olup olmadığı sorusunun peşine düştü.

2023'te Anesthesiology and Perioperative Science adlı bilimsel dergide yayımlanan gözden geçirme makalesinde yer alan anestezistlerin beyanı, kızılların hem acıya hem de ağrıkesicilere daha duyarlı olduğunu ortaya koyuyor. 

Oxford Üniversitesi Hastaneleri'nden anestezi uzmanı Jaideep Pandit, yapılan araştırmaların kızılların belirli acı türlerine karşı hassas olduğunu, diğerlerindeyse öne çıkan bir istisna sunmadıklarını söylüyor. 

Bir araştırmaya göre, kızıllar ısıyla ilişkili acılara karşı daha duyarlı ve lidokain adlı ağrıkesiciye de daha az yanıt veriyorlar. 

Bir başka araştırmaysa elektrik şoku kaynaklı acıların kızılları daha az etkilediğini ortaya koyuyor. 

Kızıl saçlıların yüzde 20 oranında daha fazla genel anestezi ilacına ihtiyaç duyduğunu gösteren veriler var. Diğer yandan opioidlere ve morfinle fentanil gibi mu-opioidlere karşı da daha hassaslar. 

2015'teki bir araştırma işleri daha da karıştırıyor zira anestezi ve ağrıkesiciler konusunda kızıllarla diğerleri arasında bir fark olmadığı da orada ortaya konuyor. 

Massachusetts Genel Hastanesi'nden Dr. David Fisher ise kızılların hem bazı acıları daha yoğun yaşadığını hem de acı eşiklerinin daha yüksek olduğunu söylüyor. 

Kızıl tüylü farelerle araştırma yapan Fisher, insanlarda da farelerde de aynı sonucu bulmuş: Belli bir noktaya kadar acı hissetmeyip, o noktadan sonra diğerlerinden daha yoğun acı çekmişler. 

Fisher bunun gerekçesini açıklamanın zor olduğunu zira bilim dünyasının insanlarda tek bir genetik sebep belirlemekte güçlük çektiğini vurguluyor. 

Saç, deri ve göz rengindeki pigmentleri üretmede önemli olan MC1R genindeki mutasyonlar, kızıl saçı beraberinde getiriyor. Fisher ve ekibi, bu gen haricinde kızıl tüylü farelerde bir farklılık görmedi. 

Albino farelere bu geni aktardıklarında onların da acı eşiklerinde farklılık saptandı.

Fisher ve ekibi, MC1R'in melanositlerdeki bir proteini değiştirdiğini ve böylece kızıl tüylü farelerde POMC adlı maddenin de daha az üretildiğini söylüyor. 

Anestezi uzmanı Jaideep Pandit, daha az POMC'nin daha yüksek acı eşiği, daha fazla acıya duyarlılık, opioidlerin etkisinin artışı, opioid olmayan ağrıkesicilerin etkisininse azalışı anlamına geldiğini belirtiyor. 

Kızıl saçlıların niye böyle evrimleştiği bilinmese de uzmanlar artık bu ilişkiyi doğruladı. 
Independent Türkçe, Live Science, Snopes